Brian Cox, Donald Trump'ı filmlerdeki kötü adamlara benzetti

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Brian Cox, Donald Trump'ı filmlerdeki kötü adamlara benzetti

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Brian Cox, ABD Başkanı Donald Trump'ın "hiçbir empati yeteneği bulunmadığı" için "çok iyi bir kötü adam örneği" olduğunu söyledi.

Başkanlığı boyunca Trump'ı açıkça eleştirmeyi sürdüren 79 yaşındaki İskoç aktör, geçen yıl Channel 4'un ABD seçimini canlı yayımladığı programa konuk olduğunda onu "canavar" diye nitelemişti.

Ödüllü HBO dizisi Succession'da medya patronu Logan Roy'u canlandırmasıyla tanınan Cox, yakın zamanda yayımlanan ve James Bond tarzı bir kötü adam karakterini canlandırdığı realite şov programı 007: Road to a Million'dan bahsederken, Trump'ın tüm kötü adam özelliklerine sahip olduğunu söyledi.

Cox, The Telegraph'a, "Donald Trump'ın çok iyi bir kötü adam örneği olduğunu düşünüyorum çünkü hiç empati yeteneği yok" diye konuştu.

Zeki ve onu küçümseyemezsiniz ama şahsen ben bu adamı sevmiyorum.

Londra'da ve New York'a bağlı Brooklyn'de yaşayan Cox, Trump'ı "bencil bir güç" diye niteledi ve ABD'yi oligarşiye doğru götürdüğünü savundu.

Böyle bir ülkede, bu kadar bencil biri sadece oligarşi yaratır ve Trump da bu yöne doğru gidiyor. Bu işe yaramaz. Amerika'da jeton geç düşse de her geçen gün daha fazla düşüyor. Giderek daha fazla kişi neler olup bittiğini anlıyor çünkü canı yanan halk olacak ve Trump'ın onları desteklemesi gerekiyor.

Cox, mayısta Trump'ın ABD yapımı olmayan filmlere yüzde 100 gümrük vergisi uygulama önerisini eleştirerek bunun "tam bir felaket" olacağını belirtmişti.

Cox, Times Radio'ya, Trump yönetiminin "filmlerin nasıl yapıldığına, filmlerin maliyetine, filmlerin maliyetinin nasıl arttığına ve Amerika'daki filmlerin maliyetinin önemli ölçüde arttığına dair bakış açısını gerçekten anlamadığını" söylemişti.

"Bu yüzden Hollywood'un göz ardı edildiğini söylemek pek doğru olmaz, işler ilerledi ve Amerika'da ülke çapında yaygınlaştı" diye eklemişti.

Bu bir tür saçmalık ve büyük bir cehalet göstergesi.

Kasım 2024'teki ABD başkanlık seçiminin sonuçlarının ardından Cox, Birleşik Krallık'ta "mümkün olduğunca çok zaman geçirmeye" çalışacağını söylemişti.

Sonucun insanlara inancını kaybetmesine neden olup olmadığı sorulduğunda The Guardian'a şunları söylemişti:

Hayır, insanlara inancımı kaybetmeme neden olmuyor. Sadece insanların aptal olduğunu anlamamı sağlıyor. Gelecek 4 yıl epey zorlu geçecek.

Independent Türkçe



Stranger Things yıldızı diziden sonra neden oyunculuğa ara verdiğini anlattı

30 yaşındaki Dacre Montgomery (sağda), Stranger Things'in ikinci ve üçüncü sezonlarında, Sadie Sink'in (solda) canlandırdığı Max Mayfield'ın üvey ağabeyi rolündeydi (Netflix)
30 yaşındaki Dacre Montgomery (sağda), Stranger Things'in ikinci ve üçüncü sezonlarında, Sadie Sink'in (solda) canlandırdığı Max Mayfield'ın üvey ağabeyi rolündeydi (Netflix)
TT

Stranger Things yıldızı diziden sonra neden oyunculuğa ara verdiğini anlattı

30 yaşındaki Dacre Montgomery (sağda), Stranger Things'in ikinci ve üçüncü sezonlarında, Sadie Sink'in (solda) canlandırdığı Max Mayfield'ın üvey ağabeyi rolündeydi (Netflix)
30 yaşındaki Dacre Montgomery (sağda), Stranger Things'in ikinci ve üçüncü sezonlarında, Sadie Sink'in (solda) canlandırdığı Max Mayfield'ın üvey ağabeyi rolündeydi (Netflix)

Stranger Things'deki çıkış rolünün ardından Dacre Montgomery, kariyerine nasıl yön verdiğini anlattı.

Amerikan dergisi People'a konuşan Montgomery, Netflix'in popüler bilimkurgu dizisinde Billy Hargrove'u canlandırmasının kendisini "ticari bir yöne ittiğini" ve karakterinin 2019'da üçüncü sezon finalinde ölmesinin ardından oyunculuğa bir süre ara verdiğini söyledi.

"Stranger Things gibi Netflix'in büyük yapımlarında oynadığınızda, anonimliğinizi bir gecede kaybediyorsunuz" diyen oyuncu, "Bu inanılmaz, bunaltıcı ve birçok şeyin bir arada olduğu bir deneyimdi. Kendimi gerçekten şanslı ve ayrıcalıklı hissettim" diye konuştu.

Montgomery, dizinin ona kariyer hedefleri hakkında önemli şeyler öğrettiğini de ekledi: 

Ben aslında ticari olmayan filmlerde büyük yönetmenlerle çalışmak, karakter gelişiminde kendimi zorlamak ve hikayelere tutkuyla bağlanmak istiyordum. Ama Stranger Things'den sonra kendimi ticari bir yöne itilmiş hissettim.

Bu nedenle "bir adım geri çekilerek" hangi projelere odaklanmak istediğini düşünmek için zaman ayırdığını söyleyen oyuncu, Baz Luhrmann'ın 2022 yapımı Oscar adayı filmi Elvis dışında ağırlıklı olarak bağımsız yapımlarda rol aldığını belirtti.

"Bir kariyerin gittiği yönü tersine çevirip başka bir yöne evirmek zaman alıyor" diyen Montgomery ekledi: 

Bunu bir anda yapamazsınız. Önünüze harika bir hikaye ve olağanüstü bir yönetmen çıkmasını kendiniz sağlayamazsınız.

Elvis'te Steve Binder'ı canlandıran Montgomery, şu sıralar Samuel van Grinsen'in korku filmi Went Up the Hill'le izleyici karşısına çıkıyor. Film ABD'de sınırlı sayıda salonda gösterime girdi. 

Avustralyalı oyuncunun diğer projeleri arasında Dan Kay imzalı psikolojik gerilim What We Hide ve Gus Van Sant'in 2 Eylül'de Venedik Film Festivali'nde dünya prömiyerini yapacak filmi Dead Man's Wire yer alıyor.

Bunlara ek olarak Montgomery, Daniel Goldhaber'in korku filmi Faces of Death'te ve aynı zamanda yönetmenlik koltuğuna ilk kez oturacağı The Engagement Party'de de rol alacak.

Yeni filmi Went Up the Hill için "Tam yapmak istediğim türden bir iş. Söyleyecek gerçekten önemli bir şeyi olan projelerde yer almak istiyorum" diyen Montgomery, sözlerini şöyle sürdürdü:

Şimdi önüme çıkan birkaç güçlü filmle tam da olmak istediğim yerde hissediyorum.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Deadline, People