Kral Selman Vakfı… Sürdürülebilirliği teşvik eden ve insani kalkınma sistemini destekleyen öncü bir kurum

Kral Selman Vakfı… Sürdürülebilirliği teşvik eden ve insani kalkınma sistemini destekleyen öncü bir kurum
TT

Kral Selman Vakfı… Sürdürülebilirliği teşvik eden ve insani kalkınma sistemini destekleyen öncü bir kurum

Kral Selman Vakfı… Sürdürülebilirliği teşvik eden ve insani kalkınma sistemini destekleyen öncü bir kurum

Dr. Faysal b. Abdurrahman Usra / Suudi Arabistan’ın Ankara Büyükelçiliği Kültür Ateşesi

İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz hem Suudi Arabistan içinde hem de ötesinde hayır işlerinde seçkin ve dikkate değer bir yolculuğa sahip. O, çeşitli insani yardım alanlarında önemli katkılarda bulunmuş ve başarılar elde etmiş, hayırseverlik alanında güçlü ve istisnai bir miras bırakmıştır. Kral Selman, kapsamlı hayırseverlik çabalarıyla tanınır. Kral Selman Yardım ve İnsani Çalışmalar Merkezi’nin (KSRelief) kurulması ve Kral Selman Engellilik Araştırmaları Merkezi'nin başkanlığı da dahil olmak üzere çeşitli kuruluş ve girişimlere liderlik etmiştir. Ayrıca, Prens Fahd bin Selman Böbrek Yetmezliği Hastalarına Yardım Derneği ve Suudi Arabistan Organ Nakli Merkezi gibi kuruluşlarda onursal başkanlık görevlerini sürdürmektedir.

Uluslararası düzeyde Kral Selman, dünya çapında felaketten etkilenen bölgelere yardım ve destek sağlayan çok sayıda insani yardım ve hizmet komitesinin yönetim kurullarına başkanlık etmiştir. Bu çabalar savaşlardan ve doğal afetlerden etkilenen bölgelere kadar uzanır. 1956'dan beri bu taahhüdünü sürdürmektedir. Kral Selman, önemli ve saygın insani çabalarının takdiri olarak çeşitli ülke ve kuruluşlardan çok sayıda nişan ve madalya ile ödüllendirilmiştir. Bunlar arasında Birleşmiş Milletler (BM), Yemen, Filistin, Bahreyn, Senegal, Bosna Hersek, Fas, Fransa, Filipinler ve diğerlerinden aldığı ödüller bulunur.

Kral Selman, başkent Riyad'da Emir olarak görev yaptığı dönemden bu yana kendini hayır işlerine adadı. Kâr amacı gütmeyen bu faaliyetlere sürekli destek sağladı, faaliyetlerini denetledi, büyümesini ve gelişmesini sağladı, iş adamları ile çeşitli kamu ve özel sektör kuruluşlarını, çabalarını ve katkılarını yoğunlaştırmaya teşvik etti. Sayısız sorumluluklarına ve resmi görevlerine rağmen Kral Selman, hayırseverliğe olan bağlılığını sürdürdü. Liderlik yolculuğu Mart 1954'te Riyad Emir Vekili olarak atanmasıyla başladı. Bir yıl sonra, Nisan 1955'te Riyad Emiri olarak atandı. Elli yılı aşkın bir süre bu görevde kaldı ve bu süre zarfında etkili ve kalıcı bir miras bıraktı. Tarih onun hayırseverlik çabalarını altın harflerle yazdı, Suudi Arabistan'da ve ötesinde hayırseverlik alanındaki etkili rolünü kabul etti. Katkıları arasında yetimlere bakmak, camiler inşa etmek, yoksullar ve muhtaçlar için konutlar inşa etmek, hafızlık programlarını desteklemek ve hafızlıkta başarılı olanlar için prestijli mali ödüller oluşturmak yer alır.

Kral Selman Vakfı özel bir kuruluş olup, İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman'ın olağanüstü hayırseverlik başarılarının ön saflarında yer alır. Onun insani yardım çabalarını genişletir, bu alandaki seçkin mirasını sağlamlaştırır ve kâr amacı gütmeyen bu alanda elde ettiği başarıların korunmasını sağlar. Vakıf, hayır işlerinde liderliğin parlak ve onurlu bir imajını yansıtmakta, toplumsal kalkınmayı teşvik eden, bireyleri güçlendiren, sürdürülebilir geçim kaynaklarını geliştiren ve topluluklara özen gösteren kâr amacı gütmeyen kuruluşları desteklemektir. Ayrıca, Kral Selman'ın yaşamı boyunca bilgi, tarih ve kültüre olan tutkusuyla uyumlu olarak kentsel genişleme ve sürdürülebilirliği de teşvik eder. Bu vizyonun bir parçası olarak Vakıf, kültürel kolu olarak hizmet veren Kral Selman Kültür Merkezleri’ni bünyesinde barındırır. Bu merkezler arasında her ikisi de Diriye Projesi'nde yer alan Kral Selman Kütüphanesi ve Kral Selman Müzesi'nin yanı sıra Kral Selman Parkı'ndaki Suudi Arabistan Toplum Müzesi de bulunur. Tüm bu kurumlar, kültürü teşvik etmeye ve desteklemeye, Suudi gençlerin entelektüel gelişimine katkıda bulunmaya ve kültürel deneyimlerini zenginleştirip çeşitlendirmeye adanmıştır.

Bu makalede Kral Selman bin Abdulaziz'in bu öncü kuruma olan derin bağlılığını göstermek için X platformundaki kendi sözlerinden alıntı yapmaktan daha iyi bir yol bulamıyorum: “İnsana yatırım yapmak, kültürünü geliştirmek ve kimlik duygularını güçlendirmek, Allah'ın izniyle her zaman sürdüreceğimiz kalıcı bir yaklaşımdır. İnsani zorlukları ele almak ve toplumların refahını sürdürmek istediğimiz için, birey ve toplum üzerinde kalıcı bir etki yaratma arzusuyla kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Kral Selman Vakfı'nı kuruyoruz.” Kral Selman’ın Hicri 1442 Ramazan’da (Mayıs 2021) yayınladığı ve Prens Sultan bin Selman bin Abdulaziz’i Kral Salman Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı olarak atayan kraliyet kararnamesi bu adanmışlığın en önemli örneğidir. Ayrıca, Rebiu'l Evvel 1446'da (Eylül 2024) vakfın kuruluş tüzüğünü onaylayan bir başka kraliyet kararnamesi daha çıkarılmıştır. Bu kraliyet direktifleri, bu öncü kurum için güçlü bir temel oluşturmuş, önemli kilometre taşlarına işaret etmiş ve operasyonel mekanizmalarını iyileştirmek, geliştirmek ve ilerletmek için güçlü bir ivme sağlamıştır.

Kral Selman Vakfı, İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz’in rehberliğinde ve baş mimarı Veliaht Prens ve Başbakan Muhammed bin Selman’ın önderliğinde geliştirilen Vizyon 2030'un hedefleriyle uyumludur. Vizyon 2030, sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzını teşvik ederek ve etkili sağlık ve sosyal refah sistemleri kurarak ulusal kimliği güçlendirmeyi amaçlamaktadır. Söz konusu vizyon üç temel sütun üzerine inşa edilmiştir: Canlı bir toplum, gelişen bir ekonomi ve iddialı bir ulus. Bu sütunlar toplu olarak Suudi vatandaşlarının güçlendirilmesine katkıda bulunmakta ve ülkenin kalkınmasına aktif katılımlarını teşvik etmektedir. Vakfın girişimleri bu hedeflerle sorunsuz bir şekilde uyumludur.

Hiç şüphe yok ki Kral Selman Vakfı, kurucusu İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'in en yüksek önceliğidir. Bu alandaki çalışmaları ilerletmeye ve kâr amacı gütmeyen alanda gerçekleştirdiği başarıları sürdürmeye kendini adayan Vakıf, Kral Selman’ın bu alanda oluşturduğu kayda değer başarı mirasını korumayı ve geliştirmeyi amaçlamaktadır. Bu öncü kurum, Kral Selman'ın vizyonundan ve kişisel değerlerinden ilham alan bir yaklaşım izleyerek yol gösterici ilkeyi benimsemektedir: ‘Nerede olursa olsun önce insan.’

Yüce Allah, İki Kutsal Cami’nin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'i ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ı korusun. Allah onlara, sağlık, sıhhat, uzun ömür ve güç versin. Allah onlara sevdiği ve hoşnut olduğu her şeyde başarı versin, adımlarına rehberlik etsin. Allah, bu aziz ve sevgili milletin şanını, şerefini, birliğini, güvenlik, istikrar, refah ve yücelme nimetlerini muhafaza etsin.

Allah bize yeter, O ne güzel vekildir…



Ukrayna'dan Almanya'ya 5 talep: Savaş jetlerinizin yüzde 30'unu verin

Ukrayna askerleri Paskalya'yı cephede kutladı (Reuters)
Ukrayna askerleri Paskalya'yı cephede kutladı (Reuters)
TT

Ukrayna'dan Almanya'ya 5 talep: Savaş jetlerinizin yüzde 30'unu verin

Ukrayna askerleri Paskalya'yı cephede kutladı (Reuters)
Ukrayna askerleri Paskalya'yı cephede kutladı (Reuters)

2014-2022'de Kiev yönetiminin Berlin Büyükelçisi olan Andriy Melnik, Almanya'nın Die Welt gazetesine "Ukrayna'nın geleceği artık Friedrich Merz'e de bağlı" başlığıyla bir yazı yazdı.

49 yaşındaki diplomat, cumartesi yayımlanan yazıda Almanya'nın yeni başbakanı olması beklenen Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) Partisi Genel Başkanı Friedrich Merz'e Rusya işgalinin bitirilmesi amacıyla 5 başlıkta önerilerde bulundu.

Bunlardan biri, Alman ordusundaki savaş uçakları ve helikopterlerin yüzde 30'unun Ukrayna'ya verilmesini talep etmesiydi. Diğer silah sistemleri için de aynı oranın uygulanabileceğini söyleyen Melnik'in hesabına göre Almanya, Ukrayna'ya 45 Eurofighter ve 30 Tornado uçağının yanı sıra 25 adet NH90 TTH ve 15 tane Eurocopter Tiger helikopteri vermeli. 

Ukrayna'nın BM Daimi Temsilcisi Melnik, 6 Mayıs'ta başbakan olması öngörülen Merz'e 100 günlük eylem planı hazırladı.  

Almanya'nın GSYİH'sinin en az binde 5'ine karşılık gelen bir oranda, yılda 21,5 milyar euroluk silah yardımı yapacak şekilde bir yardım koalisyonu kurmasını isterken bu harcamaların kredi gibi düşünülebileceğini söyledi. 

Melnik, Berlin'in AB ve ABD dışındaki G7 ülkelerinin de binde 5'lik yardım vermesini sağlaması halinde 2029'a kadar 550 milyar euronun Ukrayna savunmasına harcanabileceğini belirtti: 

Bu, Putin'e yönelik güçlü bir uyarı mesajı olur

Rusya'nın dondurulan mal varlıklarından 200 milyar euronun Ukrayna'nın yeniden inşası için harcanması, somut güvenlik garantileri sağlanması ve NATO'yla AB üyelikleri için çalışılması da Ukraynalı diplomatın önerileri arasında. 

Melnik, yeni Alman hükümeti 6 Mayıs’ta CDU/CSU'yla SPD arasında kurulur kurulmaz Taurus seyir füzelerinden 150'sini derhal Ukrayna'ya göndermesini de istedi. 

Almanya'da yaklaşık 3,5 boyunca görevde olan Sosyal Demokrat Partili (SPD) Başbakan Olaf Scholz, savaşın genişlemesinden endişe duyarak Ukrayna'ya Taurus seyir füzelerini sağlamayı reddetmişti.

Merz ise Almanya'nın Avrupalı ortaklarıyla koordinasyon içinde Kiev'e bu füzeleri verebileceğini söylüyor.

SPD'li Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius, Merz'in geçen hafta "Avrupalı ortaklar halihazırda seyir füzelerini teslim ediyor. Britanyalılar bunu yapıyor, Fransızlar bunu yapıyor, Amerikalılar da zaten yapıyor. Bunun koordine edilmesi gerekiyor ve eğer bu yapılırsa Almanya da katılmalı" demesine tepki göstermişti: 

Böyle bir sisteme sahip herhangi bir Avrupalı ortak tanımıyorum.

Avrupa'dan Fransa ve Birleşik Krallık'ın Ukrayna'ya seyir füzeleri sağladığı biliniyor. Ancak bunlar Taurus füzelerinin 500 kilometrelik menziline yaklaşamıyor.

6 Mayıs’ta Merz liderliğinde kurulması planlanan CDU/CSU–SPD koalisyonunda, Boris Pistorius’un yeniden savunma bakanı olması bekleniyor.

Perşembe günü Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Alman ordusunun doğrudan desteği olmadan Ukrayna'nın bu füzeleri kullanamayacağını söylemiş, Taurusların Rus hedeflerini vurması halinde Almanya'yı savaşa dahil olmuş sayacaklarını bildirmişti. 

Independent Türkçe, Die Welt, RT, Euromaidan Press