Genetikçiler keşfetti: Sigara akıl sağlığı riskini yüzde 250 artırıyor

Sigarayla ilişkilendirilen genler de tespit edildi

Sigaranın sağlığa zararı, birçok çalışmayla ortaya konmuştu (Unsplash)
Sigaranın sağlığa zararı, birçok çalışmayla ortaya konmuştu (Unsplash)
TT

Genetikçiler keşfetti: Sigara akıl sağlığı riskini yüzde 250 artırıyor

Sigaranın sağlığa zararı, birçok çalışmayla ortaya konmuştu (Unsplash)
Sigaranın sağlığa zararı, birçok çalışmayla ortaya konmuştu (Unsplash)

Danimarka'da yapılan araştırmaya göre sigara içmek, ruh sağlığını bozuyor ve zihinsel rahatsızlıklara neden oluyor.

Aarhus Üniversitesi'nden bilim insanları, Birleşik Krallık merkezli biyolojik veri bankası Biobank'teki 350 bin kişiye ait genetik verileri inceledi. 

Araştırmayı yürüten Doug Speed, verilerini kullandıkları kişilerin yüzde 90'ının 20 yaşından önce sigara içmeye başladığını ve genellikle 30'larından sonra zihinsel rahatsızlıklar nedeniyle hastanede tedavi gördüklerini söyledi.

Speed, "Sigara içmek zihinsel rahatsızlıklara neden oluyor. Sigara tabii ki tek neden değil fakat akıl hastalığı sebebiyle hastaneye yatma riskini yüzde 250 oranında artırdığı gözlemlendi" dedi. 

Kanadalı iki araştırmacıyla çalışan bilim insanı, sigaranın özellikle depresyon ve bipolar bozukluğa yol açtığına da dikkat çekti.

Speed, tütün mamullerini tüketenlerde "sigarayla ilişkilendirilen" genlerin olduğunu gözlemlediklerini de söyledi. 

Araştırmacı, "Sigarayla ilişkili genleri taşıyan ancak sigara içmeyen kişilerde, bu genleri taşıyan ve sigara içen kişilere kıyasla ruhsal bozuklukların ortaya çıkma olasılığı daha düşük" ifadelerini kullandı.

Öte yandan bilim insanı, sigaranın ruh sağlığının bozulmasına yol açtığı biyolojik mekanizmanın henüz tam anlaşılamadığını belirtti.

Independent Türkçe



Tatlı düşkünlüğü depresyona yol açabilir

Uzmanlar, yüksek miktarda işlenmiş şeker içeren pastane ürünlerine karşı dikkatli olma uyarısı yapıyor (Pexels)
Uzmanlar, yüksek miktarda işlenmiş şeker içeren pastane ürünlerine karşı dikkatli olma uyarısı yapıyor (Pexels)
TT

Tatlı düşkünlüğü depresyona yol açabilir

Uzmanlar, yüksek miktarda işlenmiş şeker içeren pastane ürünlerine karşı dikkatli olma uyarısı yapıyor (Pexels)
Uzmanlar, yüksek miktarda işlenmiş şeker içeren pastane ürünlerine karşı dikkatli olma uyarısı yapıyor (Pexels)

Bilim insanları çok fazla tatlı yemenin depresyona yol açabileceğini tespit etti. 

Özellikle işlenmiş şeker, diyabet ve kalp hastalıklarına yakalanma riskini artırmak gibi sağlık sorunlarına yol açtığı için tavsiye edilmiyor. 

Birleşik Krallık'ta yapılan yeni bir araştırmadaysa hamur işlerinden gazlı içeceklere, şekerli gıdalara düşkün olanların ruh sağlığının da tehlike girdiği ortaya kondu. 

Journal of Translational Medicine adlı hakemli dergide yayımlanan çalışmada, ülke genelindeki yurttaşların sağlık verilerini içeren Birleşik Krallık Biyobankası'ndan 180 bin kişinin beslenme alışkanlıkları incelendi.

Yapay zekadan yararlanan araştırmacılar, katılımcıları üç gruba ayırdı: hayvansal ve şekerli gıdaları az tüketip meyve ve sebze ağırlıklı beslenenler; bitkisel, hayvansal ve şekerli de dahil her şeyden yiyenler ve sağlıklı besinleri genellikle es geçip çoğunlukla şekerli gıdalar tüketenler.

Katılımcıların kan örneklerini inceleyen araştırmacılar, belirledikleri 2 bin 923 protein ve 168 metabolitin nasıl bir değişkenlik gösterdiğini analiz etti.

Proteinler enfeksiyonlarla savaşmaktan, kasları gevşetmeye kadar her türlü işi yaparken, metabolitler de vücuttaki sindirim gibi süreçler sırasında üretilen küçük molekülleri ifade ediyor.

Bilim insanları bu maddelere dair verilere bakarak kişinin biyolojik değerleri hakkında kapsamlı bir resim elde edebiliyor.

Araştırmacılar tatlıya düşkün grubun, depresyona yakalanma riskinin yüzde 31 daha yüksek olduğunu tespit etti. 

Ayrıca bu kişilerin diyabet ve kalp hastalığı riski de yüksek çıkarken, sağlıklı grupta bu tehlike çok daha düşüktü. Her şeyden yiyen katılımcıların sağlık riskleri de ortalama seviyedeydi.

Bulgular özellikle işlenmiş şeker içeren gıdaların ruh sağlığı üzerinde de ciddi sorunlara yol açabileceğine dikkat çekiyor. 

Surrey Üniversitesi'nden Prof. Nophar Geifman, liderliğini üstlendiği çalışmanın bulguları hakkında "İşlenmiş şeker birçok kişinin beslenmesinde önemli bir faktör ve bu sonuçlar, toplum olarak bir şeyi yemeden önce düşünmemiz gerektiğinin bir diğer kanıtını sunuyor" diyerek ekliyor:

Kimse başkalarına ne yapması gerektiğini söylemek istemez, bizim işimiz sadece halkı bilgilendirmek.

Independent Türkçe, Study Finds, Science Daily, Journal of Translational Medicine