Rakiplerine fark atan gerilim dizisi yeni sezon onayını kaptı

56 yaşındaki Avustralyalı aktör Eric Bana, Hollywood'un dikkatini Ridley Scott imzalı savaş filmi Kara Şahin Düştü'deki (Black Hawk Down) performansı ve Hulk'ta canlandırdığı Bruce Banner karakteriyle çekmişti (Netflix)
56 yaşındaki Avustralyalı aktör Eric Bana, Hollywood'un dikkatini Ridley Scott imzalı savaş filmi Kara Şahin Düştü'deki (Black Hawk Down) performansı ve Hulk'ta canlandırdığı Bruce Banner karakteriyle çekmişti (Netflix)
TT

Rakiplerine fark atan gerilim dizisi yeni sezon onayını kaptı

56 yaşındaki Avustralyalı aktör Eric Bana, Hollywood'un dikkatini Ridley Scott imzalı savaş filmi Kara Şahin Düştü'deki (Black Hawk Down) performansı ve Hulk'ta canlandırdığı Bruce Banner karakteriyle çekmişti (Netflix)
56 yaşındaki Avustralyalı aktör Eric Bana, Hollywood'un dikkatini Ridley Scott imzalı savaş filmi Kara Şahin Düştü'deki (Black Hawk Down) performansı ve Hulk'ta canlandırdığı Bruce Banner karakteriyle çekmişti (Netflix)

Yosemite Ulusal Parkı'nda geçen ve başlangıçta mini dizi olarak tasarlanan Untamed, Netflix'in izlenme listelerini altüst edince ikinci sezon onayını kaptı. Variety'nin özel haberine göre yayın devi, dizinin yeni sezonu için yeşil ışığı resmen yaktı.

17 Temmuz'da yayına giren dizi, hem izlenme rakamları hem de eleştirmenlerden aldığı övgülerle dikkat çekmişti.

Resmi tanıma göre Untamed, "doğanın uçsuz bucaksız vahşi alanlarında insan yasalarını uygulamaya çalışan Ulusal Parklar Servisi ajanı Kyle Turner'ın hikayesini anlatan karakter odaklı bir gizem-gerilim dizisi."

İlk sezonun oyuncu kadrosunda Eric Bana'ya ek olarak Sam Neill, Rosemarie DeWitt, Lily Santiago ve Wilson Bethel gibi isimler yer alıyordu.

Eric Bana, dizinin yeni sezon onayını almasıyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:

Untamed'i ikinci sezonuyla ekrana taşıyacak olmaktan büyük heyecan duyuyorum. İlk sezonun gördüğü ilgi, ekibimizin özgün ve özel bir iş ortaya koyma çabasının karşılığıydı. Kyle'ın bir sonraki yolculuğunu izleyicilerle paylaşmak için sabırsızlanıyorum. Netflix, John Wells Productions, Warner Bros. Television ve tüm izleyicilerimize sonsuz teşekkürler.

Untamed, 14-20 Temmuz haftasında platformun İngilizce diziler listesine birinci sıradan girmiş, yalnızca birkaç gün içinde 24,6 milyon izlenmeye ulaşarak haftanın en çok izlenen yapımı olmuştu. Bu rakam, en yakın rakibi Neredesin Amy?'nin (Amy Bradley Is Missing) izlenme sayısının iki katından fazlaydı. 6 bölümlük dizi, dünya çapında 76 ülkede Netflix'in bir numaralı dizisi olmayı da başardı.

Untamed, eleştirmenlerden de olumlu not aldı. Variety yazarı Aramide Tinubu incelemesinde şunları söylüyor:

Parkın güzelliği ve görkemini fon olarak kullanan bu 6 bölümlük dizi; geçmiş soruşturmalardan Yerli halk uygulamalarına, karmaşık insan ilişkilerinden doğa-insan çatışmasına kadar pek çok öğeyi anlatıya yediriyor ve Untamed'i bütünüyle özgün bir yapıma dönüştürüyor.

Dizinin yaratıcı koltuğunda Mark L. Smith ve Elle Smith oturuyor. 

Untamed, halen Netflix'te izlenebilir.

Independent Türkçe, Variety, GamesRadar



Uzmanlardan aşırı işlenmiş bebek mamaları uyarısı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Uzmanlardan aşırı işlenmiş bebek mamaları uyarısı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Uzmanlar, "çocukları ömür boyu obeziteye hazırlayan" aşırı işlenmiş bebek mamalarının "süpermarket raflarını ele geçirdiği" uyarısında bulundu.

Leeds Üniversitesi'ndeki araştırmacıların yürüttüğü çalışma, reyonları dolduran bebek maması ürünlerinin üçte birinin, uzun vadeli sağlık sorunlarıyla ilişkilendirilen aşırı işlenmiş gıda (UPF) olarak sınıflandırıldığını ortaya koydu.

Araştırmacılar ayrıca, endüstriyel olarak üretilen gıda ürünlerinde doğal içerikleri öne çıkaran "yanıltıcı" etiketler konusunda ebeveynleri uyardı.

Ekip, önde gelen markalara ait 600 bebek maması ürününü analiz etti ve bebek atıştırmalıklarının şaşırtıcı bir şekilde yüzde 87'sinin, bebek kahvaltılık gevreklerinin ise yüzde 79'unun UPF olarak sınıflandırıldığını tespit etti. Bu, sözkonusu gıdaların genellikle ev yemeklerinde bulunmayan malzemelerle endüstriyel teknikler kullanılarak üretildiği anlamına geliyor.

Ayrıca, bebekler için pazarlanan popüler atıştırmalıklarda "endişe verici eğilimler" buldular. Bunlar arasında "erimiş" şişirilmiş atıştırmalıklar ve meyve bazlı çiğnemelik ve barlar da var.

Çalışmanın yazarları, Birleşik Krallık hükümetine UPF'ler konusunda daha sıkı düzenlemeler getirmesi çağrısında bulunarak, sunulan gıdaların "küçük çocukların büyürken yemesi gerekenlere çok az benzediğini" söylüyor.

Çalışmanın baş araştırmacısı ve Leeds Üniversitesi'nde çocuk beslenmesi uzmanı olan Dr. Diane Threapleton şunları söyledi:

Bebek reyonunda aşırı işlenmiş atıştırmalıklar, tatlılar, kahvaltılık gevrekler ve hatta öğünlerin baskın olduğunu görüyoruz. Bunlar genellikle sağlıklı, organik veya 'ilave şeker içermez' iddialarıyla pazarlanıyor ancak küçük çocukların büyürken yemesi gereken gıdalara çok az benzeyen içeriklere sahipler ve yoğun işleme tabi tutuluyorlar. Bu ürünler, bebekleri en başından itibaren aşırı işlenmiş, aşırı tatlı yiyeceklere istek duymaya itiyor. Bu, hükümetin daha sağlıklı bir nesil yetiştirme konusunda ciddi olduğunu göstermesi için gerçek bir fırsat. Bebek maması reyonunun mevcut durumu kabul edilemez ve artık gözardı edilmemeli.

Çalışmaları, hükümetin "yanıltıcı" etiketlere sahip şekerli atıştırmalıkların satışını engellemek için "acilen" harekete geçmesi gerektiğini belirten Obezite Sağlık İttifakı (OHA) tarafından destekleniyor.

OHA Direktörü Katharine Jenner şunları söyledi:

Hükümetin 10 Yıllık Sağlık Planı, obeziteyi sona erdirmek için büyük bir hedeften bahsediyor ancak erken çocukluk dönemindeki açığı kapatmadığımız sürece asla bu hedefi yakalayamayız. Sağlıklı bir yaşam doğumdan itibaren başlar, bebeklerimize ve küçük çocuklarımıza gelişimlerini ve uzun vadeli sağlıklarını olumsuz etkileyen aşırı işlenmiş gıdalar veriyoruz. Bebek maması reyonu, çocukları ömür boyu kötü beslenme alışkanlıklarına, obeziteye ve diş çürümesine sürükleyen şekerli, aşırı işlenmiş atıştırmalıklarla dolu. Birleşik Krallık bir ağız sağlığı krizinin pençesindeyken, hükümetin bebek maması şirketlerinin yanıltıcı etiketlere sahip yüksek şekerli gıdaları satmasını acilen sınırlaması gerekiyor. Bu ürünler, çocuklarının sağlığını her şeyin üstünde tutmak isteyen ebeveynlerin ve bakıcıların iyi niyetlerini gölgeliyor.

Independent Türkçe