The Walking Dead'in kaçındığı sahne 11 yıl sonra hayata geçti

Yeni dizi, çizgi romandaki acımasız anı sonunda televizyona uyarladı

Eleştirmenler, "Rick ve Michonne'un hikayesi şimdiye kadarki en iyi spinoff" yorumunu yaparak yeni diziyi övüyor (AMC)
Eleştirmenler, "Rick ve Michonne'un hikayesi şimdiye kadarki en iyi spinoff" yorumunu yaparak yeni diziyi övüyor (AMC)
TT

The Walking Dead'in kaçındığı sahne 11 yıl sonra hayata geçti

Eleştirmenler, "Rick ve Michonne'un hikayesi şimdiye kadarki en iyi spinoff" yorumunu yaparak yeni diziyi övüyor (AMC)
Eleştirmenler, "Rick ve Michonne'un hikayesi şimdiye kadarki en iyi spinoff" yorumunu yaparak yeni diziyi övüyor (AMC)

The Walking Dead serisinin heyecanla beklenen yeni spinoff'u The Ones Who Live'in ilk bölümü gösterime girdi.

Serinin Dead City ve Daryl Dixon'dan sonraki 6. spinoff'u, CRM helikopteriyle götürülen Rick Grimes ve onu arayan Michonne'un dönüşünü konu alıyor.

Çizgi romandaki meşhur an sonunda gerçekleşti

The Walking Dead: The Ones Who Live'in oyuncu kadrosunda rollerini yeniden canlandıran Andrew Lincoln, Danai Gurira ve Pollyanna McIntosh'un yanı sıra yeni isimler Lesley-Ann Brandt, Matthew August Jeffers ve CRM'in Tümgenerali Beale rolünde Lost'un yıldızı Terry O'Quinn yer alıyor.

Eleştirmenlerin övgüler yağdırdığı dizi için "duygusal ve sürükleyici bir spinoff" gibi yorumlar yapılmıştı.

Rick ve Michonne'u tekrar buluşturacağı için uzun süredir heyecanla beklenen yapım, ana dizinin kasıtlı olarak kaçtığı çizgi romandaki acımasız bir anı ekrana uyarladı.

Andrew Lincoln, dizideki 9 sezonu boyunca, canlandırdığı Rick Grimes'ın çizgi romanda da görülen pek çok önemli anını hayata geçirmeyi başarmıştı. Ancak yine de büyük bir eksiklik vardı.

*Buradan sonrası spoiler içerir, bizden uyarması* 

The Walking Dead'in yaratıcısı Robert Kirkman'ın çizgi roman hikayesinde Rick ve arkadaşları, Vali'yle ilk karşılaştığında, kötü adam Rick'in elini kesmişti. 

AMC'nin The Walking Dead dizisiyse Rick'in bir elini kaybetmesini hiçbir zaman ekranlara taşımamıştı. Andrew Lincoln 9. sezonda The Walking Dead'den ayrıldığında, birkaç kez kıl payı kurtulmasına rağmen Rick'in hâlâ iki eli vardı. 

Bandaj detayı

Negan'ın bunu yapmak için fırsatı vardı. Rick, Jadis'in gladyatör zombisiyle savaşırken elini kötü bir şekilde yaralamış ve Andrew Lincoln çizgi romandaki karakterine selam göndermek için zaman zaman sağ eline bandaj bile takmıştı.

The Walking Dead, bu ipuçlarını hiçbir zaman daha ileri götürmemişti ama The Ones Who Live'in Rick için başka planları vardı.

Yeni dizide başarısız bir kaçış girişiminde Rick, baltasını kullanarak bir CRM askerine bağlı olan elini keser ve özgürlüğe doğru koşmaya başlıyor. Yarayı dağlamak için durduğundaysa CRM muhafızları çok geçmeden onu yakalıyor.

Ne kadar acımasızlaştığını gösteriyor

Eleştirmenlere göre Rick'in elinin bir kötü adam tarafından değil kendisi tarafından kesilmesi, Andrew Lincoln'ün canlandırdığı meşhur karakterin zombi salgını başladığından bu yana ne kadar acımasızlaştığını gösteriyor. 

Rick kendi elini kestiği için doğal olarak daha az kullandığı sol elini seçiyor oysa çizgi romanda Vali, kasıtlı olarak Rick'i silah kullandığı sağ elini kesmişti.

"Şu anda elini kesseler ne kadar havalı olurdu"

The Walking Dead'in yaratıcısı Robert Kirkman, daha önce verdiği bir röportajda televizyon uyarlamasında Rick Grimes'ın elini kaybetmeyebileceğini belirtmişti.

Kirkman, 2011'de San Diego Comic-Con'da gazetecilere şunları söylemişti: 

Kararlı olduğum bir konu var ki, Rick'in elini televizyonda kesmememiz gerektiğini düşünüyorum. Bir çizgi roman yazarken ne yaptığımı düşünmüyorum. Şöyle diyorum: 'Ah, şu anda elini kesseler çok havalı olurdu. Bu epey şoke edici olurdu, değil mi?' Sonra bunu yapıyorum ve 5 sayı sonra, 'Rick bir kutu fasulye açıyor' diye yazıyorum. Sonra senaryoya bakıyorum ve 'Bunu şimdi yapamaz' diye düşünüyorum. Bunu hiç düşünmemiştim bile.

Independent Türkçe



Meşhur serinin yeni halkası için umut ışığı: İki yıldız "Hazırız" dedi

Back in Action'la da tanınan Seth Gordon yönetmenliğindeki Patrondan Kurtulma Sanatı, hayattan bezmiş üç arkadaşın kendilerine zorbalık eden patronlarını öldürmeye karar vermelerini anlatıyor (Warner Bros.)
Back in Action'la da tanınan Seth Gordon yönetmenliğindeki Patrondan Kurtulma Sanatı, hayattan bezmiş üç arkadaşın kendilerine zorbalık eden patronlarını öldürmeye karar vermelerini anlatıyor (Warner Bros.)
TT

Meşhur serinin yeni halkası için umut ışığı: İki yıldız "Hazırız" dedi

Back in Action'la da tanınan Seth Gordon yönetmenliğindeki Patrondan Kurtulma Sanatı, hayattan bezmiş üç arkadaşın kendilerine zorbalık eden patronlarını öldürmeye karar vermelerini anlatıyor (Warner Bros.)
Back in Action'la da tanınan Seth Gordon yönetmenliğindeki Patrondan Kurtulma Sanatı, hayattan bezmiş üç arkadaşın kendilerine zorbalık eden patronlarını öldürmeye karar vermelerini anlatıyor (Warner Bros.)

Patrondan Kurtulma Sanatı 3 (Horrible Bosses 3), Charlie Day ve Jennifer Aniston'a göre hiç de kötü bir fikir değil...

Charlie Day, Ethan Coen imzalı yeni filmi Honey Don't!'un özel gösteriminde Hollywood Reporter'a konuşurken, "Kesinlikle yeni bir Patrondan Kurtulma Sanatı (Horrible Bosses) filmi için hazırım" dedi.

It's Always Sunny in Philadelphia yıldızı bu isteğinde yalnız değil. Jennifer Aniston da haziranda Amerikan dergisi People'a verdiği röportajda Day ve Jason Bateman'la birlikte bu fikri "sık sık konuştuklarını" belirterek, "Bence harika olur" demişti.

49 yaşındaki Day, Hollywood Reporter'a "kamera önü ve arkasından bazı kişilerle" bu konuda konuştuğunu ancak isim veremeyeceğini söyleyerek ekledi:

Bakalım, umarım stüdyonun da iştahı vardır. Üçüncü Patrondan Kurtulma Sanatı filmini çekmeyi çok isterim. Umarım gerçekleştirebiliriz.

Serinin ilk filmi 2011'de vizyona girmişti. Day, Bateman ve Jason Sudeikis'in hayat verdiği üç arkadaş, Aniston, Kevin Spacey ve Colin Farrell tarafından canlandırılan patronlarını öldürmeye kalkışıyordu. Onlara, Jamie Foxx'un oynadığı eski bir mahkum yardımcı oluyordu. 2014 tarihli Patrondan Kurtulma Sanatı 2'de (Horrible Bosses 2) ise kadroya Chris Pine ve Christoph Waltz da katılmıştı.

"Komedi bir gereklilik"

Aniston, People'a yaptığı açıklamada seyircilerin kahkahalarla dolu filmlere ihtiyaç duyduğunu vurgulayarak, "Bence komedi bir gereklilik. Patrondan Kurtulma Sanatı 3 üzerinde çalışmak gerçekten çok eğlenceli olurdu... Bu çılgın tiplerin bugün nerede olduğunu görmek keyifli olur" demişti.

İkonik dizi Friends'deki performansıyla Emmy ödülü kazanan oyuncu, Vanity Fair için çekilen bir video röportajında Patrondan Kurtulma Sanatı'ndaki kahverengi saçlarına da değinmişti:

Peruğu almak için çok uğraştım. Hiç kolay olmadı. Karakterimin farklı görünmesini istedim. Stüdyonun itirazı 'Sana benzemeyecek diye korkuyoruz' yönündeydi. Zaten amaç da buydu! Yine de biraz bana benziyor olabilir. Ama o mücadeleyi verip direndiğim için mutluyum.
 

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, People, Vanity Fair


Jenna Ortega, Wednesday hayranlarının istediğini yaptı

(Netflix)
(Netflix)
TT

Jenna Ortega, Wednesday hayranlarının istediğini yaptı

(Netflix)
(Netflix)

Jacob Stolworthy Şef Kültür Muhabiri @Jacob_Stol 

Wednesday izleyicileri, Jenna Ortega'nın canlandırdığı ana karakterin sonraki bölümlerde duygularını biraz göstermesini talep ediyordu ve görünüşe göre istekleri yerine getirilmek üzere.

İlk sezonda karakter, evcil akrebi Nero'nun ölümünün ardından bir daha asla ağlamayacağını özellikle belirtmiş ve hayranların "duygusal bir an" için çaresizce beklemesine neden olmuştu.

İkinci sezon, Wednesday'in en iyi arkadaşı Enid Sinclair'ın (Emma Myers) ölümünü ima ediyor ve bu, diziyi derinden sarsacak bir gelişme olacak gibi görünüyor. Ancak hayranlar bu olayın, genellikle ifadesiz yüzlü baş karakterin yer aldığı unutulmaz bir sahneye yol açmasını umuyor.

Hayal kırıklığına uğramış bir hayran, X'te Ortega'nın canlandırdığı karakterin "tamamen kontrolünü kaybetmesini, yıkılmasını ve duygularını açığa vurduğunu" görmek istediğini paylaşarak, bunun daha önce sadece bir kez "gerçekleştiğini" belirtti.

Bir başka hayran ise Wednesday'in "yüzünde yenilgi ifadesiyle her şeyi dökerek, duygularını daha önce hiç olmadığı kadar göstermesini" istediğini ekledi.

Wednesday'in gözle görülür şekilde üzgün olduğu bir kamera arkası fotoğrafı hayranların ilgisini çekti ancak birçok kişi bunun aslında Enid'in, vücut değiştirme hikayesinde Wednesday'in bedenindeyken çekildiğini öne sürdü.

Vücut değişimi teorisi, Ortega ve Mayers'ın 6. bölümde serinin bugüne kadarki en "beklenmedik" ve "zorlu" görevini üstlendiklerini söylemelerinin ardından ortaya çıktı. Bu teori o kadar çok ilgi gördü ki, her iki oyuncu da 11 Ağustos Pazartesi günü düzenlenen basın toplantısında bu konu hakkında sorular aldı.

Ortega bu spekülasyonu hemen reddetti ve şöyle dedi:

Bence bu bir suç olur. Bunun iyi karşılanacağını sanmıyorum. Ben istemezdim.

Myers ise "Bence bu konuda pek başarılı olamazdım. Enid karakterine sadık kalmak istiyorum" diye ekledi.
 

Jenna Ortega, Netflix dizisi Wednesday'de (Netflix)Jenna Ortega, Netflix dizisi Wednesday'de (Netflix)

İzleyiciler şimdi bu sahnenin Wednesday'in samimi duygularını yansıttığı bir an olduğunu umuyor. Rahatlamış bir hayran, "Vücut değişimi eğlenceli bir teori ama duygusal yönü kaybolur gibi geliyor" diye yazdı.

Bence ihtiyacımız olan şey, Wednesday'in Enid'e ne kadar değer verdiğini göstermek için kontrolünü kaybetmesi.

The Independent'ın üç yıldızlı incelemesinde "korkunç derecede basmakalıp" diye nitelediği Wednesday'in yeni sezonu, dizinin Netflix'in popüler bir yapımı haline gelmesinden neredeyse iki yıl sonra çıktı.

İkinci sezonun son 4 bölümü 3 Eylül'de yayımlanacak.

Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment/tv/news


Alicia Silverstone, George Clooney'in kendisine nasıl "abilik" yaptığını anlattı

Alicia Silverstone, George Clooney ve Chris O'Donnell, Batman ve Robin'de (Warner Bros Pictures)
Alicia Silverstone, George Clooney ve Chris O'Donnell, Batman ve Robin'de (Warner Bros Pictures)
TT

Alicia Silverstone, George Clooney'in kendisine nasıl "abilik" yaptığını anlattı

Alicia Silverstone, George Clooney ve Chris O'Donnell, Batman ve Robin'de (Warner Bros Pictures)
Alicia Silverstone, George Clooney ve Chris O'Donnell, Batman ve Robin'de (Warner Bros Pictures)

Greg Evans 

Batman ve Robin'de (Batman & Robin) oynayan Alicia Silverstone, George Clooney'nin sette kendisine "abi" gibi davrandığını ve "ona arka çıktığını" söyledi.

Fırlama Kızlar'ın (Clueless) yıldızı 1997'de, genellikle gelmiş geçmiş en kötü Batman filmi kabul edilen yapımda Barbara Wilson (namı diğer Batgirl) rolüne seçildiğinde henüz 20 yaşındaydı.

Joel Schumacher'ın yönettiği ve cafcaflı kostümleri ve berbat kelime oyunlarıyla nam salan filmde George Clooney, Caped Crusader'a hayat vermişti.

Entertainment Weekly'ye konuşan Silverstone, "Film çıktığında sanırım pek beğenilmedi" dedi.

Ama daha sonra insanlar bana bunun en sevdikleri film olduğunu söylediler. [En azından] tüm gey arkadaşlarım. Epey camp (bilinçli bir şekilde yapay ve abartılı olan tarz -çn.) bir film.

Silverstone, kendisinin, Clooney'nin ve Robin rolündeki Chris O'Donnell'ın kostümlerinin "kolay olmadığını" çünkü giydikten sonra tuvalete gidemediklerini ekledi.

Öte yandan Clooney'yle çalışmanın "rüya gibi" bir şey olduğunu ve ona kol kanat gerdiğini söyledi. Silverstone, "O koşullarda gerçekten abi gibiydi" dedi. 

Çok havalıydı. Bana arka çıktı ve işler yolunda gitmediğinde mantıklı davrandı.

O dönemde hâlâ Hollywood'da yükselen bir yıldız olan Clooney, daha önce proje hakkında "Sanırım serinin işini bitirdik" demişti. Ayrıca projeyi "para israfı" diye nitelendirmişti.

2020'de The Guardian'a verdiği bir röportajda Clooney'ye, hayatını yeniden yaşayabilseydi neyi farklı yapacağı sorulmuştu.

Aktör "Şimdi sorunuzun bariz cevabı Batman ve Robin diye şaka yapmak olurdu" demişti. "Ve bunu kesinlikle yapmazdım" diye belirtmişti. Filmin önemli bir ders verdiğini ekleyen Clooney şu ifadeleri kullanmıştı:

Bir filmde sadece oyuncu olmak yerine o filmden sorumlu tutulacaksam, daha iyi filmler seçmem gerektiğini öğrendim.

Görsel kaldırıldı.Clooney ve Chris O'Donnell, Batman ve Robin'de (Warner Brothers)


O zamana kadar izleyicilerin beyazperdede gördüğü en hafif Batman uyarlaması, 1960'larda Adam West'in kahramana getirdiği renkli yorumdu.

Tim Burton, 1989 ve 1992'de Michael Keaton'ın başrolünde oynadığı iki filmle karakteri yeniden canlandırmış ve çok daha karanlık bir yaklaşım benimsemişti. Joel Schumacher ise 1995'te Batman Daima'yla (Batman Forever) dizginleri ele alarak kahramanın daha absürt yönlerini ön plana çıkarmıştı.

Ancak Uma Thurman ve Arnold Schwarzenegger'in de rol aldığı Batman ve Robin'in saçmalığı, birçok hayran için bardağı taşıran son damlaydı. Christopher Nolan 2005'te Batman Başlıyor'u (Batman Begins) çekene kadar karakter herhangi bir filme konu olmadı.

Independent Türkçe, https://www.independent.co.uk/arts-entertainment