Işığa maruz kalınca kemiği iyileştiren malzeme üretildi

Ciddi hasarlarda kolay tedavi potansiyeli taşıyor

Kemiklerdeki çatlaklar genellikle kendiliğinden iyileşiyor (Pexels)
Kemiklerdeki çatlaklar genellikle kendiliğinden iyileşiyor (Pexels)
TT

Işığa maruz kalınca kemiği iyileştiren malzeme üretildi

Kemiklerdeki çatlaklar genellikle kendiliğinden iyileşiyor (Pexels)
Kemiklerdeki çatlaklar genellikle kendiliğinden iyileşiyor (Pexels)

Bilim insanları, ışığa tutulduğunda kemiği iyileştiren bir malzeme geliştirdi. 

Travma veya enfeksiyon gibi nedenlerden kemikte büyük bir boşluk açıldığında, vücudun başka yerinden alınan kemik dokusuyla boşluğun dolması sağlanıyor.

Ancak bu uğraştırıcı ve acılı bir süreç olduğundan bilim insanları farklı tedaviler arıyor.

Bu alanda öne çıkan yöntemlerden biri, kemik benzeri gözenekli malzemelerin kırığın olduğu yere eklenmesini içeriyor. Bu malzemeler, kemik dokusundaki hücrelerin çoğalmasını sağlayarak zaman içinde çözünüyor.

Ancak bunları vücuda eklemek için kullanılan yapıştırıcı maddeler her zaman istenen sonucu vermiyor.

Bazı bilim insanları maddeyi jel haline getirerek hasarın olduğu bölgeye enjekte ediyor. Fakat bu durumda da malzeme yeterince güçlü olmuyor veya tamamen çözünmüyor. 

Güney Kore'deki Pohang Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nden araştırmacıların ürettiği yeni malzeme bu sorunların çözülmesini sağlayabilir.

Bilim insanları, alglerdeki aljinik asidi kullanarak bir hidrojel geliştirdi.

Biomaterials adlı hakemli dergide yayımlanan makaleye göre bu jel, kemik hasarının olduğu yere enjekte ediliyor. 

Ardından görülebilir ışık tutulduğunda maddedeki polimer zincirleri birbiriyle bağlanarak güçlü ve gözenekli bir katı malzemeye dönüşüyor. Ardından bu katı madde, yakındaki kemik dokusuyla etkileşime girerek iyileşmeyi sağlıyor. 

Araştırmacılar maddenin, diğer kemik hücrelerinin toplanıp çoğalma hızını artırdığını söylüyor. Zaman içinde bu madde yerini gerçek kemiğe bırakıyor. 

Bilim insanları fareler üzerinde yaptıkları deneylerde istedikleri sonuçları elde ettiklerini aktarıyor. 

İnsan deneylerinin ne zaman başlayacağı belirsiz ancak yeni teknoloji, ciddi kemik hasarı yaşayan kişilerin daha rahat bir tedavi sürecinden geçmesini sağlayabilir. 

Çalışmaya liderlik eden Prof. Hyung Joon Cha şu ifadeleri kullanıyor:

Kemik yenilenmesi için araştırma ekibimizin geliştirdiği enjekte edilebilir hidrojel sistemi, kemik hastalıkları için geleneksel karmaşık tedavilere yenilikçi bir alternatif sunuyor ve kemik dokusu yenileme teknolojisini büyük ölçüde ilerletiyor.

Independent Türkçe, New Atlas, Science Daily, Biomaterials



Uykuya dair 10 yanlış inanış

Düzenli ve yeterli uyumamak, ruh sağlığının bozulmasından bağışıklık sisteminin zayıflamasına kadar çeşitli sorunlara yol açabilir (Pixabay)
Düzenli ve yeterli uyumamak, ruh sağlığının bozulmasından bağışıklık sisteminin zayıflamasına kadar çeşitli sorunlara yol açabilir (Pixabay)
TT

Uykuya dair 10 yanlış inanış

Düzenli ve yeterli uyumamak, ruh sağlığının bozulmasından bağışıklık sisteminin zayıflamasına kadar çeşitli sorunlara yol açabilir (Pixabay)
Düzenli ve yeterli uyumamak, ruh sağlığının bozulmasından bağışıklık sisteminin zayıflamasına kadar çeşitli sorunlara yol açabilir (Pixabay)

Uyku hayatımızın önemli bir kısmını kaplasa da hakkında pek çok yanlış bilgi var. Psikoloji odaklı PsyBlog'ın kurucusu Dr. Jeremy Dean yanlış inançları sıraladı.

1. Horlamak zararlı değil

Kronik horlama uyku apnesinin göstergesi olabilir.

Uyku sırasında nefes almayı zorlaştıran bu durum tansiyon, kalp hastalıkları ve gün içi yorgunluğa sebebiyet verebilir. 

Tıkanma ve boğulma seslerinin eşlik ettiği kronik horlamalar, bir doktoru görmeniz gerektiği anlamına geliyor. 

2. Uyku telafi edilebilir

Hafta içinde az uyuyup bunu hafta sonunda telafi ettiğinizi düşünüyorsanız bu bir hata. 

Çok fazla uyuduğunuz gün iyi hissetseniz de kronik olarak uykusuz kalmanın olumsuz etkilerini gideremezsiniz. 

Uyku takviminizde istikrarı korumak sağlığınız için çok önemli.

3. Daha yaşlılar daha az uyusa da olur

Uyku gereksiniminin yaş arttıkça azaldığı inancı da yanlış. Hemen hemen herkesin her gece 7 ila 9 saat uyuması gerekiyor. 

Yaşlılar daha erken uyanabilse de  bu durum uyku ihtiyaçlarının azaldığı anlamına gelmiyor. 

4. Uykudan önce içki içmek iyi gelir

"Bir tek atarsam daha hızlı uykuya dalarım" diyenler haklı olabilir. Ancak bu davranışın da faydadan çok zararı var. 

İçki, zihinsel ve duygusal olarak dinlenmemizi sağlayan REM evresine zarar veriyor. Kısacası yorgun uyanmak istemiyorsanız bitki çayı gibi alternatifleri deneyebilirsiniz.

5. Işıklar açıkken uyumanın zararı yok

Işıklar, uyku döngüsünü düzenleyen melatonin üretimini azaltıyor. Tamamen karanlıkta yatmaya çalışın. 

Televizyon, bilgisayar ya da cep telefonlarının yaydığı ışık da uykuya dalmayı zorlaştırıyor. 

6. Bünye az uykuya alışıyor

Vücudunu eğittiğini düşünerek yatakta daha az vakit geçirenler dikkat: Bilişsel performansınız, ruh haliniz ve sağlığınızın diğer unsurları zarar görüyor. 

7. Şekerleme yapanlar gece daha az uyusa da olur

Gün içinde kısa bir süre uyumak performansını artırabilir. Ancak şekerleme, gece uykusunun yerini alamaz. 

Vücudunuzun doğal uyku döngüsünü bozmaktan kaçının. 

8. İstediğin zaman istediğin yerde uyuyabilmek iyi bir işaret

Tam tersine az uyuduğunuzu ya da uyku bozukluğunuzu gösteriyor. Sağlıklı bir şekilde uykuya dalmak genelde 10-20 dakika sürer. 

9. Gece egzersizi uykuyu etkilemez

Spor yapmak genelde uyku için faydalı olsa da gece yarısına sarktıysa bu sizin yatak vaktinizi geciktirebilir. 

Daha erken saatlerde daha hafif hareketler uyku için daha iyi.

10. Daha fazla uyumak iyidir

Gerekenden fazla uyumak da depresyon, diyabet ve kalp damar hastalıklarına yol açabilir. 

Yaş, genetik ve yaşam tarzı gibi faktörler herkesin uyku ihtiyacını değiştirse de dengeyi korumaya çalışın.

Gelişim çağındaki çocukların yaklaşık 10 saat uyuması gerekirken çoğu yetişkin için 7-9 saat yeterli kabul ediliyor.

Independent Türkçe, PsyBlog, WebMD