İslam sanatlarından izler taşıyan "İstanbul Mushafı" tamamlandı

İslam sanatlarından izler taşıyan "İstanbul Mushafı" tamamlandı
TT

İslam sanatlarından izler taşıyan "İstanbul Mushafı" tamamlandı

İslam sanatlarından izler taşıyan "İstanbul Mushafı" tamamlandı

Asr-ı Saadet'ten bugüne bütün İslam tarihi ve İslam coğrafyasını merkeze alan "İstanbul Mushafı", Kur'an-ı Kerim'in 10 cilt olarak el ile yazılmasını ihtiva ediyor.

İslam medeniyetinin 15 asırlık seyrine "Mushaf Sanatları Tarihi" yönünden bakmayı amaçlayan çalışma, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın teklif ve himayeleri ile gerçekleştirildi.

Ebadı 365'e 559 milimetre olan ve tamamı 850 sayfadan oluşan el yazma orijinal altın nüsha eser, ilim adamlarına ve İslam medeniyetlerine verdiği desteklerden dolayı Cumhurbaşkanı Erdoğan'a takdim edilecek.

"Kur'an-ı Kerim etrafında nasıl bir medeniyet örgüsü var, bunu göstermeye çalıştık"

AA muhabirine esere ilişkin açıklamada bulunan Hüseyin Kutlu, projenin aslında 8 yıllık değil, 15 asırlık bir mesele olduğunun altını çizerek, "Biz 15 asrın birikimini ortaya koymuş oluyoruz. Bu 15 asrın birikimini yeni bir anlayışla, 10 ciltte gösterdik. Bizden önceki üstatların kanatlarıyla uçuyoruz." dedi.

İslam medeniyetinin bugün yok farz edildiğini belirten Kutlu, şöyle devam etti:

"Biz belli bir süre sonra İslam ümmetinden olduğumuzu inkar etmedik ama İslam medeniyetinden olmadığımızı veya böyle bir medeniyetin olmadığını farz ederek, 'Batı medeniyetindeniz' dedik. Oysaki İslam medeniyeti fonksiyonunu yitirmiş değil. Bunu göstermek ve buna işaret etmek için İslam ümmetinin ana kaynağı olan Kur'an-ı Kerim etrafında nasıl bir medeniyet örgüsü var, bunu göstermeye çalıştık. Dolayısıyla Asr-ı Saadet'ten, Efendimizin döneminden günümüze kadar ve bütün İslam coğrafyasını içine alan bir bakış açısıyla Kur'an-ı Kerim yazımı, tezhiplenmesi, cildi, rahlesi, muhafazası, mürekkebi, kağıt yapımı ile 'Mushaf Sanatları Tarihi' hüviyetini ortaya çıkaran bir eser ortaya koyduk. Bu çalışma ile işaret etmek istediğimiz şey 'İslam medeniyetinin farkına varınız. Bu hazineyi keşfediniz. Kendinize kendiniz gibi yol çiziniz. Başkalarını taklidi bırakınız.' hikaye budur."

Eserin belgeseli yapılacak ve her ciltteki çalışmalar birer kitap olarak kaleme alınacak

Usta sanatkar, projeyi 40 yıldır gönlünde demlediğini dile getirerek, "Bunun kuvveden fiile çıkması Cumhurbaşkanımızın işaretiyle, onun teşvik ve himayeleriyle oldu. Tabii yazmak için kağıda ihtiyaç vardı. Dünyanın her tarafından el yapımı kağıtlar getirttik. Fakat bunlar bizi tatmin etmedi. Çünkü eskitmeye konulduğu zaman bozulmalar gördük. Boyalarda da hakeza aynı şeyleri müşahede ettik. Dolayısıyla biz kağıt yapımına da karar verdik. Nasıl yapıldığını biliyoruz ama tecrübemiz yoktu. Allah'ın yardımıyla bu konuda da çok güzel neticeler aldık ve kendi yaptığımız kağıda Kur'an-ı yazdık." diye konuştu.

Eserde mürekkepleri de tamamen doğal malzemelerden kendilerinin hazırladığını aktaran Kutlu, şunları kaydetti:

"Baskıyı da burada gerçekleştirdik. Henüz bu baskı tekniği başka bir yerde yok. Bu ofset baskı falan değil. Çok özel bir baskı. Gördüğünüz gibi orijinaliyle tıpkıbasımı arasında çok uzman kişiler farkı anlayabilir. Çünkü aharlı, orijinal el yapımı kağıtlara baskı yapıyoruz. Kısa zamanda bu çalışmaları anlatmak çok zor. Çalışmanın belgeseli yapılacak. Ayrıca belki çalışmanın her sayfasını anlatan bir kitap çıkacak. İnşallah umduğumuz şeylere nail oluruz."

İslam diyarının önemli şehirlerinden getirilen bitki dalları eserin kağıt hamuruna katıldı

Hüseyin Kutlu, çalışmanın tüm aşamalarını 66 kişilik bir ekiple birlikte Bilim Kültür ve Sanat Derneğinde (BİKSAD) tamamladıklarına işaret ederek, "66 rakamının ebced hesabında rakamsal karşılığı İsmi Celal'in karşılığıdır. Yani Allah lafzı hesaplandığı zaman ebced karşılığı 66 tutar." dedi.

İstanbul Mushafı'nda kullanılan el yapımı kağıdın hamurunun da çok özel olduğunu vurgulayan Kutlu, şu bilgileri verdi:

"Çalışmaya ayrı bir ruhaniyet katsın diye Mekke'den, Medine'den, Kudüs'ten, Semerkant'tan, Buhara'dan yani İslam diyarının mukaddes bilinen makamlarından dut, gül dalları vesaire getirtildi. Kabukları soyuldu ve dövülerek Mushaf'ın hamuruna karıştırıldı. Bu bir teberrük. Yani bu farklı bitkilerin, ağaç dallarının bir araya gelip Mushaf'a hamur olması gibi, ümmetin de bir araya gelip bir güç oluşturması için fiili bir duadır. Ayrıca zemzem, Eyüp Sultan Hazretleri'nin kuyusundan alınmış su, İbrahim Aleyhisselam'ın doğduğu mağaradan su, Nil nehrinden Peygamber Efendimizin mübarek saçlarını yıkadığı suyun çoğaltılmışından boyalara suların katılmasıyla da bir teberrük yapılmış oldu."

"Hedefimiz İslam coğrafyasındaki önemli sanat merkezlerini ele almaktı"

Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü'nden Doç. Dr. Şehnaz Biçer ise eserin ortaya çıkmasında multidisipliner bir ekibin çalıştığına dikkati çekerek, "8 yıl boyunca içinde maceralar yaşadığımız, çok zorlandığımız uzun bir yol aldık. Geleneğimizden gelen bazı değerleri de bu projede yeniden canlandırdık diyebilirim. Örneğin el yapımı kağıt ve boyalarımız gibi." değerlendirmesini yaptı.

Biçer, geçmişte de Kur'an-ı Kerim'in farklı farklı Mushaflar olarak yazıldığını söyleyerek, "Bizim hedefimiz İslam coğrafyasındaki önemli sanat merkezlerini ele almaktı. En doğuda Babür'den en batıdaki Endülüs'e kadar bu geniş coğrafyada üslup geliştirmiş ve kitap sanatlarına önem vermiş sanat merkezlerini ele aldık. Tabii bunları ele alırken dünya müzelerinden dokümanlar topladık. Ayrıca Topkapı Sarayı ve Türk İslam Eserleri Müzesi de bize son derece desteklerini sundular. Oralarda da eserler üzerinde inceleme yapma şansımız oldu." dedi.

İslam sanat tarihindeki üsluplardan ilham alarak İstanbul Mushafı'na tezhipleri nakşettiklerini ifade eden Biçer, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Mushaf'ta ilk cildimiz Kur'an'ın indirildiği tarihten başlıyor. O süreçte İslam coğrafyasında henüz üslup oluşturulmadığından, biz her cildin başında zahriye ve serlevhası da yaptığımız için o dönemi nasıl değerlendirebiliriz diye çok düşündük. Hırka-i Şerif Camisi'ndeki Peygamber Efendimizin hırkası bir fikir olarak düşünüldü ve ilk iki sayfamız o hırkanın desenleri analiz edilerek tasarlandı. Hatta ayetler bittikten sonra konan durak dediğimiz işaretler de o hırkanın düğmelerine ait yapıldı. Böylelikle eseri ilk açtığınızda Peygamber Efendimizin hırkasıyla karşılaşacaksınız ve son ciltte de son sayfa Topkapı Sarayı'ndaki Hırka-i Şerif'in bulunduğu mekanın çinilerinden esinlenilerek yapıldı."

Böyle bir projede yer almaktan dolayı kendini şanslı hissettiğini dile getiren Biçer, çalışmayı dünya müzelerinde de sergilemeyi arzu ettiklerini sözlerine ekledi.

İstanbul Mushafı hakkında

Mushaf'ın kağıtlarının yapımında 200 tabaka kağıt için toplamda 800 bin organik yumurtanın akı kullanıldı. Yapılan kağıtların aharlanması için de benzeri olmayan bir aharlama makinası icat edildi.

İstanbul Nakkaşhanesi'nde bin adet özel tıpkı basımı da yapılan Mushaf'ın ölçüleri orijinaliyle aynı olarak hazırlandı. Toplam 10 cilt olan eserde, her cildin dış kapak, iç kapak, zahriye ve serlevhası dönem özelliğini taşıyan farklı şekillerde tasarlandı.

Kufi, maşrık kufisi, tezyini kufi, kayrevan kufisi, mağribi, muhakkak, reyhani, sülüs, nesih, ta'lik ve icaze olmak üzere 11 farklı hat çeşidi kullanılan eserde, yine her biri farklı olmak üzere 62 adet sayfa tasarımı yapıldı.

İslam sanatlarına katkı sunmayı amaçlayan eserin 59'a 45 milimetre ebadında aharlı el yapımı kağıtlara aynı baskı tekniğiyle tek cilt halinde de herkesle buluşması adına hazırlanacak.

Çalışma, 1. cilt Asr-ı Saadet'ten başlayarak, Emevi, Abbasi, Büyük Selçuklu, Gazneli, Anadolu Selçuklu, 1. dönem Anadolu Beylikleri ve Eyyubi, 2. cilt Memluk, 3. cilt Endülüs ve Mağrib, 4. cilt İlhanlı, 5. cilt Akkoyunlu ve Karakoyunlu Türkmen, 6. cilt Timur dönemi, 7. cilt Delhi Sultanlığı ve Babürlü, 8. cilt Safevi, 9. cilt 2. dönem Anadolu Beylikleri ve 16. yüzyıla kadar Osmanlı, 10. cilt ise 16. yüzyıldan 21. yüzyıla kadar Osmanlı üslubunu içeriyor.



2025'in ilk yarısında en çok hangi diziler izlendi?

Squid Game'in final sezonu, Netflix'in 10 günlük izlenme rekorunu kırarak tarihe geçmişti (Netflix) 
Squid Game'in final sezonu, Netflix'in 10 günlük izlenme rekorunu kırarak tarihe geçmişti (Netflix) 
TT

2025'in ilk yarısında en çok hangi diziler izlendi?

Squid Game'in final sezonu, Netflix'in 10 günlük izlenme rekorunu kırarak tarihe geçmişti (Netflix) 
Squid Game'in final sezonu, Netflix'in 10 günlük izlenme rekorunu kırarak tarihe geçmişti (Netflix) 

Reyting ölçüm şirketi Nielsen'ın yayımladığı yeni rapora göre, 2025'in ilk yarısında dijital platformlardaki toplam izlenme süreleri belli oldu. Deadline, ABD genelini kapsayan listenin ağırlıklı olarak "edinilmiş" içerikler tarafından domine edildiğini yazıyor.

Nielsen, ocak-haziran dönemini kapsayan ve en çok izlenen 20 içeriği sıraladığı listeyi pazartesi günü paylaştı. Listenin zirvesinde, toplam 25,1 milyar dakikalık izlenmeyle, yaratıcılığını Joe Brumm'ın üstlendiği, okul öncesi çocuklara yönelik animasyon dizisi Bluey yer aldı. 

Listeye sadece üç orijinal yapım girmeyi başardı: Squid Game, Reacher ve The Night Agent.

Bu yapımlar arasında en dikkat çeken ise Squid Game oldu. Netflix'in dünya çapında ses getiren fenomen dizisi, yılın ilk yarısında 15 milyar dakikayı aşan izlenme süresiyle İlk 10'a girmeyi başaran tek dijital orijinal yapım oldu. 

Üstelik bu başarı, ölçüm aralığının etkisiyle daha da çarpıcı hale geliyor: Dizinin ikinci sezonu, yılbaşından yalnızca birkaç gün önce yayımlandı. Bu nedenle aralık ayındaki yüksek izlenme verileri hesaba katılmadı. Aynı şekilde, 27 Haziran'da yayına giren üçüncü sezonun etkileri de bu istatistiklere henüz yansımadı.

Diğer iki dijital yapım olan Reacher ve The Night Agent da listede üst sıralarda yer aldı. Amazon Prime Video'nun aksiyon dolu dizisi Reacher 13,3 milyar dakika, FBI ajanı Peter Sutherland'in gerilim dolu maceralarını konu alan Netflix yapımı The Night Agent ise 12,2 milyar dakikalık izlenme süreleriyle güçlü bir performans sergiledi.

Supernatural sürprizi

Nielsen ayrıca, teknik olarak önce televizyon kanallarında yayımlansa da izleyici kitlesini esasen dijitalde yakalayan dizilerin "edinilmiş" kategorisinde değerlendirildiğini belirtiyor. Hatta yayın hayatı yıllar önce sona ermiş diziler dahi bu listeye dahil ediliyor çünkü artık yalnızca dijital platformlarda izlenebiliyorlar.

Dikkat çeken bir diğer yapım ise Supernatural oldu. Eski CW dizisi, yılın ilk yarısında 11,9 milyar dakika izlenerek The White Lotus ve Friends gibi köklü rakiplerini geride bırakarak 15. sıraya yerleşti. Bu yüksek izlenme sayısı, Netflix'in dizinin lisansını yenileme ihtimalini artırıyor.

Yılın ilk yarısında en çok seyredilen film ise 7,23 milyar dakikalık izlenmeyle Moana 2 oldu. 2016 yapımı ilk film Moana da listede 4. sırada yer aldı. Serinin ilk filmi, önceki iki yıl boyunca da en çok izlenen filmler listesinin zirvesindeydi.

Independent Türkçe, Deadline, Hollywood Reporter