Kate Middleton'ın benimsediği "yavaş ebeveynlik" nedir?

Kate Middleton ve eşi Prens William'ın üç çocuğu var (AFP)
Kate Middleton ve eşi Prens William'ın üç çocuğu var (AFP)
TT

Kate Middleton'ın benimsediği "yavaş ebeveynlik" nedir?

Kate Middleton ve eşi Prens William'ın üç çocuğu var (AFP)
Kate Middleton ve eşi Prens William'ın üç çocuğu var (AFP)

Piyasada pek çok ebeveynlik tekniği var ancak "yavaş ebeveynlik" diye bilinen bir yöntem yakın zamanda Galler Prensesi Kate Middleton'ın onayını aldı.

Kraliyet Vakfı Erken Çocukluk Merkezi çarşamba günü, besleyici etkileşimlerin bebeklerin ve küçük çocukların sosyal ve duygusal gelişimini nasıl olumlu yönde etkileyebileceğini anlatan bir dizi animasyon video yayımladı.

Vakfın yaptığı açıklamada, 12 yaşındaki Prens George, 10 yaşındaki Prenses Charlotte ve 7 yaşındaki Prens Louis'in annesi Kate'in projede aktif olarak yer aldığı ve haziranda illüstratörler ve erken çocukluk dönemi uzmanlarıyla işbirliği yaptığı yaratıcı bir atölye çalışmasına katıldığı belirtildi.

"Bağlantıya alan yaratmak" başlıklı 2,5 dakikalık video, hızlarının küçük bir çocuğunkiyle eşleşmesi için ebeveynleri ara sıra yavaşlamaya teşvik ediyor.

Videoda, yetişkinler işleri hızlı yapmaya alışkın olsa da bebeklerin ve küçük çocukların yeni deneyimleri işlemek için gereken araçları geliştirmeye devam etmesinden dolayı daha yavaş bir tempoda daha iyi öğrendiği anlatılıyor. Yetişkinlerin çocuklardan ayak uydurmalarını beklemesi nedeniyle hızdaki bu uyuşmazlık asap bozukluğuna yol açabilir. Çocuklar hemen yanıt vermediğinde, yetişkinler hızlanarak, kendilerini tekrarlayarak, strese girerek veya seslerini yükselterek tepki verebilir ve bu da ters etki yaratabilir.

Anlatıcı, "Nihayetinde çocuğun tüm bu yeni bilgileri idrak etmek için daha da az zamanı olur ve epey bunalır" diyor.

Bu durum çocuğun donup kalması, ağlaması, sizi görmezden gelmesi ya da üçünün bir arada görülmesi şeklinde ortaya çıkabilir.

Vakıf bu tekniği uygulamanın günlük yaşamda, örneğin bir ebeveynin işe giderken çocukları evden çıkarması gibi durumlarda zor olabileceğini ancak okuma ya da oyun zamanı gibi daha sakin zamanlarda tempoyu düşürmenin fayda sağlayabileceğini belirtiyor.

Anlatıcı şöyle açıklıyor:

Bir soru sorarak ve çocuğun yanıt vermesini bekleyerek olayları kendi hızlarında işlemelerine izin veriyoruz. Bu, beyinlerine neler olduğunu sakin bir şekilde çözüp cevap vermesi için zaman tanıyor. Bu bazen birlikte kitap okurken bir sayfada oyalanmak, çocuğun neyle ilgilendiğini fark etmek ve tamamen özümsemesi için ona zaman tanımak kadar basit bir iş.

Diğer videolar arasında "Duygusal açıdan sağlıklı bir beyni nasıl geliştiririz", "Büyük duyguları birlikte yönetmek" ve "Duyguları fark etmek ve yönlendirmek" gibi konular yer alıyor.

Independent Türkçe



Zayıflama ilaçlarının göz sağlığını tehdit ettiği bulundu

 Bir hasta diyabetik retinopati için lazer tedavisi görüyor (AFP/Arşiv)
Bir hasta diyabetik retinopati için lazer tedavisi görüyor (AFP/Arşiv)
TT

Zayıflama ilaçlarının göz sağlığını tehdit ettiği bulundu

 Bir hasta diyabetik retinopati için lazer tedavisi görüyor (AFP/Arşiv)
Bir hasta diyabetik retinopati için lazer tedavisi görüyor (AFP/Arşiv)

İki yeni çalışmada, zayıflama ilaçlarının bazı kişilerde görme kaybına yol açan ciddi göz hastalıklarına neden olabileceği öne sürüldü.

JAMA'da yayımlanan bir çalışmada, yaklaşık 1,5 milyon kişiden elde edilen veriler değerlendirilerek semaglutid veya tirzepatid gibi ilaçları kullanan diyabet hastalarında optik sinir bozuklukları riskinin arttığı tespit edildi.

Araştırma özellikle nonarteritik anterior iskemik optik nöropati (NAION) adı verilen nadir ancak ağır bir rahatsızlığa işaret ediyor. Bu hastalıkta optik sinire giden kan akışının aniden azalması veya engellenmesi sonucu "göz felci" yaşanıyor. Araştırmacılar, The Conversation'da yazdıkları makalede, hastaların bunu ancak bir gözlerinde görme kaybı yaşadıktan sonra fark ettiğini belirtiyor.

Hastalığın herhangi bir tedavisi yok.

Daha önce yapılan bir çalışmada bir hastada semaglutidin yan etkisi olarak NAION görülme olasılığının 10 binde bir olduğu belirtilmişti. Ancak son araştırmada, semaglutid veya tirzepatid kullanan 159 bin tip 2 diyabet hastasının 35'inde (yaklaşık 2 bin 500'de 1) NAION geliştiği saptandı. 

Araştırmacılar, "İki yıllık takip süresince semaglutid veya tirzepatid grubundaki 35 hastada NAION görüldü" diyor.

93 hastadaysa başka optik sinir hastalıkları vardı.

Aynı bilimsel dergide yayımlanan ve 185 bin kişiyi içeren bir başka büyük çalışma, GLP-1 RA'lar diye bilinen zayıflama ilaçlarını, retinadaki kan damarlarının hasar görmesi anlamına gelen diyabetik retinopati riskinin artmasıyla ilişkilendiriyor.

Ancak araştırmacılar her iki çalışmada da GLP-1 ilaçları kullanan katılımcılarda, diyabetik retinopati nedeniyle görme yetisini tehdit eden komplikasyonların daha az ortaya çıktığını ve diğer diyabet ilaçlarını kullananlara kıyasla, daha düşük oranda ameliyat gerektiren göz tedavisine ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor.

Araştırmacılar, ilaçları kullanmanın bu tür rahatsızlıklara neden olma riskinin genel anlamda düşük olduğunu söyleseler de daha yakından takip edilme çağrısı yapıyor.

Ayrıca zayıflama ilaçlarının göz komplikasyonlarına nasıl yol açabileceğini anlamak için daha uzun vadeli çalışmalar yapılması çağrısında bulunuyorlar.

Araştırmacılar "GLP-1 RA'ların maliyeti, bu ilaçların diyabet ve komplikasyonlarının tedavisiyle ilgili maliyetleri düşürme potansiyeliyle kıyaslanmalı" diyor.

Son araştırmalar, önceden diyabetik retinopatisi olsun ya da olmasın, zayıflama ilaçları verilen tüm diyabet hastalarının potansiyel komplikasyonlar için düzenli taranması ve izlenmesi gerektiğine işaret ediyor.

Independent Türkçe