Eleştirmenler beğendi: Superman gişenin zirvesine uçabilecek mi?

Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki David Corenswet, rolü için kas yaptıktan sonra bazı kıyafetlerine artık sığamadığını söylüyor (Warner Bros.)
Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki David Corenswet, rolü için kas yaptıktan sonra bazı kıyafetlerine artık sığamadığını söylüyor (Warner Bros.)
TT

Eleştirmenler beğendi: Superman gişenin zirvesine uçabilecek mi?

Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki David Corenswet, rolü için kas yaptıktan sonra bazı kıyafetlerine artık sığamadığını söylüyor (Warner Bros.)
Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki David Corenswet, rolü için kas yaptıktan sonra bazı kıyafetlerine artık sığamadığını söylüyor (Warner Bros.)

David Corenswet'in Superman'i canlandırdığı James Gunn imzalı yeni çizgi roman uyarlaması, gişede güçlü bir açılış yapmaya hazırlanıyor. 

ABD'de ilk hafta sonunda 120 ila 130 milyon dolarlık bir hasılat bekleniyor. Ancak yapımcı stüdyo Warner Bros. bu tahminlerde temkinli davranarak 100 ila 110 milyon dolarlık bir öngörüde bulunuyor. 

Bağımsız takip firmaları ise olumlu eleştirilerin etkisiyle açılış hasılatının 140 milyon doları bile aşabileceğini düşünüyor. Uluslararası gişede ise en az 100 milyon dolarlık bir gelir hedefleniyor.

Toplam bütçesi 225 milyon doları bulan film, gişedeki performansıyla değil, DC Evreni'nin yeniden başlatılması açısından da büyük önem taşıyor. 

Son dönemde The Flash, Aquaman ve Kayıp Krallık (Aquaman and the Lost Kingdom), Shazam! Tanrıların Öfkesi (Shazam: Fury of the Gods) ve Blue Beetle gibi projelerin gişede hayal kırıklığı yaratmasının ardından Warner Bros., evreni James Gunn ve Peter Safran'ın yönetiminde sıfırdan inşa etmeye karar vermişti.

Filmin yönetmen koltuğunda oturan James Gunn, projeyi "umuda ve iyiliğe duyulan özlemin" yansıması diye tanımlıyor:

İnsanlar bugünlerde iyiliği temsil eden kahramanlara ihtiyaç duyuyor. Superman tam olarak böyle biri: İyi, değerli ve vicdan sahibi...

Filmde David Corenswet'e Lois Lane'i canlandıran Rachel Brosnahan ve Lex Luthor rolündeki Nicholas Hoult eşlik ediyor. Yardımcı rollerde ise Skyler Gisondo, Isabela Merced, Nathan Fillion ve Anthony Carrigan yer alıyor.

ABD içindeki ön satışlar 20 milyon doları buldu. Bu rakamla, Gunn'ın yönettiği Galaksinin Koruyucuları 3'ün (Guardians of the Galaxy Vol. 3) ön satışları geçildi bile.

Stüdyo kaynaklarına göre Superman, dünya genelinde yaklaşık 60 bin perdede vizyona girecek ve ilk haftasında küresel çapta en az 200 milyon dolarlık bir açılış yapması bekleniyor.

Pazartesi akşamı Hollywood'daki galada büyük ilgi gören filmin eleştirmen puanı da umut verici: Superman, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes’ta şimdiden yüzde 85'lik beğeni puanına ulaştı.

Yine de Superman'in gişe yolculuğu kolay olmayacak. Jurassic World: Yeniden Doğuş (Jurassic World: Rebirth) ve ay sonunda gösterime girecek Marvel yapımı Fantastik Dörtlü: İlk Adımlar (Fantastic Four: First Steps), Superman'in gişe performansını etkileyebilecek diğer büyük yapımlar arasında.

Superman, 11 Temmuz'da izleyiciyle buluşacak.

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter, Deadline



Otizmde devrim niteliğinde gelişme

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Otizmde devrim niteliğinde gelişme

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Araştırmacılar, otizmin 4 alt tipini keşfederek bu genetik durumun altında yatan biyolojiyi anlamaya yönelik "dönüştürücü bir adım" attı.

Princeton Üniversitesi ve Simons Vakfı'ndan bilim insanları, otizm kohort çalışması SPARK'taki 5 bin çocuğun verilerini analiz ederek bireyleri özellik kombinasyonlarına göre gruplandırdı.

Araştırmacılar belirli özelliklerle ilgili genetik bağlantılar aramak yerine, sosyal etkileşimlerden tekrarlayan davranışlara ve gelişimsel kilometre taşlarına kadar 230'dan fazla özelliği her bir kişide değerlendirdi.

Bu analiz sayesinde otizmin farklı genetik varyasyon modellerine sahip 4 alt tipini tanımlamayı başardılar.

Flatiron Enstitüsü'nde yardımcı araştırmacı bilim insanı ve çalışmanın ortak başyazarı Natalie Sauerwald, "Otizmin tek bir biyolojik hikayesi değil, birden fazla farklı anlatısı olduğunu görüyoruz" diyor.

Bu, geçmişteki genetik çalışmaların neden genellikle yetersiz kaldığını açıklamaya katkı sağlıyor; aslında birbirine karışmış birden fazla farklı bulmacaya baktığımızı fark etmeden bir yapbozu çözmeye çalışıyorduk. Bireyleri ilk başta alt tiplere ayırana kadar resmin tamamını, genetik örüntüleri göremedik.

Bu 4 alt tip Sosyal ve Davranışsal Zorluklar, Gelişimsel Gecikmeyle Birlikte Karma OSB (Otizm Spektrum Bozukluğu), Orta Derecede Zorluklar ve Geniş Çaplı Etkilenme olarak belirlendi.

İlk tip, otizmi olmayan çocuklarla benzer bir hızda gelişimsel kilometre taşlarına ulaşan fakat genellikle dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, anksiyete veya depresyon gibi eşlik eden sorunlar yaşayan çocukları kapsıyor.

İkinci tipte gelişimsel kilometre taşlarına ulaşmada gecikme görülürken eşlik eden rahatsızlıklara dair herhangi bir belirtiye rastlanmıyor.

Üçüncü tip olan Orta Derecede Zorluklar'da otizmle ilgili temel davranışlar olsa da diğer gruplar kadar güçlü değil. Otizmi olmayan çocuklarla benzer bir hızda kilometre taşlarına ulaşıyor ve eşlik eden rahatsızlıklar görülmüyor.

4. tipte en uç ve geniş kapsamlı zorluklar yaşanıyor.

Katılımcıların yüzde 37'sinin yer aldığı birinci ve yüzde 34'ünün bulunduğu üçüncü tip en yaygın gruplar. Yüzde 19'unu içeren ikinci ve yüzde 10'unun olduğu 4. tiplerse en nadir olanlar. 

Bulgular, genetik farklılıkların "yüzeyde benzeyen klinik görünümlerin ardındaki farklı mekanizmalara işaret ettiğini" vurguluyor.

Örneğin hem Geniş Çaplı Etkilenme hem de Karma OSB gruplarındaki çocuklar gelişimsel gecikme ve zihinsel engellilik gibi bazı önemli özellikleri paylaşıyor. Ancak ilk grupta, ebeveynlerden geçmeyen de novo mutasyonların en yüksek oranı görülürken, ikinci grubun nadir kalıtsal genetik varyantları taşıma olasılığı daha fazla.

Bulgular otizmin sadece 4 alt tipi olduğu anlamına gelmiyor; en az 4 tane bulunduğunu ve bunların hem klinik seviyede hem de genom düzeyinde araştırmalar için anlamlı olduğunu gösteren veri odaklı bir çerçevenin keşfedilmesini sağlıyor.

Otizmle mücadele eden ailelerin, çocuklarının hangi otizm alt tipine sahip olduğunu bilmesi yeni bir netlik, kişiye özel bakım, destek ve topluluk imkanı sunabilir.

Independent Türkçe