The Last of Us'ta deprem: Kilit isim ayrıldığını duyurdu

50 yaşındaki Pedro Pascal dizide Joel karakterine hayat verirken, Game of Thrones'la çıkış yapan Bella Ramsey de Ellie'yi canlandırıyor (HBO)
50 yaşındaki Pedro Pascal dizide Joel karakterine hayat verirken, Game of Thrones'la çıkış yapan Bella Ramsey de Ellie'yi canlandırıyor (HBO)
TT

The Last of Us'ta deprem: Kilit isim ayrıldığını duyurdu

50 yaşındaki Pedro Pascal dizide Joel karakterine hayat verirken, Game of Thrones'la çıkış yapan Bella Ramsey de Ellie'yi canlandırıyor (HBO)
50 yaşındaki Pedro Pascal dizide Joel karakterine hayat verirken, Game of Thrones'la çıkış yapan Bella Ramsey de Ellie'yi canlandırıyor (HBO)

Neil Druckmann, HBO'nun büyük ilgi gören dizisi The Last of Us'taki yaratıcı rolünden ayrıldığını açıkladı.

PlayStation'a bağlı Naughty Dog stüdyosunun resmi Instagram hesabı üzerinden paylaşılan açıklamada Druckmann, "HBO'nun The Last of Us dizisindeki yaratıcı rolümden ayrılma kararı aldım" dedi. 

"Odağımı yeni projelere veriyorum"

Açıklama şöyle devam ediyor: 

İkinci sezon çalışmaları tamamlanmışken ve üçüncü sezon için kayda değer bir hazırlık süreci başlamamışken, bu geçişi yapmak için en uygun zaman olduğuna inanıyorum. Artık tüm odağımı geleceğe ve yeni projelere veriyorum. Bunlar arasında hem yazarlığını hem de yönetmenliğini üstlendiğim yeni oyunumuz Intergalactic: The Heretic Prophet da yer alıyor. Aynı zamanda stüdyo başkanlığı ve kreatif direktörlük görevlerimi de sürdüreceğim.

Druckmann açıklamasını şöyle sürdürdü: 

Diziyi birlikte yaratmak kariyerimin en özel anlarından biriydi. Craig Mazin'le birlikte yönetici yapımcılık, yönetmenlik ve senaristlik yapma fırsatını bulmak büyük bir onurdu. The Last of Us Part I'in ve Part II'nin uyarlama sürecinde rol alan yetenekli oyuncu kadrosuna ve ekibe gösterdikleri özen ve bağlılık için minnettarım.

Öte yandan, dizide yönetici yapımcı ve senarist olarak görev yapan Halley Gross da projeden ayrıldığını duyurdu. Gross, The Last of Us Part II oyununu Druckmann'la birlikte kaleme almıştı.

"Bu olağanüstü ekiple çalışmak hayatımı değiştirdi"

Gross, Instagram üzerinden yaptığı açıklamada şunları söyledi: 

Büyük bir özen ve titizlikle, The Last of Us'taki görevlerimden geri çekilmeye karar verdim. Bu deneyimin ne kadar özel olduğunu kelimelerle anlatmak zor. Neil, Craig, HBO ve bu olağanüstü kadro ve ekiple çalışmak hayatımı değiştirdi. Sevgi, kayıp ve korkunç bir dünyada insan olmanın ne anlama geldiği üzerine anlattığımız hikayeler, bu evreni neden bu kadar sevdiğimi özetliyor. Sırada son derece heyecan verici projelerim var. Ancak şimdilik Ellie ve Joel'un dünyasını bu kadar incelikle hayata geçiren herkese şükranlarımı sunmak istiyorum.

Druckmann, The Last of Us video oyunlarının yaratım sürecinde kilit bir rol oynamış, ardından dizinin de Craig Mazin'le birlikte ortak yapımcılığını üstlenmişti.

54 yaşındaki Mazin, daha önce HBO'nun büyük beğeni toplayan mini dizisi Chernobyl'in yaratıcılığını yapmıştı.

The Last of Us'ın 2023'te yayımlanan ilk sezonu dünya çapında büyük övgülerle karşılanırken, ikinci sezon bu yılın başlarında izleyiciyle buluşmuştu. 

HBO, nisanda üçüncü sezon onayını vermişti. 

Druckmann, diziden ayrılmasına rağmen yönetici yapımcı görevini üstlenmeye devam edecek.

"İzleyicilerimizin alıştığı kaliteyi sunmaya devam edeceğiz"

"Neil'la çalışmak ve onun harika işini HBO'da hayata geçirmek benim için yaratıcı anlamda bir rüyaydı" diyen Craig Mazin ise yaptığı açıklamada şunları söyledi:  

Daha cömert bir yaratıcı ortak hayal edemezdim. Naughty Dog'un ve Neil'ın oyun dünyasındaki işlerinin büyük bir hayranı olarak, yeni oyunu için çok heyecanlıyım. Neil bu projeye odaklanırken, biz de dizinin oyuncu ve teknik ekibiyle birlikte, izleyicilerimizin alıştığı kaliteyi sunmaya devam edeceğiz. Neil ve Halley'ye The Last of Us Part II'nin olağanüstü hikayesini bize emanet ettikleri için minnettarız. Ve elbette dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca izleyiciye de aynı şekilde teşekkür ediyoruz.

HBO'nun en yüksek puanlı drama dizileri arasında yer alan The Last of Us'ın ilk sezonu, 24 dalda Emmy adaylığı kazanmıştı.

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter



İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
TT

İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)

Bilim insanları ilk kez bir Antik Mısırlının tüm genomunu diziledi. Yaklaşık 4 bin 500 yıl önce yaşayan adamın kalıntıları, antik uygarlıktan gelen en eski genetik veriyi de sunuyor.

Uzmanlar, bölgenin sıcak iklimi DNA'nın kolayca bozunmasına yol açtığı için Antik Mısır'dan genetik kayıtlar bulmanın epey zorlu bir iş olduğunu söylüyor. Ayrıca bu toplumda yaygın olan mumyalama da yumuşak dokuları muhafaza etmesine karşın DNA'nın düzgün bir şekilde korunmasını engelliyor.

Bugüne kadar Antik Mısır'dan sadece üç kişinin genomunun bir kısmı dizilenmişti. Ayrıca bu kişiler uygarlığın daha geç dönemlerinde yaşamıştı. 

Bulguları önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmadaysa, bu örneklerden en az bin yıl daha önceye ait bir genom ilk kez tamamen dizilendi. 

Kahire'nin güneyindeki Nuwayrat köyünde 1900'lerin başında bulunan kalıntılar, kayaya oyulmuş bir mezarın içine yerleştirilmiş bir çömlek kabın içindeydi.

Liverpool John Moores Üniversitesi'nden Dr. Adeline Morez Jacobs liderliğindeki araştırmacılar, 4 bin 500 ila 4 bin 800 yıl önce yaşamış kişinin kemiklerini inceledi. Ayrıca dişinden aldıkları örneklerle genomunu dizileyen ekip, Antik Mısırlı hakkında eşsiz bilgiler elde etti.

VFDGH
Adamın kalıntılarını içeren çömlek 1902'de keşfedilmişti (Garstang Arkeoloji Müzesi/Liverpool Üniversitesi)

İlk piramitler inşa edilirken yaşayan kişinin kalıntıları, 44-64 yaşında ölen bir erkek olduğuna işaret ediyor. Makalenin yazarlarından Joel Irish, MÖ 2855 ila 2570'de hayatını kaybeden adam hakkında "Öldüğünde muhtemelen 60'lı yaşlarındaydı, ki bu o dönem için inanılmaz derecede ileri bir yaş" diyor.

Bilim insanları kişinin genetik materyalinin yüzde 80'inin beklendiği gibi Kuzey Afrika kökenine sahip olduğunu tespit etti. Ancak yüzde 20'si, Batı Asya ve Mezopotamya bölgesindeki insanlara dayanıyordu.

Araştırmacılar Antik Mısır ve Mezopotamya halkları arasında bir ilişki olduğunu uzun zamandır düşünüyordu. Arkeolojik bulgular bu etkileşime güçlü kanıtlar sunsa da bugüne kadar genetik bir veri elde edilememişti. 

Harvard Üniversitesi'nden Iosif Lazaridis, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında "Bu örnek bize, bu kadar erken bir tarihte Mısır'da çoğunlukla Kuzey Afrikalı soyundan gelen ancak Mezopotamya'dan da bir miktar soy katkısı olan insanlar olduğunu söylüyor" diyor: 

Bu coğrafi açıdan mükemmel derecede mantıklı.

Araştırmacılar bulunan kemiklerde artrit ve osteoporoz belirtilerinin yanı sıra yaşamının büyük bölümünde aşağı baktığını ve öne doğru eğildiğini gösteren işaretler tespit etti. Ayrıca kollarını uzun süre önünde tuttuğunu, ağır malzemeler taşıdığını ve sert yüzeylere oturduğunu gösteren bulgulara rastlandı. 

Ekip bu verilere dayanarak bu kişinin ağır işçilik yaptığı ve muhtemelen çömlekçi olduğu sonucuna vardı. Irish çömlekçi çarkının da Mısır'a bu dönemde geldiğini söyleyerek ekliyor:

Öte yandan bir çömlekçiye genellikle böyle üst sınıf bir cenaze töreni düzenlenmez. Belki de olağanüstü yetenekli ya da başarılı olduğu için sosyal statüsü yükselmişti.

Bilim insanları Antik Mısır ve Mezopotamya ilişkisine ışık tutan yeni çalışmanın sadece tek bir genom örneğine dayandığına ve daha fazla kanıt bulmayı beklediklerine değiniyor. Bu sayede iki bölgede yakın zamanda ortaya çıkan yazının kökenlerini ve farklı toplumlar arasındaki göçleri daha iyi anlamayı umuyorlar.

Makalenin ortak yazarı Dr. Linus Girdland-Flink "Bu, insan genetik varyasyonu bulmacasının sadece bir parçası: Bugüne kadar yaşamış her insan ve onların genomu bu bulmacanın benzersiz bir parçasını oluşturuyor" diyerek ekliyor:

Hiçbir zaman herkesin genomunu dizileyemeyeceğiz ancak insanlık tarihinde bugün kim olduğumuzu şekillendiren önemli olayları doğru bir şekilde yeniden yapılandırmak için dünyanın dört bir yanından yeterince çeşitli örnek toplamayı umuyoruz.

Independent Türkçe, CNN, New Scientist, Nature