Lübnan’da ‘Maliye Bakanlığı Haziran ayı maaşlarını ödeyemiyor’ açıklaması bir kriz uyarısı mı?

İşçi sendikaları sokaklarda grev ve eylem yapma tehdidinde bulundu (AP)
İşçi sendikaları sokaklarda grev ve eylem yapma tehdidinde bulundu (AP)
TT

Lübnan’da ‘Maliye Bakanlığı Haziran ayı maaşlarını ödeyemiyor’ açıklaması bir kriz uyarısı mı?

İşçi sendikaları sokaklarda grev ve eylem yapma tehdidinde bulundu (AP)
İşçi sendikaları sokaklarda grev ve eylem yapma tehdidinde bulundu (AP)

Lübnan'daki işçi sendikaları, Maliye Bakanlığı'nın geçtiğimiz hafta devlet çalışanlarının Haziran ayı maaşlarını ödeyemediğini açıklamasının ardından yaklaşan bir kriz konusunda uyarıda bulundu.

Maliye Bakanlığı medya ofisi bugün yaptığı açıklamada, “Maliye Bakanlığı'nın maaş, tazminat, ücret ve öngörülen zammı mübarek Kurban Bayramı öncesinde ödeyemeyeceğini belirtmesi önemli” ifadeleri kullanıldı.

Lübnan Genel İşçi Sendikaları Konfederasyonu (CGTL) Başkanı Bechara el-Asmar, siviller, askerler ve emekliler de dahil olmak üzere yaklaşık 300 bin çalışanın maaşlarının ödenmemesi tehlikesinden endişe duyduğunu dile getirdi.

Asmar açıklamasında, Maliye Bakanlığı’nın 2023 bütçesinde rezerv olmadığı için bu kararı aldığını belirterek, cumhurbaşkanlığı boşluğunun bir sonucu olarak genel bütçenin onaylanamaması nedeniyle, fonların ve maaşların ödenemediğini kaydetti.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre, CGTL Başkanı, maaş ödeneklerini belirleyen kurallar olduğunu, Maliye Bakanlığı’nın yeni ödenekler açmasına izin veren bir yasa tasarısının onaylanması için Temsilciler Meclisi'ne başvurulması gerektiğini ifade etti.

Maliye Bakanlığı’nın, meclise temel maaşın 6 katı tutarında sosyal yardım ekleriyle birlikte asker ve sivillere maaş verilmesi için talepte bulunduğuna değinen Asmar, bakanlığın maaşları ödeyebilmesi için genel kurulun toplanması gerektiğinin altını çizdi.

Kamu İdaresi Çalışanları Derneği Başkanı Neval Nasır, meselenin Haziran ayının maaşlarının ödenmesine bağlı olmadığını, olayın maaşların sadece 50 dolarlık bir artıştan çok daha derin olduğunu ifade ederek Lübnan’da kriz olduğunu söyledi.

Basında yer alan habere göre, 2019’da bir kamu personelinin asgari maaşı 950 lira (633 dolar) iken, bu oran şimdi 140 dolara geriledi.

Nasır, kamu personelinin sayısının azaltılmaya çalışıldığını, çünkü Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) Lübnan hükümetine borç verme şartında çalışan sayısının azaltılmak istendiğinin olduğunu aktardı.

Nasır, “Hükümet, enflasyon sorunuyla ilgilenmek yerine, bakanlıklara çalışanların istifasını sunmaya zorlamaları için baskı yaptı” dedi.



İsrail Hochstein'ın yokluğunu saldırılarla dolduruyor

Güney Lübnan'daki Litani Nehri yakınında Mercuyun - Deyr Mimas - el-Kalia üçgeninde bir İsrail tankı (sosyal medya)
Güney Lübnan'daki Litani Nehri yakınında Mercuyun - Deyr Mimas - el-Kalia üçgeninde bir İsrail tankı (sosyal medya)
TT

İsrail Hochstein'ın yokluğunu saldırılarla dolduruyor

Güney Lübnan'daki Litani Nehri yakınında Mercuyun - Deyr Mimas - el-Kalia üçgeninde bir İsrail tankı (sosyal medya)
Güney Lübnan'daki Litani Nehri yakınında Mercuyun - Deyr Mimas - el-Kalia üçgeninde bir İsrail tankı (sosyal medya)

İsrail, ABD'nin ateşkes girişimini yürüten ABD Özel Temsilcisi Amos Hochstein'ın yokluğunu şiddetli saldırılarla dolduruyor ve Nebatiye'yi Mercuyun bölgesinden ayırmak amacıyla Litani Nehri'nin eteklerine ulaşan kara saldırısının alanını genişletiyor.

Hochstein İsrail ziyareti hakkında herhangi bir açıklama yapmadan Washington'a dönerken, Lübnanlı kaynaklar Şarku’l Avsat'a, ABD Özel Temsilcisi’nin ‘Lübnanlı müzakerecilerle temas halinde kaldığını’ doğruladı. Kaynaklar ayrıca, ateşkes görüşmelerinin ‘yavaş ama istikrarlı bir şekilde olumlu yönde ilerlediğini’ belirtti.

İsrail güçleri, topçu ateşi ve savaş uçakları ile insansız hava araçlarının (İHA) hava saldırılarının ardından Kafr Kila kasabasından başlayarak Deyr Mimas kasabasına, yani Lübnan'ın derinliklerine doğru yaklaşık 5 kilometrelik bir yolu yürüyerek Litani'nin eteklerine ulaştı. Hizbullah da bu güçleri ulaştıkları noktalarda hedef aldığını açıkladı.

Buna paralel olarak İsrail, Beyrut'un güney banliyösüne yönelik hava saldırılarını yoğunlaştırdı. Banliyönün karşısında yer alan ve Lübnan savaşında eski temas hatları olan Ayn er-Rummane ve Hadath'taki Hıristiyan mahalleleri, ordunun mahalle sakinlerini binaları boşaltmaları konusunda uyarmasının ardından hedef alındı.