Netflix'in mini dizisine iki yıldız isim birden

1989'da büyük fırtına koparan cinayetler Ryan Murphy'nin dizisinde masaya yatırılacak

Erik ve Lyle Menendez, halihazırda Kaliforniya'nın San Diego kentinde cezalarını çekiyor (AP)
Erik ve Lyle Menendez, halihazırda Kaliforniya'nın San Diego kentinde cezalarını çekiyor (AP)
TT

Netflix'in mini dizisine iki yıldız isim birden

Erik ve Lyle Menendez, halihazırda Kaliforniya'nın San Diego kentinde cezalarını çekiyor (AP)
Erik ve Lyle Menendez, halihazırda Kaliforniya'nın San Diego kentinde cezalarını çekiyor (AP)

Ryan Murphy'nin Netflix'teki Canavar (Monster) antolojisinin Menendez kardeşler davasına odaklanacak ikinci bölümünde kilit rolleri büyük isimler canlandıracak.

Javier Bardem ve Chloë Sevigny, Lyle ve Erik'in ebeveynleri José ve Kitty Menendez'i oynayacak.

Kardeşlerin 1989'da ebeveynlerini öldürmesi medyada büyük bir fırtına koparmış, Lyle ve Erik 1996'da cinayetten hüküm giymişti.

Bardem için ilk

Antoloji dizisi 54 yaşındaki İspanyol aktör Bardem'in bir Amerikan dizisindeki ilk önemli rolü olacak. 

Sevigny ise geçmişte Murphy'yle birkaç kez çalışmıştı. American Horror Story'nin iki sezonunda rol alan 49 yaşındaki oyuncu, 31 Ocak'ta FX'te gösterime girecek Feud: Capote vs. the Swans'ta da oynuyor.

Ryan Murphy'nin Canavar: Jeffrey Dahmer'ın Hikayesi (Monster: The Jeffrey Dahmer Story) adlı suç dramasının ilk bölümü, 2022'de Netflix'te izlenme rekorları kırmıştı.

Menéndez cinayetleri ve ardından gelen davalar, televizyon filmleri ve dizilerle birkaç kez anlatılmıştı. 20. yüzyılın sonlarında halkın büyük ilgisini çeken hikaye, halen merak uyandırmaya devam ediyor.

Prömiyerini bu yıl yapacak

Murphy, Dahmer'ın hikayesini anlatırken neredeyse inanılmaz görünen gerçeklere sadık kalmıştı. Aynı şeyi Menéndez kardeşlerin hikayesi ve 20 Ağustos 1989'daki korkunç olaylar için de yapması bekleniyor.

Dizide Lyle ve Erik'i Nicholas Chavez ve Cooper Koch canlandıracak.

Dizinin bu yıl içinde prömiyer yapması planlanıyor.

Independent Türkçe



Uzmanlar sadece tek bir aşırı işlenmiş gıdayı önerdi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Uzmanlar sadece tek bir aşırı işlenmiş gıdayı önerdi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Araştırmacılar, sosisli sandviç ve patates kızartması gibi aşırı işlenmiş gıdalarla beslenmenin Parkinson hastalığı, kardiyovasküler hastalıklar, kanser ve erken ölümle bağlantılı olduğunu daha önce göstermişti. Ancak bazı aşırı işlenmiş gıdaların sağlığımız için o kadar da kötü olmayabileceği ortaya çıktı.

Good Food Institute ve PAN International'ın aşırı işlenmiş bitki bazlı etler üzerine hazırladığı yeni rapor, son zamanlarda popülaritesindeki düşüşe rağmen bu gıda ürünlerine yönelmenin faydalarını ortaya koyuyor.

PAN International Beslenme Rehberi Girişimi Direktörü olan beslenme bilimci Roberta Alessandrini, yakın zamanda CNN'e, "Doktorlar ve diyetisyenler hastalarına beslenme tavsiyeleri verirken alternatif proteinleri dikkate almıyor çünkü bu gıdaları aşırı işlenmiş olarak görüyorlar" diye konuştu.

Ancak dikkatle seçildiği takdirde bu gıdalar, insanlar ve gezegenin iyiliği için daha bitkisel diyetlere geçişte uygun ve yararlı bir yol olabilir.

Harvard T.H. Chan Halk Sağlığı Okulu'nda beslenme ve epidemiyoloji profesörü olan Dr. Frank B. Hu, bu yıl The New York Times'a, "etsiz" et ürünleri etin tadını ve dokusunu taklit etmek için tasarlanırken (ve hatta bazı burger köfteleri "kanlıyken" ) sahte etin genellikle kırmızı etten daha iyi bir besin profiline sahip olduğunu söyledi.

Okulda epidemiyoloji ve beslenme profesörü olan Dr. Walter Willett, CNN'e, "Sığır etinin yağ bileşimi sağlık açısından o kadar istenmeyen bir durum ki, bundan daha iyisini yapmak çok kolay" diye konuştu. Willett, sığır etinde bulunan ve bitkilerde eksik olan önemli besin maddelerinin et alternatiflerine eklenebileceğini belirtti.

Hayvansal ürünler sadece çok fazla doymuş yağ içermekle kalmaz, aynı zamanda çoklu doymamış yağ, lif ve bitkilerde bulunan mineral ve vitaminlerin çoğundan yoksundur.

Ancak olumsuz yanlar da var. Avustralya George Enstitüsü 2023'te, bitki bazlı et ürünlerinin genellikle gerçek etlerden daha sağlıklı olmasına rağmen, şeker oranlarının daha yüksek olabileceğini tespit etmişti.

Bir başka sorun da yüksek sodyum içeriği. Kırmızı etin tuzu daha az ancak 2020'de yapılan rastgele klinik araştırmaya göre, çoğu kişi yemeden önce bifteği terbiye ediyor ve bazen daha yüksek sodyumlu ürünler yiyen insanlarla aynı miktarda tuz tüketiyor.

Bitki bazlı etlerin yüksek maliyeti tüketicilerin hâlâ büyük ölçüde gerçek ete yönelmesine neden olsa da bu etin beraberinde getirdiği ağır bir maliyeti daha var.

Biyolojik Çeşitlilik Merkezi'ne göre, et endüstrisi her yıl küresel olarak gezegeni ısıtan sera gazı emisyonlarının yüzde 16,5'ine sebep oluyor. Et ürünleri tüketmeyi kesmek, toplumlara her yıl ekstrem hava koşullarına bağlı felaketler nedeniyle trilyonlarca dolara mal olan bu küresel felaketin önlenmesinde önemli bir etkiye sahip olacaktır.

Willett, "İklim değişikliği, çevresel bozulma ve halk sağlığıyla ilgili o kadar büyük bir aciliyet var ki, insanlara bitki bazlı et alternatifleri de dahil mümkün olduğunca çok seçenek sunmamız gerekiyor" dedi.

Amerikan Kalp Derneği, et yerine yüksek oranda işlenmiş ikame etler tüketilmemesini ve bunun yerine "yüksek kaliteli, besin değeri yüksek bitki bazlı gıdaların" terchil edilmesini öneriyor.

Independent Türkçe