Uykusuzlukla bağırsak bakterileri arasındaki bağ keşfedildi

Araştırmacılar uykusuzluğun, bazı bağırsak bakterilerinin artmasına yol açabileceğini söylüyor (Unsplash)
Araştırmacılar uykusuzluğun, bazı bağırsak bakterilerinin artmasına yol açabileceğini söylüyor (Unsplash)
TT

Uykusuzlukla bağırsak bakterileri arasındaki bağ keşfedildi

Araştırmacılar uykusuzluğun, bazı bağırsak bakterilerinin artmasına yol açabileceğini söylüyor (Unsplash)
Araştırmacılar uykusuzluğun, bazı bağırsak bakterilerinin artmasına yol açabileceğini söylüyor (Unsplash)

Bilim insanları uykusuzlukla bağırsak florası arasında güçlü bir bağlantı saptadı. Bulgular, uykusuzluğun tedavisinde yeni yöntemlerin önünü açabilir.

Beyin ve bağırsak florası arasındaki yakın ilişki özellikle son yıllarda çeşitli hastalıklarla ilgili çalışmalarda önemli bir odak noktası.

Daha önce yapılan gözleme dayalı araştırmalarda uykuya dalamama veya sürdürememe diye bilinen uykusuzluk hastalığıyla (insomnia) bağırsak bakterileri arasında bir ilişki olabileceği öne sürülmüştü.

Çin'deki Nanjing Tıp Üniversitesi Beyin Hastanesi'nden araştırmacılar bu bağlantıyı daha iyi anlamak için kapsamlı bir çalışma yürüttü.

Bulguları hakemli dergi General Psychiatry'de dün (12 Ağustos) yayımlanan çalışmada neredeyse 110 bini uykusuzluk çeken yaklaşık 387 bin kişinin verisi kullanıldı. Daha sonra bunları başka bir projede elde edilen, 26 bin 500 kişinin bağırsak florası verileriyle eşleştirdiler.

Araştırmacılar genetik veriler yoluyla neden-sonuç ilişkilerini saptamak için kullanılan Mendelci rastgeleleme adlı bir tekniğe başvurdu. 

İlk başta uykusuzlukla bağlantılı olduğu bilinen genleri taşıyan kişilerin, belirli bağırsak bakterilerini de taşıma olasılığının da daha yüksek olup olmadığını hesapladılar.

Ardından bazı bağırsak bakterilerine sahip kişilerin, uykusuzluk çekme ihtimalinin daha yüksek mi, yoksa daha düşük mü olduğunu incelediler.

Bilim insanları analiz sonucunda 14 bakteri türü uyuyamama hastalığı riskini artırırken, 8'inin kötü uykuya karşı koruma sağladığını tespit etti.

Ayrıca uykusuzluğun, bağırsaklardaki 7 bakteri grubunun azalmasıyla bağlantılı olduğunu buldular.

Çalışmanın bir diğer bulgusu, bir bakteri grubunun uykusuzluk riskini artırdığını; buna karşılık uykusuzluğun da bu bakterilerin çoğalmasına zemin hazırladığını gösteriyor.

Araştırma, uykusuzluğun da bağırsak florasını etkileyerek bir kısır döngü yaratabileceğine işaret ediyor. 

Bilim insanları gelecekte uykusuzluğun, yoğurt gibi probiyotikler veya lif kaynağı olan prebiyotikler yoluyla tedavi edilebileceğini düşünüyor.

Makalenin başyazarı Dr. Shi Shangyun bulguların "uykusuzluğa dair anlayışı yeniden şekillendirme ve bağırsak florasına odaklanan araştırma ve tedavilere ilgi uyandırma" potansiyeli taşıdığını söyleyerek ekliyor:

Ayrıca bağırsak florası bu tedavilerin ne kadar işe yaradığını takip etmek için bir biyobelirteç görevi görebilir ve daha kişiselleştirilmiş bir bakım sağlayabilir.

Öte yandan çalışmanın Avrupa kökenli insanlar üzerinde yapılmış olması gibi sınırlılıkları var. Bulgular herkes için geçerli olmayabilir. 

Araştırmacılar kişiye özel tedaviler geliştirilmeden önce, uykusuzluk ve bağırsak florası arasındaki bağlantıya dair daha fazla çalışma yapılması gerektiğini belirtiyor. 

Independent Türkçe, BBC Science Focus, New Atlas, General Psychiatry

 



Rus bilim insanları, kanser aşısı için tarih verdi

Dünya Sağlık Örgütü'ne göre 2022'de dünya genelinde yaklaşık 330 bin melanom vakası teşhis edildi ve yaklaşık 60 bin kişi bu hastalık yüzünden hayatını kaybetti (Unsplash)
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre 2022'de dünya genelinde yaklaşık 330 bin melanom vakası teşhis edildi ve yaklaşık 60 bin kişi bu hastalık yüzünden hayatını kaybetti (Unsplash)
TT

Rus bilim insanları, kanser aşısı için tarih verdi

Dünya Sağlık Örgütü'ne göre 2022'de dünya genelinde yaklaşık 330 bin melanom vakası teşhis edildi ve yaklaşık 60 bin kişi bu hastalık yüzünden hayatını kaybetti (Unsplash)
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre 2022'de dünya genelinde yaklaşık 330 bin melanom vakası teşhis edildi ve yaklaşık 60 bin kişi bu hastalık yüzünden hayatını kaybetti (Unsplash)

Rusya'daki Gamaleya Epidemiyoloji ve Mikrobiyoloji Araştırma Merkezi'nin direktörü Alexander Gintsburg, yeni geliştirilen kanser aşısının birkaç ay içinde hastalarla buluşacağını duyurdu.

Cumartesi günü ülkesinin haber ajanslarından RIA Novosti'ye konuşan Gintsburg, çığır açmasını bekledikleri ilacın yapay zekadan yardım aldığını, mRNA teknolojisine dayandığını ve hastanın genetik verilerini kullanarak kişiye özel tedavi sunacağını söyledi. 

Gintsburg, kötü huylu tümörleri hedef alan aşıyı kendilerinin geliştirdiğini belirtirken klinik deneylerin Moskova'daki Hertsen Araştırma Enstitüsü ve Blokhin Kanser Araştırmaları Merkezi'nde yapılacağını ifade etti:

Sağlık Bakanlığı'nın onayladığı planla birlikte melanomdan muzdarip bir grup hastaya neoantijenlere dayanan kanser aşısıyla deneysel tedavi uygulayacağız.

Önceleri, bir çeşit deri kanseri olan melanomla mücadele için geliştirilen aşı, hayvan deneylerinde önemli sonuçlar verdi. İnsanlar üzerinde yapılan küçük testler de umudu büyüttü. 

Gintsburg, her kişiye özel tasarlanması gereken kanser aşısının yasal çerçevesi için yetkililerin önceki aylarda düzenleme yaptığını hatırlattı. 

Tümörün analizinden kişiye özel aşının yaratılmasına kadarki sürecin yapay zeka yardımıyla bir haftada tamamlanabileceğini de sözlerine ekledi. 

2022 ortalarında geliştirilmeye başlanan aşı, Kovid-19 pandemisinde milyarlarca kişiye yapılan aşılarla birlikte dünya gündemine giren mRNA teknolojisine dayanıyor. 

Tümöre özgü proteinlerin (antijen) bağışıklık sistemi tarafından tanınması ve sitotoksik lenfositlerin zararlı hücreleri öldürmesi sayesinde aşının kansere karşı fayda göstermesi bekleniyor. 

Aşı, kişiye özel tasarlandığından biri için hazırlanan aşıyı başkası kullanamayacak.

Gintsburg, yurtdışından kendilerine işbirliği teklifleri geldiğini belirtti. 

Gamaleya Epidemiyoloji ve Mikrobiyoloji Araştırma Merkezi, dünyanın ilk tescilli Kovid-19 aşısı olan Sputnik V'i üreterek ününü artırmıştı. 

Rus devletine bağlı RT; pankreas, böbrek ve küçük hücreli olmayan akciğer kanserine karşı yürütülen çalışmaların merkezde sürdüğünü vurguladı. 

Independent Türkçe, RT, Newsweek