Esrar bağımlılığı kalp krizi riskini yüzde 60 artırıyor

Kanada'da keyif amaçlı esrar kullanımı 2018'de yasallaştırılmıştı (Reuters)
Kanada'da keyif amaçlı esrar kullanımı 2018'de yasallaştırılmıştı (Reuters)
TT

Esrar bağımlılığı kalp krizi riskini yüzde 60 artırıyor

Kanada'da keyif amaçlı esrar kullanımı 2018'de yasallaştırılmıştı (Reuters)
Kanada'da keyif amaçlı esrar kullanımı 2018'de yasallaştırılmıştı (Reuters)

Kanada'da yapılan bilimsel araştırmada, esrar bağımlılığının kalp krizi ve inme riskini yüzde 60 artırdığı ortaya kondu.

Alberta eyaletinde yer alan Calgary Üniversitesi'nden bilim insanlarının araştırmasında, 8 yıllık bir sürede yaklaşık 60 bin Kanadalıdan elde edilen veriler kullanıldı. Bu kişilerden yarısı esrar bağımlısıyken, diğer yarısında böyle bir durum yoktu. 

Addiction adlı hakemli bilimsel dergide çarşamba günü yayımlanan çalışmada, esrar bağımlılığından mustarip katılımcılardan yüzde 2,4'ünün Ocak 2012-Aralık 2019'de hayatlarında ilk kez kardiyovasküler rahatsızlık geçirdikleri gözlemlendi. 

Bunlar arasında kalp krizi, inme, kalp ritmi bozukluğu ve periferik damar hastalığı gibi sorunlar yer alıyor.

Araştırmaya göre esrar kullanan kişilerin yüzde 27 ila 34'ü maddeye bağımlı hale gelebiliyor.

Öte yandan Calgary Üniverstesi'nden Anees Bahji, çalışmadaki verilerin sadece örnek teşkil ettiğine ve söz konusu rahatsızlıkların oluşumunda başka unsurların da rol oynayabileceğine dikkat çekerek, "Bu bulguların gözlemsel olduğunu ve elimizdeki verilere dair bir bakış açısı sağladığını vurgulamak önemli. Doğrudan bir neden-sonuç ilişkisi kurulamadı" dedi. 

Independent Türkçe, New York Post, Forbes



Zayıflama iğnesi kullanan yıldız, görmekte zorlanıyor

(Reuters)
(Reuters)
TT

Zayıflama iğnesi kullanan yıldız, görmekte zorlanıyor

(Reuters)
(Reuters)

Adam White @__adamwhite 

Robbie Williams, görme yetisinin kötüleşmesine zayıflama iğnelerinin yol açtığını düşünüyor.

Angels'la tanınan şarkıcı kilosunu kontrol etmek için birkaç yıldır bu iğneleri kullanıyor ancak yan etkilerinden birinin, görüşünde hafif bulanıklık olabileceğini söylüyor.

The Sun'a konuşan Williams "Bu yazıyı okuyanları olası riskler hakkında uyarmak ve araştırma yapmalarını sağlamak istiyorum" dedi.

Bu iğneleri epey erken kullanmaya başladım ama gözlerimin çok iyi görmediğini de fark ediyorum.

Williams, konserlerindeki bazı seyircileri seçemediğini ve yakın zamanda katıldığı bir futbol maçında oyuncuların kendisine "yeşil sahadaki lekeler" gibi göründüğünü açıkladı. Bunun sonucunda gözlük numarasını da değiştirmek zorunda kalmış.

Şarkıcı "Herkes bunu yaşıyor çünkü insanlara 'Bulanık, değil mi?' diyorum" ifadelerini kullandı. 

Ve onlar da 'Hadi be, o şeyden mi?' diyor.

6 yıl boyunca 17 bin hastayı analiz eden 2024 tarihli bir araştırma, Ozempic ve Wegovy gibi zayıflama iğnesi markaları altında satılan semaglutid reçete edilen kişilerin, bir gözde görme kaybına yol açabilen ciddi ancak nadir bir göz hastalığına yakalanma olasılığının 7 kat daha fazla olduğunu saptamıştı. Ancak araştırma, gerçekten de semaglutidin bu hastalığa neden olduğunu kanıtlayamamış ve bu etkiyi yaşayan kişi sayısının az olduğunu kabul etmişti.

2023'te Williams, o dönemde yaşadığı kilo kaybının enjeksiyon kullanımından kaynaklandığını ve depresyon geçirdiği için bunun tıbbi bir gereklilik olduğunu açıklamıştı. The Times'a konuşan şarkıcı "Bebeğim, Ozempic kullanıyorum" demişti. 

Yani Ozempic gibi bir şey. Noel mucizesi gibi.

"Bana tip 2 öz nefret teşhisi kondu" diye eklemişti. 

Daha kilolu olmak, ruh sağlığım üzerinde şoke edici derecede felaket bir etki yaratıyor. İç sesim benimle, Katie Hopkins'in şişman insanlar hakkında konuştuğu gibi konuşuyor. Bu insanı delirten bir şey.

Williams sözlerine "Vücut dismorfisi olan insanlar, biri görünüşleriyle ilgili endişe duyduğunu söyleyince 'Başardım' der. İnsanlar 'Çok zayıfsın, endişeleniyoruz' dediğinde, bu benim kafamda 'Turnayı gözünden vurdum, vaat edilen topraklara ulaştım' diye yankılanıyor" diye devam etmişti.

Geçen yıl bir biyografik filmde hayat hikayesi bir şempanze aracılığıyla anlatılan Williams, ekimde İstanbul'da vereceği konserin kamu güvenliğini koruma gerekçesiyle iptal edildiğini duyurmuştu.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment


İğne gerektirmeyen boğmaca aşısı geliştirildi

Boğmaca, akciğerleri ve solunum yollarını etkileyerek bebeklerde ciddi hastalıklara ve ölüme neden olabilir (CDC/AP)
Boğmaca, akciğerleri ve solunum yollarını etkileyerek bebeklerde ciddi hastalıklara ve ölüme neden olabilir (CDC/AP)
TT

İğne gerektirmeyen boğmaca aşısı geliştirildi

Boğmaca, akciğerleri ve solunum yollarını etkileyerek bebeklerde ciddi hastalıklara ve ölüme neden olabilir (CDC/AP)
Boğmaca, akciğerleri ve solunum yollarını etkileyerek bebeklerde ciddi hastalıklara ve ölüme neden olabilir (CDC/AP)

Bilim insanları iğne enjeksiyonu gerektirmeyen ve burundan uygulanabilen bir boğmaca aşısı geliştirdi.

Trinity College Dublin'den bir araştırma ekibi, burundan uygulanarak yalnızca ağır hastalığı önlemekle kalmayıp aynı zamanda bakteriyel bulaşı da dizginleyen bir aşı üretti.

Bu gelişme, pertussis diye de bilinen boğmaca vakalarının hızla arttığı bir dönemde kaydedildi. Birleşik Krallık Sağlık Güvenliği Ajansı'nın (UKHSA) son verilerine göre bu yılın ocak ve haziranı arasında, bu son derece bulaşıcı hastalığın görüldüğü 500'den fazla vaka bildirildi ve bunlardan 8'i üç aylıktan küçük bebeklerdi.

Mevcut boğmaca aşıları hayat kurtarsa da ciddi sınırlamaları var. Bebekleri ağır hastalıktan koruyorlar ancak burun ve boğazda bakterilerin yerleşmesini engelleyemiyorlar; bu da hastalığın toplum içinde yayılmasına neden oluyor.

Ancak yeni aşı, doğrudan enfeksiyon bölgesine bağışıklık kazandırarak daha güçlü koruma sağlayabiliyor.

Trinity'deki Biyokimya ve İmmünoloji Fakültesi'nden Profesör Kingston Mills, "Koruyucu bağışıklık yolaklarına dair anlayışımızı, kökten farklı bir aşı geliştirmek için kullandık" diyor.

Enfeksiyonların başladığı yer olan solunum mukozasında bağışıklığı uyararak daha güçlü bir koruma sağlayabilir ve belki de toplum içi bulaşmayı engelleyebiliriz.

Hakemli dergi Nature Microbiology'de yayımlanan bulgular, yeni aşılama yöntemlerine yönelik küresel çaptaki acil ihtiyacı vurguluyor.

Araştırmacılar, aşı için antibiyotikle inaktive edilmiş Bordetella pertussis (antibiotic-inactivated Bordetella pertussis / AIBP) kullandı. Bu yaklaşım, antibiyotik kullanılarak bakterilerin öldürülmesini ve solunum yolundan uygulanabilen bir tam hücreli aşının oluşturulmasını içeriyor.

Araştırmacılar aşıyı burundan uygulayarak bunun, akciğer ve üst solunum yolunda vücudun mikroplarla savaşmasını sağlayan T hücrelerini, istenmeyen iltihaplanmayı tetiklemeden aktive ettiğini saptadı.

Fareler üzerinde yapılan klinik öncesi çalışmalarda AIBP, akciğer ve burun boşluğu enfeksiyonlarına karşı koruma sağlayarak mevcut boğmaca aşılarından daha iyi performans gösterdi.

Bu bulgular, AIBP'nin hem tek başına yeni nesil boğmaca aşısı olabileceğine hem de solunum yolu hastalıklarına yol açan diğer patojenlere yönelik başka aşılar için bir başlangıç ​​noktası görevi görebileceğine işaret ediyor. Ancak insanlarda kullanılabilmesi için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.

Boğmaca, akciğerleri ve solunum yollarını etkileyerek bebeklerde ağır hastalıklara ve ölüme neden olabilir.

Enfeksiyon adını, çocukların ağır öksürük nöbetleri arasında nefes almaya çalışırken çıkardıkları keskin, ıslıklı sesten alıyor.

Öksürük ve hapşırma yoluyla havaya karışan damlacıklar yoluyla yayılan boğmaca; zatürreye, beyin hasarına, kalp ve akciğer yetmezliğine ve ölüme yol açabilir.

UKHSA'e göre İngiltere'de çocuklardaki aşı kullanımı halihazırda 15 yılın en düşük seviyesinde.

İngiltere'de bu yıl ilkokula başlayan neredeyse 5 çocuktan biri boğmaca, çocuk felci, tetanos ve difteri gibi hastalıklara karşı tam olarak korunmuyor.

Hamile kadınlar arasındaki aşı olma oranları da uzun vadede düşüş gösterdi. Aşılanma oranı 2016'da yüzde 76'yla zirveye ulaşmış ancak geçen yıl marta gelindiğinde yüzde 59'a düşmüştü. Geçen yılki boğmaca ölümlerinin ardından aşılanma oranı yüzde 73'e yükselse de bir önceki zirvenin altında kaldı.

Independent Türkçe


Kovid-19 enfeksiyonu kalp için aşıdan daha tehlikeli

Kovid-19 enfeksiyonu kalp için aşıdan daha tehlikeli
TT

Kovid-19 enfeksiyonu kalp için aşıdan daha tehlikeli

Kovid-19 enfeksiyonu kalp için aşıdan daha tehlikeli

Bu ayın ilk haftasında The Lancet Child and Adolescent Health dergisinde yayınlanan yeni bir çalışma, Kovid-19'a (koronavirüs) yakalandıktan sonra uzun bir süre kalp sağlığına yönelik hastalık riskleri olduğu ortaya koydu. Çalışmada bu risklerin virüse karşı aşı olmanın getirdiği risklerden çok daha büyük olduğu vurgulandı.

14 milyon çocuğun ve ergenin verileri analiz edildi

İngiltere'nin Edinburgh şehrinin Cambridge ilçesindeki University College London (UCL) üniversitesinden araştırmacılar, 18 yaşın altındaki 14 milyon çocuk ve ergen üzerinde yapılan bu çalışmanın, bu yaş aralığında türünün en kapsamlısı ve en büyüğü olduğunu açıkladı.

Bilim insanları, İngiltere’de 1 Ocak 2020 ile 31 Aralık 2022 tarihleri arasında bu hastalıkla ilgili elektronik ortama aktarılan sağlık verilerini analiz etti ve bu grupta hastalığın ortaya çıkmasıyla ilişkili tüm koşulları, tanı konulduğu andan itibaren iyileşme süresini ve komplikasyonların ortaya çıkıp çıkmadığını inceledi. Ayrıca, çocukların yaklaşık yüzde 98'ini kapsayan, kullanılan aşı türünü de araştırdılar.

Kovid-19 aşısı ve kalp kası iltihaplanması riski

Araştırmacılar, farklı Kovid-19 aşıları ile kalp kası iltihaplanması (miyokardit) riski arasındaki ilişkinin, aşı yapıldıktan sonra riskin kısa vadede artmasıyla bağlantılı olduğunu ve virüs enfeksiyonu gibi uzun vadeli bir durum olmadığını doğruladı.

Kanın pıhtılaşması ve trombositler

Şarku’l Avsat’ın The Lancet Child and Adolescent Health dergisinden aktardığına göre çalışmada Kovid-19 enfeksiyonundan kaynaklanan özellikle kalp ve kan damarları ile ilgili olarak, arter ve venlerdeki kan pıhtıları, düşük kan trombosit seviyeleri, kalp kası iltihabı veya kalbi çevreleyen doku iltihabı ve çeşitli iltihaplı durumlar dahil olmak üzere nadir komplikasyonların tüm kısa ve uzun süreli riskler ele alındı. Ayrıca, bunu önlemek için kullanılan aşı da incelendi.

Kovid-19 sonrası kalp hastalığından kaynaklanan komplikasyonlar nadir olmakla birlikte, çocuklar ve ergenlerde enfeksiyon sonrası kalp problemleri geliştirme olasılığı yetişkinlere göre daha yüksekti. Bu riskler bu grupta yetişkinlerden çok daha uzun süre devam etti.

Bu dönemde, yaklaşık 3,9 milyon çocuk ve ergene ilk kez Kovid-19 teşhisi koyuldu. Bunların 3,4 milyonuna çalışma süresince (5 ila 18 yaş grubu için kullanılan başlıca aşı olan) Pfizer-BioNTech aşısından bir doz yapıldı.

Risk oranı

Kovid-19 teşhisi konulmasından sonra, riskler ilk dört hafta içinde en yüksek seviyedeydi ve Kovid-19 teşhisi konmamış çocuk ve ergenlere kıyasla birçok vakada bu oran 12 aya kadar yüksek seviyede kaldı.

Buna karşın araştırmacılar, aşılama sonrasında bu hastalığa yakalanmamış çocuk ve ergenlere kıyasla, sadece ilk dört hafta boyunca miyokardit riskinde kısa süreli bir artış gözlemlediler. Risk daha sonra çalışma döneminin başlangıcındaki seviyeye geri döndü.

Kovid-19 enfeksiyonu altı ay içinde, teşhis konulan 100 bin çocuk ve ergen başına 2,24 ek miyokardit vakasına neden oldu. Aşılananlar arasında ise 100 bin çocuk ve ergen başına sadece 0,85 ek vaka görüldü.

Kovid-19 enfeksiyonunun yol açtığı riskler, aşının yol açtığı komplikasyonlardan daha fazla

Çalışmada elde edilen bulgulara göre kalp problemleri ve kanda pıhtılaşma gibi tıbbi komplikasyon riskleri, aşıdan sonra olduğundan daha şiddetli ve uzun süreli olarak Kovid-19 enfeksiyonundan sonra ortaya çıkıyor. Başka birkaç çalışma daha Kovid-19 aşılarının çocukları bu virüsün enfeksiyonundan etkili bir şekilde koruduğunu ve teşhis alsalar bile semptomların o kadar şiddetli olmadığını gösterdi.