Kilo almanın yeni bir nedeni bulundu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Kilo almanın yeni bir nedeni bulundu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Bilim insanları kilo almanın ve obezitenin yeni bir nedenini buldu.

Uluslararası araştırmacılardan oluşan bir ekip, bağırsaktan sızan zehirli maddelerin yağ hücrelerinin işleyişine müdahale edebileceğini ve obeziteye sebebiyet verebileceğini tespit etti.

Endotoksin adı verilen bu maddeler, bağırsaklardaki bakterilerin parçaları. Mikrobiyal kalıntılar aslında sindirim sisteminin normal bir parçası olsa da kan dolaşımına girdiklerinde vücutta önemli hasara neden olabiliyor.

Yeni çalışmanın ardındaki araştırmacılar, endotoksinlerin insanlardaki yağ hücreleri (adipositler) üzerindeki etkisine odaklandı.

Çalışmada 63'ü obez olarak sınıflandırılan ve 26'sı obezite için mide küçültme operasyonu geçiren 156 katılımcı yer aldı.

Nihayetinde genellikle yağ birikimini kontrol eden kilit süreçlerin bağırsak bakterilerinin kana karışan kalıntılarından etkilendiği keşfedildi.

Birleşik Krallık'taki Nottingham Trent Üniversitesi'nden moleküler biyolog Mark Christian, "Kan dolaşımına giren bağırsak mikrop parçaları, yağ hücresinin normal işlevini ve kilo alımıyla şiddetlenen metabolik aktiviteleri azaltarak diyabet riskinin artmasına katkıda bulunuyor" diye konuştu:

Kilo aldıkça, yağ depolarımızın bağırsak mikrop parçalarının yağ hücrelerine verebileceği zararı daha az sınırladığı görülüyor.

Hakemli bilimsel dergi BMJ Medicine'de yayımlanan bulgular, gelecekte aşırı ve tehlikeli seviyede kilo alımını engellemeye yönelik yeni tedavilerin geliştirilmesini sağlayabilir.

Christian, "Çalışmamız, metabolik sağlığımızı etkileyen, birbirine bağlı organlar olarak bağırsak ve yağın önemini vurguluyor" ifadelerini kullandı:

Bu nedenle, bu çalışma, aşırı kilonuz olduğunda endotoksin kaynaklı yağ hücresi hasarını sınırlama ihtiyacının ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.

Independent Türkçe, Science Alert, Yahoo Sport



Diyetinize neden daha fazla salatalık eklemelisiniz?

Salatalık, inflamatuar ve nörodejeneratif hastalıklara ve kansere karşı koruma sağlayan bir bileşik kaynağıdır (Reuters)
Salatalık, inflamatuar ve nörodejeneratif hastalıklara ve kansere karşı koruma sağlayan bir bileşik kaynağıdır (Reuters)
TT

Diyetinize neden daha fazla salatalık eklemelisiniz?

Salatalık, inflamatuar ve nörodejeneratif hastalıklara ve kansere karşı koruma sağlayan bir bileşik kaynağıdır (Reuters)
Salatalık, inflamatuar ve nörodejeneratif hastalıklara ve kansere karşı koruma sağlayan bir bileşik kaynağıdır (Reuters)

Sosyal medya yıllar içinde bazı saçma trendler doğurdu. Ancak sonuncusu bizim için iyi olabilir.

Logan Moffitt, nam-ı diğer Salatalık Adam, altı milyon takipçisini salatalık kullanarak genellikle geleneksel tatlar içeren ve krem peynir, somon ve ton balığının yanı sıra, soya sosu ve susam yağı içeren salatalar yapmaya teşvik etti.

Basitliklerine rağmen tarifler milyonlarca insanı büyüledi. Geçtiğimiz ay İzlanda'daki süpermarketler, tedarikçilerinin artan salatalık talebini karşılamakta zorlandığını duyurdu. Şarku’l Avsat’ın The Telegraph'tan aktardığına göre beslenme uzmanı Dr. Sarah Brewer, salatalıkların neden tüm buzdolaplarında bulunması gerektiğini paylaştı.

Salatalık ve hidrasyon

Brewer, “Salatalık çok yüksek su içeriğine sahiptir... Her 100 gram salatalık 96 gram su içerir. Nemlendirici olmasının yanı sıra, bu da onu düşük kalorili harika bir yiyecek haline getirir. 6 cm'lik bir salatalık parçası sadece 10 kalori ve 1,2 g şeker içerir, bu ise kan şekeri seviyenizi yükseltmeyeceği anlamına gelir” dedi.

Vitaminler ve mineraller

Dr Brewer, “Salatalık, sodyum ve fazla sıvıyı vücuttan atan potasyum sağlar. Ayrıca magnezyum (kasları ve sinirleri güçlendirir ve yorgunlukla savaşır), C vitamini (sağlıklı diş etleri ve cilt için gereklidir) ve K vitamini (kanın pıhtılaşmasında rol oynar ve cilde uygulandığında morarmayı azaltabilir) içerir,” diye açıkladı.

Antioksidanlar

Antioksidanlar, vücudumuzda dolaşarak DNA'mıza zarar veren ve hastalıkları körükleyen serbest radikaller adı verilen molekülleri durdurmak için çalışır.

Brewer şöyle diyor: “Salatalık çok sayıda antioksidan polifenol içerir... Bunlar arasında lignin (daha düşük kardiyovasküler hastalık ve bazı kanser riskleriyle ilişkilendirilmiştir) ve beta-karoten (göz ve cilt sağlığının yanı sıra bağışıklık sistemini güçlendirdiği bilinmektedir).”

Salatalık hastalıkları önlemeye yardımcı olur mu?

Brewer, salatalığın aynı zamanda inflamatuar ve nörodejeneratif hastalıklara, kansere ve tip 2 diyabete karşı koruma sağlayan B-kompleksi kukurbitasin B kaynağı olduğunu söylüyor.

Bununla birlikte, kukurbitasin B üzerine yapılan çalışmalar, bileşiğin izole edildiğindeki etkisine bakmıştır, bu nedenle birkaç dilim salatalık yemenin sağlığı iyileştirme olasılığı düşüktür, diye belirtiyor.

Sağlıklı saç, cilt ve tırnakları destekler

Dr. Brewer, gözlerinize iki dilim salatalık koymanın sadece eski bir batıl inanç olmadığını, aslında şişkin gözleri yatıştırdığını söylüyor. Salatalık ayrıca güneş yanıklarına çare olarak cilt üzerinde de kullanılabilir.

Brewer şöyle devam ediyor: “Salatalık kabuğu, sağlıklı saç, cilt ve tırnakların korunmasında önemli rol oynayan bir mineral olan silika açısından en zengin besin kaynaklarından biridir.”

Besinler

Dr. Brewer, diğer meyve ve sebzelerle karşılaştırıldığında salatalıkların “harika bir besin kaynağı olmadığını” söylüyor. Vitamin ve mineral kaynağı olsalar da yüksek su içeriği nedeniyle diğer sebzelerde bulunan besin yoğunluğundan yoksundurlar.

Dr. Brewer, “Herhangi bir beslenme eksikliğini gidermek için salatalıklara güvenmeyin” diyor.

Alerjiye neden olabilir mi?

Dr. Brewer, “Bazı insanların salatalık proteinlerine karşı alerjisi olduğunu” söylüyor. “Kızarıklık veya kaşıntı olmadığından emin olmak için 15 dakika boyunca bir parça salatalık uygulayarak küçük bir cilt bölgesini test etmeyi” öneriyor.

Salatalık yemenin en besleyici yolu nedir?

Salatalık en iyi çiğ olarak yenir, bu nedenle salatalara ekleme trendi sağlıklı bir seçenektir, ancak sandviçlere de eklenebilirler.