Irak Yüksek Federal Mahkemesi’nin, IKBY Meclisi'nin görev süresinin uzatılmasının anayasaya aykırı olduğu kararı Kürtler arasında bölünmeyi tırmandırdı

Karar, Erbil ile yaşanan bütçe krizini de etkiledi

IKBY Meclisi’nde kavgaların ve itişmelerin yaşandığını gösteren görüntülerden alınan bir ekran görüntüsü
IKBY Meclisi’nde kavgaların ve itişmelerin yaşandığını gösteren görüntülerden alınan bir ekran görüntüsü
TT

Irak Yüksek Federal Mahkemesi’nin, IKBY Meclisi'nin görev süresinin uzatılmasının anayasaya aykırı olduğu kararı Kürtler arasında bölünmeyi tırmandırdı

IKBY Meclisi’nde kavgaların ve itişmelerin yaşandığını gösteren görüntülerden alınan bir ekran görüntüsü
IKBY Meclisi’nde kavgaların ve itişmelerin yaşandığını gösteren görüntülerden alınan bir ekran görüntüsü

Mesud Barzani liderliğindeki Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Irak Yüksek Federal Mahkemesi’nin, (Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Meclisi'nin görev süresinin uzatılmasının anayasaya aykırı olduğu kararına soğukkanlı bir tutumla yaklaşsa da yetkililer için bağlayıcı olan kararın IKBY’de bir yanda Kürt partileri arasında, diğer yanda mali bütçe açısından Bağdat ile Erbil arasında birtakım yansımaları söz konusu.

Kürt muhalefetinden bazı partiler, IKBY Meclisi'nin görev süresinin uzatılmasının ‘yasadışı ve anayasaya aykırı’ olduğu iddiasıyla açtıkları davayı Yüksek Federal Mahkeme'nin kararıyla kazandılar. Yüksek Federal Mahkeme Başkanı Casim Muhammed Abur, ‘anayasanın IKBY Meclisi’nin dört yıl süreyle görev yapacağını belirttiğini ve bu yasal süreden sonra IKBY Meclisi tarafından alınan tüm kararların anayasal olarak geçersiz olduğunu’ söyledi.

Anayasanın soyut ve kalıcı gücün sahibi olduğunu vurgulayan Abur, “Anayasa, kurallarını tüm otoritelere dayatan yasal bir belgedir. Hukukun üstünlüğü ve iktidarın temelinin halk olduğu şeklindeki siyasi sürecin dayandığı temel ilkeleri düzenler” şeklinde konuştu.

IKBY Meclisi’ndeki bir oylamada, 2022 yılının ekim ayında, 2023 yılı il genel meclisi seçimleri ile birlikte yapılması şartıyla, yasama süresinin uzatılması ve seçimlerin bir yıl ertelenmesi onaylanmıştı. Muhalefetteki partiler, bu oylamayı yasadışı ve anayasaya aykırı buldular. KDP, 21 Mayıs 2023 tarihinde tüm Kürt partilerinin IKBY milletvekili seçimlerinin belirlendiği gibi 18 Kasım tarihinde yapılması konusunda anlaştığını duyurdu.

IKBY milletvekili seçimlerinin yapılması için bir tarih belirlenmesi konusunda anlaşmaya varılmış olmasına rağmen, IKBY’nin başlıca iki partisi (Mesut Barzani liderliğindeki KDP ve Pavel Talabani liderliğindeki Kürdistan Yurtseverler Birliği/KYB) arasındaki anlaşmazlıklar, sadece IKBY’de değil, mali bütçe tartışmaları da dahil olmak üzere Bağdat ile Erbil arasındaki tüm siyasi sürece de gölge düşürdü.

KDP, Bağdat ile Erbil arasında daha önce imzalanan bir anlaşmaya göre bütçenin Erbil'in istekleriyle çelişen bazı maddelerinde Meclis Maliye Komisyonu tarafından yapılan değişikliklere itiraz ederken KYB’nin Maliye Komisyonu’ndaki üyeleri, iki KDP ile KYB arasındaki krizin boyutunu gösteren değişiklik için oy kullanmaları dikkat çekiciydi.

Ancak IKBY’deki kriz, KDP’nin eski stratejik ortağı KYB ile yaşadığı anlaşmazlığın ötesine geçerek muhalefet kanadındaki partilere kadar uzanıyor. Burada Irak Meclisi’nde 8 sandalyeye sahip Şasiwar Abdulvahid liderliğindeki Yeni Nesil Hareketi ön planda yer alıyor. Şasiwar Abdulvahid, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Yüksek Federal Mahkeme’nin IKBY Meclisi ile ilgili kararından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Kararı ‘tarihi’ olarak nitelendiren Abdulvahid, tweetinde şunları yazdı:

“Yeni Nesil Hareketi olarak biz anayasaya ve hukuka inanıyoruz. IKBY’deki otoriteye uyarı düdüğünü çalan ve yüzlerine doğru kırmızı kartı gösteren de biziz. Yüksek Federal Mahkeme'nin tarafsızlığı sayesinde, bugün IKBY Meclisi’nin görev süresinin uzatılmasını engelleyen ve yasal süresi dolduktan sonra alacağı tüm kararları geçersiz kılan önemli bir tarihi kararın alınmasıyla davayı kazandık. Kazandığımız bu dava, bir siyasi partinin IKBY’de iktidarı ele geçirme ve yönetimin gidişatını değiştirme cüreti açısından bir ilki teşkil ediyor.”

Irak Meclisi’nin eski üyesi ve KYB’nin önde gelen eski isimlerinden Ala Talabani de Yüksek Federal Mahkeme'nin kararına desteğini dile getirdi.

Yüksek Federal Mahkeme'nin IKBY Meclisi’nin görev süresinin uzatılmasının yasadışı ve anayasaya aykırı olduğuna dair kararının tarihi bir karar olduğunu söyleyen Talabani, IKBY’de reform sürecinin adil seçimler yapmak, seçmenin iradesini ve vatandaşların çıkarlarını gözeten demokratik kurumların kurulması ve iç ve dış ilişkilerin kurumsallaştırılmasına çalışmaktan başladığını sözlerine ekledi.

Kararla doğrudan ilgili olan KDP, kararı destekleyip desteklemediğini açıklamasa da IKBY’de seçimlerin yapılması konusundaki tutumunu yineledi.

KDP Sözcüsü Mahmud Muhammed yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Herkes, KDP’nin beşinci dönem sonunda seçimlerin zamanında yapılması için elinden gelen çabayı sarf ettiğini biliyor. KDP, bu doğrultuda siyasi süreçte yer alan partileri seçimlere yasal sürelere göre hazırlanmak amacıyla ciddi adımlar atmaya çağırıyor. Atılan adımları ve süreçle ilgili endişelerimizi anlatmamıza gerek yok. Fakat IKBY’nin tüm partilerini ve vatandaşlarını iş birliği yapmaya ve temiz ve adil seçimlerin yapılmasını kolaylaştırmaya çağırıyoruz. Hükümeti ve ilgili kurumları da sürecin başarıya ulaşması için gerekli adımları atmaya çağırıyoruz. KDP için önemli olanın IKBY Meclis seçimlerinin nasıl yönetileceği olduğunu bir kez daha ifade ediyoruz.”

Yüksek Federal Mahkeme'nin verdiği kararın, Bağdat ile Erbil arasındaki anlaşmalar ve uzlaşılar ile hiçbir ilgisi yokmuş gibi göründüğü bir dönemde, Yüksek Federal Mahkeme'nin görevinin anayasayı yorumlamak olması göz önüne alındığında bütçe konusundaki mevcut anlaşmazlıklar Erbil ile Bağdat arasındaki bütçe krizine yeni bir yük getirebilir ve bu da iki taraf arasındaki anlaşmazlıkların giderilmesi olasılığını etkileyebilir.

KYB’nin önde gelen isimlerinden Ahmed el-Hariki, yaptığı açıklamada, Federal Yüksek Mahkeme'nin IKBY Meclisi’nin görev süresinin uzatılmasının yasadışı ve anayasaya aykırı olduğu kararının başta olmak hukuki tartışmalar olmak üzere birtakım yansımalarının olacağını söyledi. Hariki, açıklamasında, “IKBY’de yasama yetkisi yok. Sadece IKBY başkanlığı ve Bakanlar Kurulu başkanlığı var. IKBY başkanının siyasi partilerle anlaşarak bazı kararları verme yetkisi bulunuyor. Bu kararlar IKBY başkanlığı kanununun 10. Maddesi uyarınca kanun hükmündedir” ifadelerini kullandı.

Ahmed el-Hariki, sözlerini şöyle sürdürdü:

“IKBY’de yeni bir seçim komisyonunun seçilmesi ve seçim yasasında değişiklik yapılması için Kürt siyasi güçlerin gerçek bir siyasi diyalog başlatmaları gerekiyor. Bu konu siyasi diyalog ve hukuki yorumlar çerçevesinde kalacaktır. KDP politikalarını ve seçim yasasını gözden geçirmelidir. Hukuk tüm siyasi partileri ilgilendirmektedir ve hiçbir siyasi parti kendi iradesini dayatamaz.”

Bu kararın yansımalarıyla ilgili hukuki tartışmalar devam ederken, hukuk uzmanı Ali et-Tamimi, Şarku’l Avsat’a yaptığı değerlendirmede, “Yüksek Federal Mahkeme kararından kaynaklanan bu sorunun çözümü, 2019 tarihli Federal Seçim Komisyonu Yasası'nın üçüncü maddesine göre seçimlerin Federal Seçim Komisyonu tarafından denetlenmesidir” ifadelerini kullandı.

Tamimi, değerlendirmesinde şunları söyledi:

“IKBY Meclisi kurulduktan sonra yeni seçim komisyonu oluşturulacak. Bu da milletvekili seçimlerinin, IKBY Bakanlar Kurulu ile Bağdat’taki Seçim Komisyonu arasında koordineli olarak yapılması ve daha sonra Erbil’deki seçim komisyonunun seçilmiş Meclis tarafından seçilmesi anlamına geliyor.”



HDK’nin İHA saldırılarında onlarca kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi de yaralandı

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir civarında yer alan Ebu Şuk Mülteci Kampı’ndaki Sudanlılar (AP)
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir civarında yer alan Ebu Şuk Mülteci Kampı’ndaki Sudanlılar (AP)
TT

HDK’nin İHA saldırılarında onlarca kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi de yaralandı

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir civarında yer alan Ebu Şuk Mülteci Kampı’ndaki Sudanlılar (AP)
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir civarında yer alan Ebu Şuk Mülteci Kampı’ndaki Sudanlılar (AP)

Hükümet, sağlık ve yardım kaynakları ile görgü tanıklarına göre, insansız hava aracı (İHA) savaşının bir devamı olarak, Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından Sudan ordusunun kontrolü altındaki Kuzey Kordofan eyaletinin başkenti el-Ubeyd'deki aşırı kalabalık bir hapishane ve Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki bir mülteci kampı da dahil olmak üzere Sudan'ın çeşitli yerlerinde düzenlenen saldırılarda onlarca kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi de yaralandı. Öte yandan geçici idari başkent olan Port Sudan şehri, bir hafta boyunca havalimanı, konteyner limanı, otel ve yakıt deposunda meydana gelen patlamaların ardından sakin bir gün geçirdi.

Sudan Hükümet Sözcüsü ve Kültür ve Enformasyon Bakanı Halid el-İaysir dün yaptığı açıklamada, ülkenin merkezindeki Kuzey Kordofan eyaletinin başkenti el-Ubeyd'deki hapishane ve hastaneyi hedef alan HDK’ye ait bir İHA’nın bombalaması sonucu 20 kişinin hayatını kaybettiğini ve 50 kişinin de yaralandığını söyledi. El-İaysir yaptığı açıklamada, el-Ubeyd’deki hapishanede yaşananların tam teşekküllü bir savaş suçu olduğunu ve milislerin Sudanlı sivillere yönelik ihlal kayıtlarına eklendiğini belirtti. El-İaysir, bir terör eylemi olarak nitelendirdiği saldırıyı en sert ifadelerle kınadı.

frgty6
Kuzey Darfur'daki çatışmalardan kaçan yerlerinden edilmiş Sudanlılar, 27 Nisan 2025 (Reuters)

Sudan Doktorlar Ağı ise yaklaşık 5 bin mahkûmun bulunduğu hapishaneye düzenlenen saldırıda 21 kişinin yaşamını yitirdiğini, bazıları ağır olmak üzere 47 kişinin de yaralandığını açıkladı. Ağ, uluslararası insani yardım ve insan hakları örgütlerini, silahsız sivillere yönelik ihlallerin genişlemesini ve nüfus yoğunluğu yüksek büyük şehirlerin hedef alınmasını durdurması için HDK üzerinde daha fazla baskı kurmaya çağırdı.

HDK, yakın bir saldırının sinyalleri arasında el-Ubeyd'i birçok yönden kuşatıyor.

Ebu Şuk Mülteci Kampı bombalandı

Yardım kaynaklarına göre, HDK'nin Darfur bölgesinde yerinden edilmiş kişilerin kaldığı Ebu Şuk Mülteci Kampı’nı hedef alan bombardımanında aynı aileden 14 Sudanlı hayatını kaybetti. Ebu Şuk Mülteci Kampı Acil Servisi’nden dün yapılan açıklamada, kampın ‘HDK tarafından ağır topçu ateşine’ maruz kaldığı, aynı aileden 14 kişinin yaşamını yitirdiği ve çok sayıda kişinin de yaralandığı belirtildi. Ebu Şuk Mülteci Kampı, son dönemde HDK'nin yoğun saldırılarına sahne olan Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de yer alıyor. Bu saldırılarda onlarca kişi hayatını kaybederken yüz binlerce kişi de şehrin mülteci kamplarından göç etmek zorunda kaldı.

dfrgthy
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir civarındaki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) unsurları (Telegram)

Buna karşılık el-Faşir Direniş Komiteleri Koordinasyonu (yerel bir grup), HDK'nin dün erken saatlerde şehre yeni bir ağır topçu bombardımanı dalgası başlattığını ve aynı zamanda sivil yerleri ve hayati tesisleri ayrım gözetmeksizin hedef alan kamikaze İHA’lar uçurduğunu bildirdi. Grubun resmi Facebook sayfası üzerinden yapılan paylaşımda, “Mermiler ayrım gözetmeksizin yoğun nüfuslu yerleşim bölgelerine yağıyor, kurbanların sayısını arttırıyor ve yıkım alanını genişletiyor. Bu ölümcül döngü her gün tekrarlanıyor. Sabah bombardımanla başlıyor, ardından uzun sürmeyen temkinli bir sükûnet geliyor ve sonra yeni bir şiddetli bombardıman dalgasına dönüşüyor” ifadeleri yer aldı.

El-Faşir, HDK'nin şehre saldırıp kontrol altına alma girişimlerinin Sudan ordusu ve müttefik Darfurlu gruplar tarafından engellendiği bir yıl boyunca yüzlerce saldırıya maruz kaldı. Nisan ayının son haftasında el-Faşir Direniş Komiteleri Koordinasyonu, ‘el-Faşir şehrine ve savunmasız sakinlerine karşı kanlı bir katliam’ olarak tanımladığı olayda 750'den fazla havan topu, roket, tank ve ağır top mermisi kullanıldığını belgeledi.

HDK'nin el-Faşir'deki Zemzem Mülteci Kampı’na yönelik saldırıları, kamp sakinlerinin komşu şehirlere kaçmasına yol açtı ve Birleşmiş Milletler'e (BM) göre yaklaşık bir milyon kişinin yaşadığı kamp ‘neredeyse boş’ hale geldi.

dfrgtyh
Darfur'dan Çad'daki Adre'ye giden yerlerinden edilmiş Sudanlılar (Arşiv - Reuters)

El-Faşir şehri, geniş Darfur bölgesinde HDK'nin kontrolü dışında kalan tek büyük şehir olması nedeniyle ordu ile HDK arasındaki savaşta stratejik bir öneme sahip. BM ve uluslararası gözlemciler önümüzdeki günlerde yaygın vahşetlerin yaşanabileceği uyarısında bulundu.

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) 450 binden fazla insanın el-Faşir, Zemzem ve Ebu Şuk kamplarındaki saldırılardan kaçarak Kuzey Darfur'daki Tavile'ye ulaştığını bildirdi. UNICEF ve ortaklarının sahada 14 sağlık merkezinde hayat kurtarıcı bakım sağladıkları, çocukları taradıkları ve hayat kurtarmak için sağlık hizmeti verdikleri belirtildi.

Port Sudan'da sükûnet

Ülkenin doğusundaki Port Sudan'da, bir hafta süren saldırıların ardından temkinli bir sükûnetin geri geldiğini belirten yerel kaynaklar, ülkede savaşın başladığı Nisan 2023'ten bu yana ilk kez bu tür saldırılara tanık olan kentte hâkim olan endişe ve gerginlik atmosferinin ardından hayatın normale döndüğünü ifade etti. Geçtiğimiz pazar gününden bu yana geçici idari başkent Port Sudan, her gün İHA’larla düzenlenen ve havaalanı, liman ve ana yakıt depolarının yanı sıra Osman Dikne Hava Üssü gibi altyapı ve sivil tesisleri hedef alan yoğun saldırılara maruz kaldı. Ayrıca Sudan ordusunun Kızıldeniz'deki en büyük deniz üssü olan Flamingo Deniz Üssü de hedef alındı.