Netflix'in yeni dizisi kafaları karıştırdı

Kimi "10 üzerinden 10" dedi, kimi "ırkçılıkla" suçladı

Tehlikeli Saatler, Belçika'da Netflix'teki en çok izlenen İngilizce olmayan diziler arasında birinci sırada yer alıyor (Netflix)
Tehlikeli Saatler, Belçika'da Netflix'teki en çok izlenen İngilizce olmayan diziler arasında birinci sırada yer alıyor (Netflix)
TT

Netflix'in yeni dizisi kafaları karıştırdı

Tehlikeli Saatler, Belçika'da Netflix'teki en çok izlenen İngilizce olmayan diziler arasında birinci sırada yer alıyor (Netflix)
Tehlikeli Saatler, Belçika'da Netflix'teki en çok izlenen İngilizce olmayan diziler arasında birinci sırada yer alıyor (Netflix)

Hollanda yapımı gerilim Tehlikeli Saatler (Het Gouden Uur), çoğu Netflix izleyicisinin yeni favorisi olurken bazı kullanıcılardan da sert eleştiriler aldı.

İlk sezonu Hollanda'da 23 Ekim 2022'de gösterime giren dizi, sosyal medyada hem olumlu hem de olumsuz yorumlar alıyor. 

Terör saldırısının ardından zamanla yarış

15 Aralık'tan itibaren Hollanda dışındaki ülkelerde de gösterilmeye başlayan gerilim, ülkedeki terör saldırılarıyla ilgisi olabilecek arkadaşı Faysal'ı bulmaya çalışan Mardik Sardagh adlı dedektifin etrafında dönüyor. 

Netflix, 18 yaşından büyük izleyiciler için uygun olduğunu belirttiği 2022 yapımı dizinin konusunu kısaca şöyle özetliyor:

Amsterdam'da yaşanan bir terör saldırısının ardından Afgan kökenli Hollandalı bir dedektif, şüphelileri bulmak için zamanla yarışır. İçlerinden biri, belki de eski bir arkadaşıdır.

Süresi 48 ve 51 dakika arasında değişen 6 bölümlük dizide Hollandalı oyuncular Nasrdin Dchar ve Abbas Fasaei, Mardik'le Faysal'ı başarıyla canlandırıyor.

23 ülkede en çok izlenen 10 dizi arasına girmeyi başaran Tehlikeli Saatler'in ikinci sezonuyla ilgili kafa karıştıran haberler dolaşıyor.

Comingsoon.net'te yer alan bir haber, NL Film'in geçen mayısta Tehlikeli Saatler'in ikinci sezon hazırlıklarına başladığını duyurmuştu. Bir başka haberdeyse gerilimin mini dizi olarak çekildiği ve devamının gelmeyeceği ifade edildi. 

Dizinin farklı ülkelerde de gösterime girmesiyle izleyiciler, sürükleyici gerilimi övmek ve birbirlerine tavsiyede bulunmak için sosyal medyaya akın etti.

"Puanım 10 üzerinden 10"

Bir Twitter kullanıcısı Tehlikeli Saatler için "Onayımı aldı, gerçekten iyi bir diziydi. Üstelik ikinci sezon onayını da aldı" diye yazdı.

Bir izleyici diziyi "çılgınca" diye nitelerken bir diğeri ekledi:

Netflix'teki Tehlikeli Saatler'e puanım 10 üzerinden 10.

Bir kullanıcıysa şöyle dedi:

Tehlikeli Saatler'i izlemeye yeni başladım ve gerçekten çok iyi ilerliyor.

"En ırkçı propaganda dizilerinden"

Olumlu yorumlara rağmen diziyi beğenmeyen kullanıcılar da var. Dizinin ırkçılığı teşvik ettiğine inanan bir kullanıcı şunları yazdı: 

Netflix'teki Tehlikeli Saatler, en ırkçı propoganda dizilerinden biri olmalı.

Olumsuz yorum yapan bir başka sosyal medya kullanıcısı da dizinin ırkçı olduğu fikrine katıldı ve dizideki polisleri "korkak" diye niteleyerek kötüledi.

Independent Türkçe



"Artık sinemaya gitmiyorum" diyen Scorsese'ye büyük destek

Martin Scorsese (AP)
Martin Scorsese (AP)
TT

"Artık sinemaya gitmiyorum" diyen Scorsese'ye büyük destek

Martin Scorsese (AP)
Martin Scorsese (AP)

Greg Evans 

Tüm zamanların en beğenilen yönetmenlerinden Martin Scorsese, başkalarının davranışları yüzünden artık sinemada film izleyemediğini açıkladı ve hayranları da ona hak verdi.

Taksi Şoförü (Taxi Driver/1976), Sıkı Dostlar (Goodfellas/1990) ve Para Avcısı (The Wolf of Wall Street/2013) gibi klasiklerin arkasındaki 82 yaşındaki yönetmen, diğer izleyicilerin çıkardığı gürültüye ve telefon ekranlarının dikkat dağıtıcı parlaklığına artık tahammül edemediği için sinemaya gitmeyi bırakmış.

Film eleştirmeni Pete Travers'ın blogu The Travers Take'de Scorsese'ye sinema salonlarından neden hoşlanmadığı soruldu.

Travers, "Usta yönetmene neden artık sinemada film izlemediğini sordum ve o da film sırasında telefonda gevezelik eden, atıştırmalık ve şişe şişe gazlı içecek sipariş etmek için salondan çıkan ve oyuncuların sesini bastıracak kadar gürültü yapan izleyicilere verip veriştirdi" diye yazdı.

Ancak Scorsese'ye bu konuda itiraz eden Travers, insanların sinemada hep konuştuğunu ve kendisinin de gençken muhtemelen aynı şeyi yaptığını öne sürdü.

Travers "'Yapma be Marty' dedim, 'Çocukken çenemizi kapatmazdık'" diye ekledi.

Onun [Scorsese'nin] gözleri karardı. 'Evet, belki de' diye kabul etti. 'Ama biz hep film hakkında konuşurduk ve detaylarını tartışarak eğlenirdik' dedi.

Scorsese'nin yorumları o günden sonra viral oldu ve birçok hayranı onun şikayetine katılıyor.

Bir hayran "Haklı. Sinemada bir yerlerden bir telefon ışığı yanmadan 5 dakika bile geçirmek mümkün değil, çok sinir bozucu" dedi.

Başka biriyse şöyle ekledi:

Ne yazık ki yüzde 100 doğru, insanların 15 sterlin (yaklaşık 800 TL) ödeyip sonra da Snapchat/Instagram'da sessiz reels izlemeleri beni hep şaşırtmıştır. Tuhaf, sinir bozucu ve filmi resmen mahvediyor.

Üçüncü bir kişi de "Marty haklı. Sinema adabı tüm zamanların en düşük seviyesinde" dedi.

4. bir hayran espri yaptı:

Ne yaptığınıza bakın hayvanlar, filmlerin papasının film deneyimini mahvettiniz. Hepiniz kendinizden utanmalısınız.

Diğer yandan Scorsese, hayatını kaybeden Papa Francis ve kendisi arasındaki bir dizi sohbetin yanı sıra papanın kamera karşısındaki son röportajını içeren bir belgesel çekmeye hazırlanıyor.

Aldeas – A New Story (Aldeas: Yeni Bir Hikaye) adlı belgeselin yapımcılığını, Papa Francis'in 2013'te kurduğu kâr amacı gütmeyen uluslararası kuruluş Scholas Occurrentes'in film yapım şirketi üstleniyor.

Belgeselin konusu, papanın sinemayı, eğitimi ve topluluk oluşturmayı "sadece bir ifade aracı değil, umut ve dönüşümün yolu" olarak görmesine odaklanan Aldeas adlı sinema programı. Belgeselde, Endonezya, Gambiya ve İtalya'dan programa katılan gençlerin ve kısa film yapma yolculuklarının gösterileceği bildiriliyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment