Arkeologlar, Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) Sir Bani Yas adasındaki eski bir manastırda bulunan bir plakada 1400 yıllık bir Hıristiyan haçı keşfetti.
Haç, Hıristiyanların İsa'nın çarmıha gerildiğine inandığı Golgota'yı temsil eden basamaklı bir piramit ve tabanından filizlenen yapraklar gibi yerel motifler içeriyor.
The National'a göre 27 santimetre uzunluğunda, 17 santimetre genişliğinde ve 2 santimetre kalınlığındaki haç, 1990'larda bulunan ve buranın Hıristiyan bir kazı alanı olarak tanımlanmasını ilk sağlayan haçtan daha büyük ve ayrıntılı.
Rahiplerin manevi tefekkür için kullandığı düşünülen bir plakaya işlenmiş haç, Irak ve Kuveyt'te keşfedilen bulgular ve Doğu Kilisesi'yle benzerlikler gösteriyor. Hristiyanların bir parçasını oluşturduğu Doğu Kilisesi, Ortadoğu'dan Çin'e kadar uzanıyordu.
Hıristiyanlığın, 4. ve 6. yüzyıllar arasında Arap Yarımadası'nda yayıldığı ve daha sonra zayıfladığı düşünülüyor. 8. yüzyılda manastırın terk edilmesine kadar İslam ve Hıristiyanlık bir arada varlığını sürdürmüştü.
Çalışmaya liderlik eden arkeolog Maria Gajewska, The National'a yaptığı açıklamada, "Varlığını sürdürmekle kalmayıp belli ki gelişip büyüyen Hıristiyan yerleşim yerleri vardı" diyor.
Orada yatan bulgular bize 'Evet, onlar Hıristiyandı' diyordu.
Gajewska, "son derece heyecan verici bu bulgunun", orada kimlerin yaşadığına dair nadir bir kanıt sunduğunu da ekliyor.
Keşif, en az 30 yıl aradan sonra adada yapılan ilk büyük kazıda yapıldı.
İlk olarak 1992'de keşfedilen 7-8. yüzyıllara ait manastır, bir kiliseyi ve manastır kompleksini gözler önüne sermişti. Manastırın kullanımına dair teoriler, üst düzey rahiplerin konaklamasından, inzivaya çekilmek ve mum ışığında ibadet etmek isteyen varlıklı Hıristiyanların inziva yeri olarak kullanılmasına kadar değişiyor.
Arkeologlar halihazırda adadaki erken dönem Hıristiyan rahiplerin yaşamını daha iyi anlamak için yakınlardaki avlulu evleri inceliyor.
Abu Dabi'deki departmanın başkanı Muhammed Halife El Mübarek, "Sir Bani Yas Adası'nda bulunan bu eski Hıristiyan haçı, BAE'nin bir arada yaşama ve kültürel açıklık değerlerinin derin ve kalıcı olduğunun güçlü bir kanıtı" diyor.
Bu, içimizde derin bir gurur ve şeref duygusu uyandırarak barış içinde bir arada yaşamanın modern bir kavram değil, bölgemizin tarihinin dokusuna işlenmiş bir ilke olduğunu bize hatırlatıyor.
Abu Dabi'nin yaklaşık 170 kilometre güneybatısındaki Sir Bani Yas; Kuveyt, İran ve Suudi Arabistan'daki kazı alanlarıyla birlikte, Körfez'deki çağdaş kilise ve manastır ağının bir parçasını oluşturuyor.
Bugün ceylanlarla damanların yaşadığı bir doğa koruma alanı içinde yer alan manastır ve kilise, Abu Dabi'nin antik geçmişine bir bakış sunuyor.
2019'da yapılan restorasyon çalışmaları kapsamında koruyucu barınaklar, ziyaretçi tabelaları ve cam kadehlerle akrep damgalı mühür gibi eserlerin sergilendiği küçük bir sergi alanı oluşturulmuştu.
Independent Türkçe
