WHO: Doğu Akdeniz’de 49 salgına müdahale ediyoruz

WHO Doğu Akdeniz Bölge Direktörü Ahmed al-Mandhari (WHO)
WHO Doğu Akdeniz Bölge Direktörü Ahmed al-Mandhari (WHO)
TT

WHO: Doğu Akdeniz’de 49 salgına müdahale ediyoruz

WHO Doğu Akdeniz Bölge Direktörü Ahmed al-Mandhari (WHO)
WHO Doğu Akdeniz Bölge Direktörü Ahmed al-Mandhari (WHO)

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Doğu Akdeniz Bölge Direktörü Ahmed al-Mandhari, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını en acil durum olmasına rağmen, diğer salgın hastalıklar, çatışmalar ve doğal afetler nedeniyle bölgede ağır kayıplar yaşandığına vurgu yaptı.

Mandhari, dün Cenevre’de WHO’nun yıllık Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, örgütün 130 milyondan fazla insanı yardıma muhtaç bırakan çatışmalar ve diğer acil durumların mücadeleye paralel olarak, Doğu Akdeniz bölgesinde yaklaşık 49 salgına müdahale ettiğini söyledi.

Pakistan, Somali ve Suriye’deki son krizlerin müdahale yetenekleri için zor bir sınav olduğuna ve bu krizlerden çıkarılan dersleri özümsemek için uzun zamanları olmadığına dikkat çeken Mandhari şunları ekledi;

Sağlık hizmetlerine yönelik şok edici derecede yüksek sayıda saldırı, insani yardım ofislerinin yağmalanması, sağlık ve insani yardım çalışanlarının ölümleri dahil olmak üzere Sudan’da son zamanlarda artan şiddet, karşılaştığımız zorlukların sadece son örneğidir.

Mandhari, koronavirüs salgını başladığından bu yana bölgede PCR kapasiteli laboratuvar sayısının 100 kat artması gibi bazı cesaret verici başarılar elde edildiğinin altını çizdi.

WHO’nun, UNICEF ve Afganistan’daki ortaklarıyla, Ağustos 2021’den bu yana Afganistan’da sağlık hizmetleri sunmaya devam ettiğini söyleyen Mandhari, “WHO’nun Dubai’deki lojistik merkezi, geçtiğimiz yıl 100’den fazla ülkeye 375 kez malzeme sevkiyatı yaptı” dedi.

Mandhari söz konusu açıklamasında ayrıca şu ifadeleri kullandı;

Pandemi sırasında elde edilen kazanımları rasyonelleştirmemiz ve sürdürmemiz gerekiyor. Ülke düzeyinde bazı muazzam kapasiteler oluşturuldu. Bunların yok olmasına izin vermemeliyiz. Kapsamlı, tüm tehlikeleri dikkate alan bir yaklaşımın benimsenmesi de dahil olmak üzere, acil durumları yönetme yaklaşımımızı daha da profesyonelleştirmeliyiz. Sağlıkta acil duruma hazırlık, müdahale ve dayanıklılık için Hükümetlerarası Müzakere Organı’nın çalışmaları gibi küresel ve bölgesel girişimlerden yararlanmamız gerekiyor. Yeni nesil acil durum liderlerini inşa etmeliyiz. Acil durumlarda liderlik konusundaki üç seviyeli programımız halihazırda yaklaşık 300 uzmanı eğitmiştir.

Mandhari, “Teknik kapasitelere, kaynaklara, politikalara ve planlara ek olarak, acil durum hazırlığının ve müdahalesinin güçlendirilmesi kültürel bir değişim gerektirir. Doğu Akdeniz Bölgesi’nde o kültürü inşa ediyoruz” diye ekledi.



Diyet haplarının Kutsal Kase'si İştahı ve kas kütlesini etkilemeden yağ yakıyor

GLP-1 iğneleri, kan şekerini, iştahı ve sindirimi düzenleyen doğal bir hormonu taklit ederek çalışıyor. Ancak yeni hap, kaslardaki metabolizmayı tetikliyor (Pexels)
GLP-1 iğneleri, kan şekerini, iştahı ve sindirimi düzenleyen doğal bir hormonu taklit ederek çalışıyor. Ancak yeni hap, kaslardaki metabolizmayı tetikliyor (Pexels)
TT

Diyet haplarının Kutsal Kase'si İştahı ve kas kütlesini etkilemeden yağ yakıyor

GLP-1 iğneleri, kan şekerini, iştahı ve sindirimi düzenleyen doğal bir hormonu taklit ederek çalışıyor. Ancak yeni hap, kaslardaki metabolizmayı tetikliyor (Pexels)
GLP-1 iğneleri, kan şekerini, iştahı ve sindirimi düzenleyen doğal bir hormonu taklit ederek çalışıyor. Ancak yeni hap, kaslardaki metabolizmayı tetikliyor (Pexels)

İştahı veya kas kütlesini olumsuz etkilemeden kan şekerini düşürerek yağ yakımını artıran bir diyet hapı, hastaların ağır yan etkiler yaşamadan zayıflamasını sağlayabilir.

Tip 2 diyabet ve obezite hastaları için geliştirilen potansiyel yeni ilaç tedavisi, tablet şeklinde alınıyor ve Ozempic'le Wegovy gibi GLP-1 iğnelerinden tamamen farklı bir şekilde çalışıyor.

Bu iğneler kan şekerini, iştahı ve sindirimi düzenleyen doğal bir hormonu taklit ediyor. 

Bu enjeksiyonlar bağırsak ve beyin arasındaki açlık sinyallerini etkiliyor ancak sıklıkla iştah kaybına, kas kütlesinde azalmaya ve sindirim sorunlarına neden olarak kişinin daha halsiz veya çökmüş hissetmesine yol açabiliyor.

Ancak yeni ilaç kaslardaki metabolizmayı tetikleyerek daha fazla yağ yakmalarını sağlayarak çalışıyor.

Bu tedavi, hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalarda hem kan şekeri kontrolü hem de vücut yapısı üzerinde olumlu etkiler gösterirken günümüzün GLP-1 bazlı ilaçlarla ilişkili yan etkileri sergilemedi.

Karolinska Enstitüsü ve Stockholm Üniversitesi'nden araştırmacıların hakemli dergi Cell'de yayımladığı çalışma, 48 sağlıklı katılımcı ve tip 2 diyabet hastası 25 kişinin yer aldığı ilk klinik denemede, insanların da bu tedaviye iyi yanıt verebildiğini ortaya koydu.

Stockholm Üniversitesi Wenner-Gren Enstitüsü Moleküler Biyobilim Bölümü'nden öğretim üyesi ve çalışmanın yazarı Tore Bengtsson şöyle diyor:

Sonuçlarımız kas kütlesini kaybetmeden metabolik sağlığı iyileştirebileceğimiz bir geleceğe işaret ediyor. Kaslar, tip 2 diyabet ve obezitede önem arz ediyor ve kas kütlesi de beklenen yaşam süresiyle doğrudan ilişkili.

İlaç, araştırmacıların laboratuvarda geliştirdiği β2 (beta) agonisti türü adlı bir maddeye dayanıyor. Beta 2 agonisti ilaçlar genellikle astım tedavisinde kullanılıyor ancak kalp çarıntısı veya titreme gibi yan etkilere yol açabiliyor.

Araştırmacılar oluşturdukları molekülün, kalbi aşırı uyarmadan kaslar üzerinde olumlu bir etki yarattığını söylüyor.

Karolinska Enstitüsü Fizyoloji ve Farmakoloji Bölümü'nde yardımcı doçent olan ve araştırmanın yazarlarından Shane Wright, "Bu ilaç tamamen yeni bir tedavi yaklaşımını temsil ediyor ve tip 2 diyabet ve obezite hastaları için büyük önem taşıyabilir. Maddemiz sağlıklı kilo kaybını teşvik ediyor gibi görünüyor ve ayrıca hastalar iğne yapmak zorunda kalmıyor" diyor.

Araştırmacılar için bir sonraki adım, tedaviyi geliştiren şirket Atrogi AB'nin planlandığı klinik çalışma olacak.

Independent Türkçe