Alkol almak 60’tan fazla hastalık riskini artırıyor

Aşırıya kaçmadan alkol almak dahi sağlıkla ilgili sorunlara neden olabiliyor. (AFP)
Aşırıya kaçmadan alkol almak dahi sağlıkla ilgili sorunlara neden olabiliyor. (AFP)
TT

Alkol almak 60’tan fazla hastalık riskini artırıyor

Aşırıya kaçmadan alkol almak dahi sağlıkla ilgili sorunlara neden olabiliyor. (AFP)
Aşırıya kaçmadan alkol almak dahi sağlıkla ilgili sorunlara neden olabiliyor. (AFP)

Nature Medicine dergisinde yayımlanan yeni araştırmaya göre miktarı ne olursa olsun alkol almak, 60’tan fazla hastalıktan en az birinin yaşanma riskini artırabiliyor.

Şarku’l Avsat’ın New York Post gazetesinden aktardığı habere göre,

Oxford Üniversitesi’nden araştırmacılar, Çin’de alkolün erkekler üzerindeki etkilerini inceledi.

Araştırmacılar, daha önce alkolle bağlantılı olmayan 30’dan fazla hastalık da dahil olmak üzere, ara sıra içki içenlerin bile belirli koşullar için daha yüksek risk altında olduğu sonucuna ulaştılar.

Oxford Population Health’te bir araştırma görevlisi olan çalışmanın baş yazarı Pek Kei Im, açıklamasında “Alkol tüketimi, daha önce tanımlanandan çok daha geniş bir hastalık yelpazesiyle ters yönde ilişkilidir. Bulgularımız, bu ilişkilerin muhtemelen nedensel olduğunu gösteriyor” dedi.

Çalışmaya, Çin genelindeki 10 bölgeden, yüzde 41'i erkek 512 bin kişi katıldı.

Erkeklerin yüzde 33’ü haftada en az bir kez alkol tükettiğini kabul ederken kadınların yalnızca yüzde 2’si düzenli olarak alkol aldığını söyledi.

Alkol kullanan erkeklerin yüzde 62’si her gün içki içtiğini bildirirken, yüzde 37’si sık sık içki içtiğini itiraf etti.

Araştırma ekibi, 12 yıl boyunca katılımcıları takip ettikten sonra, alkol almanın erkeklerde 610 hastalık riskinin artmasıyla ilişkili olduğunu buldu.

Bunlardan 28’i yemek borusu kanseri, karaciğer hastalığı ve şeker hastalığı gibi içki içmeye bağlıydı. Ancak geri kalan 33’ü, mide ve akciğer kanserleri, mide ülserleri ve gut dahil olmak üzere alkolle ilgili hastalıklar olarak tanımlanmamıştı.

Her gün içme veya fazla içme gibi belirli aşırı davranışların da riskleri artırdığı kaydedildi.

Oxford Population Health’te doçent olan çalışma yazarı Iona Millwood, “Alkolün zararlı kullanımının hem Çin hem de küresel ölçekte sağlık sorunları için en önemli risk faktörlerinden biri olduğu netleşiyor” diye konuştu.

Alkol alımı, ‘ölçülü olsa bile’ bazı kanserlerle ve hatta erken ölüm dahil olmak üzere sağlık sonuçlarıyla ilişkilendiriliyor.

Buna rağmen ABD’lilerin tahminen yüzde 63’ü alkol almaya devam ediyor.

Kanada Madde Kullanımı ve Bağımlılığı Merkezi ocak ayında, içme alışkanlığı olanlar için endişe kaynağı haline gelen güncellenmiş sağlık yönergelerini açıkladı.

Kanadalı yetkililer, az miktarda olsa bile alkolün hiçbir şekilde sağlık için iyi olmadığına dikkat çekti.



Zayıflama iğneleri, migren hastalarına umut oldu

Araştırmacılar diyabet tedavisinde yaygın olarak kullanılan GLP-1 ilacı liraglutidin, migren sıklığını azaltma potansiyeli taşıdığını keşfetti (Pexels)
Araştırmacılar diyabet tedavisinde yaygın olarak kullanılan GLP-1 ilacı liraglutidin, migren sıklığını azaltma potansiyeli taşıdığını keşfetti (Pexels)
TT

Zayıflama iğneleri, migren hastalarına umut oldu

Araştırmacılar diyabet tedavisinde yaygın olarak kullanılan GLP-1 ilacı liraglutidin, migren sıklığını azaltma potansiyeli taşıdığını keşfetti (Pexels)
Araştırmacılar diyabet tedavisinde yaygın olarak kullanılan GLP-1 ilacı liraglutidin, migren sıklığını azaltma potansiyeli taşıdığını keşfetti (Pexels)

Rebecca Whittaker 

Yeni bir araştırmaya göre zayıflama iğneleri, migren hastalarının ağrısını yarı yarıya azaltabilir.

GLP-1 reseptör agonistleri diye de bilinen Ozempic ve Wegovy gibi ilaçlar, kan şekerini, iştahı ve sindirimi düzenleyen doğal hormonu taklit ederek çalışıyor.

Araştırmacılar diyabet tedavisinde sık kullanılan GLP-1 ilacı liraglutidin, migren sıklığını kayda değer derecede azaltma potansiyeli taşıdığını keşfetti.

Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Servisi'ne göre, migren Birleşik Krallık'ta yaklaşık 6 milyon kişiyi etkiliyor. Üç gün sürebilen ataklar; ağrı, mide bulantısı, kusma, baş dönmesi ve ışığa, sese ve kokulara duyarlılığa neden olabiliyor.

Napoli Üniversitesi Baş Ağrısı Merkezi'nden araştırmacılar, obezite ve kronik migreni olan 26 yetişkine liraglutid ilacı verdi.

Sonuçları 2025 Avrupa Nöroloji Akademisi (European Academy of Neurology / EAN) Kongresi'nde sunulan çalışmada, ilacı alanların başının ayda ortalama 11 gün daha az ağrıdığı tespit edildi.

Katılımcılar ayrıca ilacı aldıktan sonraki sadece iki hafta içinde yaşam kalitesi, iş, eğitim ve sosyal işlevlerde anlamlı iyileşmeler yaşadı.

Baş araştırmacı Dr. Simone Braca, "Çoğu hasta ilk iki hafta içinde kendini daha iyi hissetti ve yaşam kalitesinde kayda değer bir iyileşme olduğunu bildirdi" diyor.

Kilo kaybı orta düzeyde ve istatistiksel açıdan anlamlı olmasa da bu fayda üç aylık gözlem süresi boyunca devam etti.

Kafa içi basıncındaki hafif artışların migren ataklarıyla bağlantılı olduğuna dair kanıtlar giderek artıyor.

Bu durum, beyin ve omuriliği çevreleyen beyin-omurilik sıvısının basıncının artmasından kaynaklanıyor. Basınç artışı, ciddi kafa travması, felç, beyin tümörü veya yüksek tansiyon nedeniyle meydana gelebiliyor.

Ancak beyin-omurilik sıvısı salgısını azaltan liraglutid gibi GLP-1 reseptör agonistlerinin, idiyopatik intrakraniyal hipertansiyon (İİH) tedavisinde etkili olduğu kanıtlandı.

Çalışmaya katılan hastalar, İİH'yi elemek için papilödem (kafa içi basıncındaki artış sonucu optik disk şişmesi) ve altıncı sinir felci taramasından geçti.

Dr. Braca ve meslektaşları, GLP-1 ilaçlarının, migrenin ardındaki kilit molekül olan CGRP (kalsitonin geni ile ilişkili peptid) salımını azaltabileceğine inanıyor.

Dr. Braca, "Bu ilaçların beyin-omurilik sıvısı basıncını düzenleyerek ve kafa içi venöz sinüslerin sıkışmasını azaltarak migreni tetikleyen kritik bir peptid olan, kalsitonin geniyle ilişkili peptidin (CGRP) salımını azalttığını düşünüyoruz" diyor.

Bu da kafa içi basınç kontrolünü yepyeni, farmakolojik olarak hedeflenebilir bir yol haline getirecektir.

Araştırma makalesinin yazarları, liraglutidin tip 2 diyabet ve obezitede kullanımının yerleştiği göz önüne alındığında, nörolojide ilaçın farklı amaçla kullanıldığı umut verici bir durumun yaşanabileceğini söylüyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news