Çin yapımı oyun, Zelda'ya kafa tutuyor

16. yüzyıl Çin edebiyatına yolculuk…

Black Myth: Wukong, görkemli dövüş sahneleriyle Dark Souls serisini akıllara getiriyor (Epic Games)
Black Myth: Wukong, görkemli dövüş sahneleriyle Dark Souls serisini akıllara getiriyor (Epic Games)
TT

Çin yapımı oyun, Zelda'ya kafa tutuyor

Black Myth: Wukong, görkemli dövüş sahneleriyle Dark Souls serisini akıllara getiriyor (Epic Games)
Black Myth: Wukong, görkemli dövüş sahneleriyle Dark Souls serisini akıllara getiriyor (Epic Games)

Çinli oyun firması Game Science'ın yaptığı Black Myth: Wukong, üç günde 10 milyon kopya satarak piyasayı altüst etti.

Game Science'ın cuma günü Twitter'dan yaptığı paylaşımda, oyunun farklı platformlarda 10 milyon kopya sattığı bilgisi paylaşıldı. 

Salı günü dünya çapında piyasaya sürülen aksiyon-rol yapma oyunu, Steam'de ön sipariş döneminde 1,2 kopya sattı. 

Black Myth: Wukong, bu satışlarla efsanevi oyun serisi Zelda'ya rakip oldu. The Legend of Zelda: Tears of the Kingdom, geçen yıl mayısta piyasaya sürüldüğünde üç günde 10 milyondan fazla satmıştı.

Pekin yönetimine ait haber ajansı Xinhua'nın aktardığına göre ABD merkezli yatırım bankası Goldman Sachs, oyunun Steam'de 12 milyon kopyaya yakın satış yaparak 3 milyar Çin Yuanı (yaklaşık 12,2 milyar TL) kazanç getirebileceğini öngörüyor. 

En başarılı senaryodaysa oyun 20 milyon kopyalık satış yakalayarak geliri 5 milyar Çin Yuanı'na (yaklaşık 23,7 milyar TL) yükseltebilir. 

Black Myth: Wukong, Çinli bir firmanın geliştirdiği ilk AAA oyun. Bu terim, yüksek geliştirme ve pazarlama bütçelerine sahip video oyunları için kullanılan bir sınıflandırma. 

Oyun, Çin edebiyatının 4 büyük klasik romanından biri olan Batı'ya Yolculuk'u temel alıyor. 

1590'larda Ming Hanedanlığı döneminde anonim yayımlanan roman, Tang Hanedanlığı zamanında yaşayan Budist rahip Xuan Zang'ın Hindistan'a doğru çıktığı hac yolculuğundaki maceraları anlatıyor.

Oyuncular, "Maymun Kral" olarak da bilinen ve Xuan Zang'ı tehlikelere karşı koruyan üstün dövüş yeteneklerine sahip Sun Wukong'u kontrol ediyor.

Independent Türkçe, AFP, Xinhua



Gladyatör 2'nin başrolü neredeyse Dune'un yıldızına gidiyormuş

Normal People'daki performansıyla BAFTA kazanan Paul Mescal, ilk filmde Russell Crowe'un canlandırdığı Maximus'un, gladyatör yapılmak üzere köleleştirilen oğlu Lucius'ı oynuyor (Paramount Pictures)
Normal People'daki performansıyla BAFTA kazanan Paul Mescal, ilk filmde Russell Crowe'un canlandırdığı Maximus'un, gladyatör yapılmak üzere köleleştirilen oğlu Lucius'ı oynuyor (Paramount Pictures)
TT

Gladyatör 2'nin başrolü neredeyse Dune'un yıldızına gidiyormuş

Normal People'daki performansıyla BAFTA kazanan Paul Mescal, ilk filmde Russell Crowe'un canlandırdığı Maximus'un, gladyatör yapılmak üzere köleleştirilen oğlu Lucius'ı oynuyor (Paramount Pictures)
Normal People'daki performansıyla BAFTA kazanan Paul Mescal, ilk filmde Russell Crowe'un canlandırdığı Maximus'un, gladyatör yapılmak üzere köleleştirilen oğlu Lucius'ı oynuyor (Paramount Pictures)

Hollywood'un yükselen yıldızlarından biri olduğunuzda, adınızın her heyecan verici başrol için geçmesi şaşırtıcı değil. 

Bu yıl Dune: Çöl Gezegeni Bölüm İki'nin (Dune: Part II) vizyona girmesi, efsanevi sanatçı Bob Dylan'ın hayatını anlatan A Complete Unknown'un çekimleri ve Oscar adaylığı ihtimaliyle Timothée Chalamet için hayat tam olarak böyle. 

Tüm bunlar yetmezmiş gibi Ridley Scott, Hollywood Reporter'a verdiği son röportajda, Gladyatör 2'nin (Gladiator II) başrolü için bir dönem Chalamet'nin düşünüldüğünü açıkladı. 

28 yaşındaki yıldız, Lucius rolü için düşünülen isimlerin başına geliyordu. Ancak 86 yaşındaki yönetmen, Normal People'ı izleyince fikirleri değişti. 

Scott, BBC'nin çarpıcı dramasında Daisy Edgar-Jones'la birlikte oynayan Paul Mescal'in performansını gördükten sonra, Lucius rolünün ona gittiğini paylaştı.

"Gişede Chalamet kadar tanınmıyor"

Scott'ın yapımcısı Doug Wick, Hollywood Reporter'a yaptığı açıklamada, "Her stüdyo her zaman bilinen bir yıldıza sahip olmayı tercih eder" diyerek ekledi: 

Güneş Sonrası (Aftersun) ve All of Us Strangers gibi bağımsız filmlerde rol alan ve her ikisiyle de ödüllere layık görülmesine rağmen Mescal, gişede Chalamet kadar tanınan bir isim değildi.

Nihayetinde, Paramount film eş başkanları Daria Cercek ve Michael Ireland, Mescal'i, Arzu Tramvayı'nın (A Streetcar Named Desire) Londra'nın ünlü West End Tiyatrosu'ndaki temsilinde izledi ve onu seçmeye karar verdi.

IndieWire'dan Jim Hemphill'in moderatörlüğünü yaptığı yakın tarihli bir panelde Scott, Normal People'ın konusundan çok hoşlanmasa da performanslardan çok etkilendiğini anlattı.

"İkisi de müthiş"

"Yatmadan önce hikayelere ihtiyacım var, mutlaka bir şeyler izlerim. Normal People'ı tesadüfen yakaladım" diye ekledi: 

Aslında benim tarzım değildi ama iki bölüm izledim ve iki oyuncunun da müthiş olduğunu düşündüm. Sonra 8 saat boyunca tüm bölümleri izledim.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, IndieWire