Sevilen dönem dizisi fırtına gibi: Kitlesini büyütmeye devam ediyor

The Gilded Age, 1880'ler New York'unun göz kamaştırıcı Yaldızlı Çağı'nda, yetim kaldıktan sonra halalarının yanına taşınan genç bir kadının hikayesini anlatıyor (HBO)
The Gilded Age, 1880'ler New York'unun göz kamaştırıcı Yaldızlı Çağı'nda, yetim kaldıktan sonra halalarının yanına taşınan genç bir kadının hikayesini anlatıyor (HBO)
TT

Sevilen dönem dizisi fırtına gibi: Kitlesini büyütmeye devam ediyor

The Gilded Age, 1880'ler New York'unun göz kamaştırıcı Yaldızlı Çağı'nda, yetim kaldıktan sonra halalarının yanına taşınan genç bir kadının hikayesini anlatıyor (HBO)
The Gilded Age, 1880'ler New York'unun göz kamaştırıcı Yaldızlı Çağı'nda, yetim kaldıktan sonra halalarının yanına taşınan genç bir kadının hikayesini anlatıyor (HBO)

HBO'nun dönem dizisi The Gilded Age, üçüncü sezonuyla ekranlara döndü ve önceki bölümlere kıyasla izleyici sayısında önemli bir artış gösterdi.

Warner Bros Discovery'nin verilerine göre, üçüncü sezonun ilk bölümü yayına girmesinden sonraki üç gün içinde toplam 2,7 milyon izleyiciye ulaştı. Bu rakam, ikinci sezonun aynı dönemdeki 2,1 milyonluk izlenme oranına göre yüzde 27, birinci sezonun 2 milyonluk izlenmesine göreyse yüzde 30 artış anlamına geliyor.

The Gilded Age'in izlenme sayısının haftadan haftaya artmaya devam etmesi bekleniyor. Önceki iki sezonda da bölümler ilerledikçe izleyici sayısında istikrarlı bir yükseliş görülmüş; final bölümleri, açılışlara kıyasla yüzde 50'nin üzerinde izleyici artışı sağlamıştı. İkinci sezon, yayımlandıktan sonraki ilk 90 gün itibarıyla ABD'de ortalama 7,1 milyon izleyiciye ulaşmıştı.

Yeni sezonun da benzer şekilde düzenli bir büyüme göstermesi bekleniyor. 

Warner Bros Discovery ayrıca dizinin önceki sezonlarına yönelik izlenmelerin de dikkat çekici seviyelere ulaştığını açıkladı. Üçüncü sezonun başlamasından bir hafta önce, ilk iki sezonun dijital izlenmeleri bir önceki haftaya kıyasla yüzde 400'ün üzerinde arttı.

Sosyal medyada da konuşuluyor

Öte yandan üçüncü sezonun açılış bölümü sosyal medyada da büyük ses getirdi. Özellikle Carrie Coon'un canlandırdığı Bertha'nın, kızının geleceğiyle ilgili acımasız planları ve Aurora'nın boşanma haberi, hayranlar arasında yoğun şekilde tartışılıyor.

The Gilded Age, Downton Abbey'nin yaratıcısı Julian Fellowes tarafından kaleme alındı ve ilk olarak Ocak 2022'de HBO'da izleyiciyle buluşmuştu.

Dizi, özellikle kostümleri ve başrol oyuncuları Carrie Coon, Morgan Spector, Cynthia Nixon ve Christine Baranski’nin performanslarıyla övgü topluyor. İkinci sezon, 76. Primetime Emmy Ödülleri’nde En İyi Drama Dizisi dahil 6 dalda aday gösterilmişti. Coon ve Baranski de oyunculuk kategorilerinde adaylık almıştı.

The Gilded Age, Türkiye'de Max üzerinden izlenebiliyor.

Independent Türkçe, Variety, Deadline



Ünlü aktör zor yılları anlattı: "Duşta ağladığımı hatırlıyorum"

2010'da True Blood'daki performansıyla Emmy kazanan İsveçli aktör Alexander Skarsgård, HBO dizisi Big Little Lies'da Nicole Kidman'ın eşi Perry Wright'ı canlandırmıştı (HBO)
2010'da True Blood'daki performansıyla Emmy kazanan İsveçli aktör Alexander Skarsgård, HBO dizisi Big Little Lies'da Nicole Kidman'ın eşi Perry Wright'ı canlandırmıştı (HBO)
TT

Ünlü aktör zor yılları anlattı: "Duşta ağladığımı hatırlıyorum"

2010'da True Blood'daki performansıyla Emmy kazanan İsveçli aktör Alexander Skarsgård, HBO dizisi Big Little Lies'da Nicole Kidman'ın eşi Perry Wright'ı canlandırmıştı (HBO)
2010'da True Blood'daki performansıyla Emmy kazanan İsveçli aktör Alexander Skarsgård, HBO dizisi Big Little Lies'da Nicole Kidman'ın eşi Perry Wright'ı canlandırmıştı (HBO)

Hollywood'da yıldızı parlamadan önce uzun süre zorlu bir kariyer mücadelesi veren Alexander Skarsgård, katıldığı Dinner's on Me podcast'inde geçmişe dair içten itiraflarda bulundu.

2008'de Generation Kill ve True Blood dizileriyle yıldızı parlamadan önce yaşadığı duygusal çöküntüleri anlatan oyuncu, kötü geçen deneme çekimlerinden sonra kendini sık sık duşta ağlarken bulduğunu söyledi.

"Berbat deneyimlerdi. Karakterle hiçbir bağ kuramıyorsun, rol sana hiç uymuyor ama o noktada hayır deme lüksün yok. Seçmelere gitmek zorundaydım" diyen Skarsgård, 2001 tarihli Zırtapoz'da (Zoolander) rol almış olsa da o yıllarda sektörde tutunmakta zorlandığını söyledi.

"Ajansım beni kovmanın eşiğindeydi. Eğer o seçmeye gitmeseydim, muhtemelen beni temsil etmeyi bırakacaklardı" diyen Skarsgård sözlerini şöyle sürdürdü: 

Ama rol bana hiç uymuyordu. Kendimi tamamen yetersiz hissediyordum.

Big Little Lies'daki performansıyla büyük övgü toplayan oyuncu, o dönemleri hatırladığında hâlâ küçük çaplı bir travma yaşadığını da itiraf etti:

Los Angeles'taki o kötü daireme döndüğümü hatırlıyorum. Duşta ağlıyordum. İçim kirlenmiş gibi hissediyordum, özgüvenim sıfırdı. 'Dünyanın en kötü oyuncusuyum' diyordum kendi kendime... Üstelik onurum da kalmamıştı. O tür roller için seçmelere giriyordum, hem kendimin hem de karşımdakilerin zamanını boşa harcıyordum. Berbat bir histi.

Emmy adayı usta aktör Stellan Skarsgård'ın oğlu olan Alexander, babasının gölgesinde oyunculuk yapmanın getirdiği baskının da süreci zorlaştırdığını söyledi. Ancak tüm bu zorluklara rağmen pes etmedi.

Skarsgård halihazırda, Kuzeyli (The Northman), Succession, Godzilla vs. Kong, Tarzan Efsanesi (The Legend of Tarzan) ve Sonsuzluk Havuzu (Infinity Pool) gibi birçok önemli projede rol aldı.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Dinner's on Me, Entertainment Weekly