Filistinli yönetmen Nawras Abu Saleh'in "Shadows Freedom" filmi izleyiciyle buluştu

Filistinli yönetmen Nawras Abu Saleh'in "Shadows Freedom" (Özgürlüğün Gölgesi) adlı kısa filmi, ilk kez izleyiciyle buluştu

Nawras Abu Saleh (AA)
Nawras Abu Saleh (AA)
TT

Filistinli yönetmen Nawras Abu Saleh'in "Shadows Freedom" filmi izleyiciyle buluştu

Nawras Abu Saleh (AA)
Nawras Abu Saleh (AA)

Human Movie Team'ın düzenlediği program kapsamında filmin ilk gösterimi Akademi Beyoğlu'nda gerçekleştirildi.

Saleh, el-Kassam direnişçisi ile İsrailli bir esirin hikayesini ele alan 15 dakikalık filmin gösteriminden sonra yaptığı söyleşide, Filistinlilerin bugüne kadar yaşadıkları karşısında 7 Ekim'de başlayan "Aksa Tufanı" harekatının ismini tüm dünyanın anlayabilmesi için tufan olarak konulduğunu söyledi.

Saleh, Filistin'den uzak olmasına rağmen bir şeyler yapmak adına böyle bir kısa filmi hazırladığını dile getirerek, "Benim destek olabileceğim alan bu olduğu için ben de bu yolu seçtim. Gazze'de, Filistin'de çok çeşitli hikayeler var. Bu kadar hikayenin içinden hangisini ele alacağım konusunda kararsız kaldım. Özellikle de çok kısa zamanda bir şey ortaya çıkarmak istiyorsunuz, gerçekten karar verilmesi çok zor." dedi.

Filmin çekimlerini İstanbul Bağcılar'da bir arkadaşının sağladığı bütçe desteğiyle gerçekleştirdiğini aktaran Saleh, bütçe kısıtlılığından dolayı filmde kendisinin de rol aldığını anlattı.

Nawras Abu Saleh, bir filmde hem yönetmen hem de oyuncu olmanın zorluklarına da değinerek, "Umuyorum ki bu film dünyaya bir ses, bir haykırış olur." ifadesini kullandı.

Filmi yılbaşında 18 saat içerisinde çektikleri bilgisini veren Saleh, "Biz Filistinliler sürekli neşeli, mutlu olmak isteyen, hayatı seven insanlarız. Gazze'de görüyorsunuz çadırda yaşayan insanlar halen hayatlarını dolu dolu yaşamaya çalışıyorlar. Bu bizim hayatımıza bir denge getiriyor. Eğer böyle olmasaydı, gülmeseydik patlardık." değerlendirmesini yaptı.

Saleh, bugün herkesin kendi pozisyonunda Gazze için bir şeyler yapabileceğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

Kendi hayatlarımıza geri dönebiliriz ama Gazze'yi, Filistin'i sürekli aklımızda tutmalıyız. Gerçek savaş aslında bu savaş bittikten sonra başlayacak. Asıl Gazze'ye savaş sonrasında konsantre olmamız lazım. Çünkü orada şu an yiyecek, giyecek, tıbbi malzeme hiçbir şey yok. İnsanların birçok ihtiyacı mevcut. Örnek olarak depremin hemen ardından Hatay'ı düşünebilirsiniz. Geçen yıl bu zamanlarda deprem bölgesindeydim. Ölümlere, birçok zorluğa şahit oldum. Gazze de savaş sonrası bu halde olacak. Arada bir fark var. Deprem olduğunda bütün ülkelerden yardım gelebiliyor ama Gazze abluka altında olduğu için bu mümkün değil. 85 yıldır bir dava söz konusu ve bu dava sonuçlanana kadar bizim oraya odaklanmamız lazım.

Filistinlilerin bugün hayal kırıklığı içerisinde olduğuna işaret eden Saleh, "Ümmetin kendilerini terk ettiğini düşünüyorlar. Bu çok açık. Siz de videolardan görüyorsunuz. Moloz yığınları altından elleriyle aile fertlerini kurtarmaya çalışan insanlar, 'ey Arap dünyası, ey ümmet neredesiniz?' dediğinde bu hayal kırıklığını bir kez daha görüyoruz. Paris'te, Washington'da gösteriler devam ediyor. Biz bunu Arap dünyasında da yoğunlukla görmek istiyoruz. Bizim büyük devletler aracılığıyla bu ablukayı kırmak için çabalamamız gerekiyor." diye konuştu.



The Shining'deki ürkütücü fotoğrafın orijinali bulundu

Nicholson'ın resminin yapıştırıldığı görüntü, canlandırdığı karakterin Overlook Oteli'nden hiç ayrılmadığını ortaya koyuyor (Warner Bros)
Nicholson'ın resminin yapıştırıldığı görüntü, canlandırdığı karakterin Overlook Oteli'nden hiç ayrılmadığını ortaya koyuyor (Warner Bros)
TT

The Shining'deki ürkütücü fotoğrafın orijinali bulundu

Nicholson'ın resminin yapıştırıldığı görüntü, canlandırdığı karakterin Overlook Oteli'nden hiç ayrılmadığını ortaya koyuyor (Warner Bros)
Nicholson'ın resminin yapıştırıldığı görüntü, canlandırdığı karakterin Overlook Oteli'nden hiç ayrılmadığını ortaya koyuyor (Warner Bros)

Maira Butt 

Kült klasik Cinnet'in (The Shining) en ikonik sahnelerinden birindeki fotoğrafın gerçeği bulundu.

Stanley Kubrick'in 1980'de gösterime giren ve tüm zamanların en iyi korku filmlerinden biri kabul edilen eseri, her yıl Cadılar Bayramı'nın vazgeçilmezi haline geldi.

Film aynı zamanda pek çok kitap ve belgesele konu olurken, bu projelerde film teorisyenleri yapımı inceleyerek her bir sahnede yer alan fikirleri ve gizli göndermeleri paylaşıyor.

Ancak filmdeki bir an 45 yılı aşkın süredir gizemini koruyordu.

Filmin sonunda Jack Torrance (Jack Nicholson), binanın psikolojik gücü nedeniyle ruhsal durumu giderek kötüleştikten sonra Overlook Oteli'nde siyah-beyaz bir grup fotoğrafında görülüyor. Bu ürkütücü sahne, Torrance'ın açıklanamaz bir şekilde her zaman otelin bir parçası olduğunu ortaya koyuyor.

New York Times muhabiri Alec Toler ve Britanyalı akademisyen Alasdair Spark bir yıl süren araştırmalarının ardından, 1980'lerden kalma bir kitapta fotoğrafın orijinalinin bir arşivden alındığını ve Nicholson'ın kafasının ön tarafa yapıştırıldığını bildiren belli belirsiz bir referans buldu.

Toler'ın X/Twitter'da yazdığı bir gönderi dizisine göre Spark'ın 1920'lerde Londra'da ünlü bir dansçı ve caz eğitmeni olan Santos Casani'yi tanıması, zaman aralığını ve mekan seçeneklerini daraltmalarını sağladı. Casani aynı zamanda protez bir burun takıyordu, böylece ikili "burnun fotoğrafla eşleşmesine göre tarihi kabaca belirleyebildi".

Toler ve Spark yüzlerce, "belki de binlerce" "Britanya gazete arşivi sayfasına, caz kulüplerinden eski fotoğraflara, bina planlarına/zemin planlarına, dans eğitimi videolarına vs. baktı ama eşleşen bir yer bulamadı".

Uzun bir hafiyelik çalışmasının ardından kaynağı daralttılar: Daha sonra Getty tarafından satın alınan BBC Hulton Arşivi. Cinnet'te Kubrick'le çalışan fotoğrafçı Murray Close da vardıkları sonucu teyit etti.

Fotoğraf, 14 Şubat 1921'de Londra'daki Royal Palace Hotel'in Empress Balo Salonu'nda düzenlenen bir Sevgililer Günü dansında çekilmiş.

Getty Archives'a konuşan Spark şöyle dedi:

Fotoğrafta tahmin ettiğim ünlülerden hiçbiri (örneğin Trix Sisters) ya da Rob Ager gibi kişilerin orada olduğunu hayal ettiği bankacılar, finansçılar ya da devlet başkanları yok. Şeytana tapanlar da yok. Jack Nicholson dışında kimse montajla eklenmemiş. Bir pazartesi akşamı bir grup sıradan Londralıyı gösteriyor. Overlook Oteli'nin müdürünün dediği gibi 'en iyi kişiler'.

Hayranlar bu keşiften memnun olduklarını dile getirdi:

Bu insanlar grup fotoğraflarının tüm zamanların en büyük korku filmlerinden birinde ikonik bir dekor haline geleceğini bilseyedi...

Independent Türkçe,independent.co.uk/arts-entertainment