Çocukluk çağındaki demir eksikliği anemisinin semptomları, nedenleri ve tedavisi

Çocukluk çağındaki demir eksikliği anemisinin semptomları, nedenleri ve tedavisi
TT

Çocukluk çağındaki demir eksikliği anemisinin semptomları, nedenleri ve tedavisi

Çocukluk çağındaki demir eksikliği anemisinin semptomları, nedenleri ve tedavisi

Çocuklarda demir eksikliği anemisi genel sağlık ve gelişimlerini etkileyen yaygın bir beslenme sorunudur.

Bu durum, vücutta yeterli miktarda kırmızı kan hücresi üretecek kadar demir bulunmadığında ortaya çıkar ve oksijen taşınmasının azalmasına neden olur.

Şarku’l Avsat’ın Sağlık sitesi onlymyhealth’ten aktardığı habere göre semptomların tanınması, nedenlerinin anlaşılması ve zamanında tedavi edilmesi de çocuğun sağlığının sağlanması açısından çok önemlidir. Hindistan Mahim’deki S.L. Raheja Hastanesi’nde danışman çocuk doktoru ve neonatolog olan Dr. Asmita Mahajan, çocuklarda demir eksikliğinin neden olduğu aneminin semptomlarını, nedenlerini ve tedavisini açıkladı.

Çocuklarda demir eksikliği anemisinin semptomları

Semptomlar normal çocukluk davranışlarıyla örtüşebileceğinden çocuklarda demir eksikliği anemisinin belirlenmesi zor olabilir. Ancak temel semptomlar yorgunluk, halsizlik, soluk cilt, sinirlilik, iştah azalması ve konsantrasyon güçlüğünü içerir.

Bunların yanı sıra demir eksikliği anemisi olan çocuklarda büyüme ve gelişimde gecikmeler görülebilir.

Çocuklarda demir eksikliği anemisinin nedenleri

Çocuklarda demir eksikliği anemisine çeşitli faktörler katkıda bulunur.

Beslenmede yetersiz demir alımı, özellikle seçici yiyenlerde veya demir açısından zengin gıdalara sınırlı erişimi olanlarda yaygın bir nedendir. Bebeklik ve ergenlik dönemindeki hızlı büyümenin yanı sıra parazit enfeksiyonları veya ergenlerde fazla adet kanaması nedeniyle sık kan kaybı da demir düzeylerini düşürebilir.

Çocuklarda demir eksikliği anemisinin tedavisi

Çocuklarda demir eksikliği anemisinin etkili bir şekilde tedavi edilmesi için erken teşhis ve müdahale hayati önem taşır.

Yağsız et, fasulye, zenginleştirilmiş tahıllar ve koyu yapraklı yeşillikler gibi demir açısından zengin gıdaların dahil edilmesi de dahil olmak üzere diyet değişiklikleri çok önemli bir rol oynar.

Bazı durumlarda demir takviyesi önerilebilir ancak herhangi bir takviyeye başlamadan önce bir sağlık uzmanına danışılması gerekir.

Demir eksikliği anemisinin önlenmesi

Demir ve C vitamini (demir emilimini artırır) açısından zengin dengeli bir beslenmenin teşvik edilmesi ve çocukların sağlıklı beslenme alışkanlıkları konusunda eğitilmesi ile demir eksikliği anemisi önlenebilir. Düzenli kontroller, potansiyel sorunların erken tespit edilmesini kolaylaştırarak hızlı müdahaleye olanak sağlar. Demir eksikliği anemisi, tedavi edilmediği takdirde çocuğun fiziksel ve bilişsel gelişimini etkileyebilir.

Ebeveynler semptomlara karşı dikkatli olarak, bu duruma katkıda bulunan faktörleri anlayarak ve besleyici bir yaşam tarzı benimseyerek, çocuklarının sağlıklı ve başarılı bir şekilde büyümelerini sağlamada önemli bir rol oynayabilir. Doğru tanı ve tedavi planlaması için bir sağlık uzmanına danışılması gerekir.



Kokulu ürünler, havayı neredeyse araba egzozu kadar kirletiyor

Geleneksel mumlardan farklı olarak yakmadan kullanılan kokulu mum küpleri, sanılandan daha zararlı olabilir (Pristine Aroma)
Geleneksel mumlardan farklı olarak yakmadan kullanılan kokulu mum küpleri, sanılandan daha zararlı olabilir (Pristine Aroma)
TT

Kokulu ürünler, havayı neredeyse araba egzozu kadar kirletiyor

Geleneksel mumlardan farklı olarak yakmadan kullanılan kokulu mum küpleri, sanılandan daha zararlı olabilir (Pristine Aroma)
Geleneksel mumlardan farklı olarak yakmadan kullanılan kokulu mum küpleri, sanılandan daha zararlı olabilir (Pristine Aroma)

Bilim insanları kokulu mumlardan yayılan maddelerin, havayı dizel araç motorlarının egzozuyla yarışan seviyede kirlettiğini tespit etti.

Hava kirliliğinden söz edince akla genellikle fabrika bacalarından yayılan dumanlar gibi örnekler geliyor. Ancak açık havadaki kirliliğin yanı sıra kapalı ortamlardaki hava kalitesi de sağlık açısından kritik önem taşıyor.

Doğrudan kendisi yakılmadan kullanılan, dumansız kokulu mum tabletleri, genellikle diğer mumlara göre çok daha güvenli olarak tanıtılıyor. 

ABD'deki Purdue Üniversitesi'nden araştırmacılar, bu iddiaların doğruluğunu test etmek için bir çalışma yürüttü. 

Bilim insanları kapalı alandaki hava kalitesini ölçen sensörlerle özel olarak tasarlanmış bir ortamda, gözle görülemeyecek kadar küçük nanoparçacıkların oluşumunu takip etti.

Daha önceki bir araştırmada, kokulu ürünlerden yayılan terpen adlı bileşiklerin evdeki ozonla etkileşime girerek yeni nanoparçacık oluşumunu tetiklediği saptanmıştı. Terpenler, bitkilere, otlara ve sözkonusu mum tabletlere kokusunu veren aromatik bileşiklere karşılık geliyor.

Hakemli dergi Environmental Science & Technology Letters'ta yayımlanan yeni araştırmadaysa, mum tabletlerden yayılan terpenlerin, iç mekandaki parçacık kirliliğini kayda değer derecede artırdığı bulundu.

Makalenin yazarlarından Brandon Boor, "Havadaki partiküllerin iç mekanlarda nasıl oluştuğunu anlamak için en küçük nanoparçacıkları, tek bir nanometreye kadar ölçmek gerekiyor" diyerek ekliyor:

Bu ölçekte, yeni parçacık oluşumunun ilk aşamalarını gözlemleyebiliyoruz; burada kokular ozonla reaksiyona girerek küçük moleküler kümeler oluşturuyor. Bu kümeler daha sonra çevremizdeki havada hızla gelişiyor, büyüyor ve dönüşüyor.

Bilim insanları kokulu mum tabletlerin ısıtılması sonucu özellikle 100 nanometreden küçük parçacıkların, iç mekan havasındaki parçacık sayısını önemli derecede artırdığını söylüyor. 

Kapalı alan havasındaki parçacık yoğunluğunun, geleneksel mumlar, gazlı ocak ve dizel araç motorlarına yakın seviyede olduğu tespit edildi. Öte yandan kokusuz mum tabletler ısıtıldığında salınan terpen miktarı düşüktü.

Çalışmanın bir diğer yazarı Nusrat Jun, "Ormanlar bozulmamış ortamlardır ancak evinizde bir orman yaratmak için kimyasal yolla üretilmiş kokularla dolu temizlik ve aromaterapi ürünleri kullanıyorsanız, aslında muazzam miktarda iç mekan hava kirliliği yaratıyorsunuz ve bunu solumamanız gerekiyor" ifadelerini kullanıyor.

Diğer yandan bilim insanları bu tip kokulu ürünlerle havaya karışan parçacıkların zararlı olup olmadığının kesin bir şekilde bilinmediğini söylüyor. 

Yine de Jung, "Araştırmamız, kokulu ürünlerin sadece hoş koku yaymadığını, iç mekandaki havanın kimyasını aktif olarak değiştirdiğini ve sağlık üzerinde önemli etkileri olabilecek yoğunluklarda nanoparçacık oluşumuna yol açtığını gösteriyor" diye ekliyor.

Araştırmacılar kokulu mum tableti gibi ürünlerin sağlık ve çevreye etkisi üzerine daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulduğunu vurguluyor. 

Ayrıca Jung, binaların havalandırma sisteminin, kokulu ürünlerin etkilerini dikkate alarak tasarlanması gerektiğini belirtiyor. Boor da şu ifadeleri kullanıyor:

İç mekan hava kalitesi, yaşadığımız ve çalıştığımız binaların tasarımında ve yönetiminde genellikle göz ardı ediliyor ancak sağlığımız üzerinde doğrudan bir etkiye sahip.

Independent Türkçe, New Atlas, Earth, People, Environmental Science & Technology Letters