1972'deki ölümcül uçak kazası, Netflix filmine konu oldu

Kazadan kurtulanlar, hayatta kalabilmek için ölen arkadaşlarını yemek zorunda kalmıştı

Pablo Vierci'nin aynı adlı kitabından uyarlanan filmin oyuncu kadrosunda Uruguay ve Arjantinli genç aktörler var (Netflix)
Pablo Vierci'nin aynı adlı kitabından uyarlanan filmin oyuncu kadrosunda Uruguay ve Arjantinli genç aktörler var (Netflix)
TT

1972'deki ölümcül uçak kazası, Netflix filmine konu oldu

Pablo Vierci'nin aynı adlı kitabından uyarlanan filmin oyuncu kadrosunda Uruguay ve Arjantinli genç aktörler var (Netflix)
Pablo Vierci'nin aynı adlı kitabından uyarlanan filmin oyuncu kadrosunda Uruguay ve Arjantinli genç aktörler var (Netflix)

And Dağları'nda 1972'de meydana gelen ve kurtulanların, ölen arkadaşlarını yiyerek hayatta kalmaya çalıştığı uçak kazasının üzücü öyküsü, dehşet verici olay yerinde çekilen yeni Netflix filminde ayrıntılı şekilde anlatılıyor.

4 Ocak'ta gösterime girecek

13 Ekim 1972'de, Uruguay Hava Kuvvetleri'ne ait 571 sefer sayılı uçak, Montevideo'dan Şili'nin başkenti Santiago'ya gitmek üzere havalandıktan sonra dağa çarpmış, bir buzuldan aşağı kayarak kara çakılmadan önce kanatları ve kuyruğu kopmuştu.  

4 Ocak'ta gösterime girecek yeni Netflix filmi Kar Kardeşliği (Society of Snow), bu üzücü hikayeyi deniz seviyesinden 12 bin feet yükseklikteki gerçek kaza yerinde çekilmiş haliyle anlatacak.

Trajik olayda 33 yolcu kazadan kurtulmuştu. Ancak kurtarılmayı beklerken hayatta kalmak için uçaktaki arkadaşlarını yemek zorunda kalmışlardı. 

Hayatta kalan yolculardan ikisi, Robert Canessa ve arkadaşı Nando Parrado, yardım alabilmek için günlerce dağda yürümüştü.

İkili, yaşadıkları zorlu süreci daha önce birçok kez ayrıntılı olarak anlatmıştı. 

"Şimdi gidip birlikte ölelim"

Parrado zirvede Canessa'ya "Ölüme yürüyor olabiliriz ama ölümün bana gelmesini beklemektense, ölümümle buluşmak için yürümeyi tercih ederim" demişti.

Canessa ise dostuna şu cevabı vermişti:

Sen ve ben arkadaşız Nando. Çok şey atlattık. Şimdi gidip birlikte ölelim.

Yardım bulduklarında ve kurtarma ekipleri enkaza ulaştığında sadece 16 yolcu hayatta kalabilmişti.

Şu anda 70 yaşında olan Canessa, diğer kazazedeler ve aileleriyle her yıl düzenlenen buluşmalara katılıyor.

"Tam uçağın düştüğü yerde çektik"

Canessa, kısa süre önce Today Show'a başkalarını yemeye karar vermesiyle ilgili şunları söylemişti: 

Ölürsem vücudumun başka biri için kullanılmasından gurur duyacağımı düşündüm.

Yönetmen J.A. Bayona, 2 saat 24 dakikalık yeni filmle ilgili Today'e yaptığı açıklamada, "12 bin feet'te, tam olarak uçağın düştüğü yerde, yılın aynı zamanında çekim yapıyorduk" dedi.

48 yaşındaki İspanyol yönetmen, Kıyamet Günü (The Impossible), Yetimhane (El Orfanato) ve Canavarın Çağrısı (A Monster Calls) gibi filmleriyle tanınıyor.

Film, Yarışma Dışı bölümünde gösterilerek 80. Venedik Film Festivali'nin kapanışını yaptı.

1993 yapımı filme de konu olmuştu

13 Aralık'ta Uruguay, 15 Aralık'ta da İspanya'da vizyona girmesi planlanan film, 4 Ocak 2024'te Netflix'te yayımlanacak.

Kar Kardeşliği, 96. Akademi Ödülleri'nde En İyi Uluslararası Film dalında İspanya'nın adayı olarak seçildi.

Aynı trajik kaza, Frank Marshall'ın yönettiği 1993 yapımı Yaşamak İçin (Alive) adlı filmde de ele alınmıştı. 

Hayatta kalanlardan Nando Parrado'nun teknik danışmanlık görevini üstlendiği filmde Ethan Hawke, Josh Hamilton, Vincent Spano, Bruce Ramsay, John Haymes Newton ve Illeana Douglas rol almıştı.

Independent Türkçe



Netflix'in 100 puanlı savaş belgeseli izleyicileri gözyaşlarına boğdu

Kara Şahin Düştü: Mogadişu Muharebesi'nin öne çıkan unsurlarından biri de arşiv görüntülerinin yanı sıra bazı çarpıcı anların yeniden canlandırılması (Netflix) 
Kara Şahin Düştü: Mogadişu Muharebesi'nin öne çıkan unsurlarından biri de arşiv görüntülerinin yanı sıra bazı çarpıcı anların yeniden canlandırılması (Netflix) 
TT

Netflix'in 100 puanlı savaş belgeseli izleyicileri gözyaşlarına boğdu

Kara Şahin Düştü: Mogadişu Muharebesi'nin öne çıkan unsurlarından biri de arşiv görüntülerinin yanı sıra bazı çarpıcı anların yeniden canlandırılması (Netflix) 
Kara Şahin Düştü: Mogadişu Muharebesi'nin öne çıkan unsurlarından biri de arşiv görüntülerinin yanı sıra bazı çarpıcı anların yeniden canlandırılması (Netflix) 

Netflix'in 2025 yapımlarından biri olan savaş belgeseli Kara Şahin Düştü: Mogadişu Muharebesi (Surviving Black Hawk Down), izleyicileri derinden sarstı ve gözyaşlarına boğdu. Yayına girdiği günden bu yana hem televizyon yazarlarından hem de izleyicilerden tam not alan üç bölümlük belgesel, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 100 tam puana ulaşmayı başardı.

Gerçekler kurguyu geride bıraktı

Yayın devi, bu yıl American Primeval ve Cassandra gibi güçlü yapımlarla dikkat çekmişti. Ancak Kara Şahin Düştü: Mogadişu Muharebesi, gerçekliğin kurguyu bir kez daha geride bıraktığı yapımlardan biri oldu. 

Platformda 10 Şubat'ta yayına giren belgesel, kısa sürede büyük ilgi gördü ve Love is Blind'la Cobra Kai'ın final sezonunun ardından Netflix'in en çok izlenen üçüncü yapımı olmayı başardı.

Birçok kişi, 1993'te Somali'nin başkenti Mogadişu'da yaşanan çatışmayı, Ridley Scott imzalı 2001 yapımı drama Kara Şahin Düştü'yle (Black Hawk Down) biliyor. Scott'ın filmi, ABD askerlerinin yaşadıklarını etkileyici biçimde anlatan bir yapım olsa da nihayetinde kurmaca bir sinema filmiydi. Yeni belgeselse hikayeyi hayatta kalan askerlerin gözünden, onların kendi sözleriyle aktarıyor. 

"Savaş travmasını güçlü bir şekilde aktarıyor"

Belgeselde aynı zamanda çatışmanın ortasında kalan Somalili sivillerin yaşadıklarına da yer veriliyor. Röportajlar, yoğun tempolu canlandırmalar, arşiv ve gerçek çatışma görüntülerinin harmanlandığı belgesel, o gün yaşananların yıkıcı boyutunu gözler önüne seriyor.

Yapımcılığını Ridley Scott'ın üstlendiği, yönetmenliğiniyse Jack MacInnes'in yaptığı seri, ağırlıklı olarak ABD askerlerinin anlatımlarına yer verse de Somalili tanıkların ve çatışmaya katılanların sesine de kulak veriyor. 

Decider yazarı Joel Keller belgeselin "birçok kişinin bugüne dek görmediği detayları gün yüzüne çıkardığını" söyledi. Observer'dan Andrew Anthony ise belgesel için "savaş travmasını güçlü bir şekilde aktarıyor" ifadelerini kullandı.    

Bazı izleyicilerse yapımın "Amerika'yı kötü göstermek istediğini" iddia ederken, kimi de "fazla ABD odaklı" olduğunu savundu. Bu zıt görüşler, belgeselin zorlu bir denge yakalamayı başardığını gösteriyor.

Independent Türkçe, Express, Metro