Yeni Zelanda'dan yeni turist politikası

Sahil şeridinin üzerindeki kemeriyle bilinen Cathedral Cove/Te Whanganui-a-Hei, yabancı turistlerin ziyaret etmek için ücret ödeyeceği yerlerden biri (Unsplash)
Sahil şeridinin üzerindeki kemeriyle bilinen Cathedral Cove/Te Whanganui-a-Hei, yabancı turistlerin ziyaret etmek için ücret ödeyeceği yerlerden biri (Unsplash)
TT

Yeni Zelanda'dan yeni turist politikası

Sahil şeridinin üzerindeki kemeriyle bilinen Cathedral Cove/Te Whanganui-a-Hei, yabancı turistlerin ziyaret etmek için ücret ödeyeceği yerlerden biri (Unsplash)
Sahil şeridinin üzerindeki kemeriyle bilinen Cathedral Cove/Te Whanganui-a-Hei, yabancı turistlerin ziyaret etmek için ücret ödeyeceği yerlerden biri (Unsplash)

Yeni Zelanda, koruma planı kapsamında ülkenin en ünlü dört doğal güzelliğine giriş için yabancı turistlerden ücret almaya hazırlanıyor.

Yurtdışından gelen ziyaretçiler, bu yerleri ziyaret etmek için 20 ila 40 Yeni Zelanda Doları (yaklaşık 485 ila 965 TL) ücret ödeyecek. Başbakan Christopher Luxon ve Koruma Bakanı Tama Potaka'nın açıkladığı önlemler, daha fazla istihdam yaratma ve ücretleri artırma planının bir parçası.

Ücretlerin uygulanacağı ilk yerler, yabancıların genellikle tüm ziyaretçilerin yüzde 80'ini oluşturduğu Cathedral Cove/Te Whanganui-a-Hei, Tongariro Crossing, Milford Sound ve Aoraki Mount Cook olacak.

Doğa Koruma Bakanı Tama Potaka şunları söyledi:

Turistler ekonomimize muazzam katkı sağlıyor ve kimse bunun değişmesini istemiyor. Ancak yurtdışından gelen arkadaşlarımdan, dünyanın en güzel yerlerinden bazılarını ücretsiz ziyaret edebildikleri için çok şaşırdıklarını duydum. Bu özel yerlerde yabancı ziyaretçilerin kişi başı 20 ila 40 dolar arasında ek katkı sağlaması adil olur.

Potaka, "Koruma alanı için bu, yılda 62 milyon dolara (yaklaşık 1 milyar 495 milyon TL) kadar gelir anlamına gelecek ve bu gelir doğrudan aynı alanlara yeniden yatırılacak, böylece turizm sektörümüzün büyük bir kısmının temelini oluşturan alanlara yatırım yapmaya devam edebileceğiz" dedi.

2 Temmuz Cumartesi günü açıklanan plan, "modası geçmiş kurallar" nedeniyle turizm alanında kaçırılan fırsatları vurguladı.

Başbakan Christopher Luxon şunları söyledi:

Birçok Yeni Zelandalı, koruma alanında rehberli yürüyüşlerden kayak alanlarına, belgesel film çekmeye, koyun ve sığır otlatmaya, konserlere ev sahipliği yapmaya ve cep telefonu baz istasyonları inşa etmeye kadar olağanüstü işler yürütüyor. Ancak bunlardan herhangi birini yapmak için bir imtiyaza ihtiyacınız var ve imtiyaz rejimi tamamen bozulmuş durumda, elde edilmesi veya yenilenmesi genellikle yıllar alıyor ve işletmeleri bürokratik bir belirsizlik döngüsüne sokuyor.

Yeni Zelandalılar için giriş ücretsiz kalacak.

Başbakan, "Bu bizim ortak mirasımız ve Yeni Zelandalılar bunu görmek için para ödemek zorunda kalmamalı" dedi.

Luxon, "Yeni Zelandalıları yurtlarında tutmak, iş yaratmak ve tüm Yeni Zelandalılar için ücretleri artırmak konusunda ciddiysek, karşımıza çıkan her fırsata hayır demeye devam edemeyiz" diye ekledi.

Ücretlerin 2027'den itibaren uygulamaya konması bekleniyor.

Independent Türkçe



Kenya'daki "madamlar" 13 yaşındaki çocukları hedef alıyor

Kenya'daki "madamlar" 13 yaşındaki çocukları hedef alıyor
Kenya'daki "madamlar" 13 yaşındaki çocukları hedef alıyor
TT

Kenya'daki "madamlar" 13 yaşındaki çocukları hedef alıyor

Kenya'daki "madamlar" 13 yaşındaki çocukları hedef alıyor
Kenya'daki "madamlar" 13 yaşındaki çocukları hedef alıyor

BBC yaptığı özel haberle Kenya'nın Maai Mahiu bölgesindeki çocuk istismarını gözler önüne serdi.

Başkent Nairobi'ye yalnızca 50 kilometre mesafede olan bölgenin yalnızca ulaşım değil, fuhuş merkezi olarak da bilindiği aktarıldı.

13 yaşındaki çocukların dahi, kentte "madamlar" diye bilinen kadınlar tarafından fuhşa sürüklendiği bildiriliyor.

Bu haber için kimliklerini gizleyen iki muhabir, kendilerinin de "madam" olmak istediğini belirterek 2025 başında sahaya indi. 

Nyambura ve Cheptoo adlarındaki iki madamın videolarını gizlice çeken muhabirler, onların kendilerini fuhşa sürüklenmiş kız çocuklarıyla tanıştırdığını söyledi.

Kız çocuklarından biri "Bazen birden fazla kişiyle ilişkiye giriyoruz. Müşteriler bizi akıl almaz şeyler yapmaya zorluyor" dedi. 

Aylarını harcayan muhabirler, madamların çocukları nasıl ayarttığını da ortaya koydu. 

Kendini Nyambura diye tanıtan madamın "Onlar hâlâ çocuk, onları sadece şekerle kandırmak bile mümkün" dediği gizli kamera görüntülerinde duyuluyor.

Bölgenin önemli bir ulaşım merkezi olduğunu hatırlatan Nyambura şu ifadeleri de kullanıyor:

Fuhuş, Maai Mahiu için bir ihracat ürünü, kamyoncular besliyor. Maai Mahiu'da bu normalleştirilmiş durumda. Çocuklarla iş yaptığınızda risk çok büyüyor. Onları güpegündüz dolaştıramıyorsunuz. Geceleri büyük bir gizlilikle onları çıkarıyorum.

Tehdit edilen çocukların herhangi bir korunma önlemi almadan cinsel ilişkiye girdiği de vurgulandı.

Çocukların birçoğunun ebeveynleri olmadan büyüdüğü ya da evde istismara uğradığı haberde bildirildi. 

Kenya polisine martta sunulan kanıtlar, herhangi bir tutuklanmayla sonuçlanmadı. Bunun en önemli nedeninin, çocukların güvenli bir şekilde ifade vermesinin güçlüğü olduğu belirtildi.

Kenya'da çocukların fuhşa sürüklenmesinin cezası 10 yıldan müebbet hapse kadar değişiyor.

Afrika ülkesindeki fuhşa sürüklenen çocuk sayısına dair güncel bir rakam yok. Ancak 2012'de ABD Dışişleri Bakanlığı'nın yerel kaynaklardan bilgi alarak yaptığı tahmine göre, bu rakam 30 bini buluyordu. 

Bu hayatı geçmişte bırakmak isteyen çocuklar, kendileriyle aynı yoldan geçmiş bir kadından destek görüyor. 

"Bebek" diye tanınan eski seks işçisi, onlara barınacak yer ve mesleki eğitim sağlıyor. Ancak Donald Trump yönetiminin USAID fonlarını kesmesiyle birlikte bu çabalar da tehdit altında. 

Independent Türkçe, BBC, AP