Avatar 3'ten ilk fragman geldi: Pandora'nın karanlık yüzü

Avatar 3'ten ilk fragman geldi: Pandora'nın karanlık yüzü
TT

Avatar 3'ten ilk fragman geldi: Pandora'nın karanlık yüzü

Avatar 3'ten ilk fragman geldi: Pandora'nın karanlık yüzü

Disney, James Cameron'ın yönettiği üçüncü Avatar filmi Avatar: Ateş ve Kül'ün (Avatar: Fire and Ash) ilk fragmanını yayımladı. Film, Avatar: Suyun Yolu'ndan (Avatar: The Way of Water) üç yıl sonra, 19 Aralık 2025'te sinemalarda olacak.

Tıpkı Suyun Yolu'nda Pandora'nın deniz halkı Metkayinaların tanıtıldığı gibi, yeni filmde de Kül Halkı izleyicilerle buluşacak. 2024 D23 Expo'da sahneye çıkan Cameron, seyircilere şöyle demişti:

Pandora'nın şimdiye dek görmediğiniz yerlerini göreceksiniz. Bu film görsel açıdan bir şölen ama aynı zamanda duygusal olarak da çok güçlü. Sevdiğiniz karakterler için her zamankinden daha zorlu bir yolculuk olacak.

Cameron, Kül Halkı'nın hem Metkayina halkından hem de ormanda yaşayan Omaticayalardan daha şiddet yanlısı ve güç hırsıyla hareket eden bir topluluk olduğunu da sözlerine eklemişti.

Küllerden gelen tehdit: Varang

Fragmanda Jake Sully'nin ailesi ve Metkayina halkı, Kül Halkı'nin lideri Varang'a karşı birleşiyor. Küllere bulanmış bu kabile, Albay Quaritch'le ittifak kurmuş durumda. Varang'ın ateşi kontrol etme gücüne sahip olduğu ve Pandora'nın ormanlarını ateşe verdiği görülüyor. Fragmanın sonunda ise onun şu ürkütücü sözleri yankılanıyor: 

Tanrıçanızın burada hükmü yok.

Filmin oyuncu kadrosunda Sam Worthington, Zoë Saldaña, Sigourney Weaver, Stephen Lang, Kate Winslet, Cliff Curtis, Britain Dalton ve Jack Champion gibi önceki filmlerden tanıdık isimler yer alıyor. Kadroya ayrıca Michelle Yeoh ve David Thewlis de dahil oluyor.

James Cameron, Suyun Yolu'yla Ateş ve Kül'ün başlangıçta tek film olarak planlandığını ancak senaryo geliştikçe hikayenin büyümesiyle ikiye ayrıldığını açıklamıştı. Filmin heyecan verici bir karaktere sahip olduğunu belirten yönetmen, "Yeni karakterlerden biri özellikle çok dikkat çekecek, ya onu çok seveceksiniz ya da nefret edeceksiniz" diyerek merakı artırmıştı.

Avatar evreni genişliyor: Sırada animasyonlar mı var?

Cameron, Ateş ve Kül'ün ardından Avatar evrenini televizyona taşımak istediğini de duyurdu. Empire'a verdiği röportajda, bu dünyayı animasyon formatında keşfetmeyi planladığını ve Disney'e bir antoloji dizisi fikri sunduğunu açıkladı:

Avatar evreninde geçen ama beklenmedik hikayeler anlatan bir animasyon dizisi yapmak istiyorum. Hatta bu projeler arasında, dijital platformda ya da sinemada gösterime girecek bir animasyon filmi de yer alabilir.

Cameron, bu planını Matrix (The Matrix) evreninde geçen Animatrix örneğiyle karşılaştırdı: 

Bu tür yapımlar, Avatar evrenine derinlik ve yeni bir katman kazandırmak için harika bir fırsat. Filmlerde kameranın dışında kalmış karakter geçmişlerine, Pandora'ya ilk iniş yapanlara, ilk keşiflere dair hikayeler anlatılabilir.

Ancak yönetmen şimdilik Ateş ve Kül'ün tamamlanmasına odaklandığını, bu yüzden animasyon projelerin henüz geliştirme aşamasının başında olduğunu da vurguladı:

Bu konuda henüz kayda değer bir ilerleme kaydetmedik. Hikayeleri topluyoruz ve bu işi yapmak isteyecek yetenekli, özgün animatörler arıyoruz.

Ateş ve Kül'ün fragmanı, ilk kez Fantastik Dörtlü: İlk Adımlar'ın (The Fantastic Four: First Steps) ön gösterimi sırasında sinema salonlarında yayımlanmıştı. 

Avatar serisinin toplam gişe hasılatı 5,24 milyar doları bulurken, 2009 yapımı ilk film hâlâ 2,92 milyar dolarla tüm zamanların en çok kazanan filmi olma unvanını koruyor.

Independent Türkçe, Variety, Deadline, Empire



Kenya'daki "madamlar" 13 yaşındaki çocukları hedef alıyor

Kenya'daki "madamlar" 13 yaşındaki çocukları hedef alıyor
Kenya'daki "madamlar" 13 yaşındaki çocukları hedef alıyor
TT

Kenya'daki "madamlar" 13 yaşındaki çocukları hedef alıyor

Kenya'daki "madamlar" 13 yaşındaki çocukları hedef alıyor
Kenya'daki "madamlar" 13 yaşındaki çocukları hedef alıyor

BBC yaptığı özel haberle Kenya'nın Maai Mahiu bölgesindeki çocuk istismarını gözler önüne serdi.

Başkent Nairobi'ye yalnızca 50 kilometre mesafede olan bölgenin yalnızca ulaşım değil, fuhuş merkezi olarak da bilindiği aktarıldı.

13 yaşındaki çocukların dahi, kentte "madamlar" diye bilinen kadınlar tarafından fuhşa sürüklendiği bildiriliyor.

Bu haber için kimliklerini gizleyen iki muhabir, kendilerinin de "madam" olmak istediğini belirterek 2025 başında sahaya indi. 

Nyambura ve Cheptoo adlarındaki iki madamın videolarını gizlice çeken muhabirler, onların kendilerini fuhşa sürüklenmiş kız çocuklarıyla tanıştırdığını söyledi.

Kız çocuklarından biri "Bazen birden fazla kişiyle ilişkiye giriyoruz. Müşteriler bizi akıl almaz şeyler yapmaya zorluyor" dedi. 

Aylarını harcayan muhabirler, madamların çocukları nasıl ayarttığını da ortaya koydu. 

Kendini Nyambura diye tanıtan madamın "Onlar hâlâ çocuk, onları sadece şekerle kandırmak bile mümkün" dediği gizli kamera görüntülerinde duyuluyor.

Bölgenin önemli bir ulaşım merkezi olduğunu hatırlatan Nyambura şu ifadeleri de kullanıyor:

Fuhuş, Maai Mahiu için bir ihracat ürünü, kamyoncular besliyor. Maai Mahiu'da bu normalleştirilmiş durumda. Çocuklarla iş yaptığınızda risk çok büyüyor. Onları güpegündüz dolaştıramıyorsunuz. Geceleri büyük bir gizlilikle onları çıkarıyorum.

Tehdit edilen çocukların herhangi bir korunma önlemi almadan cinsel ilişkiye girdiği de vurgulandı.

Çocukların birçoğunun ebeveynleri olmadan büyüdüğü ya da evde istismara uğradığı haberde bildirildi. 

Kenya polisine martta sunulan kanıtlar, herhangi bir tutuklanmayla sonuçlanmadı. Bunun en önemli nedeninin, çocukların güvenli bir şekilde ifade vermesinin güçlüğü olduğu belirtildi.

Kenya'da çocukların fuhşa sürüklenmesinin cezası 10 yıldan müebbet hapse kadar değişiyor.

Afrika ülkesindeki fuhşa sürüklenen çocuk sayısına dair güncel bir rakam yok. Ancak 2012'de ABD Dışişleri Bakanlığı'nın yerel kaynaklardan bilgi alarak yaptığı tahmine göre, bu rakam 30 bini buluyordu. 

Bu hayatı geçmişte bırakmak isteyen çocuklar, kendileriyle aynı yoldan geçmiş bir kadından destek görüyor. 

"Bebek" diye tanınan eski seks işçisi, onlara barınacak yer ve mesleki eğitim sağlıyor. Ancak Donald Trump yönetiminin USAID fonlarını kesmesiyle birlikte bu çabalar da tehdit altında. 

Independent Türkçe, BBC, AP