Uzmanlar, zihin sağlığını geliştirmenin püf noktalarını paylaştı

"Yaşam tarzınızı değiştirmenizi sağlayabilir"

Uzmanlar, bilinçli farkındalığın egzersizin faydalarını artırdığına dikkat çekti (Unsplash)
Uzmanlar, bilinçli farkındalığın egzersizin faydalarını artırdığına dikkat çekti (Unsplash)
TT

Uzmanlar, zihin sağlığını geliştirmenin püf noktalarını paylaştı

Uzmanlar, bilinçli farkındalığın egzersizin faydalarını artırdığına dikkat çekti (Unsplash)
Uzmanlar, bilinçli farkındalığın egzersizin faydalarını artırdığına dikkat çekti (Unsplash)

Bilim insanları 2024'te zihin sağlığını geliştirmenin iki temel yolunu belirledi.

Birleşik Krallık'taki Bath Üniversitesi'nden araştırmacılar, zihin sağlığını geliştirmenin anahtarının bilinçli farkındalıkla düzenli egzersiz olduğunu söyledi. 

Hakemli bilimsel dergi Mental Health and Physical Activity'de 2 Ocak'ta yayımlanan çalışmada, zihin sağlığını iyileştirmenin en etkin yönteminin, fiziksel aktivite ve bilinçli farkındalığı bir araya getiren yaşam değişiklikleri olduğu ifade edildi.

Çalışmada, bilinçli farkındalık ve düzenli egzersizin psikolojik faydalarının birçok çalışmada ortaya konduğuna işaret edilirken, bunların bir arada yapılmasının söz konusu pozitif etkileri nasıl artırdığının ilk kez incelendiği bildirildi. 

Buna göre bilinçli farkındalık, kişiyi en başta egzersize başlamaya motive ettiği gibi, fiziksel aktiviteler yoğunlaştıkça görülebilecek ağrı, rahatsızlık ya da başarısızlık gibi duyguların üstesinden gelinmesini de sağlıyor. 

Bath Üniversitesi'nden Masha Remskar, "2024'e daha fazla egzersiz kararıyla başlamanın, fiziksel ve zihinsel sağlığa gerçekten pozitif etkileri olabilir. Ancak başlangıç yapmanın ve zaman geçtikçe bu rutine bağlı kalmanın zor olabileceğini de biliyoruz" dedi. 

Bu noktada bilinçli farkındalığın, özellikle düzenli egzersize başlamak için zihni hazırlamayı kolaylaştırdığını belirten akademisyen, böylelikle kişinin kendi bedeniyle daha uyumlu davranmayı öğrenebileceğini de söyledi.  

Bilinçli farkındalığın egzersizin olumlu etkilerinin içselleştirilmesinde önemli rol oynadığına işaret eden Remskar, "Hayatımızla ilgili daha bilinçli hale gelmek, yaşam tarzımızı değiştirmemizi sağlayabilir" ifadelerini kullandı. 

Remskar ayrıca bunun kişiyi kendi eksikliklerini kabul etmeye, daha az yargılayıcı düşünmeye ve sağlıklı alışkanlıklar edinmeye yönlendirdiğini de sözlerine ekledi.

Independent Türkçe



Pankreas tümörlerine yeni teşhis yöntemi: Kertenkele tükürüğü

Gila canavarının zehri, ağrı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabiliyor (AFP)
Gila canavarının zehri, ağrı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabiliyor (AFP)
TT

Pankreas tümörlerine yeni teşhis yöntemi: Kertenkele tükürüğü

Gila canavarının zehri, ağrı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabiliyor (AFP)
Gila canavarının zehri, ağrı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabiliyor (AFP)

Zehirli bir kertenkelenin tükürüğü, saptanması zor pankreas tümörlerinin tespit edilmesinde kullanılabilir. 

Temel işlevlerinden biri insülin üretmek olan pankreasta bu görevi üstlenen hücrelerde zaman zaman bozulmalar meydana gelerek insülinoma denen tümörler oluşuyor.

Nadir görülen bu tümörler genellikle iyi huylu oluyor. Ancak kan şekeri seviyesinin düşmesine bağlı olarak kişinin bayılmasına veya nöbet geçirmesine yol açabiliyor.

Uzmanlar çok küçük olsalar bile bir an önce çıkarılmaları gerektiğini söylüyor. Ancak mevcut yöntemlerle bu tümörleri bulmak epey zorlu bir iş.

Hollanda'daki Radboud Üniversitesi Tıp Merkezi'nden Martin Gotthardt "Tümörün nerede olduğu bilinmiyorsa cerrahlar onu bulana kadar pankreası keserdi" diyerek ekliyor: 

Günümüzde insülinoma tespit edilemediği takdirde hastalar ameliyat edilmiyor çünkü doktorlar pankreasın tamamını çıkarmak istemiyor.

Gotthardt ve ekip arkadaşlarının Journal of Nuclear Medicine adlı hakemli dergide yayımlanan çalışmasına göre Gila canavarı adlı kertenkele bu sorunu çözmede büyük potansiyele sahip.

ABD ve Meksika'da yaşayan Gila canavarı, genellikle ölümcül olmayan bir zehir salgılıyor.

Kertenkelenin tükürüğündeki bir protein daha önce laboratuvarda işlemden geçirilerek diyabet tedavisinde kullanılmıştı. Sözkonusu protein pankreastaki reseptörlere bağlanarak insülin üretmelerini sağlıyor. 

Bilim insanları bundan yola çıkarak aynı proteinin insülinomaları da tespit etmeye yarayıp yaramayacağını araştırmaya koyuldu. 

İlk çalışmalarda radyoaktif bir molekül eklenen protein tümörü saptamasına karşın düşük kan şekeri ve mide bulantısı gibi yan etkilere yol açtı.

Yeni çalışmayı yürüten ekipse başka bir molekül ekleyerek yan etkileri büyük ölçüde ortadan kaldırdı. 

Kan şekeri düşük olan 69 kişide yeni yöntemi test eden bilim insanları, yüzde 95 oranında başarıyla tümörleri saptayabildiğini buldu. Buna karşılık mevcut taramalar yüzde 65 civarında başarı gösteriyor. 

Tümörler tespit edildikten sonra hastaların vücudundan başarıyla çıkarıldı.

Makalenin başyazarı Marti Boss, "Yeni taramanın diğer tüm taramaların yerini alabileceğine inanıyoruz" diyerek ekliyor:

Bazıları onlarca yıldır hasta olmasına rağmen bu hastaların hepsi ameliyattan sonra tamamen iyileşti.

Independent Türkçe, Science News, Popular Science, Journal of Nuclear Medicine