Netflix CEO’sundan “Sinemayı öldürdünüz” diyenlere yanıt

“Modası geçti”

 Sarandos, Netflix'in "tüketici odaklı" bir şirket olduğunu belirtti (Reuters)
Sarandos, Netflix'in "tüketici odaklı" bir şirket olduğunu belirtti (Reuters)
TT

Netflix CEO’sundan “Sinemayı öldürdünüz” diyenlere yanıt

 Sarandos, Netflix'in "tüketici odaklı" bir şirket olduğunu belirtti (Reuters)
Sarandos, Netflix'in "tüketici odaklı" bir şirket olduğunu belirtti (Reuters)

Netflix CEO'su Ted Sarandos, platformun Amerikan sinema sektörüne zarar verdiği eleştirilerini yanıtladı. 

Sarandos, çarşamba günü katıldığı TIME100 zirvesinde yaptığı açıklamada, eleştirilere hak vermediğini belirterek “Hollywood’u kurtarıyoruz” dedi.

CEO, Los Angeles'taki Bay Theater ve New York'taki Paris Theater gibi büyük sinema salonlarını satın alarak buraları alışveriş merkezine dönüşmekten kurtardıklarını belirtti.

Netflix’in, ödül almasını istediği filmleri sınırlı sayıda da olsa sinema salonlarında gösterime sokması gerekiyor. 

2019’da yayımlanan Bıçaklar Çekildi’nin (Knives Out) Netflix yapımı devam filmi Bıçaklar Çekildi: Gizemli Bir Serüven'i (Glass Onion: A Knives Out Mystery), sınırlı sayıda sinema salonunda gösterime girmesine rağmen 5 günde 13,3 milyon, bir haftadaysa 15 milyon dolar hasılat yaparak platform için rekor kırmıştı. 2022 çıkışlı film En İyi Uyarlama Senaryo dalında Oscar’a aday gösterilmişti.

2024 çıkışlı Netflix yapımı Emilia Pérez de Oscar’da En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ve En İyi Özgün Şarkı ödüllerini kazanmıştı. 

Sarandos, bu yapımları salonlarda gösterime sokmanın filmlerin tanınırlığını artırdığını belirtirken, her zaman tüketicileri öncelediklerini vurguladı:

Birlikte çalıştığımız her yönetmeni tüketiciye, filmseverlere odaklanmaya teşvik etmeye çalıştım. ‘Onların seveceği bir film yapın, onlar da sizi ödüllendirecektir’ dedim.

Sadece sinema salonlarında gösterilmesi için film yapmanın “modası geçmiş” bir fikir olduğunu savunan Sarandos, Hollywood’un bu bakış açısına saplanıp kalmak yerine değişime ayak uydurması gerektiği yorumunu yaptı. 

Independent Türkçe, Variety, Guardian



Efsanevi yönetmen hakkında dikkat çeken iddia: "Hitler ölünce ağladı"

Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
TT

Efsanevi yönetmen hakkında dikkat çeken iddia: "Hitler ölünce ağladı"

Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)
Stellan Skarsgard, yönetmen Ingmar Bergman'ın "Hitler öldüğünde ağlayan" bir "Nazi" olduğunu iddia etti (AP)

Kevin E. G. Perry Kültür ve Yaşam Haberleri Yazarı 

Stellan Skarsgård, yönetmen Ingmar Bergman hakkında bir iddiada bulunarak "Hitler ölünce ağlayan bir tek onu tanıyorum" dedi.

74 yaşındaki Dune yıldızı, çığır açan yönetmenle İsveç tiyatrosu ve televizyonunda defalarca birlikte çalışmıştı.

2007'de 89 yaşında hayatını kaybeden Bergman, 1957 yapımı Yedinci Mühür (Det sjunde inseglet) ve 1966 yapımı Persona gibi klasikler sayesinde tüm zamanların en etkili sinemacılarından biri kabul ediliyor. Yönetmenin 1972 yapımı Çığlıklar ve Fısıltılar'ı (Viskningar och rop), Akademi Ödülleri'nde En İyi Film dalında aday gösterilmişti.

Çek Cumhuriyeti'nde düzenlenen Karlovy Vary Film Festivali'nde konuşan Skarsgård, Bergman'ın çalışmalarının büyüklüğüyle Nazi inançlarını birbirinden ayırmanın mümkün olduğunu savundu.

Variety'nin haberine göre Skarsgård, "Bergman'la aramdaki karmaşık ilişki, onun pek de iyi bir adam olmamasıyla ilgili" dedi.

İyi bir yönetmendi ama yine de bir insanı pislik olduğu için kınayabilirsiniz. Caravaggio da muhtemelen pisliğin tekiydi ama harika resimler yaptı.

Skarsgård, Bergman'ın 1983 yapımı İsveç TV filmi Hustruskolan'da (Eşler Okulu) ve August Strindberg'in Rüya Oyunu (Ett drömspel) adlı eserinin 1986 yapımı sahne prodüksiyonunda rol aldı.

Skarsgård, "Bergman manipülatif biriydi" diye devam etti. 

Savaş döneminde Nazi'ydi ve Hitler ölünce ağlayan bir tek onu tanıyorum.

Biz onu mazur görmeye devam ettik ama onun başkalarına karşı çok tuhaf bir bakış açısı olduğunu hissediyorum. Bazı insanların değersiz olduğunu [düşünüyordu]. Başkalarını manipüle ederken bu hissediliyordu. İyi biri değildi.

Bergman geçmişte Nazilerle aynı inançları paylaştığını yaşamının ilerleyen dönemlerinde kabul etmiş ancak Holokost'un gerçeklerini öğrendikten sonra bunları onaylamadığını söylemişti.

Yönetmen, 1936'da Almanya'ya yaptığı bir öğrenci değişim gezisinde Hitler'i konuşurken görmüş. İsveç'in II. Dünya Savaşı'nda iddia ettiği kadar tarafsız olup olmadığını inceleyen bir kitap yazan yazar Maria-Pia Boethius'a konuşan Bergman şöyle demişti:

Hitler inanılmaz derecede karizmatikti. Kalabalığı heyecanlandırdı.

Bergman "Benim gördüğüm Nazizm eğlenceli ve genç duruyordu" diye eklemişti.

En büyük tehdit, nefret edilen Bolşeviklerdi.

Yönetmen, Nazi inançlarından ancak toplama kamplarının görüntülerini gördükten sonra vazgeçtiğini söylemişti. "Toplama kamplarının kapıları açıldığında ilk başta gözlerime inanmak istemedim" demişti. 

Gerçek ortaya çıktığında korkunç bir şok yaşadım. Acımasız ve vahşi bir şekilde aniden masumiyetimden koparıldım.

Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment