IMDb'de 9 puan alan dizi sessiz sedasız yeni sezon onayını kaptı

42 yaşındaki Kanadalı aktris Florence Longpré, komedi dizisi Like-moi!'daki rolüyle de tanınıyor (Crave)
42 yaşındaki Kanadalı aktris Florence Longpré, komedi dizisi Like-moi!'daki rolüyle de tanınıyor (Crave)
TT

IMDb'de 9 puan alan dizi sessiz sedasız yeni sezon onayını kaptı

42 yaşındaki Kanadalı aktris Florence Longpré, komedi dizisi Like-moi!'daki rolüyle de tanınıyor (Crave)
42 yaşındaki Kanadalı aktris Florence Longpré, komedi dizisi Like-moi!'daki rolüyle de tanınıyor (Crave)

Kanada'nın popüler dijital platformu Crave ve Fransa'nın Canal+ kanalı, psikolojik drama dizisi Empathie için yeniden el sıkıştı.

Fransız ve Kanadalı yapımcılar, yaratıcılığını ve başrolünü Florence Longpré'nin üstlendiği diziye, ilk sezonu Canal+'ta yayımlanmadan kısa süre önce ikinci sezon onayını verdi.

Ruh sağlığının derinliklerini irdeleyen Empathie, suç bilimciliğin ardından psikiyatristliğe adım atan Suzanne'in hikayesini anlatıyor. Mont-Royal Psikiyatri Enstitüsü'nde göreve başlayan Suzanne, burada esrarengiz güvenlik görevlisi Mortimer'la arkadaşlık kurarken farklı ve çarpıcı hayat hikayelerine sahip birçok hastayla tanışıyor.

Empathie, Canal+ ve Crave'in ortaklaşa hayata geçirdiği ilk proje olma özelliğini taşıyor. Bell Media bünyesindeki Crave'de büyük ilgi gören yapım, platformun açılışından bu yana en popüler ikinci orijinal dizisi olurken, bu yıl Kanada genelinde tüm dillerde en çok izlenen Crave yapımı unvanını kazandı. 

Dizi, bu yıl Fransa'daki Séries Mania festivalinde Seyirci Ödülü'nün de sahibi oldu. İlk sezon, Canal+ ekranlarında 1 Eylül'de yayına girecek.

Longpré, "Başka birinin yerine kendimizi koymak, onu anlamak ve hislerini paylaşmak... Salonumuzdaki koltuktan çıkmadan yapabileceğimiz en büyük yolculuk bu" diyor.

Bell Media İçerik Geliştirme, Programlama ve Haber Başkan Yardımcısı Suzane Landry ise şu değerlendirmede bulunuyor:

Empathie'nin Crave'de yakaladığı olağanüstü başarının ardından, bu etkileyici çalışmayı yeni bir izleyici kitlesine sunmaktan gurur duyuyoruz. Canal+'la ortaklığımız, Bell Media'nın hem yerel hem de uluslararası çapta yankı uyandıran kaliteli orijinal diziler üretme vizyonunu yansıtıyor.

Trio Orange tarafından Bell işbirliğiyle üretilen Empathie’nin senaryosunu Longpré kaleme alırken, yönetmen koltuğunda Guillaume Lonergan oturuyor. 

Crave'de 10 Nisan'da izleyiciyle buluşan dizi, 10 bölümün ardından 5 Haziran'da sezon finali yapmıştı. İzleyicilerin büyük beğenisini kazanan dizi, IMDb kullanıcılarından 10 üzerinden 9 puan almayı başardı.

Independent Türkçe, Deadline, Soap Central



Etiyopya'da bulunan dişler yeni insan türünü ortaya çıkardı

Etiyopya'da fosilleşmiş dişler keşfedildi (Amy Rector/Virginia Commonwealth Üniversitesi)
Etiyopya'da fosilleşmiş dişler keşfedildi (Amy Rector/Virginia Commonwealth Üniversitesi)
TT

Etiyopya'da bulunan dişler yeni insan türünü ortaya çıkardı

Etiyopya'da fosilleşmiş dişler keşfedildi (Amy Rector/Virginia Commonwealth Üniversitesi)
Etiyopya'da fosilleşmiş dişler keşfedildi (Amy Rector/Virginia Commonwealth Üniversitesi)

Etiyopya'da keşfedilen diş fosilleri, insanların atası iki farklı türün 2,6 ila 2,8 milyon yıl önce bir arada yaşadığını göstererek evrimimiz hakkında bilinenleri yeniden şekillendiriyor.

13 diş, Etiyopya'nın Afar bölgesinde aynı dönemde yaşamış hominin atası Australopithecus ve bir Homo türünden geliyor.

Ledi-Geraru arkeolojik kazı alanında bulunan dişler, Homo cinsinin en eski üyelerinin Australopithecus'la bir arada yaşadığını ortaya koyuyor.

Araştırmacılar, "Bu örnekler, Australopithecus ve erken dönem Homo'nun 2,5 milyon yıl önce Afar bölgesinde iki zayıf soy olarak bir arada yaşadığını ve hominin fosil kayıtlarının daha önce bilinenlerden daha çeşitli olduğunu gösteriyor" diyor.

Çalışmanın ortak yazarı Kaye Reed'e göre bu keşif insan evrimine ilişkin algımızı değiştiriyor.

Dr. Reed "Karşımızda birlikte yaşamış iki hominin türü var. İnsan evrimi doğrusal değildir, dallı budaklı bir ağaçtır ve nesli tükenen yaşam formları vardır" diye açıklıyor.

Bu yeni araştırma, birçoğumuzun zihnindeki maymundan Neandertal'e, oradan da modern [insana] geçiş imgesinin doğru olmadığını gösteriyor. Evrim bu şekilde işlemez.

Dişlerin, hakemli dergi Nature'da yayımlanan analizi, bunların en son 2,95 milyon yıl önce görülen ve ünlü "Lucy" örneğiyle temsil edilen Australopithecus afarensis yerine yeni bir Australopithecus türüne ait olduğunu gösteriyor.

Araştırmanın başyazarı Brian Villmoare, "2,6 ila 2,8 milyon yıllık tortullarda bulunan yeni Homo dişleri, soyumuzun ne kadar eski olduğunu doğruluyor" diyor.

Soyun atası olan bu yeni keşfedilen türün henüz bir adı yok. Bunun gerçekleşmesi için daha fazla fosile ihtiyaç var.

Araştırmacılar numunenin yaşını, fosilin bulunduğu alanın volkanik ve tektonik aktivitesine dayanarak belirledi.

Bölgedeki çok sayıda yanardağ, feldspat adı verilen kristaller içeren kül püskürtüyor.

Çalışmanın bir başka yazarı Christopher Campisano, feldspatlar için "Bunların biriktiği tarihte bölgede meydana gelen patlamaları tarihlendirebiliyoruz" diyor. 

Bu fosillerin bu patlamalar arasında kaldığını biliyoruz ve bu sayede fosillerin üstündeki ve altındaki katmanları tarihlendirebiliyoruz. Fosillerin arazide bulunduğu dönemde meydana gelen volkanik patlamaların volkanik küllerini tarihlendiriyoruz.

dcfgth
Ledi-Geraru Araştırma Alanından toplanan diş fosilleri (Brian Villmoare, Nevada Üniversitesi Las Vegas kampüsü)

Araştırmacılar fosilleri ve araziyi birlikte inceleyerek milyonlarca yıl önceki ortamı yeniden canlandırmayı başardı.

Bu eski insan atalarının 2,6 ila 2,8 milyon yıl önce geçtiği araziyle, günümüzdeki arasında çarpıcı bir fark olduğunu saptadılar.

O zamanlar nehirler, bitki örtüsüyle kaplı bir araziden akarak zamanla genişleyip daralan sığ göllere dökülüyordu.

Çalışmanın bir diğer yazarı Ramon Arrowsmith “Jeoloji, fosilleri içeren tortul birikintilerin yaşını ve özelliklerini gösteriyor" ifadelerini kullanıyor. 

Bu, yaş kontrolü için çok önemli.

Lucy türüyle Australopithecus türünün aynı şeyleri yiyip yemediği ve yiyecek için birbirleriyle rekabet edip etmediği belirsizliğini koruyor.

Araştırmacılar, daha sonraki çalışmalarda bu türlerin diş minelerini inceleyerek ne yediklerini bulmayı umuyor.

Independent Türkçe