Bradley Cooper, setlerde asla izin vermediği şeyi açıkladı

"Hep nefret etmişimdir"

Biyografik film, 20 Aralık'ta Netflix'te gösterime girecek (Netflix)
Biyografik film, 20 Aralık'ta Netflix'te gösterime girecek (Netflix)
TT

Bradley Cooper, setlerde asla izin vermediği şeyi açıkladı

Biyografik film, 20 Aralık'ta Netflix'te gösterime girecek (Netflix)
Biyografik film, 20 Aralık'ta Netflix'te gösterime girecek (Netflix)

Bradley Cooper henüz sadece iki film yönetmiş olabilir ama bir sinemacı olarak "vizyonunu" nasıl ortaya koyacağını gayet iyi biliyor.

Maestro'nun yönetmeni Cooper, Variety için usta sinemacı Spike Lee'yle yaptığı söyleşide, filmlerinin setinde sandalyeye izin vermediğini açıkladı. 

Cooper, bugüne kadar Bir Yıldız Doğuyor (A Star Is Born) ve Maestro'nun yönetmenliğini yaptı. Yönetmenliğini üstlendiği filmde aynı zamanda başrolde yer alarak Leonard Bernstein'i canlandıran oyuncu, Maestro'yu 6 yılda çekti. Filmin senaryosunu kaleme alan ve yapımcılığını da üstlenen 48 yaşındaki Cooper, şöyle dedi:

20 yılımı filmlerde oyunculuk yaparak geçirdim. Bir aktör gibi düşünmediğimi, aslında tüm hikayeyi düşündüğümü fark eden yönetmenlere sahip olduğum için yeterince şanslıydım. Yolculuklarında onlarla birlikte gelmeme izin verecek kadar cömert davrandılar.

"Çok doğal bir geçiş oldu"

"Bir film yazıp yönetme cesaretini gösterdikten sonra benim için çok doğal bir geçiş oldu" diyen Cooper, sözlerini şöyle sürdürdü:

Ama yönetmenlik yaptığım zaman kayıtları izlemem. Sandalye yok. Setlerdeki sandalyelerden hep nefret etmişimdir; sandalyeye oturduğunuz anda enerjiniz düşer.

Cooper, Netflix'in beklenen filmi Maestro'yla ilgili şunları söyledi:

Tam olarak vizyonumu gerçekleştirdim. Bu da düşünmek, yazmak ve bu filmde rol almaya hazırlanmak için çok fazla zamanım olmasının bir sonucuydu.

Cooper, David O. Russell'ın 2013 yapımı filmi Düzenbaz'da (American Hustle) Christian Bale'le birlikte rol aldıktan sonra oyunculuğa yaklaşımının değiştiğini söylemişti.

"İlk kez görmüştüm"

Variety için verdiği röportajda Cooper, "Düzenbaz'da ilk kez bir oyuncunun bir karakterin sesinde kaldığını görmüştüm" dedi.

Christian Bale'dı. Daniel Day-Lewis hakkında hikayeler duymuştum. Birinin bunu nasıl yapabildiğini anlayamıyordum. Sonra bunu aşırı derece düşündüğümü fark ettim. Christian sadece sesinde kaldı ama çocukları hakkında konuştuk. iPhone görüp kalp krizi falan geçirmedi. Düzenbaz'dan beri hep böyle bir oyunculuk yaptım.

Independent Türkçe



Tom Cruise, 4 Oscarlı ikonik filmdeki rolünü kız kardeşine borçluymuş

Tom Cruise'un (solda) bencil otomobil satıcısı Charlie'yi oynadığı Yağmur Adam'da Dustin Hoffman (sağda), Savant sendromlu otistik dahi Raymond rolünde (Metro-Goldwyn-Mayer)
Tom Cruise'un (solda) bencil otomobil satıcısı Charlie'yi oynadığı Yağmur Adam'da Dustin Hoffman (sağda), Savant sendromlu otistik dahi Raymond rolünde (Metro-Goldwyn-Mayer)
TT

Tom Cruise, 4 Oscarlı ikonik filmdeki rolünü kız kardeşine borçluymuş

Tom Cruise'un (solda) bencil otomobil satıcısı Charlie'yi oynadığı Yağmur Adam'da Dustin Hoffman (sağda), Savant sendromlu otistik dahi Raymond rolünde (Metro-Goldwyn-Mayer)
Tom Cruise'un (solda) bencil otomobil satıcısı Charlie'yi oynadığı Yağmur Adam'da Dustin Hoffman (sağda), Savant sendromlu otistik dahi Raymond rolünde (Metro-Goldwyn-Mayer)

Hollywood'un ünlü isimlerinden Tom Cruise, 1988 yapımı yol komedisi Yağmur Adam'daki (Rain Man) rolünü kız kardeşine borçlu olduğunu açıkladı.

Pazar günü Londra'daki BFI'da (Britanya Film Enstitüsü) düzenlenen geniş kapsamlı bir söyleşide kariyerine yön veren filmleri anlatan Cruise, Dustin Hoffman'la New York'taki bir restoranda yaşadığı tesadüfi karşılaşmayı paylaştı. 

Yıl 1984'tü ve Cruise, Ridley Scott'ın Efsane (Legend) filmini yeni tamamlamış ve kız kardeşi Cass'i ziyarete gitmişti. O sırada restoranda Hoffman'ı fark eden Cass, Cruise'a seslenerek "Bak, Dustin Hoffman!" dedi.

"Sen gitmezsen ben giderim"

"Başımı kaldırdım, gerçekten de oradaydı. Şapka takmıştı ve sipariş veriyordu" diyen Cruise, o anı şöyle anlattı: 

Cass, 'Hadi yanına git ve merhaba de' dedi. Ben de, 'Hayatta gitmem' dedim. Normalde birinin yanına gitmem ama o, o kadar ısrarcıydı ki...

Sonunda, Cruise'un ifadesiyle, salondaki izleyiciler arasında oturan Cass, ona bir ültimatom verdi: 

Eğer sen gitmezsen, ben gidip seni ona tanıtacağım.

Cruise, "O beni tanımaz ki, bu çok utanç verici olur" diyerek karşılık verdiğini anlattı. Ancak Cass o kadar ısrar etmiş ki Cruise pes edip Hoffman'ın yanına gitmiş.

"Affedersiniz Bay Hoffman, kusura bakmayın..." demiş ve Hoffman hemen, "Cruise!" diye karşılık vermiş.

"Bir yıl sonra senaryoyu gönderdi"

Hoffman, Cruise ve kız kardeşine Satıcının Ölümü (Death of a Salesman) oyunu için bilet ayarlayıp, ardından kulise davet etmiş. Cruise o anı şöyle hatırlıyor: 

Oyundan çıkarken bana, 'Seninle film yapmak istiyorum' dedi. Ben de, 'Ne güzel olur efendim' dedim ve güldüm. Sonrasında gerçekten öyle oldu; yaklaşık bir yıl sonra Yağmur Adam'ın senaryosunu gönderdi.

Barry Levinson'ın yönettiği ve birbirinden çok farklı iki kardeşin hikayesini anlatan Yağmur Adam, En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Erkek Oyuncu ve En İyi Özgün Senaryo dallarında Oscar kazanmıştı.

Önce Londra sonra Cannes

62 yaşındaki Cruise, şu sıralar Britanya'da BFI Fellowship ödülünü almak üzere bulunuyor. Ödül töreninin ardından Cannes Film Festivali'ne geçerek Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'nın (Mission: Impossible - The Final Reckoning) dünya prömiyerine katılacak.

Daha önce bu ödüle layık görülen isimler arasında Spike Lee, Christopher Nolan, Martin Scorsese, Tilda Swinton, Steve McQueen, Orson Welles ve Ridley Scott gibi isimler yer alıyor.

Independent Türkçe, Variety, Express