Game of Thrones'un yaratıcısından son sezon eleştirilerine yanıt

Hem eleştirmenlerin hem de izleyicilerin çok sevdiği dizi son iki sezonda ciddi darbeler almıştı

Emilia Clarke'ın Daenerys Targaryen'i canlandırdığı dizi, yayımlandığı dönemde 59 Emmy kazanmıştı (HBO)
Emilia Clarke'ın Daenerys Targaryen'i canlandırdığı dizi, yayımlandığı dönemde 59 Emmy kazanmıştı (HBO)
TT

Game of Thrones'un yaratıcısından son sezon eleştirilerine yanıt

Emilia Clarke'ın Daenerys Targaryen'i canlandırdığı dizi, yayımlandığı dönemde 59 Emmy kazanmıştı (HBO)
Emilia Clarke'ın Daenerys Targaryen'i canlandırdığı dizi, yayımlandığı dönemde 59 Emmy kazanmıştı (HBO)

HBO'nun rekortmen dizisi Game of Thrones'un ortak yaratıcısı David Benioff, 8. sezonla ilgili sert eleştirilere yanıt verdi.

Yazar George R.R. Martin'in beğenilen romanlarından uyarlanan ve D.B. Weiss'ın da yaratıcısı olduğu popüler dizi ilk kez 2011'de gösterime girmiş ve tehlikeli Westeros topraklarına hayat vermişti. 

Efsanevi diziye tartışmalı final

Game of Thrones efsanesi, birçok sezon boyunca heyecan verici bir şekilde devam ettikten sonra 2019'da 8. sezonla sona erdi. 6 bölümlük bu sezon, izleyicileri ikiye böldü.

Tartışmalı Game of Thrones finalinin üzerinden 4 yıl geçtikten sonra Benioff, Hollywood Reporter'a verdiği röportajda 8. sezonla ilgili eleştirilere değindi. 

Spesifik bir şikayet hakkında yorum yapmasa da ortak yaratıcı, sezonun itibarının düşük olduğunun açıkça farkında olduğunu belirtti. 

Weiss ise dizi sona erdiğinden bu yana hayranlarla yüz yüze etkileşimlerin hoş olduğunu ancak "çevrimiçi etkileşime geçişte işlerin agresif bir yöne gittiğini" söylüyor. 

"Yaptığınız her şeyi herkesin seveceğini umarsınız" diyerek söze başlayan senarist açıklamasını şöyle sürdürdü:

Ve insanların yüzde 100'ü sevseydi harika olurdu ama sevmediler. Kamuoyu görüşüne o kadar takılıyorsunuz ki tüm hayatınızı Google'da bir şeyler aramakla ve şu ya da bu şekilde düşünen insanları bulmaya çalışmakla geçiriyorsunuz.

Game of Thrones bir dönem sadece televizyonda en çok izlenen dizilerden biri değil, aynı zamanda eleştirmenlerce de en çok beğenilen yapımlardan da biriydi. 

Son iki sezon neden beğenilmedi?

Eleştirmenler de bu kadar çok karakteri ve hikayeyi dengeleme becerisi nedeniyle HBO yapımını övdü. Ancak bu denge 7. ve özellikle de 8. sezonda bazı ciddi darbeler aldı.

Game of Thrones 8. sezon eleştirilerinin önemli bir kaynağı, bölüm sayısının azaltılmış olmasından kaynaklandı. 

Normal bir sezon 10 bölüm sürerken, 7. sezon sadece 7 bölüm, 8. sezonsa yalnızca 6 bölümdü. 

Bu da, bazıları birinci sezonda kurgulanmış geniş hikaye ve karakter gelişimlerinin çok hızlı bir şekilde tamamlanması anlamına geliyordu.

Hayranların favorisi bir anda "Deli Kraliçe"ye dönüştü

Örneğin uzun süredir gerçek tehdit olarak gösterilen Ak Gezenler'in istilası, tek bir bölümde tamamlandı.

Bölüm sayısının azalması, Emilia Clarke'ın canlandırdığı Danaerys Targaryen'in, masum sivillerin katledilmesini de içeren "Deli Kraliçe"ye dönüşümünün sarsıcı bir hızla gerçekleşmesine de neden oldu. 

Tüm bunlar, hem hayranların hem de eleştirmenlerin çok sevdiği dizinin son iki sezonunun aceleye getirildiğini düşündürdü.

Independent Türkçe



Efsanevi yönetmen hakkında dikkat çeken iddia: "Hitler ölünce ağladı"

Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
TT

Efsanevi yönetmen hakkında dikkat çeken iddia: "Hitler ölünce ağladı"

Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)

Kevin E. G. Perry Kültür ve Yaşam Haberleri Yazarı 

Stellan Skarsgård, yönetmen Ingmar Bergman hakkında bir iddiada bulunarak "Hitler ölünce ağlayan bir tek onu tanıyorum" dedi.

74 yaşındaki Dune yıldızı, çığır açan yönetmenle İsveç tiyatrosu ve televizyonunda defalarca birlikte çalışmıştı.

2007'de 89 yaşında hayatını kaybeden Bergman, 1957 yapımı Yedinci Mühür (Det sjunde inseglet) ve 1966 yapımı Persona gibi klasikler sayesinde tüm zamanların en etkili sinemacılarından biri kabul ediliyor. Yönetmenin 1972 yapımı Çığlıklar ve Fısıltılar'ı (Viskningar och rop), Akademi Ödülleri'nde En İyi Film dalında aday gösterilmişti.

Çek Cumhuriyeti'nde düzenlenen Karlovy Vary Film Festivali'nde konuşan Skarsgård, Bergman'ın çalışmalarının büyüklüğüyle Nazi inançlarını birbirinden ayırmanın mümkün olduğunu savundu.

Variety'nin haberine göre Skarsgård, "Bergman'la aramdaki karmaşık ilişki, onun pek de iyi bir adam olmamasıyla ilgili" dedi.

İyi bir yönetmendi ama yine de bir insanı pislik olduğu için kınayabilirsiniz. Caravaggio da muhtemelen pisliğin tekiydi ama harika resimler yaptı.

Skarsgård, Bergman'ın 1983 yapımı İsveç TV filmi Hustruskolan'da (Eşler Okulu) ve August Strindberg'in Rüya Oyunu (Ett drömspel) adlı eserinin 1986 yapımı sahne prodüksiyonunda rol aldı.

Skarsgård, "Bergman manipülatif biriydi" diye devam etti. 

Savaş döneminde Nazi'ydi ve Hitler ölünce ağlayan bir tek onu tanıyorum.

Biz onu mazur görmeye devam ettik ama onun başkalarına karşı çok tuhaf bir bakış açısı olduğunu hissediyorum. Bazı insanların değersiz olduğunu [düşünüyordu]. Başkalarını manipüle ederken bu hissediliyordu. İyi biri değildi.

Bergman geçmişte Nazilerle aynı inançları paylaştığını yaşamının ilerleyen dönemlerinde kabul etmiş ancak Holokost'un gerçeklerini öğrendikten sonra bunları onaylamadığını söylemişti.

Yönetmen, 1936'da Almanya'ya yaptığı bir öğrenci değişim gezisinde Hitler'i konuşurken görmüş. İsveç'in II. Dünya Savaşı'nda iddia ettiği kadar tarafsız olup olmadığını inceleyen bir kitap yazan yazar Maria-Pia Boethius'a konuşan Bergman şöyle demişti:

Hitler inanılmaz derecede karizmatikti. Kalabalığı heyecanlandırdı.

Bergman "Benim gördüğüm Nazizm eğlenceli ve genç duruyordu" diye eklemişti.

En büyük tehdit, nefret edilen Bolşeviklerdi.

Yönetmen, Nazi inançlarından ancak toplama kamplarının görüntülerini gördükten sonra vazgeçtiğini söylemişti. "Toplama kamplarının kapıları açıldığında ilk başta gözlerime inanmak istemedim" demişti. 

Gerçek ortaya çıktığında korkunç bir şok yaşadım. Acımasız ve vahşi bir şekilde aniden masumiyetimden koparıldım.

Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment