BM’den Suriye’ye yardım götürmek için sınır kapılarının önemine vurguhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/4408846-bm%E2%80%99den-suriye%E2%80%99ye-yard%C4%B1m-g%C3%B6t%C3%BCrmek-i%C3%A7in-s%C4%B1n%C4%B1r-kap%C4%B1lar%C4%B1n%C4%B1n-%C3%B6nemine-vurgu
BM’den Suriye’ye yardım götürmek için sınır kapılarının önemine vurgu
Birleşmiş Milletler (BM) dün, Suriye’nin kuzeybatısındaki muhaliflerin elinde bulunan bölgelerde yaşayanlara insani yardım sağlamak için Türkiye ile Suriye arasında geçişlerin açık kalma süresinin uzatılması çağrısında bulundu. Ayrıca bölgenin şubat ayındaki depremden bu yana çok fazla risk altında olduğunu vurguladı.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre BM İnsani Yardım Koordinatörü Martin Griffiths, Şam’dan döndükten kısa bir süre sonra Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) şunları aktardı:
“Suriye halkı bugün, sandığımızdan daha fazla acı çekiyor. Çektikleri acılar her yıl artıyor. Suriyelilerin en az yüzde 90’ı yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Bu zorluklar, BM ve insani yardım ortaklarımızın Suriye’deki en muhtaç nüfusa yardım etmek için sınırlı araçlara sahip olduğu bir zamanda ortaya çıktı.”
Griffiths açıklamasında ayrıca yetersiz finansman ve erişim sorunlarına dikkat çekti.
BMGK ocak ayında, Esed rejiminin kontrolündeki alanlardan geçmeden, aşırılık yanlısı ve muhalif grupların kontrolündeki bölgelere Bab el-Hava Sınır Kapısı’ndan yardım aktarma mekanizmasını altı ay uzattı.
2014 yılında kurulan mekanizma dört geçişi içeriyordu. Ancak Pekin ve Moskova’nın uzun yıllar süren baskısından sonra, yalnızca Bab el-Hava Sınır Kapısı faaliyette kaldı.
Görev süresi 10 Temmuz’da sona eren Griffiths konuya dair şunları söyledi:
“Genel Sekreter (Antonio Guterres), 12 aylık bir süre için yenilenmesi gerektiğini ve insani yardımın kuzeybatıya ulaştırılmasını kolaylaştırmak için diğer tüm geçişleri içermesi gerektiğini açıkça belirtti.”
Ancak Güvenlik Konseyi içindeki müzakereler karmaşık görünüyor.
Rusya Büyükelçisi Vasily Nebenzia dün yaptığı açıklamada, ikiyüzlü batı propaganda makinesinin harekete geçtiğini belirterek şunları söyledi:
“Bu sınır ötesi mekanizması olmadan milyonlarca Suriyelinin açlıktan ve soğuktan öleceği bir kez daha söylendi. Suriye’nin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü ihlal etse bile uzatmaktan başka çaresi yok.”
BM’nin bir yardım konvoyu geçen hafta kuzeybatıdaki bölgelere, ocak ayından bu yana ilk kez Şam’ın kontrolündeki bölgelerden girdi.
Griffiths, bu teslimat yönteminin sınır ötesi mekanizmanın gerekli hacmini karşılayamayacağını vurguladı.
Esed depremden sonra, mayıs ayında üç ay daha uzatılan üç aylık bir süre için Türkiye ile iki sınır kapısının daha açılmasına izin verdi.
Bu hafta Şam’da Esed ile bir araya gelen BM yetkilisi, “Bir daha uzatılmayacağına inanmak için hiçbir nedenim yok” dedi.
Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavilehttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5134363-sudanda-sava%C5%9F-ma%C4%9Fdurlar%C4%B1-i%C3%A7in-yeni-bir-kamp-tavile
Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavile
Sudan'ın batısındaki Kuzey Darfur'da bulunan Tavile kasabası, Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasındaki son çatışmaların ardından el-Faşir şehri, Zemzem ve Ebu Şuk kamplarından bombardımandan kaçan binlerce yerinden edilmiş insanın akın etmesiyle savaş mağdurları için yeni bir kampa dönüştü.
Yerinden edilmiş kişilerin işleriyle ilgilenen yerel bir gönüllü kuruluş olan Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi'ne göre Tavile bölgesi, yerinden edilmiş kişilerin açıkta, son derece kötü koşullarda, yiyecek, içme suyu ve hatta battaniye olmadan kalabalık bir şekilde bulunmaları nedeniyle ciddi bir baskı altında.
Şarku’l Avsat’a konuşan Komite Sözcüsü Âdem Rical şu ifadeleri kullandı: “Şu anda acil müdahalelere ihtiyaç duyulması nedeniyle bölgede olağanüstü hâl ilan etme sürecindeyiz. En büyük zorluk, temel hizmetlerin ve yaşam için gerekli malzemelerin eksikliği ve binlerce kişi şu anda açıkta olduğu için çadır gibi barınma malzemelerinin sağlanmasıdır. El-Faşir ile Zemzem ve Ebu Faruk kamplarını bu zor koşullarda terk edebilen siviller, sadece giydikleri kıyafetlerle, bazıları hayvanların çektiği ilkel arabalarla ve her şeye muhtaç bir şekilde, kendilerine yardım etmek için sınırlı bir yerel gönüllü müdahalenin ortasında kaldılar.”
Yerinden edilmeye giden yolda yaşanan trajediler
Rical, yerinden edilmiş kişilerin, yerlerinden edilmelerine giden yolda acı ve korkunç koşullar yaşadıklarını ve ‘HDK’ye bağlı bazı silahlı adamlar tarafından çeşitli ihlallere, cinayetlere ve hırsızlıklara maruz kaldıklarını’ bildirdiklerini söyledi. Rical, “İfadelerinde bize aşırı açlık ve susuzluk nedeniyle çok sayıda ölüm yaşandığını ve bazı çocukların yerinden edilme yolculuğu sırasında ebeveynlerini kaybettiğini anlattılar” dedi.
Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi’nin verilerine göre Tavile, nisan ayı başında el-Faşir ve çevresindeki kamplarda yeniden başlayan şiddetli çatışmalardan bu yana 281 binden fazla yerinden edilmiş kişiyi kabul etti. Bölgede yaşayanlarla birlikte toplam sayı bir milyondan fazla kişiye ulaştı.
Tavile, Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'in yaklaşık 65 kilometre batısında yer alıyor. El-Faşir ülkenin batısında Sudan ordusu tarafından kontrol edilen son büyük şehir ve bir yıldan uzun bir süredir HDK tarafından kuşatılmıştı.
Komite Sözcüsü Âdem Rical, “Tavile’de güvenlik durumu istikrarlı, ancak insani ihtiyaçlar yerel halkın, ulusal insani yardım kuruluşlarının ve buradaki yetkililerin kapasitesinin ötesinde” dedi.
Rical, yerel toplum liderlerinin yerinden edilenlere yardım sağlamak için girişimler başlattığını, ancak sayılarının çok fazla olması ve giderek artması nedeniyle ihtiyaçları yeterince karşılayamadıklarını söyledi.
HDK'nin 15 Nisan'da Kuzey Darfur'daki yerinden edilmiş kişiler için kurulan Zemzem Kampı’na düzenlediği saldırının ardından binlerce kişi bölgeden ayrılmak zorunda kaldı. (Reuters)
Rical, Tavile'nin el-Faşir ve çevresindeki kamplardan yerinden edilmiş insanları kabul eden bir nokta haline geldiğini ve önemli bir kısmının Cebel Marra'daki Fanga, Golo ve Nertiti'deki diğer komşu bölgelere kaçmaya devam ettiğini söyledi. Yerel halk ve ulusal kuruluşların yanı sıra gönüllü acil servisler, yerinden edilenlere yardım etmek için mısır unu, bakliyat, içme suyu ve battaniye sağlıyor. Ancak bu yardım, el-Faşir ile Zemzem ve Ebu Şuk kamplarından çok sayıda kişinin ihtiyaçlarını karşılama konusunda sınırlı kalıyor.
El-Faşir acı çekiyor
Şarku’l Avsat'a konuşan çeşitli kaynaklara göre, Zemzem Kampı sakinlerinin yaklaşık yüzde 70'i, yüzlerce sivilin öldürülmesi ve yaralanmasıyla sonuçlanan HDK'nin son saldırısının ardından Tavile bölgesine ve eyaletteki diğer bölgelere göç etti. Kaynaklar, el-Faşir'de, Zemzem ve Ebu Şuk kamplarında kalanların gıda, içme suyu ve ilaç sıkıntısı nedeniyle çok kötü insani koşullarla karşı karşıya olduklarını söyledi. Aynı kaynaklar, Sudan ordusu ve müttefik silahlı mücadele hareketlerinin ortak gücünün, el-Faşir'den ayrılmalarını engellemek için ailelerin önüne engeller koymaya devam ettiğini, askeri operasyonların ve karşılıklı topçu atışlarının artmasına ve şehir üzerindeki uzun süreli kuşatma nedeniyle yiyecek ve içme suyu elde etmenin zorluğuna rağmen onları tehdit altında kalmaya zorladığını belirtti.
Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi bu hafta başında, Sudan ordusunun askeri istihbaratının Ebu Şuk Kampı’ndaki onlarca gönüllü lider ve aktivisti HDK ile iş birliği yaptıkları suçlamasıyla tutukladığını açıkladı.
Şarku’l Avsat tarafından elde edilen bilgilere göre Çad ile olan Adre Sınır Kapısı, Tavile'de yeni yerinden edilmiş insanlara insani yardım ulaştırılması için açıldı. Çeşitli kaynaklara göre, son birkaç gün içinde gıda maddeleri, ilaçlar ve barınma malzemeleri yüklü birçok tır bölgeye geldi, ancak çok sayıda yerinden edilmiş insan nedeniyle bu yardımlar yetersiz kalıyor.
Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi, Tavile bölgesinde acil durum ilan etmek üzere olduğunu bildirerek, uluslararası ve yerel kuruluşları Kuzey Darfur'dan gelen binlerce yerinden edilmiş kişinin hayatını kurtarmak için acilen harekete geçmeye çağırdı.