Uzun Kovid'de ortaya çıkan "beyin sisinin" nedeni belirlendi

Normalde kanda görülmeyen bir protein tespit edildi

Bilim insanları, beyin sisi semptomlarının nedeninin daha iyi anlaşılabilmesi için araştırmanın kapsamının genişletilmesini istedi (Unsplash)
Bilim insanları, beyin sisi semptomlarının nedeninin daha iyi anlaşılabilmesi için araştırmanın kapsamının genişletilmesini istedi (Unsplash)
TT

Uzun Kovid'de ortaya çıkan "beyin sisinin" nedeni belirlendi

Bilim insanları, beyin sisi semptomlarının nedeninin daha iyi anlaşılabilmesi için araştırmanın kapsamının genişletilmesini istedi (Unsplash)
Bilim insanları, beyin sisi semptomlarının nedeninin daha iyi anlaşılabilmesi için araştırmanın kapsamının genişletilmesini istedi (Unsplash)

Bilim insanları, uzun Kovid'de görülen "beyin sisinin" kan-beyin bariyerindeki sızıntıdan kaynaklanabileceğini ortaya koydu.

İrlanda'daki Trinity Koleji'nden araştırmacılar, unutkanlıktan zihinsel yorgunluğa kadar farklı semptomlara yol açan beyin sisinin kan-beyin bariyerindeki dengenin bozulması nedeniyle oluşabileceğini belirledi.

Bilimsel dergi Nature'da bugün yayımlanan çalışmada, Mart-Nisan 2020'de Kovid nedeniyle hastaneye yatırılan 74 kişiye ek olarak, pandemi öncesi hastanede tedavi gören 25 kişinin verilerini inceledi.

Araştırmada, beyin sisi şikayetiyle tedavi gören 14 Kovid hastasında S100β adlı proteinin miktarının, beyin sisiyle ilişkili semptomlar göstermeyen Kovid hastaları ve Kovid'e yakalanmamış kişilere kıyasla daha fazla olduğu gözlemlendi.

Çalışmada, bu proteinin beyin hücreleri tarafından üretildiğine ve normalde kanda görülmediğine işaret edildi. Dolayısıyla bazı hastalarda kan-beyin bariyerindeki sızıntı nedeniyle proteinin kana karışmış olabileceği ifade edildi.

Hastaların MR'ları çekildiğinde, uzun Kovid ve bununla ilişkili beyin sisi semptomlarından muzdarip kişilerde kan-beyin bariyerinde sızıntı oluştuğuna dair emareler görüldü. Ancak beyin sisi şikayeti olmayanlarda veya iyileşenlerde bariyerde bozulma belirtisi gözlemlenmedi.

Araştırmanın ortak yazarı Matthew Campbell, "Her şey beyinle kandaki madde oranı arasındaki dengeyi düzenlemekle ilgili" dedi. Campbell, bu dengenin bozulmasının nörolojik işlevleri etkilediği gibi beynin hafızayla ilişkili bölümlerinde tahribata yol açabileceğini vurguladı. Bilim insanı şunları söyledi: 

Beyin sisi de dahil bu nörolojik durumların çoğunun sadece kan-beyin bariyerinin bütünlüğünü düzenleyerek tedavi edilebileceği fikri gerçekten heyecan verici.

Diğer yandan Oxford Üniversitesi'nden Paul Harrison, çalışmadaki katılımcıların Kovid'in erken dönemlerindeki varyantlara yakalandığına işaret etti. Harrison, beyin sisinin oluşumunun daha detaylı anlaşılabilmesi için aşılanan kişilerle daha geç dönemdeki Kovid varyantlarına yakalananların incelenmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.

Independent Türkçe



Günlük zayıflama hapı, Ozempic'in tahtına aday

Yeni ilaç, 2050'ye kadar tahmini 760 milyon yetişkini etkilemesi beklenen tip 2 diyabet gibi kronik hastalıkları azaltabilir (Unsplash)
Yeni ilaç, 2050'ye kadar tahmini 760 milyon yetişkini etkilemesi beklenen tip 2 diyabet gibi kronik hastalıkları azaltabilir (Unsplash)
TT

Günlük zayıflama hapı, Ozempic'in tahtına aday

Yeni ilaç, 2050'ye kadar tahmini 760 milyon yetişkini etkilemesi beklenen tip 2 diyabet gibi kronik hastalıkları azaltabilir (Unsplash)
Yeni ilaç, 2050'ye kadar tahmini 760 milyon yetişkini etkilemesi beklenen tip 2 diyabet gibi kronik hastalıkları azaltabilir (Unsplash)

Barney Davis 

Yeni bir araştırma, günlük alınan yeni bir zayıflama hapının Ozempic gibi iğnelerle yarışabileceğini gösteriyor.

Hepsi obez ve tip 2 diyabet hastası olan hastalar, bir deneme kapsamında 9 ay boyunca orforglipron alarak ortalama 7,2 kilo verdi.

Çalışmanın sonuçları, hapın düzenleyiciler tarafından onaylanması halinde gelecekte hem obeziteyi hem de diyabeti tedavi edebileceği umudunu doğurdu.

İlacın arkasındaki şirket Eli Lilly, orforglipronun yiyecek ve su tüketiminde kısıtlama yapılmadan günün herhangi bir saatinde alınabileceğini ifade ediyor.

Eli Lilly Başkanı ve CEO'su David A Ricks şöyle diyor:

Günde bir kez alınan pratik bir hap olan orforglipron yeni bir seçenek sunabilir ve onaylanması halinde dünyanın dört bir yanında kullanılmak üzere kolayca üretilip piyasaya sürülebilir.

Eli Lilly, 2050'ye kadar tahmini 760 milyon yetişkini etkilemesi beklenen tip 2 diyabet gibi kronik hastalıkları tedavi etmeye çalıştıkları için orforglipronu dünya çapında piyasaya sürme kabiliyetinden emin olduğunu belirtiyor.

Orforglipronun, obez yetişkinlerde obstrüktif uyku apnesi ve hipertansiyonu tedavi etme potansiyeli üzerinde de çalışılıyor.

Mounjaro, Ozempic ve Wegovy gibi kilo kontrolü ilaçlarının popülaritesi son iki yılda fırlama yaptı.

Birleşik Krallık'taki (BK) eczaneler, ilaca erişmek için kilosu hakkında yalan söyleyenleri engellemek üzere yeni katı kurallar getirdi.

Ayrıca BK'de ayda yaklaşık 200 sterlin (yaklaşık 10 bin TL), ABD'de ise bin dolar (yaklaşık 38 bin TL) olan ilaçların halihazırda dudak uçuklatan fiyatları da giderek artıyor.

Bu ilaçlar, tip 2 diyabet hastalarında zayıflamaya ve kan şekerinin düzenlenmesine katkı sağlayan, haftalık enjeksiyon şeklinde alınan GLP-1 ilaçları.

GLP-1 ilaçları, yemek yiyince midenin doğal olarak ürettiği inkretin (hormonlar) seviyelerini artırıyor.

Vücudun daha fazla insülin salgılamasını sağlayarak çalışıyorlar ve bu da karaciğerin ürettiği glikoz miktarını azaltarak yiyeceklerin sindirimini yavaşlatıyor. Böylece daha uzun süre tok kalan kişi daha az yemek yiyor.

Bu ilaçların kalp yetmezliği ve alkolizmle mücadelede bile etkili oldukları kanıtlandı. Mounjaro ve Wegovy, Birleşik Krallık'ta kilo verme tedavileri olarak reçete ediliyor. Ozempic ise sadece tip 2 diyabet ilacı ruhsatına sahip ancak bazen kilo verme ilacı olarak etiket dışı yazılabiliyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/new