Irak Başbakanı siyasi partileri Hükümet’e destek olmaya çağırdı

Sudani, Irak’taki siyasi güçleri, devletin sürdürülebilir projeler gerçekleştirme yaklaşımına uymaya çağırıyor

Sudani, Irak hükümetinin bir toplantısına başkanlık ederken (Irak Başbakanlığı)
Sudani, Irak hükümetinin bir toplantısına başkanlık ederken (Irak Başbakanlığı)
TT

Irak Başbakanı siyasi partileri Hükümet’e destek olmaya çağırdı

Sudani, Irak hükümetinin bir toplantısına başkanlık ederken (Irak Başbakanlığı)
Sudani, Irak hükümetinin bir toplantısına başkanlık ederken (Irak Başbakanlığı)

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, ülkedeki siyasi partileri, devletin sürdürülebilir projeler gerçekleştirme yaklaşımına uymaya çağırdı. Şiiler tarafından her yıl kutlanan Gadir-i Hum Bayramı münasebetiyle yaptığı konuşmada Sudani, “Parayı muhafaza etmek, onu yağmalanma ve hırsızlıktan uzak tutmakla değil, şu veya bu gruba imtiyaz tanımamakla olur” ifadelerini kullandı. Sudani “Yönetici, gücü ganimet ve kazanç olarak gören bir parti, bir ittifak ya da bir grup gibi, adı ne olursa olsun, şu veya bu tarafı memnun etmekle ilgilenmemelidir” dedi.

r4t
Geçen şubat ayında Sudani’nin katılımıyla yapılan bir toplantı sırasında Koordinasyon Çerçevesi güçleri (INA)

Sudani “Halkımızı memnun eden her şeye giden yolda geri adım atmayacağım, pes etmeyeceğim. Onların haklarının aleyhine olacak şekilde hoşgörülü davranmayacağız” dedi. Sudani “Allah’a ve insanlara karşı emaneti en iyi şekilde teslim etmekle sorumluyuz (...) Eğer Hz. Ali’yi takip ediyorsak, bu çalışma sahası önümüzde duruyor ve onun örneklik değerini ve dürüstlüğünü burada göstermeliyiz” ifadelerini kullandı. Öte yandan Sudani “bayındırlığın ancak sürdürülebilir projelerle gerçekleştirilebileceğine” işaret ederek “Bugün tüm gelişmiş ülkelerdeki en yeni yönetişim teorileri ve en önemlileri temelde halkla başlayıp halkla biter” dedi. Sudani “Çalışma hakkı, işsizliğin azaltılması, yoksullukla mücadele, hizmetlerin iyileştirilmesi, ekonomide reform ve yolsuzlukla mücadele, sosyal güvenlik ve iç barışın temel direkleridir” dedi ve “Parayı muhafaza etmek sadece onu yağmalanma ve hırsızlıktan uzak tutmakla değil, şu gruba veya bu kişiye, bağlantısı, akrabalığı ve nüfuz düzeyi ne olursa olsun imtiyaz tanımamakla olur” ifadelerini de sözlerine ekledi.

Yerel seçimler

Sudani açıklamalarını, 18 Aralık’ta yapılması planlanan yerel seçimlerde, siyasi ittifakların haritasında olası bir değişim ışığında Iraklı siyasi güçlerin rekabet krizinin fitilini ateşlendiği bir bağlamda yaptı. Sudani bir iki gün önce, yürürlüğe giren mali bütçenin onaylanmasının ardından halkın parasına çökmeyi bekleyen “yozlaşmış bir grup” olduğunu söyleyerek uyarıda bulunmuştu. Bu güruhun herhangi bir bahane altında genişlemesine izin vermeyeceğine söz vermekle birlikte, bu ilkeleri, özellikle Şiiler arasından çok sayıda siyasi bloğun liderinin katıldığı dini bir kutlamada yeniden vurguladı.

fer
Irak güvenlik güçleri (Reuters)

Şarku’l Avsat’a konuşan gözlemciler, hükümetin yolsuzlukla mücadele için halihazırda attığı adımları, Sudani’nin kamu kaynaklarında yolsuzluk girişimlerine ve bunun yaklaşan seçim kampanyalarında kullanılma olasılığına karşı mücadelesindeki ciddiyetinin bir göstergesi olarak görürken, siyasi güçler, kalan zamanı en fazla sayıda taraftar toplamak ve en fazla sayıda muhalifi devirmek için iyi bir şekilde kullanmaya çalışıyor. Tarihi henüz belirlenmemiş olan milletvekili seçimlerine hazırlık olarak vilayet meclislerindeki koltuklar için halihazırda yoğun bir rekabet yaşanıyor.

Haritalar ve ittifaklar

Yerel seçimlerin yapılmasına yönelik süreçte, politik güçler arasında eşi görülmemiş bir hareketlilik yaşanırken, Şii, Sünni ve Kürt siyasi güçleri, yakın oldukları diğer güçlerle ittifaklar yapma konusu da dahil olmak üzere seçimlerin yapılma mekanizmasına ilişkin bir tutum açıklamadılar. Sünni ittifak haritası büyük ölçüde belirginleşmiş durumda. Bu harita içinde Tekaddum Partisi lideri ve Parlamento Başkanı Muhammed el-Halbusi tarafından yönetilen bir blok ile tanınmış Iraklı politikacı Rafi el-İsavi tarafından yönetilen başka bir blok bulunuyor. Ancak Kerkük vilayeti hakkında Kürt-Kürt anlaşmazlıkları hala devam ediyor. Şii cephesinde ise eski Başbakan Nuri el-Maliki’nin liderlik ettiği Kanun Devleti Koalisyonu, vilayet meclisi seçimlerine ayrı bir listeyle katılmaya karar verdi. Bu, daha önce Koordinasyon Çerçevesi güçleri arasında seçimlere tek listeyle girmek için yapılan görüşmelerin başarısız olduğu anlamına geliyor.

Bu bağlamda, Kanun Devleti Koalisyonu’ndan Milletvekili Firas el-Meslemavi yaptığı bir açıklamada, “Kanun Devleti Koalisyonu’nun, seçim tarihinden önce yapılan siyasi ve seçim ittifaklarından ve koalisyonlarından bağımsız olarak ayrı bir listeyle seçimlere katılmaya karar verdiğini” belirtti. Milletvekili, “vilayet meclisi seçimlerinin yapılmasının ardından sonuçların açıklanması ve siyasi blokların ve partilerin kazandığı koltuk sayısının belirlenmesiyle, vilayet yöneticilerinin seçimi ve yerel idarelerin oluşturulması için ittifaklar oluşturmak üzere görüşmeler yapılacağını” sözlerine ekledi.



Sudan'da bir köyde meydana gelen heyelan sonucu binden fazla kişi hayatını kaybetti

Sudan'ın Tersin köyünde meydana gelen heyelan sonrası geniş çaplı hasar oluştu. (Reuters)
Sudan'ın Tersin köyünde meydana gelen heyelan sonrası geniş çaplı hasar oluştu. (Reuters)
TT

Sudan'da bir köyde meydana gelen heyelan sonucu binden fazla kişi hayatını kaybetti

Sudan'ın Tersin köyünde meydana gelen heyelan sonrası geniş çaplı hasar oluştu. (Reuters)
Sudan'ın Tersin köyünde meydana gelen heyelan sonrası geniş çaplı hasar oluştu. (Reuters)

Sudan Kurtuluş Hareketi/Ordusu (SLM) dün yaptığı açıklamada, Sudan'ın batısındaki Marra Dağları bölgesinde bir köyü yok eden heyelanda binden fazla kişinin hayatını kaybettiğini ve sadece bir kişinin hayatta kaldığını duyurdu.

Abdulvahid Nur liderliğindeki SLM, heyelanın şiddetli yağışların ardından pazar günü meydana geldiğini bildirdi.

Darfur bölgesindeki alanı kontrol eden SLM, Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası yardım kuruluşlarına kurbanların cesetlerinin çıkarılmasına yardım etmeleri için çağrıda bulundu.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre SLM, köyün ‘tamamen yerle bir olduğunu’ açıkladı.

Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında Kuzey Darfur eyaletinde çıkan savaştan kaçan sakinler, gıda ve ilaçların kıt olduğu Marra Dağları'na sığındı.

İki yıldır süren savaş, nüfusun yarısından fazlasını açlıkla karşı karşıya bıraktı ve Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir bombalanırken milyonlarca insan evlerini terk etmek zorunda kaldı.

2023 yılının nisan ayı ortasından bu yana Sudan, ordu ile HDK arasında kanlı bir savaşın içine girdi. Söz konusu savaş, ülkeyi BM'nin modern tarihin en kötülerinden biri olarak nitelendirdiği ciddi bir insani krize sürükledi.

Heyelanların meydana geldiği Marra Dağları'nın çeşitli bölgelerini kontrol eden SLM, genel olarak çatışmaların dışında kaldı.

sdfrgt
Sudan'ın Marra Dağları bölgesinde meydana gelen heyelan Tersin köyünü yok ettikten sonra bölgede toplanan insanlar (Reuters)

Sudan Başbakanı Kâmil İdris, Marra Dağları bölgesindeki bir köyü yok eden heyelandan etkilenenlere yardım sağlamak için acil önlemler almaları konusunda yardım kuruluşlarına çağrıda bulundu.

İdris, hükümetinin etkilenenlerin durumunu izlediğini ve elinden gelen her türlü destek ve yardımı sağlayacağını belirterek, felaketin büyük çaplı bir insani yardım müdahalesi gerektirdiğini vurguladı.

rgthy
Şiddetli yağmur Sudan'ın başkenti Hartum'da bir caddeyi sular altında bıraktı. (AFP)

Darfur’un ordu yanlısı valisi Minni Arko Minavi ise olayı, Sudan'ın yaklaşık beşte birini kaplayan bölgenin sınırlarını aşan ‘insani bir trajedi’ olarak nitelendirdi. Minavi, ‘uluslararası insani yardım kuruluşlarına bu kritik anda acil olarak müdahale ederek destek ve yardım sağlamaları’ çağrısında bulundu. Ayrıca yaptığı açıklamada, “Bu trajedi, halkımızın tek başına üstesinden gelebileceğinden daha büyük” dedi.

Erişim zorluğu

Heyelanın meydana geldiği bölge de dahil olmak üzere Darfur'un büyük bir kısmına, çatışmalar nedeniyle insani yardım çalışanlarının erişimi neredeyse imkânsız durumda.

Orgeneral Abdulfettah el-Burhan liderliğindeki ordu ile eski müttefiki Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu liderliğindeki HDK arasında süren şiddetli savaş, on binlerce kişinin hayatına mal oldu, 14 milyondan fazla insanı yerinden etti ve BM'nin ‘dünyanın en kötü insani krizi’ olarak nitelendirdiği duruma yol açtı.

ı8
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir yakınlarındaki Zemzem Kampı’ndan yükselen dumanlar (Arşiv – AFP)

Savaş, Sudan'ı iki tarafın (ordu ve HDK) etki alanlarına böldü. Ordu, kuzey, doğu ve batının çoğunu kontrol ederken ve bu yıl Hartum'un kontrolünü geri kazanırken, HDK neredeyse tüm Darfur'u ve güneyin bazı bölgelerini kontrol ediyor.

HDK, Mayıs 2024'ten bu yana bölgede, ordunun kontrolünde kalan son büyük şehir olan ve yaklaşık 300 bin nüfusa sahip Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'i kuşatma altında tutuyor.

cdrgt
Darfur Valisi Minni Arko Minavi tarafından paylaşılan, Sudan'ın batısındaki Tersin köyünü vuran heyelanı gösteren fotoğraf (Darfur Valisi’nin Facebook hesabı)

Diğer yandan sağlık kaynaklarına göre cumartesi günü, Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’i hedef alan hava saldırıları ve HDK'nin kontrolünde bulunan Nyala kentindeki bir kliniğe düzenlenen saldırılarda en az 19 kişi hayatını kaybetti, onlarca kişi de yaralandı.


İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları yoğunlaşırken, son bombardımanda 20 kişi hayatını kaybetti

Han Yunus'ta düzenlenen cenaze töreninde, hayatını kaybeden sevdiklerinin yasını tutan yakınları (Reuters)
Han Yunus'ta düzenlenen cenaze töreninde, hayatını kaybeden sevdiklerinin yasını tutan yakınları (Reuters)
TT

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları yoğunlaşırken, son bombardımanda 20 kişi hayatını kaybetti

Han Yunus'ta düzenlenen cenaze töreninde, hayatını kaybeden sevdiklerinin yasını tutan yakınları (Reuters)
Han Yunus'ta düzenlenen cenaze töreninde, hayatını kaybeden sevdiklerinin yasını tutan yakınları (Reuters)

Bugün şafak vakti İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 20 Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi de yaralandı.

Filistin Enformasyon Merkezi, sağlık kaynaklarına dayanarak hayatını kaybedenler arasında beş çocuk olduğunu bildirdi.

Şifa Tıp Kompleksi’nden yapılan açıklamada, “Gazze şehrinin güneybatısındaki Tel el-Heva mahallesindeki bir eve düzenlenen İsrail saldırısında, aralarında çocukların da bulunduğu dokuz Filistinli öldürüldü” denildi.

Gazze Ambulans ve Acil Durum Müdürlüğü, şehrin kuzeyinde bulunan Şeyh Rıdvan mahallesindeki iki eve düzenlenen saldırılarda ‘dört Filistinlinin öldürüldüğünü, çok sayıda kişinin de yaralandığını’ açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın Filistin Enformasyon Merkezi’nden aktardığına göre, İsrail savaş gemileri bu sabah Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah sahiline ateş açtı.

cdfgthy
Han Yunus'taki Nasır Hastanesi’nde tedavi görürken açılan İsrail ateşiyle öldürülen Filistinlilerin cenaze namazından (Reuters)

Gazze şehrini kontrol altına almak için saldırı hazırlıkları yapan İsrail güçleri, son günlerde Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanlarını yoğunlaştırdı.

Birleşmiş Milletler'in (BM) tahminlerine göre, Gazze şehri ve çevresinde yaklaşık bir milyon kişi yaşıyor. Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC), ağustos ayı sonunda bu bölgenin kıtlıkla karşı karşıya olduğunu açıklamıştı.

Gazze Şeridi'ndeki savaş, 7 Ekim 2023'te Hamas'ın İsrail'in güney yerleşimlerine düzenlediği saldırının ardından patlak verdi. İsrail'in resmi verilerine göre, saldırıda çoğu sivil olmak üzere bin 219 kişi öldü.

u79o
İsrail ordusunun saldırısı sonucu yaralanan Filistinli bir kadın, tedavi için Deyr el-Balah'taki el-Aksa Hastanesi’ne naklediliyor. (AP)

BM'nin güvenilir bulduğu Hamas yönetimindeki Sağlık Bakanlığı'nın son verilerine göre, Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırıları ve askeri operasyonlarda çoğu sivil olmak üzere en az 63 bin 557 kişi hayatını kaybetti.


Kuzey İsrailliler, Lübnan sınırındaki kasabalara geri dönmemeye kararlı

Hizbullah'ın savaş sırasında gerçekleştirdiği bombalamalar, birçok İsraillinin kuzeydeki şehirlerden kaçmasına neden oldu. (Reuters)
Hizbullah'ın savaş sırasında gerçekleştirdiği bombalamalar, birçok İsraillinin kuzeydeki şehirlerden kaçmasına neden oldu. (Reuters)
TT

Kuzey İsrailliler, Lübnan sınırındaki kasabalara geri dönmemeye kararlı

Hizbullah'ın savaş sırasında gerçekleştirdiği bombalamalar, birçok İsraillinin kuzeydeki şehirlerden kaçmasına neden oldu. (Reuters)
Hizbullah'ın savaş sırasında gerçekleştirdiği bombalamalar, birçok İsraillinin kuzeydeki şehirlerden kaçmasına neden oldu. (Reuters)

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Eğitim Bakanı Yoav Kisch'in dün okulların açılışını kutlamak ve hayatın normale döndüğünü göstermek için Lübnan sınırına yakın kuzeydeki okullarda bulunmalarına rağmen, yerel yetkililer ve Eğitim Bakanlığı'ndan alınan veriler, vatandaşların büyük bir kısmının geri dönmeyi reddettiğini gösteriyor.

Kasım 2024'te Lübnan ile ateşkes anlaşması imzalanmış ve hükümet, Ekim 2023'te yerinden edilen vatandaşlara mart ayına kadar geri dönmeleri için süre vermiş olsa da, on binlerce vatandaşın geri dönmeyi reddettiği ortaya çıktı. Bazı vatandaşlar, Lübnan ile savaşın henüz sona ermediğini ve Hizbullah'ın halen bir tehdit oluşturduğunu düşünürken, bazıları yıkılan evlerin yeniden inşası ve tazminatların ödenmesi konusunda memnuniyetsiz. Bazı vatandaşlar ise kuzeyi terk etmeye karar verdiklerini, iş bulduklarını ve merkezi bölgelere yerleştiklerini ifade etti.

Kuzeydeki kasabaların yeniden inşası ve restorasyonundan sorumlu Kuzey Ulaştırma Müdürlüğü'nün verilerine göre, İsrail hükümetinin roket saldırıları ve bunların sonuçlarından kaçma kararı üzerine 43 kasabanın yaklaşık 90 bin sakini evlerini terk etti. Bu kasabaların yüzde 37'sinde yaşayanların yüzde 85'inden fazlası geri dönmüş, ancak kasabaların yüzde 51'inde yaşayanların sadece yarısı geri dönmüş.

Verilere bakıldığında, kasaba sınıra ne kadar yakınsa, geri dönüş oranının o kadar düşük olduğu görülüyor, çünkü bu kasabalar daha ağır hasar gördü. Örneğin Şatula'da nüfusun sadece yüzde 20'si geri döndü. Metula'da ise nüfusun sadece yüzde 14'ü geri döndü.

Kasvetli bir okul yılı

Bu kasabalarda eğitim-öğretim yılına kasvetli bir başlangıç yapıldı. Eğitim Bakanlığı, öğrencilerin yüzde 90'ının ve öğretmenlerin yüzde 97'sinin okula döndüğünü açıklasa da, Metula'daki tek okul açılmadı. Kiryat Şimona'da ise beş okuldan biri açılmadı. Okullardan birinde 240 öğrenciden sadece 40'ı okula döndü. Safed'de de hiçbir okul açılmadı. Otuz iki anaokulu kapatıldı. Ebeveynler, genel olarak İsrail'deki ve özellikle kuzeydeki okullarda güvenlik görevlisi sayısının azlığından şikâyet ettiler.

Gazze Şeridi'ne yakın güney kasabalarının sakinleri de savaş nedeniyle vatandaşları evlerine geri döndürme görevini yerine getirmeyen hükümetin politikasından mustarip. Ancak hiçbir hükümet yetkilisi bölgeyi ziyaret etmedi. Bunun yerine, ABD'nin İsrail Büyükelçisi Mike Huckabee, okul yılının açılışına katıldı. Ziyareti, İsrail'in Gazze Şeridi'nin kalbinde sürdürdüğü amansız askeri operasyonların patlama sesleri eşliğinde gerçekleşti. Bölge sakinler ona yaklaşarak Netanyahu'ya takas anlaşmasını kabul etmesi için baskı yapmasını talep ettiler. Ayrıca, hükümetlerinin yıkılan evleri yeniden inşa etmek ve onarmak için acele etmemesinden yakındılar.

Güven krizi

Yedioth Ahronoth gazetesi, çok sayıda kişinin geri dönmemesinin, kuzeydeki güvenlik ve emniyetin yeniden sağlanamaması nedeniyle yerlerinden edilen kuzey ve güney sınır kasabalarının sakinleri ile siyasi ve askeri liderler arasında bir güven krizini yansıttığını doğruladı. Bu durum, kuzeyde güvenlik ve asayişin sağlanamaması, Hizbullah ile yeniden çatışma olasılığını artıran devam eden güvenlik gerginlikleri ve hükümetin yerinden edilmiş vatandaşlara tazminat ödememesi nedeniyle ortaya çıktı. Şarku’l Avsat’ın Yedioth Ahronoth’tan aktardığına göre çok sayıda evde yıkım devam ediyor. Bu terk edilmiş evler, komşu evlerin sahiplerinin de evlerine dönmelerini engelleyen bir ‘sağlık tehlikesi’ haline geldi.