Punisher yeni Örümcek Adam filmiyle beyazperdeye taşınıyor

48 yaşındaki Amerikalı aktör Jon Bernthal, Christopher Nolan'ın 2026'da vizyona girecek yeni filmi The Odyssey'de de rol alıyor (Netflix)
48 yaşındaki Amerikalı aktör Jon Bernthal, Christopher Nolan'ın 2026'da vizyona girecek yeni filmi The Odyssey'de de rol alıyor (Netflix)
TT

Punisher yeni Örümcek Adam filmiyle beyazperdeye taşınıyor

48 yaşındaki Amerikalı aktör Jon Bernthal, Christopher Nolan'ın 2026'da vizyona girecek yeni filmi The Odyssey'de de rol alıyor (Netflix)
48 yaşındaki Amerikalı aktör Jon Bernthal, Christopher Nolan'ın 2026'da vizyona girecek yeni filmi The Odyssey'de de rol alıyor (Netflix)

Marvel'ın televizyon dizilerinde canlandırdığı kanunsuz Punisher'la tanınan Jon Bernthal, bu kez karakteri beyazperdeye taşıyor.

Bernthal, Sony ve Marvel ortak yapımı yeni Örümcek Adam filmi Spider-Man: Brand New Day'de Tom Holland'a eşlik edecek. Filmin yönetmen koltuğunda Shang-Chi ve On Halka Efsanesi'yle (Shang-Chi and the Legend of the Ten Rings) tanınan Destin Daniel Cretton oturuyor. Çekimler bu yaz Britanya'da başlayacak. Filmin vizyon tarihi ise 31 Temmuz 2026 olarak belirlendi.

Filmin konusu büyük ölçüde gizli tutuluyor. Şimdilik kesinleşen tek şey, MJ rolündeki Zendaya ve Ned'i canlandıracak Jacob Batalon'un rollerine geri döneceği. Ancak bu karakterlerin hikayedeki yerinin ne kadar büyük olacağı henüz net değil. Stranger Things'le tanınan Sadie Sink ise filme katılan en dikkat çekici yeni isim oldu.

Hikaye, tüm dünyanın Peter Parker'ın Örümcek Adam olduğunu öğrendiği ve sonrasında bu bilginin silindiği Örümcek-Adam: Eve Dönüş Yok'un (Spider-Man: No Way Home) sonrasında geçiyor.

Punisher’ın filmde yer alacak olması, hikayenin daha "sokak düzeyinde" ve gerçekçi bir tonda ilerleyebileceğine işaret ediyor. Zira çizgi romanlarda Frank Castle, büyü ya da gelişmiş teknoloji yerine yumrukları, bıçakları ve silahlarıyla suçlularla mücadele eden bir karakter.

Bernthal, karaktere ilk kez Netflix yapımı dizi Daredevil'da hayat vermiş, ardından iki sezon süren kendi dizisi The Punisher'la yoluna devam etmişti. Son olarak Disney+'ta yayımlanan Daredevil: Born Again'in birkaç bölümünde Frank Castle rolüne geri döndü.

Marvel cephesi, gelecek dönemde Punisher karakterine daha geniş yer ayırmayı planlıyor. Born Again'in ikinci sezonunda yer alması beklenen Bernthal, aynı zamanda Disney+ için hazırlanan bağımsız The Punisher filmiyle karaktere geri dönecek. 

Bu yıl Bernthal'ın beyazperde projeleri arasında Ben Affleck'le birlikte rol aldığı Hesaplaşma 2 (The Accountant 2) ve Rami Malek'in başrolünde olduğu Amatör (The Amateur) gibi yapımlar yer alıyor.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Variety



Sık sık kabus görenler hızlı yaşlanıp daha erken ölüyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Sık sık kabus görenler hızlı yaşlanıp daha erken ölüyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre sık kabus görmek erken yaşlanmayla bağlantılı ve erken ölüm riskini artırıyor.

Araştırmacılar, her hafta kabus gördüğünü söyleyen yetişkinlerin, nadiren veya hiç kabus görmeyenlere kıyasla 70 yaşından önce ölme riskinin üç kattan daha yüksek olduğunu buldu.

Araştırma, kabusların sigara içme, obezite, kötü beslenme ve düşük fiziksel aktiviteye kıyasla "erken ölümün daha güçlü bir göstergesi" olduğunu ortaya koydu.

Bilim insanları, bu bulguların "halk sağlığı sorunu" olarak değerlendirilmesi gerektiği uyarısında bulunurken, kişilerin stres yönetimiyle kabusları azaltabileceğini belirtti.

Birleşik Krallık Demans Araştırma Enstitüsü ve Imperial College London'dan Dr. Abidemi Otaiku liderliğindeki ekip, 19 yıl boyunca 8 ila 10 yaşındaki 2 bin 429 çocuk ve 26 ila 86 yaşındaki 183 bin 12 yetişkinin verilerini analiz etti.

Bu ay Avrupa Nöroloji Akademisi Kongresi'nde sunulan araştırma, kabusların uykunun hem kalitesini hem de süresini düşürdüğünü, bunun da vücudun geceleri hücreleri yenileme ve onarma yeteneğini zayıflattığını ortaya koydu.

Kronik stres ve uyku bozukluğunun birleşik etkileri, hücrelerimizin ve vücudumuzun hızla yaşlanmasına katkıda bulunabilir.

Dr. Otaiku, "Uyuyan beynimiz rüyaları gerçeklikten ayırt edemiyor. Bu yüzden kabuslar genellikle bizi ter içinde, nefes nefese ve kalp çarpıntısıyla uyandırıyor. Çünkü savaş ya da kaç tepkimiz tetikleniyor. Bu stres tepkisi, uyanıkken karşılaştığımız durumlardan bile daha yoğun olabilir" dedi.

Kabuslar, hücrelerin daha hızlı yaşlanmasına yakından bağlı bir stres hormonu olan kortizolün uzun süreli yükselmesine yol açıyor. Sık sık kabus görenler için bu birikmiş stres, yaşlanma sürecini önemli ölçüde etkileyebilir. Kabusların ne kadar yaygın ve müdahale edilebilir olduğu göz önünde bulundurulduğunda, bir halk sağlığı sorunu olarak daha fazla ciddiyetle ele alınmaları gerekiyor.

Araştırmacılar, sık sık kabus gören çocukların ve yetişkinlerin daha hızlı yaşlandığını da buldu. Bu, erken ölüm riski daha yüksek olanların yaklaşık yüzde 40'ını oluşturuyordu.

Dr. Otaiku bunun, diğer sağlık sorunları da hesaba katılsa bile kabusların daha hızlı biyolojik yaşlanma ve daha erken ölüm riskini öngörebildiğini gösteren ilk çalışma olduğunu söyledi.

Ayda bir kez kabus görenler bile kabus görmeyenlere kıyasla daha hızlı yaşlanma ve daha yüksek ölüm riskiyle bağlantılıydı. Bu bağlantı, tüm yaş grupları, cinsiyetler, etnik kökenler ve ruh sağlığı durumlarında vardı.

Dr. Otaiku, "İyi haber, kabusların önlenebilir ve tedavi edilebilir olması" dedi.

İyi bir uyku hijyeni sağlamak, stresi yönetmek, anksiyete veya depresyon için tedavi görmek ve korku filmi izlememek gibi basit önlemlerin kabusları azaltmada etkili olabileceğini söyledi.

Independent Türkçe