Kan pıhtıları bacakları nasıl etkiliyor?

Kan pıhtıları bacakları nasıl etkiliyor?
TT

Kan pıhtıları bacakları nasıl etkiliyor?

Kan pıhtıları bacakları nasıl etkiliyor?

Kan pıhtıları, vücudun bir yaralanma sonucu yaşanan kanamayı durdurmak üzere pıhtı oluşturarak tepki verdiği doğal iyileşme sürecinde ortaya çıkar. Bununla birlikte, kan pıhtıları bulundukları yere ve boyutlarına bağlı olarak ölümcül olabilir.

Kan pıhtıları damarlarda uygunsuz bir şekilde oluştuğunda sorunlar ortaya çıkar ve bu da komplikasyonlara yol açabilir.

Derin ven trombozu (DVT), bacaklarda kan pıhtılarının oluştuğu tıbbi bir durumdur. Peki neden oluşuyorlar ve tedavi edilmezse ne olur?

Uzman tıbbi site ‘onlymyhealth’ tarafından aktarılanlara göre, Jüpiter Hastanesi Damar Cerrahı Danışmanı Dr Shrikant Ghanwat buna ayrıntılı cevaplar veriyor.

Bacaklarda kan pıhtıları neden ve nasıl oluşur?

Araştırmalara göre, DVT, kalp krizi ve felcin ardından kardiyovasküler hastalıklara bağlı üçüncü en yaygın ölüm nedenini olurken, bu hastalık, yılda bin vakada 1.6 insidansa sahip olan yaygın bir venöz tromboembolik (VTE) bozukluğu teşkil ediyor.

Kan pıhtılarının oluşumuna çeşitli faktörler katkıda bulunabilir. Bu faktörler arasında şunlar yer alıyor:

Seyahat sırasında uzun saatler oturmak veya ameliyattan sonra uzun süreli yatak istirahati gibi hareketsizlik veya uzun süreli hareketsizlik, kan akışını azaltabilir ve pıhtı oluşumu riskini artırabilir.

ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine (CDC) göre, her yıl birçok insan uzun mesafeli uçuşlarda seyahat ediyor.

Bazıları için uzun mesafeli seyahat, DVT için önemli bir risk faktörü olabilir. Aynı şekilde bacaklardaki travma veya yaralanma da kan damarlarına zarar vererek vücudun pıhtılaşma tepkisini tetikleyebilir.

Trombofili gibi belirli kan bozuklukları, kan pıhtılaşması olasılığını artırır. Korean Circulation Journal’da yayınlanan bir araştırmaya göre, tekrarlayan DVT durumunda, pozitif bir aile geçmişi veya olağandışı bir durum, kalıtsal trombofiliyi düşündürebilir ve araştırma gerektirebilir. Diğer yandan, hamilelik sırasında veya doğum kontrol hapı alırken yaşananlar gibi hormonal dalgalanmalar da kanın pıhtılaşmasını etkileyebilir.

Bacaklardaki pıhtıların belirtileri

Bacaklardaki kan pıhtılarının bazı yaygın belirti ve semptomları şunları içerir:

- Özellikle ayakta dururken veya yürürken bacakta derin, kalıcı bir ağrı veya hassasiyetin olduğu, bacakta açıklanamayan şişlik.

- Etkilenen bölgede daha belirgin veya şişmiş damarlarla birlikte cildin kızarıklığı, renginin solması veya cildin ısınması.

Bu semptomlardan herhangi birini yaşarsanız, olası komplikasyonları önlemek için derhal tıbbi yardım almanız ve bir damar cerrahına muayene olmanız önemlidir.

Dr. Ghanwat, “DVT’nin en korkulan komplikasyonu, bir kan pıhtısı kopup akciğerlere ilerleyip pulmoner arterlerde tıkanmaya neden olduğunda meydana gelir, bu Pulmoner Emboli (PE) olarak da bilinir” dedi. Uzman doktor “Bu, hayatı tehdit edici olabilir ve acil tıbbi müdahale gerektirir” ifadeleri ile uyarıda bulunuyor. Ayrıca, DVT tedavi edilmezse etkilenen damarlardaki kapakçıklarda hasara neden olarak kronik venöz yetmezliğe yol açabileceğini belirten Ghanwat “Bu durum post-trombotik sendrom olarak bilinir ve kalıcı bacak ağrısına neden olabilir” ifadelerini sözlerine ekledi.

Araştırmalara göre DVT’den iki yıl sonra hastaların yüzde 43’ünde post-trombotik sendrom ortaya çıkıyor. Bununla birlikte, DVT'nin tekrarlama riski yüksektir ve tanıdan sonraki bir ay içinde DVT vakalarının yaklaşık yüzde 6’sında ve PE vakalarının yüzde 12’sinde ölüm meydana geldiği gözlemlenmiştir.

Dikkat edilmesi gereken diğer risk faktörleri

Kan pıhtısı ile ilgili sorunların çoğu herhangi bir komplikasyon olmadan çözülür. Yine de, bacaklardaki kan pıhtıları veya DVT tedavi edilmediği takdirde ciddi ve potansiyel olarak yaşamı tehdit eden bir durum olabilir.

Bu nedenle, erken teşhis ve acil tıbbi müdahale için DVT ile ilişkili risk faktörlerini ve semptomları anlamak önemlidir. Dr. Ghanwat “Herhangi bir DVT semptomu yaşarsanız, PE ve post-trombotik sendrom gibi komplikasyonları önlemek için derhal tıbbi yardım alın” diyor ve “Unutmayın, zamanında müdahale sağlığını korumada ve kan pıhtılarının sağlığınız üzerindeki etkisini azaltmada büyük fark yaratabilir. Konu hakkında dikkatli olun ve sağlığınıza öncelik verin” diyerek sözlerini sonlandırdı.



Kalp krizi ölümleri 50 yılda yüzde 90 azaldı: Uzmanlar üç hastalık riskine dikkat çekiyor

Uzmanlar, aritmi, kalp yetmezliği ve hipertansif kalp hastalığı kaynaklı ölümlerin arttığı uyarısı yapıyor (Unsplash)
Uzmanlar, aritmi, kalp yetmezliği ve hipertansif kalp hastalığı kaynaklı ölümlerin arttığı uyarısı yapıyor (Unsplash)
TT

Kalp krizi ölümleri 50 yılda yüzde 90 azaldı: Uzmanlar üç hastalık riskine dikkat çekiyor

Uzmanlar, aritmi, kalp yetmezliği ve hipertansif kalp hastalığı kaynaklı ölümlerin arttığı uyarısı yapıyor (Unsplash)
Uzmanlar, aritmi, kalp yetmezliği ve hipertansif kalp hastalığı kaynaklı ölümlerin arttığı uyarısı yapıyor (Unsplash)

Yeni bir çalışma ABD'de kalp krizi ölümlerinin 50 yılda yaklaşık yüzde 90 azaldığını ancak diğer kalp rahatsızlıklarının yükselişe geçtiğini gösteriyor.

Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden araştırmacılar Journal of the American Heart Association'da çarşamba günü yayımlanan çalışmada, 1970-2022 döneminde 25 yaş ve üstü yetişkinler arasında kalp hastalığına bağlı ölüm oranlarını yaşa göre analiz etti.

Araştırmacılar genel kalp hastalığı ölümlerinin 50 yılda yüzde 66 azaldığını, bunun başlıca nedeninin kalp krizi ölümlerindeki yüzde 89'luk düşüş olduğunu tespit etti.

Kalp krizi 1970'te kalp hastalığından kaynaklı ölümlerinin yarısından fazlasından sorumluyken, 2022'ye gelindiğinde üçte birinden daha azını oluşturuyordu.

Kaliforniya'daki Stanford Tıp Fakültesi'nde iç hastalıkları asistanlığında ikinci yılında olan Sara King, başyazarı olduğu çalışma hakkında, "Son 50 yılda yaşanan bu gelişme, kalp krizi ve diğer iskemik kalp hastalığı türlerinin tedavisinde elde edilen inanılmaz başarıları yansıtıyor" diyor.

İnsanların, bir zamanlar idam fermanı olarak görülen ilk akut kardiyak olaylardan kurtulmasını sağlama yolunda büyük adımlar atıldı.

Olay yerindeki daha fazla kişinin kalp masajı yapması, erken kalp krizi belirtilerine dair farkındalığın artması, tedavilerin iyileştirilmesi ve sigara yasağı gibi gelişmeler kalp krizi ölümlerinin azalmasına katkı sağladı.

Ancak uzmanlar, kalp krizinden kurtulan kişi sayısı artarken, diğer kalp hastalığı türlerinin yükselişe geçtiğine dair uyarıyor.

Kalbin çok hızlı, çok yavaş ya da düzensiz atması anlamına gelen aritmiden kaynaklanan ölümler yüzde 450, kalp yetmezliğinden kaynaklanan ölümlerse yüzde 146 oranında arttı.

Hipertansif kalp hastalığı ölümleri ise uzun süreli yüksek tansiyonun etkisiyle yüzde 106 oranında arttı. Araştırmacılar bu yükselen ölüm nedenlerini ABD'deki obezite, diyabet ve yüksek tansiyona bağlıyor.

ABD'deki obezite oranı 1970'ten 2022'ye kadar yüzde 15'ten yüzde 40'a yükseldi. Yetişkinlerin neredeyse yarısı artık tip 2 diyabet hastası ve yüksek tansiyon oranları 1978'den 2022'ye kadar yüzde 30'dan neredeyse yüzde 50'ye çıktı.

Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde araştırmadan sorumlu dekan yardımcısı ve öğretim üyesi olan, çalışmanın kıdemli yazarı Dr. Latha Palaniappan şöyle diyor: 

Artık vakaları önleyerek insanların güçlü, sağlıklı kalplerle yaşlanmasını sağlamaya odaklanmak gerekiyor ve önleme çalışmaları çocukluk kadar erken bir dönemde başlayabilir.

Amerikan Kalp Derneği'nin "Hayatın Temel 8'i" listesi, kalp hastalığı riskini azaltmak için atılması gereken temel adımları şöyle özetliyor: sağlıklı beslenmek, kilo kontrolü, sigarayı bırakmak, daha fazla egzersiz yapmak, uykuyu iyileştirmek ve sağlıklı kolesterol, kan basıncı ve kan şekeri seviyelerini korumak.

Independent Türkçe