Travmatik anıların yeni tecrübelerle aynı şekilde algılandığı tespit edildi

Hüzünlü deneyimler farklı bölgeleri aktifleştiriyor

Araştırmacılardan Daniela Schiller, beynin hüzünlü ve travmatik anılarda farklı bir şekilde çalıştığını söyledi (Unsplash)
Araştırmacılardan Daniela Schiller, beynin hüzünlü ve travmatik anılarda farklı bir şekilde çalıştığını söyledi (Unsplash)
TT

Travmatik anıların yeni tecrübelerle aynı şekilde algılandığı tespit edildi

Araştırmacılardan Daniela Schiller, beynin hüzünlü ve travmatik anılarda farklı bir şekilde çalıştığını söyledi (Unsplash)
Araştırmacılardan Daniela Schiller, beynin hüzünlü ve travmatik anılarda farklı bir şekilde çalıştığını söyledi (Unsplash)

ABD'li bilim insanlarının yaptığı bir araştırmaya göre, insan beyni travmatik anıları, hüzünlü anılardan daha farklı bir şekilde algılıyor.

Hakemli bilimsel dergi Nature Neuroscience'de 30 Kasım'da yayımlanan araştırmaya göre, kişi travmatik deneyimlerini hatırladığı zaman beynin hafızayla ilgili bölümü aktive olmuyor. 

Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) yaşayanların geçmiş deneyimleri, günlük hayatlarındaki aktivitelerinden çevreleriyle olan iletişimlerine kadar birçok şeyi etkileyebilir.

Yale Üniversitesi ve Icahn Tıp Fakültesi'nden araştırmacılar, çalışmaya katılan 28 kişiye, onlara ait kaydedilmiş anılarını dinletti. Bilim insanları aynı anda beyin taraması yaptı. 

Kaydedilen anılardan bazıları hüzünlü ve travmatik, bazıları da nötrdü.

Çalışmada, sevilen bir aile üyesinin ölümünü dinleyen katılımcıların beyinlerinde, anıları depolayan hipokampus bölgesinin çok aktif olduğu görüldü.

Fakat çalışmada, aynı kişilerin cinsel saldırı, yangın, silahlı saldırı, terör gibi travmatik anılarını dinlediği zaman beynin hipokampüs bölümünün aktif çalışmadığı ortaya kondu.

Daniela Schiller, "Travmatik olayları dinlediği zaman beyin, anıları hatırladığını düşünmüyor. Beyin hareketleri, şimdiki zamanın içindeymiş gibi görünüyor" dedi.

Çalışmaya göre travmatik anılar, anı olarak değil şimdiki ana hükmeden önceki yaşanmışlıkların parçaları gibi değerlendiriliyor.

Çalışmada travmatik anıların beynin farklı bir bölgesini çalıştırdığı görüldü. Arka singulat korteks adı verilen bölge, kişinin kendisine yönelik düşüncelerin yoğrulduğu ve hayal kurduğu yer. 

Schiller, "Kişinin TSSB semptomları ne kadar şiddetliyse bu bölgenin daha fazla aktive olduğu görüldü" dedi. 

Elde edilen bulgular tedavilere katkı sunabilir

Öte yandan araştırmanın bulguları, TSSB hastalarının travmatik deneyimlerini hatırlarken neden zorluk çektiğinin anlaşılmasına da yardımcı olabilir.

Çalışmanın yazarlarından Prof. Ilan Harpaz-Rotem, yeni bulguların TSSB tedavilerinde hafızanın yeniden ele alınmasının kritik olduğunu gösterdiğini söylüyor. 

Buna göre uygulanacak tedavi yöntemlerinde travmatik olaylar, hüzünlü anılara dönüştürülerek kişinin gündelik hayatında yaşadığı tehdit hissinin  ortadan kaldırılmasına yardımcı olabilir.
 

Independent Türkçe, New York Times, Popular Science



3 soruda Çin'de yayılan HMPV virüsü

Soğuk algınlığı benzeri semptomları olan kişilerin, maske takması veya öksürüp hapşırırken ağzıyla burnunu kapatması, HMPV gibi virüslerin yayılmasını engelleyebilir (Pexels)
Soğuk algınlığı benzeri semptomları olan kişilerin, maske takması veya öksürüp hapşırırken ağzıyla burnunu kapatması, HMPV gibi virüslerin yayılmasını engelleyebilir (Pexels)
TT

3 soruda Çin'de yayılan HMPV virüsü

Soğuk algınlığı benzeri semptomları olan kişilerin, maske takması veya öksürüp hapşırırken ağzıyla burnunu kapatması, HMPV gibi virüslerin yayılmasını engelleyebilir (Pexels)
Soğuk algınlığı benzeri semptomları olan kişilerin, maske takması veya öksürüp hapşırırken ağzıyla burnunu kapatması, HMPV gibi virüslerin yayılmasını engelleyebilir (Pexels)

Çin'de insan metapnömovirüsü (HMPV) vakalarındaki artış geniş çapta endişe yaratıyor.

Sosyal medyada HMPV ve influenza A vakaları sonucu hastanelerin dolup taştığı öne sürülerek durum Kovid-19 pandemisine benzetiliyor. 

Ancak Çinli sağlık yetkilileri ve Dünya Sağlık Örgütü henüz acil durum ilan etmedi. 

Diğer yandan Çin Komünist Partisi'ne ait China Daily, HMPV vakalarının 14 yaş ve altındaki çocuklarda artış gösterdiğini aralık sonunda aktarmıştı. 

Birleşik Krallık merkezli Reuters da vakalarda artış olduğunu bildirmişti.

Fakat halihazırda durumun boyutu ve nedeni belirsizliğini koruyor.

1) HMPV nedir?

İnsan metapnömovirüsünün (HMPV) yeni ortaya çıktığı iddia edilse de virüs ilk 2001'de tanımlanmıştı.

Respiratuar sinsityal virüsle (RSV) aynı ailede yer alan HMPV, soğuk algınlığı benzeri belirtilere sahip. 

Öksürük, ateş, burun akıntısı ve boğaz ağrısı gibi semptomlara yol açan virüs, genellikle hafif seyrediyor.

Ancak bazı durumlarda bronşit veya zatürre gibi daha ciddi akciğer hastalıklarına yol açabiliyor.

Uzmanlar; çocuklar, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf kişilerin daha yüksek risk altında olduğunu söylüyor. 

HMPV, kış mevsimi ve ilkbaharın başlarında daha yaygın görülüyor.

2) Diğer ülkeler endişenmeli mi?

Kovid-19 pandemisinin arkasındaki SARS-CoV-2'nin ilk Çin'de ortaya çıkmasının da etkisiyle HMPV vakalarındaki mevcut eğilim dünya genelinde endişelere yol açıyor. 

Ancak uzmanlar HMPV'nin yeni bir virüs olmadığının altını çiziyor. 

Birleşik Krallık'taki Warwick Üniversitesi'nden virolog Andrew Easton "HMPV, yüzyılın başında keşfedilmesinden beri dünya genelinde risk altındaki nüfusta önemli bir sorun olarak kabul ediliyor" diyerek ekliyor: 

Bu riskin derecesi yaklaşık 25 yıldır büyük ölçüde aynı kaldı.

Özellikle bir yaşından küçük çocukların risk altında olduğunu söyleyen Easton, bunun RSV ve grip için de geçerli olduğunu ekliyor. 

Kaygıların baş göstermesinin ardından Hindistan sağlık yetkilileri de ülkede olağandışı bir durum yaşanmadığını açıkladı. 

Solunum yolu hastalıklarına dair verileri analiz eden yetkililer, 2024'te ciddi bir artış görülmediğini ifade ediyor.

Sağlık Bakanlığı, Türkiye'deki durumla ilgili bir açıklama yapmadı. 

Diğer yandan daha ciddi bir durumun sözkonusu olup olmadığını anlamak için Çin'deki artışın sebebinin belirlenmesi gerekiyor.

Easton, "Enfeksiyon modellerindeki değişiklikleri tespit etmek ve ardından potansiyel nedenlerin neler olduğunu belirlemek önemli" diyor: 

Enfekte kişilerin davranışlarındaki bir değişikliğin mi daha fazla vakaya yol açtığını, yoksa virüsteki bir değişikliğin mi enfekte bireylerin sayısının artmasına neden olduğunu değerlendirmeliyiz.

Virolog muhtemelen virüsün mutasyon geçirmediğini düşünse de emin olmak için genetik incelemeye ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor.

Ayrıca China Daily, Çin'de bu kış solunum yolu enfeksiyonlarının son yıllara göre daha az görüldüğünü aktarmıştı. 

3) HMPV'den korunmak için ne yapılmalı?

Halihazırda herhangi bir HMPV aşısı bulunmuyor. Ayrıca virüse özel olarak geliştirilmiş bir tedavi yöntemi de yok.

Hastalığın tedavisinde semptomların gerilemesi ve yaşamsal belirtilerin stabil tutulması amaçlanıyor.

ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri'ne göre enfeksiyon süresi kişiden kişiye değişse de diğer virüs kaynaklı solunum yolu hastalıklarına benziyor.

Uzmanlar, HMPV'nin grip ve Kovid-19 gibi bulaştığını söyleyerek benzer önlemler alınmasını tavsiye ediyor.

Elleri en az 20 saniye boyunca su ve sabunla düzenli bir şekilde yıkamak, kirli ellerle göz, burun ve ağza dokunmamak ve öksürüp hapşırırken ağzı kapatmak bunlar arasında yer alıyor.

Ayrıca hastayken başka kişilerle yakın temasa girmemek ve mümkünse evde kalmak da önemli. 

Independent Türkçe, Live Science, Hindustan Times, Live Mint, Cleveland Clinic, China Daily, Reuters, CDC