Yeni Superman gişede tarih yazdı

Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki David Corenswet, rolü için kas yaptıktan sonra bazı kıyafetlerine artık sığamadığını söylüyor (Warner Bros.)
Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki David Corenswet, rolü için kas yaptıktan sonra bazı kıyafetlerine artık sığamadığını söylüyor (Warner Bros.)
TT

Yeni Superman gişede tarih yazdı

Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki David Corenswet, rolü için kas yaptıktan sonra bazı kıyafetlerine artık sığamadığını söylüyor (Warner Bros.)
Pearl ve The Greatest Hits gibi yapımlarla da tanınan 31 yaşındaki David Corenswet, rolü için kas yaptıktan sonra bazı kıyafetlerine artık sığamadığını söylüyor (Warner Bros.)

James Gunn imzalı Superman, vizyona girdiği birkaç hafta içinde büyük bir başarıya imza attı. DC Sinematik Evreni'nin yeni filmi, dünya genelinde 500 milyon dolar barajını geçti. Yaz boyunca bu rakamın daha da artması bekleniyor.

Sadece ABD gişesi baz alındığında Superman, şimdiye kadar çekilen solo Superman filmleri arasında en yüksek hasılatı elde etmeyi başardı. Film, Zack Snyder imzalı 2013 yapımı Man of Steel'in 291 milyon dolarlık ABD gişesini geride bıraktı. 

Ancak bu başarıyı değerlendirirken bazı noktaların da göz önünde bulundurulması gerekiyor.

Öncelikle, iki film arasındaki karşılaştırmalarda enflasyon farkı dikkate alınmalı. Forbes'a göre 12 yıl önceki değeriyle 291 milyon dolar, bugün yaklaşık 407 milyon dolara karşılık geliyor. Bu da teknik olarak yeni filmin hâlâ Man of Steel'in gerisinde kaldığını gösteriyor.

Ayrıca, yeni Superman'in küresel hasılatta Zack Snyder'ın filmine yaklaşması pek olası görünmüyor. Man of Steel, dünya çapında 670 milyon dolar kazanmıştı. Bu rakamın 379 milyon doları, ABD dışı pazarlardan gelmişti. Buna karşın Gunn'ın filmi, ABD dışında 214 milyon dolar toplayabildi.

James Gunn, uluslararası gişe rakamlarına ilişkin yaptığı açıklamada şöyle diyor:

Superman, bazı bölgelerde çok da tanınan bir karakter değil. Batman kadar evrensel bir bilinirliği yok. Bu da işleri etkiliyor. Ayrıca şu anda dünya genelinde Amerika karşıtı bir bakış açısı da var. Bu durum da işimizi zorlaştırıyor. Ama bizim açımızdan tablo yine de kazançlı. Bu sadece zamanla büyüyecek bir şey.

Bugünkü gişe koşulları göz önüne alındığında, Superman'in ulaştığı sonuçlar aslında son derece başarılı. Film, pandemi öncesi dönemde, gişe rekorlarının çok daha kolay kırıldığı bir ortamda vizyona girseydi, muhtemelen Man of Steel'i rahatça geride bırakabilirdi. Üstelik Gunn'ın versiyonu, hem eleştirmenlerden hem de izleyicilerden çok daha olumlu yorumlar aldı.

Film, değerlerinin ve eylemlerinin sorgulandığı bir dünyada Superman'in insanlar arasındaki yerini bulmaya çalışırken Lex Luthor'a karşı vermek zorunda kaldığı mücadeleyi anlatıyor.

Başrollerde David Corenswet, Rachel Brosnahan, Nicholas Hoult ve Isabela Merced yer alıyor.

Superman, 11 Temmuz'dan bu yana sinemalarda izlenebiliyor.

Independent Türkçe, GamesRadar, MovieWeb, Forbes



Tazmanya'da 122 yıllık şişe içinde mesaj bulundu

Şişe, Tazmanya'daki Cape Bruny Deniz Feneri'nde uzman ressam tarafından bulundu (Brian Painter/Tasmanya Parklar ve Yaban Hayatı Servisi)
Şişe, Tazmanya'daki Cape Bruny Deniz Feneri'nde uzman ressam tarafından bulundu (Brian Painter/Tasmanya Parklar ve Yaban Hayatı Servisi)
TT

Tazmanya'da 122 yıllık şişe içinde mesaj bulundu

Şişe, Tazmanya'daki Cape Bruny Deniz Feneri'nde uzman ressam tarafından bulundu (Brian Painter/Tasmanya Parklar ve Yaban Hayatı Servisi)
Şişe, Tazmanya'daki Cape Bruny Deniz Feneri'nde uzman ressam tarafından bulundu (Brian Painter/Tasmanya Parklar ve Yaban Hayatı Servisi)

Tazmanya'da, Avustralya'nın en eski deniz fenerlerinden birinin duvarına gizlenmiş 122 yıllık bir şişe mesajı gün yüzüne çıkarıldı. Keşif, tarihçilerin büyük ilgisini çekti.

Nadir bulunan bu mesaj, bu hafta Tazmanya'daki Bruny Adası'nda yer alan Cape Bruny Deniz Feneri'nin fener odasında, rutin koruma çalışmaları sırasında keşfedildi. Buluntuyu fark eden kişi, uzman ressam Brian Burford'dı.

Tazmanya Parklar ve Yaban Hayatı Servisi (PWS), ressamın duvarın paslanmış bölümünde çalışırken "alışılmadık bir şey" fark ettiğini ve daha yakından incelediğinde bunun içinde mektup bulunan cam şişe olduğunu anladığını belirtti.

Şişe, Hobart'a getirildi ve Tazmanya Müzesi ve Sanat Galerisi'nden (TMAG) konservatörler, bitüm kaplı mantarı keserek içindeki hassas içeriği dikkatlice çıkardı.

İçinde, Hobart Denizcilik Kurulu'nun o zamanki Deniz Fenerleri Müfettişi James Robert Meech tarafından kaleme alınmış, 29 Ocak 1903 tarihli, el yazısıyla yazılmış iki sayfalık mektup bulunan bir zarf vardı.

Mektupta, deniz fenerinde yapılan önemli iyileştirmeler, ahşap merdivenin yerine yeni demir spiral merdivenin takılması, yeni beton zemin ve yeni fener odasının yapılması gibi ayrıntılar yer alıyordu.

dfghty
Tazmanya'daki Cape Bruny Deniz Feneri'nde uzman ressam tarafından bulunan şişe (Brian Painter/Tazmanya Parklar ve Yaban Hayatı Hizmetleri)

Ayrıca, ışığın yanıp sönme dizisindeki değişiklikler kaydedilmiş. Daha önce 50 saniyelik döngüyle yanıp sönen ışık, üç saniyelik aydınlık ve ardından 19,5 saniyelik karanlık şeklinde değiştirilmiş ve projede yer alan bekçilerin ve işçilerin adları listeleniyor. PWS'ye göre çalışmalar Denizcilik Kurulu'na 2 bin 200 sterline mal olmuş, bu da bugün yaklaşık 474 bin Avustralya dolarına (yaklaşık 12,5 milyon TL) denk geliyor.

PWS Tarihi Miras Müdürü Annita Waghorn, mesajın durumunun olağanüstü olduğunu söyledi.

"Mektup tek parça halinde çıktığında odadaki heyecanı hissedebiliyordunuz" dedi.

Bu mektup bize deniz fenerinde yapılan çalışmalar ve bu çalışmaları üstlenen kişiler hakkında fikir veriyor. Bu bilgiler, Bruny Adası ve Cape Bruny Deniz Feneri'nin zengin tarihine katkıda bulunuyor.

scdfrgt
Cape Bruny deniz fenerindeki şişede yazarın imzaladığı mesajın ikinci sayfası (Tazmanya Parklar ve Yaban Hayatı Servisi)

TMAG konservatörleri, eski kağıdı korumak için nemlendirme işlemi kullanarak gevşetip düzleştirdi. Mektup nihayetinde halka açık olarak sergilenecek ancak yeri henüz doğrulanmadı.

İlk olarak 1838'de faaliyete geçen Cape Bruny Deniz Feneri, 1996'da hizmet dışı bırakılıp yerine yakındaki güneş enerjisiyle çalışan ışık konana kadar 150 yıldan uzun bir süre gemilere Avustralya'nın en tehlikeli sularından bazılarında rehberlik etmişti.

Buluntu, tarihçileri ve PWS yetkililerini şaşırttı çünkü fener odası 1903'te kurulduğundan beri mühürlü duvar alanına kimse erişmemişti.

Yerel medyanın "son yılların en önemli deniz feneri keşiflerinden biri" diye nitelendirdiği mesaj, eyaletin denizcilik geçmişine ışık tutan bir zaman kapsülü niteliğinde.

Independent Türkçe