Mısır ve Zambiya’dan Afrika’da güvenlik ve kalkınma iş birliği

Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ve Zambiya Cumhurbaşkanı Hichilema, Afrika’da çatışma sonrası yeniden yapılanma konusunu ele aldı

Lusaka’da Sisi ve Hichilema görüşmesinden bi kare (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Lusaka’da Sisi ve Hichilema görüşmesinden bi kare (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Mısır ve Zambiya’dan Afrika’da güvenlik ve kalkınma iş birliği

Lusaka’da Sisi ve Hichilema görüşmesinden bi kare (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Lusaka’da Sisi ve Hichilema görüşmesinden bi kare (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve Zambiyalı mevkidaşı Hakainde Hichilema Zambiya’nın başkenti Lusaka’da gerçekleştirdikleri görüşmede, çatışma sonrası yeniden yapılanma ve kalkınma için Afrika mekanizmalarının güçlendirilmesinin yanı sıra terörizm ile mücadele çabalarının artırılması konuları ele alındı. Mısır ve Zambiya, Afrika kıtasında güvenlik ve istikrarı destekleme konusunda fikir birliği sağladı.

Angola ziyareti ve başkent Luanda’da Devlet Başkanı João Lourenço ile görüşmesiyle başlayan Afrika turunun iki durağında Zambiya’yı ziyaret eden Sisi’nin Mozambik’i de ziyaret etmesi planlanıyor.

Mısır Cumhurbaşkanlığının Resmi Sözcüsü Ahmed Fehmi’nin perşembe günü yaptığı açıklamaya göre, Devlet Başkanı Hichilema Mısır Cumhurbaşkanı’nın Lusaka ziyaretini memnuniyetle karşıladı. Mısır’ın COMESA başkanlığı altında son dönemde elde ettiği başarılara övgüde bulundu. Ayrıca ülkesinin kardeş Mısır ile iş birliği ilişkilerini geliştirme ve bu ilişkileri daha geniş ortak eylem ufuklarına doğru yönlendirmenin yanı sıra Afrika düzeyinde Cumhurbaşkanı Sisi liderliğindeki Mısır’ın öncü rolünün ışığında Mısır’la Afrika’nın karşı karşıya olduğu sorunlar ve zorluklar hakkında istişareleri sürdürme, kalkınma sürecini ilerletme ve Afrika kıtasında barış ve güvenliği sağlama çabalarını devam ettirme isteğini dile getirdi.

Mısır Cumhurbaşkanı ise ‘Mısır’ın iki kardeş ülke arasındaki tarihi ikili ilişkilerini güçlendirmeyi ve ortak çıkarlara ulaşacak şekilde ticaret alışverişinin artırmayı ve karşılıklı yatırım fırsatları bulmaya dayalı ortak iş birliği çerçevelerini hareket geçirmeyi, Zambiya’daki kardeşlere çeşitli şekillerde destek sağlamayı, kapasite geliştirmeye devam etmeyi ve bölge ve Afrika kıtası konularında koordinasyon sağlamayı heyecanla beklediğini belirtti. Başkan Hichilema, COMESA yönetimine liderlik etme ve önümüzdeki dönemde grup içindeki ortak iş birliği çerçevelerini ilerletme konusunda çalışmaya devam etme konusunda en içten dileklerini dile getirdi.

Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü, görüşme sırasında iki taraf arasındaki iş birliği için mevcut mekanizmaları harekete geçirmenin önemi hakkında anlaşmaya varıldığını belirtti. Sözcüye göre, görüşmede ikili ilişkileri çeşitli düzeylerde geliştirmenin yolları ve iki kardeş ülke arasındaki ekonomik ilişkiler ile ticaret alışverişinin geliştirilmesi konusuna ele alınırken, Zambiya’da altyapı geliştirme alanı başta olmak üzere ekonomik kalkınma çabalarında Mısır şirketlerinin sahip olduğu uzmanlıkların aktarılması ve tarım, hayvancılık, balık yetiştiriciliği ve sağlık sektörlerinde işbirliğinin en üst düzeye çıkarılması ele alındı.  

Şarku’l Avsat’a konuşan Gözlemciler, Sisi’nin Afrika turunun Mısır ile Afrika ülkeleri arasındaki ikili iş birliğini, Afrika kıtasının endişeleriyle nasıl başa çıkılacağını ve bölgesel meselelerdeki gelişmeleri ve ortak çıkar dosyalarını tartışmayı sağladığını söyledi. Ayrıca, Kahire’nin son 10 yılda Afrika kıtasındaki diplomatik faaliyetlerini yoğunlaştırdığını ve Mısır Devlet Bilgi Servisi’nin resmi bir raporuna göre, Afrika ülkelerine yapılan ziyaretlerin, son yıllarda yapılan tüm cumhurbaşkanlığı ziyaretlerinin yüzde 30'undan fazlasını oluşturduğunu belirtti.

Sisi ve Hichilema’nın Lusaka’da yaptığı görüşmede, bölgesel gelişmeler ve kıta düzeyindeki gelişmelerin yanı sıra COMESA gündemindeki en önemli dosyalar, özellikle ekonomik entegrasyona yönelik mevcut çabaların güçlendirilmesi ve bölgesel entegrasyon konularına da değinildi.

Mısır Cumhurbaşkanlığına göre, iki taraf, Afrika kalkınmasına yönelik Gündem 2063’te öngörülen çeşitli alanlardaki hedefleri hayata geçirmek için çalışmaya devam etmenin önemi konusunda anlaşmaya vardı.

Taraflar ayrıca Afrika ülkeleri için bir öncelik teşkil eden kıtasal projelerin uygulanmasına odaklanmanın yanı sıra çatışma sonrası yeniden yapılanma ve kalkınma için Afrika mekanizmalarının güçlendirilmesi, terörizm ve radikalizm ile mücadele alanındaki çabaların yoğunlaştırılması ve Afrika kıtasında güvenlik ve istikrarın desteklenmesi konularında da fikir birliği sağladı.



İsrail, Güney Lübnan’ı hedef aldı

Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)
Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)
TT

İsrail, Güney Lübnan’ı hedef aldı

Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)
Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)

Lübnan’ın resmî haber ajansı Ulusal Haber Ajansı (NNA), bugün (Cuma) Güney Lübnan’daki Vezzani ve Mecidiye çevresinin İsrail topçuları tarafından hedef alındığını bildirdi.

Ajansa göre, İsrail’e ait bir insansız hava aracı Ras el-Nakura bölgesinde bir balıkçı teknesinin yakınına ses bombası bıraktı; olayda yaralanan olmadı. Aynı bölgede İsrail’e ait bir savaş botu da ülkenin kara sularına doğru makineli tüfekle ateş açtı.


İslami Cihad, son İsrailli esirin cesedinin teslim edilmediği iddiasını yalanladı

Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)
Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)
TT

İslami Cihad, son İsrailli esirin cesedinin teslim edilmediği iddiasını yalanladı

Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)
Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)

Filistinli kaynaklar, İsrail’in iki gündür öne sürdüğü, İslami Cihad Hareketi’nin Hamas ile iş birliği yapmayı reddettiği ve ateşkesin ikinci aşamasına geçilmeden önce elindeki son İsrailli esirin cesedini teslim etmediği yönündeki iddiaları yalanladı.

İsrail’in Maariv gazetesinin güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Hamas ile İslami Cihad arasında, Ran Gafeli isimli son esirin cesedinin teslim edilmemesi konusunda gerilim yaşandığı iddia edildi. İsrail, Gafeli’nin kaçırılmasında İslami Cihad mensuplarının doğrudan rol aldığını düşünüyor.

İslami Cihad’ın askeri kanadı Saraya el-Kudüs, günler önce yaptığı açıklamada tüm esirleri teslim ettiklerini ve ateşkes anlaşmasına tamamen uyduklarını belirtti. Hareketten Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, Gafeli’nin cesedinin kendi ellerinde bulunmadığını, cesedin Hamas’ın kontrolünde olduğunu ifade etti. Kaynaklar, Hamas ile koordinasyonun “mükemmel seviyede” olduğunu ve İsrail basınında yer alan gerilim iddialarının gerçeği yansıtmadığını vurguladı.

dsvf
İslami Cihad savaşçıları ve Mısırlı işçiler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat'ın kuzeyinde İsrailli rehinelerin cesetlerini arıyor (Arşiv - AP)

Hamas kaynakları da Şarku’l Avsat’a, cesedin Gazze kentinin doğusundaki Şucaiyye ve Zeytun mahallelerinde 3 veya 4 farklı noktada bulunmuş olabileceği yönünde şüpheler olduğunu aktardı. Ancak bu noktalarda yürütülen aramalarda cesede ulaşılamadığı, esir alma ve gömülme süreçlerine dahil olan saha sorumluları ve militanların tamamının çeşitli saldırılarda öldüğü için kesin yer tespiti yapmanın zorlaştığı bildirildi. Kaynaklar ayrıca yoğun bombardıman ve bölgenin tamamen yıkılması nedeniyle tespit çalışmalarının daha da güçleştiğini belirtti.

Yediot Aharonot gazetesine göre İsrail, arabulucular aracılığıyla Hamas’a, cesedin yerinin belirlenmesine yardımcı olabilecek kişilere ilişkin bilgiler ve bölgenin olası konumunu gösteren uydu görüntüleri iletti. Hamas kaynakları, bu dosya ve diğer konularla ilgili arabulucularla temasın sürdüğünü söyledi.

Yeni videonun ortaya çıkardığı soru işaretleri

Bu gelişmeler, İsrailli esir ailelerinin yayımladığı görüntülerle eş zamanlı yaşandı. Videolarda, Ağustos 2024’te Refah’taki bir tünelde cesetleri bulunan altı esirin, tünelde birlikte yaşarken Hanuka’yı kutladıkları, 2024 yeni yılına girdikleri, konuşup saç tıraşı oldukları ve tünel içinde farklı noktalara hareket ettikleri görülüyor.

dfgh
Hamas militanları, 20 Şubat 2025'te Han Yunus'ta İsrailli rehinelerin cesetlerinin Kızılhaç'a teslimi sırasında tabutlardan birini taşıyor (DPA)

Görüntüler, İsrail ordusunun söz konusu altı kişinin tünele ulaşımdan iki gün önce Hamas tarafından öldürüldüğü yönündeki açıklamalarına dair soru işaretleri doğurdu. Hamas bu iddiayı reddederek, esirlerin bölgeyi hedef alan İsrail bombardımanında öldüğünü söyledi.

Maariv'den gazeteci Miki Levine, esirlerin “Nisan ayında anlaşma sağlanmış olsaydı hayatta olabileceklerini” belirten bir değerlendirme yayımladı. Levine, Başbakan Netanyahu ile bakanlar Smotrich ve Ben-Gvir’in “tam zafer” stratejisinde ısrar etmelerinin, Refah’a girilmesinin esirleri tehlikeye atacağı yönündeki uyarıları göz ardı ettiklerini yazdı.

İsrail devlet televizyonu da, esirlerin öldürülmesinden birkaç gün önce müzakerelerin tıkanma noktasına gelmesinin, Tel Aviv’in Filadelfi Koridoru’nun kontrolünü şart koşmasından kaynaklandığını; o aşamada anlaşma imzalansaydı altı esirden beşinin serbest bırakılacağını aktardı.

Hamas kaynakları ise Şarku’l Avsat’a, esirlerin topçu ve hava bombardımanında öldüğünü, saldırı sırasında bazı esir gardiyanlarının da yaşamını yitirdiğini teyit etti. Kaynaklar, savaş boyunca İsrail güçleri esirlere yaklaşırsa “tehlike durumunda esirin öldürülmesi” yönünde talimat bulunduğunu da belirtti.7Tünelin Refah’ın batısındaki Tel Sultan’da bulunduğu, İsrail ordusunun sonraki incelemelerinde esirlerin “bölgedeki yoğun askeri baskı nedeniyle hayatını kaybettiğini” kabul ettiği bildirildi.

Ekim 2024’te İsrail, Hamas’ın eski siyasi büro şefi Yahya es-Sinvar’ı, Tel Sultan’daki bir evde, yanında silahlı bir grupla bulunduğu sırada öldürmüştü. Kasım ayında Hamas kaynakları, Muhammed es-Sinvar’ın oğlu İbrahim’in de Refah’taki bir tünelde hava saldırısında öldüğünü açıklamıştı. DNA bulgularının, aynı tünelde Hamas mensuplarının bulunduğuna işaret ettiği belirtildi. Esirlerin, İbrahim es-Sinvar’ın öldüğü saldırıda hayatını kaybetmiş olabileceği değerlendiriliyor.

Hamas kaynakları, İsrailli esirlere ilişkin talimatların çok sıkı olduğunu ve hayatta kalmaları için tüm imkânların seferber edildiğini vurguladı.


Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
TT

Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)

Gazze Şeridi'ni 24 saatten kısa bir süre içinde vuran fırtına ve derin alçak basınç sistemi, birçok evin çökmesi ve bölge genelinde çadırların sular altında kalması sonucu 11 Filistinlinin ölümüne birçok kişinin de yaralanmasına yol açtı.

Filistin Haber Ajansı'na (WAFA) göre yerel kaynaklar, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'nın Bir el-Naja bölgesinde, yerinden edilmiş kişilerin barındığı bir evin çökmesi sonucu 5 Filistinlinin öldüğünü ve birçok kişinin de yaralandığını bildirdi.

 Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)

Şarku'l Avsat'ın ulaştığı kaynaklar, bugün şafak vakti Gazze şehrinin batısındaki el-Rimal mahallesinde yerinden edilmiş kişilerin çadırlarının üzerine büyük bir duvarın çökmesi sonucu 2 vatandaşın öldüğünü, Gazze şehrinde aşırı soğuktan bir çocuğun, el-Şati kampında ise bir bebeğin hayatını kaybettiğini belirtti. Dün de el-Şati kampında bir duvarın çökmesi sonucu bir kişi hayatını kaybetti.

Dün el-Amadi bölgesindeki Ebu Cebel kampında bir çadırın çökmesi sonucu iki çocuk yaralandı; Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki mülteci çadırında ise bir bebek aşırı soğuktan hayatını kaybetti.

Sivil savunma ekipleri, son birkaç saat içinde en az 10 evin çöktüğünü, son olarak da el-Kerame ve Şeyh Rıdvan mahallelerinde 2 evin yıkıldığını bildirdi.

Bu olumsuz hava koşulları ayrıca Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki kampların tamamının sular altında kalmasına, Deyr el-Belah'taki el-Bassa ve el-Baraka'nın geniş alanlarının, Nuseyrat'taki Merkez Pazarı'nın ve Gazze Şehri'ndeki Yermuk ve liman bölgelerinin hasar görmesine yol açtı.

 Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA), dün yaptığı açıklamada, şiddetli yağmur ve ıslak çadırların, aşırı kalabalık Gazze Şeridi'ndeki kötüleşen sağlık ve yaşam koşullarını daha da kötüleştirdiğini belirterek, soğuk hava, yetersiz sanitasyon ve hijyen eksikliğinin salgın hastalık riskini artırdığını vurguladı. UNRWA, insani yardıma erişimin acilen kolaylaştırılması çağrısında bulundu.