Hızla klasikleşen korkunun yönetmeninden devam filmi sorusuna yanıt

Projeyi bir şartla sürdürebileceğini söyledi

 Çocuk kitabındaki "Beni içeri al" diyen yaratık izleyicileri korkutmayı başardı (IFC Films)
Çocuk kitabındaki "Beni içeri al" diyen yaratık izleyicileri korkutmayı başardı (IFC Films)
TT

Hızla klasikleşen korkunun yönetmeninden devam filmi sorusuna yanıt

 Çocuk kitabındaki "Beni içeri al" diyen yaratık izleyicileri korkutmayı başardı (IFC Films)
Çocuk kitabındaki "Beni içeri al" diyen yaratık izleyicileri korkutmayı başardı (IFC Films)

Düşük bütçesine rağmen hızla klasikleşen 2014 yapımı Karabasan'ın (The Babadook) yönetmeni bir kez daha devam filmi sorusuyla karşı karşıya.

Jennifer Kent, filmin 10. yıldönümü münasebetiyle yeniden ABD'deki sinemalarda gösterilmesi öncesinde basının sorularını yanıtlıyor. 

55 yaşındaki sinemacıya devam filmi çekmemekte hâlâ ısrarcı olup olmadığı sorulunca şöyle yanıt verdi: 

Hayır, sanırım yapmaya çalıştığım diğer filmlerle fazla meşgulüm. Yani bir anda onunla alakalı bir hikaye anlatmaya dair, karşı koyamayacağım bir dürtü hissedersem 'Haydi, tüm bahisleri kapadık, gidip devam filmini yapacağım' derim. 

Ancak böyle bir şeyin olacağını düşünemiyorum. Bu fikrin işlendiğini hissediyorum. Başka korku filmlerinin eli kulağında. Geliştirdiğim bir korku dizisi de var ve o da beni heyecanlandırıyor. Bu fikirler öne geçiyor.

Avustralyalı yönetmenin çektiği ilk film, ona sinemalarda büyük başarı getirmese de eleştirmenlerden neredeyse tam puan almasını sağlamıştı. Eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100'de 98'lik bir nota sahip. 

Karabasan, ilk olarak vizyona girdiğinde Avustralya'da 960 bin dolar, dünyadaysa 10 milyon dolarlık gişe hasılatı yapmıştı. 

Eşinin ölümünün yasını tutan anne ve oğlunun hikayesi, hâlâ hafızalarda. 

Kent, bir diğer yapımcıyla birlikte devam filminin haklarını satın alsa da bu, kendisinden başkasının bu hikayeyi sürdürmemesi için atılmış bir adım olarak görülüyor. 

Independent Türkçe, Screen Rant, New York Times



Gladyatör 2'nin başrolü neredeyse Dune'un yıldızına gidiyormuş

Normal People'daki performansıyla BAFTA kazanan Paul Mescal, ilk filmde Russell Crowe'un canlandırdığı Maximus'un, gladyatör yapılmak üzere köleleştirilen oğlu Lucius'ı oynuyor (Paramount Pictures)
Normal People'daki performansıyla BAFTA kazanan Paul Mescal, ilk filmde Russell Crowe'un canlandırdığı Maximus'un, gladyatör yapılmak üzere köleleştirilen oğlu Lucius'ı oynuyor (Paramount Pictures)
TT

Gladyatör 2'nin başrolü neredeyse Dune'un yıldızına gidiyormuş

Normal People'daki performansıyla BAFTA kazanan Paul Mescal, ilk filmde Russell Crowe'un canlandırdığı Maximus'un, gladyatör yapılmak üzere köleleştirilen oğlu Lucius'ı oynuyor (Paramount Pictures)
Normal People'daki performansıyla BAFTA kazanan Paul Mescal, ilk filmde Russell Crowe'un canlandırdığı Maximus'un, gladyatör yapılmak üzere köleleştirilen oğlu Lucius'ı oynuyor (Paramount Pictures)

Hollywood'un yükselen yıldızlarından biri olduğunuzda, adınızın her heyecan verici başrol için geçmesi şaşırtıcı değil. 

Bu yıl Dune: Çöl Gezegeni Bölüm İki'nin (Dune: Part II) vizyona girmesi, efsanevi sanatçı Bob Dylan'ın hayatını anlatan A Complete Unknown'un çekimleri ve Oscar adaylığı ihtimaliyle Timothée Chalamet için hayat tam olarak böyle. 

Tüm bunlar yetmezmiş gibi Ridley Scott, Hollywood Reporter'a verdiği son röportajda, Gladyatör 2'nin (Gladiator II) başrolü için bir dönem Chalamet'nin düşünüldüğünü açıkladı. 

28 yaşındaki yıldız, Lucius rolü için düşünülen isimlerin başına geliyordu. Ancak 86 yaşındaki yönetmen, Normal People'ı izleyince fikirleri değişti. 

Scott, BBC'nin çarpıcı dramasında Daisy Edgar-Jones'la birlikte oynayan Paul Mescal'in performansını gördükten sonra, Lucius rolünün ona gittiğini paylaştı.

"Gişede Chalamet kadar tanınmıyor"

Scott'ın yapımcısı Doug Wick, Hollywood Reporter'a yaptığı açıklamada, "Her stüdyo her zaman bilinen bir yıldıza sahip olmayı tercih eder" diyerek ekledi: 

Güneş Sonrası (Aftersun) ve All of Us Strangers gibi bağımsız filmlerde rol alan ve her ikisiyle de ödüllere layık görülmesine rağmen Mescal, gişede Chalamet kadar tanınan bir isim değildi.

Nihayetinde, Paramount film eş başkanları Daria Cercek ve Michael Ireland, Mescal'i, Arzu Tramvayı'nın (A Streetcar Named Desire) Londra'nın ünlü West End Tiyatrosu'ndaki temsilinde izledi ve onu seçmeye karar verdi.

IndieWire'dan Jim Hemphill'in moderatörlüğünü yaptığı yakın tarihli bir panelde Scott, Normal People'ın konusundan çok hoşlanmasa da performanslardan çok etkilendiğini anlattı.

"İkisi de müthiş"

"Yatmadan önce hikayelere ihtiyacım var, mutlaka bir şeyler izlerim. Normal People'ı tesadüfen yakaladım" diye ekledi: 

Aslında benim tarzım değildi ama iki bölüm izledim ve iki oyuncunun da müthiş olduğunu düşündüm. Sonra 8 saat boyunca tüm bölümleri izledim.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, IndieWire