Starbucks, Güney Kore’de bilgisayar, yazıcı ve çoklu prizleri yasakladı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Starbucks, Güney Kore’de bilgisayar, yazıcı ve çoklu prizleri yasakladı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Starbucks, müşterilerinin kafeleri ev ofislerine dönüştürmesinin ardından Güney Kore'deki tüm mağazalarında masaüstü bilgisayar, yazıcı ve çoklu priz kullanımını yasakladı.

Kahve devi ayrıca, çalışma alanı oluşturmak için kullanılan büyük bölme panellerinin kullanımını da kısıtladı.

Şubelere yerleştirilen duyurulara göre, müşterilerin dizüstü bilgisayar, tablet ve akıllı telefonlara hâlâ izin veriliyor ancak "ortak alanı etkileyen büyük eşyalar" getirilemiyor.

İlk olarak The Korea Herald tarafından bildirilen bu hamle, kabaca "kafeden çalışanlar"  şeklinde çevrilebilecek "cagongjok" diye bilinen bir grubu hedefliyor.

Ülkedeki kafe sahipleri, "cagongjok"ların yer kaplayarak, elektriği bedavaya tüketerek ve tek bir içecek aldıktan sonra saatlerce oturarak mağazalarının kârlılığını etkilediğinden şikayet ediyor.

Sosyal medya kullanıcıları yeni kurala farklı tepkiler verirken, bazıları ABD'li şirketi kişilerin kafenin misafirperverliğini suiistimal etmesini engellediği için övdü.

Bir kullanıcı X'te paylaştığı bir gönderide, "İşte bu yüzden Starbucks'tan uzak durdum ve bu, kaba davranışlarına karşı adil bir önlem gibi görünüyor" diye yazdı.

Bu günlerde çok fazla kişi temel sağduyudan yoksun gibi hissediyorum.

Starbucks sözcüsü şunları söyledi:

Starbucks Kore, tüm müşterilerin keyifli ve erişilebilir bir mağaza deneyimi yaşayabilmesi için politikasını güncelledi. Dizüstü bilgisayarlar ve küçük kişisel cihazlar memnuniyetle karşılanırken, müşterilerden oturma alanını kısıtlayabilecek ve ortak alanı etkileyebilecek masaüstü bilgisayar, yazıcı veya diğer büyük eşyaları getirmemeleri rica olunur. Starbucks, kahve ve bağlantı için kucaklayıcı bir üçüncü mekan olmaya ve her fincanda, her sohbette ve her ziyarette topluluğun geliştiği bir yer olmaya kararlı.

Independent Türkçe



Stranger Things yıldızı diziden sonra neden oyunculuğa ara verdiğini anlattı

30 yaşındaki Dacre Montgomery (sağda), Stranger Things'in ikinci ve üçüncü sezonlarında, Sadie Sink'in (solda) canlandırdığı Max Mayfield'ın üvey ağabeyi rolündeydi (Netflix)
30 yaşındaki Dacre Montgomery (sağda), Stranger Things'in ikinci ve üçüncü sezonlarında, Sadie Sink'in (solda) canlandırdığı Max Mayfield'ın üvey ağabeyi rolündeydi (Netflix)
TT

Stranger Things yıldızı diziden sonra neden oyunculuğa ara verdiğini anlattı

30 yaşındaki Dacre Montgomery (sağda), Stranger Things'in ikinci ve üçüncü sezonlarında, Sadie Sink'in (solda) canlandırdığı Max Mayfield'ın üvey ağabeyi rolündeydi (Netflix)
30 yaşındaki Dacre Montgomery (sağda), Stranger Things'in ikinci ve üçüncü sezonlarında, Sadie Sink'in (solda) canlandırdığı Max Mayfield'ın üvey ağabeyi rolündeydi (Netflix)

Stranger Things'deki çıkış rolünün ardından Dacre Montgomery, kariyerine nasıl yön verdiğini anlattı.

Amerikan dergisi People'a konuşan Montgomery, Netflix'in popüler bilimkurgu dizisinde Billy Hargrove'u canlandırmasının kendisini "ticari bir yöne ittiğini" ve karakterinin 2019'da üçüncü sezon finalinde ölmesinin ardından oyunculuğa bir süre ara verdiğini söyledi.

"Stranger Things gibi Netflix'in büyük yapımlarında oynadığınızda, anonimliğinizi bir gecede kaybediyorsunuz" diyen oyuncu, "Bu inanılmaz, bunaltıcı ve birçok şeyin bir arada olduğu bir deneyimdi. Kendimi gerçekten şanslı ve ayrıcalıklı hissettim" diye konuştu.

Montgomery, dizinin ona kariyer hedefleri hakkında önemli şeyler öğrettiğini de ekledi: 

Ben aslında ticari olmayan filmlerde büyük yönetmenlerle çalışmak, karakter gelişiminde kendimi zorlamak ve hikayelere tutkuyla bağlanmak istiyordum. Ama Stranger Things'den sonra kendimi ticari bir yöne itilmiş hissettim.

Bu nedenle "bir adım geri çekilerek" hangi projelere odaklanmak istediğini düşünmek için zaman ayırdığını söyleyen oyuncu, Baz Luhrmann'ın 2022 yapımı Oscar adayı filmi Elvis dışında ağırlıklı olarak bağımsız yapımlarda rol aldığını belirtti.

"Bir kariyerin gittiği yönü tersine çevirip başka bir yöne evirmek zaman alıyor" diyen Montgomery ekledi: 

Bunu bir anda yapamazsınız. Önünüze harika bir hikaye ve olağanüstü bir yönetmen çıkmasını kendiniz sağlayamazsınız.

Elvis'te Steve Binder'ı canlandıran Montgomery, şu sıralar Samuel van Grinsen'in korku filmi Went Up the Hill'le izleyici karşısına çıkıyor. Film ABD'de sınırlı sayıda salonda gösterime girdi. 

Avustralyalı oyuncunun diğer projeleri arasında Dan Kay imzalı psikolojik gerilim What We Hide ve Gus Van Sant'in 2 Eylül'de Venedik Film Festivali'nde dünya prömiyerini yapacak filmi Dead Man's Wire yer alıyor.

Bunlara ek olarak Montgomery, Daniel Goldhaber'in korku filmi Faces of Death'te ve aynı zamanda yönetmenlik koltuğuna ilk kez oturacağı The Engagement Party'de de rol alacak.

Yeni filmi Went Up the Hill için "Tam yapmak istediğim türden bir iş. Söyleyecek gerçekten önemli bir şeyi olan projelerde yer almak istiyorum" diyen Montgomery, sözlerini şöyle sürdürdü:

Şimdi önüme çıkan birkaç güçlü filmle tam da olmak istediğim yerde hissediyorum.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Deadline, People