WHO: Ürdün, Doğu Akdeniz’de sigara kullanımında ilk sırada yer alıyor

Sigara içen biri (Reuters)
Sigara içen biri (Reuters)
TT

WHO: Ürdün, Doğu Akdeniz’de sigara kullanımında ilk sırada yer alıyor

Sigara içen biri (Reuters)
Sigara içen biri (Reuters)

Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) yeni raporunda, 2022’de Ürdün’de sigara içenlerin sayısının, 400 binden fazlası kadın olmak üzere iki buçuk milyondan fazla olduğu ifade edildi.

Ürdün Sağlık Bakanlığı bünyesindeki Sigaranın Zararlarını Önleme Dairesi Başkanı Ghaith Owais de Ürdün’de sigara içenlerin sayısındaki artışa işaret etti.

Şarku’l Avsat’ın Alemu’l Arabi haber ajansından (AWP) aktardığına göre, Owais açıklamasında, “Artışa işaret eden bazı hususların olduğu gizlenemez, ancak bu artışların Sağlık Bakanlığı’nın araştırması gereken bir saha çalışmasına ihtiyacı var” dedi.

Owais, Sigaranın Zararlarını Önleme Dairesi’nin bu çalışmaları inceleyerek 2024 yılı için koordine edeceğini dile getirerek, genel olarak sigara içme oranlarını azaltmaya başlayacaklarını ve artışları durdurmak için bir temele sahip olacaklarını belirtti.

WHO’nun raporuna göre, Doğu Akdeniz bölgesinde en fazla sigara kullanan ülkeler arasında yüzde 36,3 ile Ürdün ilk sırada yer alırken, onu yüzde 34 ile Lübnan ve yüzde 24,7 ile Mısır takip etti.

Rapor, Ürdün’de sigara içenlerin oranlarının 2020’de yüzde 35,8 iken, 2025'te yüzde 37,1’e ve 2030’da ise yüzde 38,3’e yükseleceğini öngörüyor.



Pankreas tümörlerine yeni teşhis yöntemi: Kertenkele tükürüğü

Gila canavarının zehri, ağrı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabiliyor (AFP)
Gila canavarının zehri, ağrı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabiliyor (AFP)
TT

Pankreas tümörlerine yeni teşhis yöntemi: Kertenkele tükürüğü

Gila canavarının zehri, ağrı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabiliyor (AFP)
Gila canavarının zehri, ağrı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabiliyor (AFP)

Zehirli bir kertenkelenin tükürüğü, saptanması zor pankreas tümörlerinin tespit edilmesinde kullanılabilir. 

Temel işlevlerinden biri insülin üretmek olan pankreasta bu görevi üstlenen hücrelerde zaman zaman bozulmalar meydana gelerek insülinoma denen tümörler oluşuyor.

Nadir görülen bu tümörler genellikle iyi huylu oluyor. Ancak kan şekeri seviyesinin düşmesine bağlı olarak kişinin bayılmasına veya nöbet geçirmesine yol açabiliyor.

Uzmanlar çok küçük olsalar bile bir an önce çıkarılmaları gerektiğini söylüyor. Ancak mevcut yöntemlerle bu tümörleri bulmak epey zorlu bir iş.

Hollanda'daki Radboud Üniversitesi Tıp Merkezi'nden Martin Gotthardt "Tümörün nerede olduğu bilinmiyorsa cerrahlar onu bulana kadar pankreası keserdi" diyerek ekliyor: 

Günümüzde insülinoma tespit edilemediği takdirde hastalar ameliyat edilmiyor çünkü doktorlar pankreasın tamamını çıkarmak istemiyor.

Gotthardt ve ekip arkadaşlarının Journal of Nuclear Medicine adlı hakemli dergide yayımlanan çalışmasına göre Gila canavarı adlı kertenkele bu sorunu çözmede büyük potansiyele sahip.

ABD ve Meksika'da yaşayan Gila canavarı, genellikle ölümcül olmayan bir zehir salgılıyor.

Kertenkelenin tükürüğündeki bir protein daha önce laboratuvarda işlemden geçirilerek diyabet tedavisinde kullanılmıştı. Sözkonusu protein pankreastaki reseptörlere bağlanarak insülin üretmelerini sağlıyor. 

Bilim insanları bundan yola çıkarak aynı proteinin insülinomaları da tespit etmeye yarayıp yaramayacağını araştırmaya koyuldu. 

İlk çalışmalarda radyoaktif bir molekül eklenen protein tümörü saptamasına karşın düşük kan şekeri ve mide bulantısı gibi yan etkilere yol açtı.

Yeni çalışmayı yürüten ekipse başka bir molekül ekleyerek yan etkileri büyük ölçüde ortadan kaldırdı. 

Kan şekeri düşük olan 69 kişide yeni yöntemi test eden bilim insanları, yüzde 95 oranında başarıyla tümörleri saptayabildiğini buldu. Buna karşılık mevcut taramalar yüzde 65 civarında başarı gösteriyor. 

Tümörler tespit edildikten sonra hastaların vücudundan başarıyla çıkarıldı.

Makalenin başyazarı Marti Boss, "Yeni taramanın diğer tüm taramaların yerini alabileceğine inanıyoruz" diyerek ekliyor:

Bazıları onlarca yıldır hasta olmasına rağmen bu hastaların hepsi ameliyattan sonra tamamen iyileşti.

Independent Türkçe, Science News, Popular Science, Journal of Nuclear Medicine