İran’dan Kahire’ye uçuşlar için siyasi adımlar atılması bekleniyor

Mısır geçen geçen mart ayında İranlı turistlere yönelik çeşitli imkanlar sağladı.

Kahire Uluslararası Havalimanı. (Havalimanı web sitesi)
Kahire Uluslararası Havalimanı. (Havalimanı web sitesi)
TT

İran’dan Kahire’ye uçuşlar için siyasi adımlar atılması bekleniyor

Kahire Uluslararası Havalimanı. (Havalimanı web sitesi)
Kahire Uluslararası Havalimanı. (Havalimanı web sitesi)

İran’ın Kahire’deki çıkarlarını korumak için çalışan ofisinden dün yapılan açıklamada, İran Havayolları’nın Mısır makamlarından Kahire’ye uçuş yapmak için izin başvurusunda bulunacağı bildirildi. Bu açıklama, geçtiğimiz günlerde İran’ın Mısır’la diplomatik ilişkileri yeniden kurmasına ilişkin duyurusu ile eş zamanlı gerçekleşti. Kahire ise bu yakınlaşmaya karşı sessiz kalmıştı.

İran Sivil Havacılık Örgütü Başkanı Muhammed Bahş, Tahran’ın İran ile Mısır arasında doğrudan uçuş yapmaya hazır olduğunu doğruladı. İran medyasının aktardığına göre Bahş, Tahran ile Kahire arasındaki uçuşlarda herhangi bir kısıtlama olmadığını belirterek İran havacılık filosunun uçuşa hazır olduğunu vurguladı.

Mısır makamları tarafından resmi bir pozisyon verilmemiş olsa da Sivil Havacılık alanında bilgil sahibi kaynaklar, bu konuda henüz resmi bir talebin olmadığını aktardı. Bir süredir faaliyetini durduran yeni havayolları açma veya rotalara devam etme taleplerinin teknik ve diğer bazı başlıklara tabi olduğunu belirtti.

Şarku’l Avsat’a şartlar konusunda açıklamalarda bulunan kaynaklar, havayollarının Mısır - İran destinasyonunun operasyonunun teknik hususlardan çok siyasi başlıklarla ilgili olabileceğine ve siyasi bir adımlar gerektirdiğine dikkat çekti.

Daha önce bir İran Hükümet Sözcüsü, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin Dışişleri Bakanlığı’na Mısır’la ilişkileri güçlendirmek için gerekli önlemleri alması talimatını verdiğini ve İran Dini Lideri Ali Hamaney’in ilişkilerin yeniden başlamasını memnuniyetle karşıladığını söyledi. Bu açıklamalar, İran’ın başkenti Tahran’da Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ın son resepsiyonunda geldi.

Hamaney, ülkesinin iyi komşuluk politikalarını genişletme ve İslam ülkelerinin tüm bölge halklarına fayda sağlama enerjilerini ve potansiyelini kullanma çerçevesinde Kahire ile ilişkilerini tam olarak yeniden tesis etmede hiçbir sorunu olmadığını söyledi.

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Tahran ve Kahire’deki iki ülkenin çıkarlarını gözetme ofisleri aracılığıyla iki taraf arasında doğrudan iletişim için resmi bir kanal olduğunu da doğruladı.

Mısırlı kaynak, Mısır ile başka herhangi bir ülke arasında uçuş yapmaya başlamanın en az dört ay sürdüğünü belirterek bu konuda karar alınmasının önemini vurguladı.

Teknik boyutun, fizibilite çalışmaları ve yolcu sayılarının tahminlerine dayanarak bazı uçuşların yeniden planlanması, uygun uçak ve mürettebatın sağlanmasını gerektirdiğini kaydetti.

Kaynak, önceki tahminlere dayanarak İran ile Mısır arasında düzenli uçuşların başlatılmasına talep bulunacağını  söyledi ve uçakların doluluk oranının en az yüzde 80 az olmayacağı tahmininde bulundu.

Kaynak, uçuşların gerçekleştirileceği şehirlerde vize işlemlerinin kontrollere bağlı olduğunun altını çizdi.

Mısır hükümeti geçtiğimiz mart ayında İranlı turistlerin ülkeye girişini kolaylaştırma kararı da dahil olmak üzere yabancı turistlerin hareketini kolaylaştıracak bir paketi onayladı.

Mısır Turizm ve Eski Eserler Bakanı Ahmed İsa düzenlediği basın toplantısında, İranlı turistlerin Güney Sina’daki havaalanlarına vardıklarında belirli kontrol ve koşullar dahilinde vize alacaklarını bildirdi.

Koşullar, Mısır tarafı ile seyahatleri önceden koordine eden şirketler aracılığıyla, İranlı turistler için vize almayı içeriyordu.

İsa, İranlıların başta Şarm eş-Şeyh olmak üzere birçok turistik destinasyonun bulunduğu Güney Sina’ya giriş vizeleriyle ilgili olarak şunları söyledi:

“İlk adım olarak Güney Sina’ya girişi değerlendireceğiz ve buna dayanarak diğer destinasyonlara izin verilip verilmeyeceğini belirleyeceğiz.”

İran, Mısır Turizm Bakanı’nın açıklamalarını memnuniyetle karşıladı. İranlıların ziyaret etmelerine izin vererek Mısır’a turistik geziler düzenlemeye hazır olduğu açıklandı. Ancak İran Kültür Mirası ve Turizm Bakanı İzzetullah Dargami bu ayın başlarında, “İran’dan Mısır’a toplu turistik gezi yok” açıklamasında bulundu.

Genel olarak Mısır ile İran arasındaki ilişkiler son yıllarda gerginliklere sahne oldu. Ancak iki ülke diplomatik temaslarını en azından ofisleri aracılığıyla sürdürdü.

İran ile Mısır arasındaki ilişkiler, İsrail ile bir barış anlaşması imzaladıktan sonra resmi olarak koptu. İranlı yetkililer, merhum Mısır Cumhurbaşkanı Enver Sedat’ı başkent Tahran’da bir sokakta öldürmekle suçlananlardan birinin adını verdi.

Eski İran Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi, 2003 yılında Cenevre’deki Bilgi Toplumu Zirvesi oturum aralarında eski Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek ile bir araya gelmişti. Mübarek rejiminin ayrılmasının ardından eski İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedi Necad, İslam Zirvesi’ne katılmak üzere 2013 yılında Kahire’yi ziyaret etmişti.

2011-2013 döneminde İran’dan turistik uçuş alma girişimlerine Mısır’daki etkili selefi partiler ve o dönemdeki akımlar şiddetle karşı çıkmış ve bu da sürecin tamamlanmasını engellemişti.



Eski rejimin kalıntıları Yeni Suriye’nin inşasını zorlaştırıyor

Şair ve aktivist Enver Fevzat, pazar günü Suveyda ilinin doğusundaki Busan köyünde evinin önünde öldürüldü (SANA)
Şair ve aktivist Enver Fevzat, pazar günü Suveyda ilinin doğusundaki Busan köyünde evinin önünde öldürüldü (SANA)
TT

Eski rejimin kalıntıları Yeni Suriye’nin inşasını zorlaştırıyor

Şair ve aktivist Enver Fevzat, pazar günü Suveyda ilinin doğusundaki Busan köyünde evinin önünde öldürüldü (SANA)
Şair ve aktivist Enver Fevzat, pazar günü Suveyda ilinin doğusundaki Busan köyünde evinin önünde öldürüldü (SANA)

Suriye’deki yeni yönetim, büyük şehirlerin kalabalık sokakları ile kırılgan, yoksul kırsal kesimler ve Suriye genelindeki yaygın yıkım arasında, önceki dönemin karmaşıklığından kaynaklanan muazzam zorluklarla karşı karşıya.

Beşşar Esed rejiminin düşüşünü günlerce kutlayan mahallelerin göz alıcı görüntüsünün ardında, daha az gürültülü ve daha karmaşık başka bir mücadele sürüyor. Bir güvenlik kaynağına göre bu mücadelede DEaŞ ve göçmenler (yabancı savaşçılar) en önemli zorlukları oluşturuyor.

Ancak bazıları DEAŞ’ı ve genel olarak aşırılığı güvenlik yaklaşımıyla çözülebilecek ‘teknik bir sorun’ olarak görürken, diğerleri ‘asıl sorunun, eğitim veya aile sistemi ya da herhangi bir örgütlü yaşam biçimi olmaksızın, birkaç yıldır normal sosyal bağlamın dışında gelişen devasa bir insan kitlesini absorbe edecek planlar yapmakta yattığını’ düşünüyor.

Zorluk, yıkıma uğrayan bölgeleri yeniden inşa etmek ve geçim kaynakları yaratmak, özellikle de siyasi ve sosyal kimliklerin radikal grupların mirasıyla iç içe geçmiş olduğu ve bu yüzden potansiyel çatışmalar için verimli bir zemin oluşturan İdlib gibi kırsal bölgelerde yatıyor.

ABD, Irak'tan çekilmeden önce Sünni aşiretlerinden oluşan ve el-Kaide'ye karşı savaşan Sahva Silahlı Güçleri deneyimi, radikalizmden etkilenenleri siyasi ve güvenlik yapılarına dönüştürerek Suriye için olası bir model sunarken, militarizasyondan siyasete ve hizipçilikten devletçiliğe geçiş, yeni Suriye'nin karşı karşıya olduğu en büyük zorluk olmaya devam ediyor.


Sudanlı güçler savaşı sona erdirmek için “İlkeler Bildirgesi” imzaladı

Sudanlı güçlerin Nairobi'deki toplantısından bir kare (Şarku’l Avsat)
Sudanlı güçlerin Nairobi'deki toplantısından bir kare (Şarku’l Avsat)
TT

Sudanlı güçler savaşı sona erdirmek için “İlkeler Bildirgesi” imzaladı

Sudanlı güçlerin Nairobi'deki toplantısından bir kare (Şarku’l Avsat)
Sudanlı güçlerin Nairobi'deki toplantısından bir kare (Şarku’l Avsat)

Sudan'daki Sumud İttifakı’nın siyasi ve sivil güçleri, Sudan'daki savaşı sona erdirmek ve İslamcıların rejimini siyaset sahnesinden kalıcı olarak silmek için dün Kenya'nın başkenti Nairobi'de Abdulvahid en-Nur liderliğindeki Sudan Kurtuluş Hareketi (SLM/A) ve Arap Sosyalist Baas Partisi ile ortak bir ‘İlkeler Bildirgesi’ imzaladı. Savaşa karşı çıkan Sudanlı tarafların çoğunluğunu bir araya getiren bu ilk yakınlaşma aylar süren istişarelerin ve görüşmelerin ardından gerçekleşti.

Savaşın derhal sona erdirilmesinin ‘ulusal öncelik olduğu’ vurgulanan bildirgede, savaşan taraflar olan Sudan ordusuna ve Hızlı Destek Kuvvetleri’ne (HDK) geçtiğimiz ağustos ayında Uluslararası Dörtlü (ABD, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır) tarafından önerilen yol haritasına uymaları için daha fazla baskı uygulanmasının önemine işaret edildi.

İlkeler Bildirgesi’nde savaşan taraflara önerilen üç aylık insani ateşkesin hızla uygulanması, koşulsuz olarak derhal ateşkesin sağlanması ve bunun kalıcı bir ateşkese dönüştürülmesi için çalışılması çağrısı yer aldı.


Irak... Sadr, Basra ve Vasit'teki “Seraya es-Selam” güçlerinin faaliyetlerini askıya aldı

Iraklı Şii milliyetçi lider Mukteda el-Sadr (Arşiv- Reuters)
Iraklı Şii milliyetçi lider Mukteda el-Sadr (Arşiv- Reuters)
TT

Irak... Sadr, Basra ve Vasit'teki “Seraya es-Selam” güçlerinin faaliyetlerini askıya aldı

Iraklı Şii milliyetçi lider Mukteda el-Sadr (Arşiv- Reuters)
Iraklı Şii milliyetçi lider Mukteda el-Sadr (Arşiv- Reuters)

Irak Şii ulusal hareketinin lideri Mukteda es-Sadr, dün Seraya es-Selam'ı dondurma ve Basra ile Vasit vilayetlerindeki karargahlarını 6 aylığına kapatma kararı aldı.

Es-Sadr, “X” platformunda yaptığı bir paylaşımda, “(Seraya es-Selam'daki) mücahitlerin itibarına zarar veren tekrarlanan ihlallere bir çözüm bulunana kadar, üçüncü taraflarca yapılmış olsa bile, Basra ve Kut'taki genel merkezlerin faaliyetlerini altı aylığına dondurulmasına ve kapatılmasına karar verildi” ifadelerini kullandı.

Sadr şöyle devam etti: "Onların itibarı, benim için varlıklarından daha önemlidir. Tüm mücahitlere, disiplinli olanlara ve yozlaşmışların ve benzerlerinin ihlallerini, fitne girişimlerini ve suistimallerini bilenlere selamlarımı iletiyorum.”