Türkiye'de nüfusun yüzde 17'si obez

Trakya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Aydan Ercan, Türkiye'de kadınların erkeklere göre obeziteden daha fazla etkilendiğini belirtti.

AA
AA
TT

Türkiye'de nüfusun yüzde 17'si obez

AA
AA

Ercan, 4 Mart Obezite Günü dolasıyla AA muhabirine, günümüzde obezitenin her yaş grubunu etkilediğini söyledi.

Dünya Sağlık Örgütü'nün obeziteyi küresel bir salgın olarak tanımladığını belirten Ercan, "Dünyada obezite yüzde 20'nin üzerine çıkmıştır. Türkiye'de ise nüfusun yüzde 17'sinin obez olduğu saptanmıştır. Cinsiyete bakacak olursak kadınların yüzde 20,9'unun, erkeklerin ise yüzde 13,7'sinin obez olduğu saptanmıştır." dedi.

Obezitede en büyük faktörün hareketsizlik olduğunu vurgulayan Ercan, obezitenin sadece estetik bir sorun değil, karmaşık bir kronik hastalık olduğuna dikkati çekti.

Obezitenin dünya çapında ölüm nedenlerinin başında gelen bir dizi kronik hastalık riskini arttıran çok önemli tıbbi sorun olduğunu ifade eden Ercan, "Obezite metabolik sendrom, kalp hastalığı, diyabet, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, felç, karaciğer hastalıkları, bazı kanser türleri, solunum hastalıkları, uyku apnesi, kas sistemi hastalıkları ve cinsel sorunlara yol açar." dedi.

"Hareket ederek obezitenin üstesinden gelin"

Prof. Dr. Ercan, tüketilen besinlerle enerji alımını azaltmak, doğru ve daha sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinmenin, obezitenin üstesinden gelmenin ilk adımlarını oluşturduğunu vurguladı.

Obezite ile mücadelenin ilk şartının sağlıklı beslenme olduğunun altını çizen Ercan, şunları söyledi:

"Kilo vermek için sihirli bir diyet yoktur. Obeziteyi önlemenin en önemli stratejileri sağlıklı beslenme davranışları, düzenli fiziksel aktivite ve hareketsiz kalarak televizyon, video izlemek, bilgisayar oyunu oynamak gibi aktivitelerin azaltılmasıdır.

Daha sağlıklı yiyecekleri tam tahıllar, meyve ve sebzeler, sağlıklı yağlar ve protein kaynakları ve içecekleri seçmeliyiz. Sağlıksız besinlerin, rafine edilmiş tahıllar ve tatlılar, patates, kırmızı et, işlenmiş et ve içeceklerin şekerli içeceklerin sınırlandırılması gerekir. Fiziksel aktivitenin arttırılması, televizyon izleme veya bilgisayarda geçirilen süre ve diğer oturma süresinin sınırlandırılması obeziteyle mücadelede önemli rol oynayacaktır."



Günlük zayıflama hapı, Ozempic'in tahtına aday

Yeni ilaç, 2050'ye kadar tahmini 760 milyon yetişkini etkilemesi beklenen tip 2 diyabet gibi kronik hastalıkları azaltabilir (Unsplash)
Yeni ilaç, 2050'ye kadar tahmini 760 milyon yetişkini etkilemesi beklenen tip 2 diyabet gibi kronik hastalıkları azaltabilir (Unsplash)
TT

Günlük zayıflama hapı, Ozempic'in tahtına aday

Yeni ilaç, 2050'ye kadar tahmini 760 milyon yetişkini etkilemesi beklenen tip 2 diyabet gibi kronik hastalıkları azaltabilir (Unsplash)
Yeni ilaç, 2050'ye kadar tahmini 760 milyon yetişkini etkilemesi beklenen tip 2 diyabet gibi kronik hastalıkları azaltabilir (Unsplash)

Barney Davis 

Yeni bir araştırma, günlük alınan yeni bir zayıflama hapının Ozempic gibi iğnelerle yarışabileceğini gösteriyor.

Hepsi obez ve tip 2 diyabet hastası olan hastalar, bir deneme kapsamında 9 ay boyunca orforglipron alarak ortalama 7,2 kilo verdi.

Çalışmanın sonuçları, hapın düzenleyiciler tarafından onaylanması halinde gelecekte hem obeziteyi hem de diyabeti tedavi edebileceği umudunu doğurdu.

İlacın arkasındaki şirket Eli Lilly, orforglipronun yiyecek ve su tüketiminde kısıtlama yapılmadan günün herhangi bir saatinde alınabileceğini ifade ediyor.

Eli Lilly Başkanı ve CEO'su David A Ricks şöyle diyor:

Günde bir kez alınan pratik bir hap olan orforglipron yeni bir seçenek sunabilir ve onaylanması halinde dünyanın dört bir yanında kullanılmak üzere kolayca üretilip piyasaya sürülebilir.

Eli Lilly, 2050'ye kadar tahmini 760 milyon yetişkini etkilemesi beklenen tip 2 diyabet gibi kronik hastalıkları tedavi etmeye çalıştıkları için orforglipronu dünya çapında piyasaya sürme kabiliyetinden emin olduğunu belirtiyor.

Orforglipronun, obez yetişkinlerde obstrüktif uyku apnesi ve hipertansiyonu tedavi etme potansiyeli üzerinde de çalışılıyor.

Mounjaro, Ozempic ve Wegovy gibi kilo kontrolü ilaçlarının popülaritesi son iki yılda fırlama yaptı.

Birleşik Krallık'taki (BK) eczaneler, ilaca erişmek için kilosu hakkında yalan söyleyenleri engellemek üzere yeni katı kurallar getirdi.

Ayrıca BK'de ayda yaklaşık 200 sterlin (yaklaşık 10 bin TL), ABD'de ise bin dolar (yaklaşık 38 bin TL) olan ilaçların halihazırda dudak uçuklatan fiyatları da giderek artıyor.

Bu ilaçlar, tip 2 diyabet hastalarında zayıflamaya ve kan şekerinin düzenlenmesine katkı sağlayan, haftalık enjeksiyon şeklinde alınan GLP-1 ilaçları.

GLP-1 ilaçları, yemek yiyince midenin doğal olarak ürettiği inkretin (hormonlar) seviyelerini artırıyor.

Vücudun daha fazla insülin salgılamasını sağlayarak çalışıyorlar ve bu da karaciğerin ürettiği glikoz miktarını azaltarak yiyeceklerin sindirimini yavaşlatıyor. Böylece daha uzun süre tok kalan kişi daha az yemek yiyor.

Bu ilaçların kalp yetmezliği ve alkolizmle mücadelede bile etkili oldukları kanıtlandı. Mounjaro ve Wegovy, Birleşik Krallık'ta kilo verme tedavileri olarak reçete ediliyor. Ozempic ise sadece tip 2 diyabet ilacı ruhsatına sahip ancak bazen kilo verme ilacı olarak etiket dışı yazılabiliyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/new