İzleyiciler çok izlenen gerilimi yerin dibine soktu: "Netflix'teki en kötü film"

100 üzerinden sadece 12 puan alabildi

Dehşete Dalış, Netflix'in en çok izlenen filmler listesinde 6. sırada yer alıyor (Netflix)
Dehşete Dalış, Netflix'in en çok izlenen filmler listesinde 6. sırada yer alıyor (Netflix)
TT

İzleyiciler çok izlenen gerilimi yerin dibine soktu: "Netflix'teki en kötü film"

Dehşete Dalış, Netflix'in en çok izlenen filmler listesinde 6. sırada yer alıyor (Netflix)
Dehşete Dalış, Netflix'in en çok izlenen filmler listesinde 6. sırada yer alıyor (Netflix)

İzleyiciler, Netflix'te gösterime giren yeni gerilim filmi Dehşete Dalış'ı (Deep Fear) yerden yere vurdu.

Hayatta kalma temalı gerilim filmi, fırtınaya yakalanmış uyuşturucu kaçakçılarının bir kadına yaşattığı dehşeti merkeze alıyor.

Blake Lively'nin meşhur gençlik dizisi Gossip Girl'ün yıldızlarından Ed Westwick'in yanı sıra Romanyalı aktris Mãdãlina Ghenea ve İspanyol oyuncu Macarena Gómez'in başrollerini paylaştığı film Karayipler'de bir adada geçiyor.

Netflix, 16 yaşından büyükler için uygun olduğunu belirttiği gerilimin konusunu kısaca şöyle özetliyor:

Karayipler'de kendi başına çıktığı yelkenli yolculuğu hayatta kalma mücadelesine dönüşen bir kadın, okyanusun hem üzerindeki hem de altındaki tehlikelerle yüzleşir.

Eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da izleyicilerden 100 üzerinden sadece 12 puan alabilen gerilim, gerek senaryosu gerekse ruhsuz oyunculuğu nedeniyle eleştiri yağmuruna tutuldu.

Filme ateş püskürdüler

Filmde izleyicileri etkilemeyi başaran tek şey 36 yaşındaki Britanyalı oyuncu Ed Westwick'in fiziği oldu.

Dehşete Dalış'a demediğini bırakmayan bir izleyici, sosyal medyada filme ateş püskürdü.

"Hepimiz Netflix'te kötü filmler gördük, hatta korkunç..." diyerek söze başlayan öfkeli izleyici, şöyle devam etti:  

Ancak Dehşete Dalış insanın yaratıcılığı ve profesyonelliği konusunda öyle bir başarısızlığı temsil ediyor ki adeta makinelerin yarattığı içeriği kucaklamamızı talep ediyor. İnsanların yarattığı sanata olan inancınızı sarsıyor. Yapay zekayı arzulamanıza neden oluyor.

Konuyu yapay zekaya getiren başka bir izleyici şöyle yazdı:

Yapay zekanın eğlence sektöründeki rolüne karşı çıkan herkes, Netflix'teki Dehşete Dalış'ın ilk 10 dakikasını izlemenizi rica ediyorum.

Başka bir izleyici ekledi:

Yapay zeka nasıl daha kötü diyaloglar yazabilir? CGI aktörler daha ruhsuz ve insanlık dışı olabilir mi? Bu o kadar kötü bir film ki felsefi tartışmalara yol açıyor.

"Netflix'teki en kötü film olabilir"

Başka bir sosyal medya kullanıcısı da şöyle dedi:

Dehşete Dalış, Netflix'teki en kötü film olabilir.

Filmden memnun kalmayan bir diğer izleyici ekledi:

Dehşete Dalış, Netflix'e yeni geldi ve son derece kötü olduğunu söylemeliyim...

"En çılgın şey kadının göz makyajı"

Bir izleyici de başrol oyuncusunun asla silinmeyen göz makyajına değindi:

Dehşete Dalış'ın en çılgın yanı, kadının denizde günler geçirmesi, çok sayıda derin dalış yapıp köpekbalığı saldırılarından kurtulması... Ve buna rağmen dumanlı göz makyajının hâlâ kusursuz kalması.

Independent Türkçe



"Artık sinemaya gitmiyorum" diyen Scorsese'ye büyük destek

Martin Scorsese (AP)
Martin Scorsese (AP)
TT

"Artık sinemaya gitmiyorum" diyen Scorsese'ye büyük destek

Martin Scorsese (AP)
Martin Scorsese (AP)

Greg Evans 

Tüm zamanların en beğenilen yönetmenlerinden Martin Scorsese, başkalarının davranışları yüzünden artık sinemada film izleyemediğini açıkladı ve hayranları da ona hak verdi.

Taksi Şoförü (Taxi Driver/1976), Sıkı Dostlar (Goodfellas/1990) ve Para Avcısı (The Wolf of Wall Street/2013) gibi klasiklerin arkasındaki 82 yaşındaki yönetmen, diğer izleyicilerin çıkardığı gürültüye ve telefon ekranlarının dikkat dağıtıcı parlaklığına artık tahammül edemediği için sinemaya gitmeyi bırakmış.

Film eleştirmeni Pete Travers'ın blogu The Travers Take'de Scorsese'ye sinema salonlarından neden hoşlanmadığı soruldu.

Travers, "Usta yönetmene neden artık sinemada film izlemediğini sordum ve o da film sırasında telefonda gevezelik eden, atıştırmalık ve şişe şişe gazlı içecek sipariş etmek için salondan çıkan ve oyuncuların sesini bastıracak kadar gürültü yapan izleyicilere verip veriştirdi" diye yazdı.

Ancak Scorsese'ye bu konuda itiraz eden Travers, insanların sinemada hep konuştuğunu ve kendisinin de gençken muhtemelen aynı şeyi yaptığını öne sürdü.

Travers "'Yapma be Marty' dedim, 'Çocukken çenemizi kapatmazdık'" diye ekledi.

Onun [Scorsese'nin] gözleri karardı. 'Evet, belki de' diye kabul etti. 'Ama biz hep film hakkında konuşurduk ve detaylarını tartışarak eğlenirdik' dedi.

Scorsese'nin yorumları o günden sonra viral oldu ve birçok hayranı onun şikayetine katılıyor.

Bir hayran "Haklı. Sinemada bir yerlerden bir telefon ışığı yanmadan 5 dakika bile geçirmek mümkün değil, çok sinir bozucu" dedi.

Başka biriyse şöyle ekledi:

Ne yazık ki yüzde 100 doğru, insanların 15 sterlin (yaklaşık 800 TL) ödeyip sonra da Snapchat/Instagram'da sessiz reels izlemeleri beni hep şaşırtmıştır. Tuhaf, sinir bozucu ve filmi resmen mahvediyor.

Üçüncü bir kişi de "Marty haklı. Sinema adabı tüm zamanların en düşük seviyesinde" dedi.

4. bir hayran espri yaptı:

Ne yaptığınıza bakın hayvanlar, filmlerin papasının film deneyimini mahvettiniz. Hepiniz kendinizden utanmalısınız.

Diğer yandan Scorsese, hayatını kaybeden Papa Francis ve kendisi arasındaki bir dizi sohbetin yanı sıra papanın kamera karşısındaki son röportajını içeren bir belgesel çekmeye hazırlanıyor.

Aldeas – A New Story (Aldeas: Yeni Bir Hikaye) adlı belgeselin yapımcılığını, Papa Francis'in 2013'te kurduğu kâr amacı gütmeyen uluslararası kuruluş Scholas Occurrentes'in film yapım şirketi üstleniyor.

Belgeselin konusu, papanın sinemayı, eğitimi ve topluluk oluşturmayı "sadece bir ifade aracı değil, umut ve dönüşümün yolu" olarak görmesine odaklanan Aldeas adlı sinema programı. Belgeselde, Endonezya, Gambiya ve İtalya'dan programa katılan gençlerin ve kısa film yapma yolculuklarının gösterileceği bildiriliyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment