90 milyon dolarlık fiyasko, Top Gun: Maverick'in yolunu tıkadı

Devam filminin yıldızının başrolde olduğu dev fiyasko olmasa, Top Gun evreni kusursuz şekilde genişleyebilirdi

Joseph Kosinski'nin yönettiği Top Gun: Maverick, En İyi Film de dahil olmak üzere 6 dalda Oscar adaylığı elde etmiş, bunlardan birini kazanmayı başarmıştı (Paramount Pictures)
Joseph Kosinski'nin yönettiği Top Gun: Maverick, En İyi Film de dahil olmak üzere 6 dalda Oscar adaylığı elde etmiş, bunlardan birini kazanmayı başarmıştı (Paramount Pictures)
TT

90 milyon dolarlık fiyasko, Top Gun: Maverick'in yolunu tıkadı

Joseph Kosinski'nin yönettiği Top Gun: Maverick, En İyi Film de dahil olmak üzere 6 dalda Oscar adaylığı elde etmiş, bunlardan birini kazanmayı başarmıştı (Paramount Pictures)
Joseph Kosinski'nin yönettiği Top Gun: Maverick, En İyi Film de dahil olmak üzere 6 dalda Oscar adaylığı elde etmiş, bunlardan birini kazanmayı başarmıştı (Paramount Pictures)

Top Gun: Maverick, gişe rekorları kıran bir filmin devam etmesi için asla geç olmadığını kanıtlamıştı. 

Tom Cruise'un başrolde olduğu ilk Top Gun, 1986'da gösterime girmiş olsa da aradan geçen 37 yıl, devam filmi Top Gun: Maverick nihayet gösterime girdiğinde izleyicilerin onu görmek için akın etmesine engel olmamıştı.

İlk filmden daha çok beğenildi

Top Gun: Maverick dünya çapında 1,5 milyar doların üzerinde hasılat elde etmiş ve hatta selefinden daha iyi eleştiriler almıştı. Buna rağmen aradan bir yılı aşkın süre geçmesine rağmen serinin geleceği gizemini koruyor.

Tüm bu başarılara rağmen Top Gun filmleri, seri için geniş bir sinematik evren kurmakta zorlanıyor olabilir. 

Top Gun 3 gelir mi?

Val Kilmer'ın canlandırdığı ikonik karakter Iceman'in ölümü Top Gun 3'ün ilk filmle arasındaki en anlamlı duygusal bağı ortadan kaldırarak sorun yaratırken, Maverick'in son görevindeki başarısı da karakterin görevinin sona erdiği anlamına geliyordu.

Eleştirmenlere göre Top Gun serisi, yeni karakterlerinden birinin başrolde olduğu bir spinoff'la bu sorunları aşabilecek gibi görünüyor. Ancak 2022'deki fiyasko, Top Gun: Maverick'in yardımcı oyuncularının gişede bomba etkisi yaratamayacağını kanıtlayarak bu potansiyel planı mahvediyor.

90 milyonluk bütçesiyle 22 milyon dolar kazandı

Glen Powell'ın etkileyici anti kahramanı Hangman, bir Top Gun: Maverick spinoff'u için ideal gibi görünse de rol aldığı başka bir film bunun işe yaramayacağını kanıtlamıştı.

Powell'ın deniz havacılığıyla ilgili 2022 yapımı aksiyon draması Özveri (Devotion), Top Gun: Maverick'e o kadar benziyordu ki Powell, Tom Cruise'dan her iki filmde de oynamak için onay bile istemişti. 

Özveri'nin dokunaklı gerçek hikayesi Top Gun: Maverick'in konusundan daha karanlıktı. Özveri'nin gişede büyük bir başarı yakalaması bekleniyordu ancak film, fiyasko olmanın ötesine geçemeyerek 90 milyon dolarlık bütçesine karşılık 22 milyon doların altında bir hasılat elde etmişti.

Tom Cruise ne diyor?

Hangman, Top Gun serisinin kahramanı Maverick'le doğrudan bağlantısı olmayan en ilginç karakter olarak görülüyordu. Bu nedenle onu merkeze alan bir film, Tom Cruise'un Maverick'i olmadan serinin dünyasını genişletebilirdi.

Hangman'in hikayesini anlatan bir spinoff, seri için riskli bir yatırım gibi görünürken, sinemaseverler ve eleştirmenler Top Gun serisinin üçüncü filmi için heyecanla beklemeye devam ediyor.

61 yaşındaki Cruise ise, kendisine "daha iyi bir Top Gun: Maverick yapıp yapamayacağı" sorulduğunda, "Sanırım yapabilirim" yanıtını vermiş ancak üçüncü bir Top Gun filmi çekilip çekilmeyeceği sorusunu yanıtsız bırakmıştı.

Independent Türkçe



James Webb Uzay Teleskobu, ilk kez bebek bir galakside yıldız kümesi keşfetti

SPT-CL J0615−5746 galaksi kümesi sayesinde, Kozmik Cevherler'in detaylıca incelenmesi mümkün oldu (ESA/NASA/CSA)
SPT-CL J0615−5746 galaksi kümesi sayesinde, Kozmik Cevherler'in detaylıca incelenmesi mümkün oldu (ESA/NASA/CSA)
TT

James Webb Uzay Teleskobu, ilk kez bebek bir galakside yıldız kümesi keşfetti

SPT-CL J0615−5746 galaksi kümesi sayesinde, Kozmik Cevherler'in detaylıca incelenmesi mümkün oldu (ESA/NASA/CSA)
SPT-CL J0615−5746 galaksi kümesi sayesinde, Kozmik Cevherler'in detaylıca incelenmesi mümkün oldu (ESA/NASA/CSA)

James Webb Uzay Teleskobu (JWST), evrenin en eski yıldız kümelerinden birini keşfetti. Bulgular evrendeki ilk galaksilerin nasıl oluştuğuna dair yeni bir fikir veriyor. 

Büyük Patlama'dan yaklaşık 460 milyon yıl sonra oluşan Kozmik Cevherler Yayı denen galakside son derece yoğun 5 tane küresel yıldız kümesi tespit edildi. Kütleçekim etkisiyle bir arada duran milyonlarca yıldızdan oluşan bu kümeler, ilk defa bebeklik dönemindeki bir galakside gözlemlendi. 

Resmi adı SPT0615-JD1 olan galaksideki hem muazzam büyüklükte hem de epey yoğun olmalarıyla önem arz eden yıldız kümeleri, Reiyonizasyon Çağı denen kritik dönemin fitilini ateşlemiş olabilir. 

Yaklaşık 13,8 milyar yıl önce gerçekleştiği kabul edilen Büyük Patlama'dan 400 milyon yıl kadar sonra başladığı düşünülen Reiyonizasyon Çağı'nda evrendeki ilk ışık kaynakları oluşmaya başladı. 

Bu dönemde meydana gelen galaksi ve yıldızlar elektronları hidrojenlerden ayıran enerjiyi sunarak evrendeki maddenin iyonlaşmasını sağladı. 

Reiyonizasyon Çağı'nda oluşan Kozmik Cevherler Yayı'ndan gelen ultraviyole ışığın büyük bir bölümü, yeni keşfedilen yıldız kümelerinden yayılıyor. Bu nedenle araştırmacılar bu yoğun kümelerin, reiyonizasyon sürecinin başlıca itici gücü olabileceğini düşünüyor. 

Önde gelen hakemli dergi Nature'da 24 Haziran'da yayımlanan çalışmanın başyazarı Angela Adamo, Live Science'a yaptığı açıklamada "Erken evren beklediğimiz gibi değil" diyor. 

Galaksiler daha parlak, yıldızları son derece hızlı oluşturuyorlar ve bunu büyük ve yoğun yıldız kümelerinde yapıyorlar. Erken galaksilerin nasıl oluştuğuna dair yeni bir anlayış inşa ediyoruz.

"Başka hiçbir teleskop bu keşfi yapamazdı"

Gökbilimciler Reiyonizasyon Çağı'na dair incelemeler sayesinde evrenin ilk dönemlerinde maddenin nasıl dağıldığı, ilk galaksi ve galaksi kümelerinin nasıl oluştuğu hakkında daha iyi bir fikir ediniyor. 

Yeni çalışmada gözlemenen yıldız kümeleriyse ömrünün başındaki galaksilerde yıldız oluşumunu inceleme açısından eşsiz bir fırsat sunuyor. 

Öte yandan bu kadar eski galaksiler çok zayıf ışıklar yaydığından bunları gözlemlemek pek kolay olmuyor. JWST, kütleçekimsel merceklenme denen bir olgudan yararlanarak bu gözlemi yapmayı başardı. 

Albert Einstein'ın görelilik teorisine göre madde ve enerji, uzay-zaman dokusunun bükülmesine yol açıyor. Kütleçekimin aslında bu bükülmeyi ifade ettiğini söyleyen teoriye göre, ışığın izlediği yol da bükülmenin gerçekleştiği yerden geçerken kavisli bir hal alıyor. 

Güneş Sistemi'yle Kozmik Cevherler Yayı arasında yer alan SPT-CL J0615-5746 adlı bir galaksi kümesi, Kozmik Cevherler'den gelen ışığı bükerek büyümesine neden oluyor. 

JWST bu sayede, Dünya'dan 13,3 milyar ışık yılı uzaktaki galaksiden yayılan ışığı tespit etti. 

Adamo, "JWST görüntülerini ilk açtığımızda yaşadığımız şaşkınlık inanılmazdı" diyor.

JWST olmasaydı, böylesine genç bir galaksideki yıldız kümelerine baktığımızı bilemezdik!

Makalenin ortak yazarı Larry Bradley ise "Başka hiçbir teleskop bu keşfi yapamazdı" ifadelerini kullanıyor. 

Yeni çalışmadaki kümeler bugüne kadar gözlemlenen ilk kümeler arasında yer alıyor. Ancak Adamo, bunların var olan ilk kümeler olup olmadığının belirsizliğini koruduğunu belirtiyor.

Araştırmacılar JWST'yi kullanarak daha fazla analiz yapmayı ve evrenin ilk dönemlerindeki galaksi, yıldız ve yıldız kümeleri oluşumu hakkında daha fazla bilgi edinmeyi umuyor. 

Independent Türkçe, Space.com, Live Science, Science Daily, Nature