30 yıllık ikonik sitcom yeniden çekilecek mi?

210 bölümden oluşan dizinin son bölümü 16 Mayıs 2005'te ekranlara gelmişti (CBS)
210 bölümden oluşan dizinin son bölümü 16 Mayıs 2005'te ekranlara gelmişti (CBS)
TT

30 yıllık ikonik sitcom yeniden çekilecek mi?

210 bölümden oluşan dizinin son bölümü 16 Mayıs 2005'te ekranlara gelmişti (CBS)
210 bölümden oluşan dizinin son bölümü 16 Mayıs 2005'te ekranlara gelmişti (CBS)

Ödüllü aktör Brad Garrett, sevilen komedi Everybody Loves Raymond'ın yeniden çekileceği yönündeki söylentilere son noktayı koydu.

Pixar'ın yeni filmi Elio'nun galasında Amerikan dergisi People'a konuşan Garrett, dizinin yeniden ekranlara dönüp dönmeyeceği sorusuna kesin bir yanıt verdi. 

Dizide Ray Romano'nun ağabeyi Robert Barone'u canlandıran oyuncu, hem Romano hem de dizinin yaratıcısı Philip Rosenthal'la görüştüğünü ve Everybody Loves Raymond'ın yeniden çekilmeyeceğini doğruladı.

Garrett, bu kararın arkasındaki en büyük sebebin, dizide Romano'nun anne ve babasını canlandıran Peter Boyle ve Doris Roberts'ın ölümleri olduğunu söyledi.

"Anne-baba karakterleri olmadan o dizi olmaz" diyen Garrett, sözlerini şöyle sürdürdü:

Onlar dizinin temeliydi. Bunu onlarsız yapmak seyirciye ve yıllardır diziyi seven hayranlara saygısızlık olurdu. Dizi o iki ailenin etrafında dönüyordu ve bu gerçeği göz ardı edemezsiniz.

Yayın hayatına 1996'da başlayan Everybody Loves Raymond'da komedyen Ray Romano, Long Island'da eşi ve üç çocuğuyla yaşayan spor yazarı Ray Barone karakterini canlandırıyordu. Aile komedisi, Ray'in kıskanç ağabeyi ve her işe karışan ailesiyle ilişkilerini konu alıyordu.

Garrett, dizideki performansıyla 5 kez Emmy'ye aday gösterilmiş ve üç kez En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu ödülünü kazanmıştı. 9 sezon süren dizi toplamda 69 Emmy Ödülü'ne aday olmuş ve 15'ini kazanmıştı.

Dizide yer aldığı yılları değerlendiren Garrett, projeye dahil olmaktan duyduğu minnettarlığı da dile getirdi:

Yeniden çekilme ihtimali olmadığını biliyorum ama aradan 30 yıl geçmiş ve ben o projede yer almayı başardım. Gerçekten çok şanslıyım ve bunun için minnettarım.

Independent Türkçe, Variety, People



Sihirli mantarların ömrü uzatabileceği keşfedildi

Çalışma, psilosibinin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini ve hatta bazı yaşlı farelerin daha koyu tüylerinin yeniden çıktığını gösteriyor (AFP)
Çalışma, psilosibinin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini ve hatta bazı yaşlı farelerin daha koyu tüylerinin yeniden çıktığını gösteriyor (AFP)
TT

Sihirli mantarların ömrü uzatabileceği keşfedildi

Çalışma, psilosibinin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini ve hatta bazı yaşlı farelerin daha koyu tüylerinin yeniden çıktığını gösteriyor (AFP)
Çalışma, psilosibinin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini ve hatta bazı yaşlı farelerin daha koyu tüylerinin yeniden çıktığını gösteriyor (AFP)

Emory Üniversitesi'nde yapılan yeni bir çalışma, sihirli mantarların aktif bileşeni psilosibinin yaşam süresini uzatabileceğini öne sürüyor.

Üniversitenin Atlanta'daki tıp fakültesinden bilim insanları, psilosibinin hücrelerin ömrünü uzattığını ve yaşlı farelerin hayatta kalma oranlarını yükselttiğini keşfetti.

Geçen hafta hakemli dergi Nature'da yayımlanan çalışmada psilosibin "halüsinojenik mantarların ürettiği, doğal yolla oluşan psikedelik bileşik" diye tanımlanıyor.

Araştırmacılar psikiyatrik ve nörodejeneratif rahatsızlıkların tedavisinde psilosibine yönelik ilginin arttığına dikkat çekse de bu çalışma, bileşiğin aktif formu psilosinin yaşlı farelerde yaşam süresini uzattığına dair ilk deneysel kanıtı sunuyor.

Psilosibinin oksidatif stresi azalttığını, DNA hasarını önlediğini ve telomer uzunluğunu korumaya katkı sağladığını gösteren veriler sunan çalışma, bileşiğin güçlü bir yaşlanma karşıtı araç olabileceğini öne sürüyor. Bütün bunlar yaşlanma sürecini yavaşlatmaya yardımcı oluyor.

Hatta beyaz tüylü yaşlı fareler tedaviden sonra daha genç görünüme kavuştu ve siyah tüyleri yeniden çıktı.

Emory Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Louise Hecker, Fox News Digital'a yaptığı açıklamada, "Psilosibin yaşlanmaya eşlik eden 'yıpranmayı' yavaşlatıyor gibi görünüyor" diyor.

 Fareler ve hücreler hem daha sağlıklı hem de belirgin biçimde daha uzun yaşıyor.

Çalışma bunun insanlarda da işe yarayabileceğini öne sürse de çok daha fazla teste ihtiyaç var. Yayın kuruluşuna konuşan Hecker, araştırmacıların "İnsanlar için en uygun doz protokolleri neler? Optimum fayda için tedaviye başlamanın en uygun yaşı ne?" gibi soruları yanıtlaması gerektiğini söylüyor.

Hecker "Tedavinin artık istenen etkiyi yaratmayacağı belirli bir yaş var mı?" diye devam ediyor.

Uzun süreli tedaviyle ilişkili potansiyel zararlar veya yan etkiler var mı? Etki mekanizmaları neler? Tüm bu soruların titizlikle araştırılması gerekiyor.

Oregon'da ABD'nin ilk yasal psilosibin inziva merkezinin kurucusu Gabe Charambides, bulguları "ikna edici" diye nitelendirse de insan kullanımının, farelerdekinden daha sıkı bir tarama, hazırlık ve güvenlik gerektirdiğini vurguluyor.

Psilosibin terapisinden en fazla fayda sağlayabilecek kişilerin çocukluk travması, boşanma, işini kaybetme veya yas gibi büyük yaşam olaylarından sonra "sıkışmış" hisseden veya ruh sağlığını iyileştirmek isteyen kişiler olduğunu da ekliyor.

Charambides, inzivaya katılan misafirlerinin kronik ağrı ve migren gibi fiziksel şikayetlerde rahatlama bildirdiğini ancak biyolojik test yapılmadığını söylüyor.

Klinik aşama için doğal psikedelik ilaç geliştiren Kanada merkezli Filament Health şirketinden Ryan Moss, daha önce Fox News Digital'a yaptığı açıklamada psikedeliklerin güvenli ve kontrollü bir ortamda uygulanması gerektiğini vurgulamıştı.

Moss, "Psikedelik deneyimler bazen anksiyete, halüsinasyon ve paranoyaya yol açabilir" demişti. 

Geleneksel psikedelikleri kullanan bazı hastalar klinik deneyler sırasında olumsuz kardiyovasküler olaylar yaşadıklarını bildiriyor.

Klinik deneylere katılanların iyi hazırlanmasını ve eğitimli profesyoneller tarafından yakından izlenmesini tavsiye ediyor.

Independent Türkçe için çeviren: Büşra Ağaç