Nahda Barajı müzakereleri yeniden başlıyor

Şarku'l Avsat (115721)
Şarku'l Avsat (115721)
TT

Nahda Barajı müzakereleri yeniden başlıyor

Şarku'l Avsat (115721)
Şarku'l Avsat (115721)

Mısır ve Etiyopya'nın iki yıldan fazla süren durgunluğun ardından Nahda Barajı konusunda müzakere masasına dönme yönünde yaptıkları ortak açıklamanın ardından, Mısır tarafı müzakerelerin başlayacağı beklentisinde. Kahire'nin çıkarlarını savunma yeteneği resmi olarak doğrulandı.

Mısır, Sudan ve Etiyopya'nın Kongo'nun başkenti Kinşasa'da bir araya geldiği son müzakere süreci Nisan 2021'de durmuştu. Şarku'l Avsat'a konuşan uzmanlar, teknik nedenlerle yeni müzakere turunun hızlandırılması gerektiği konusunda güvence veriyor.

Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Ahmed Ebu Zeyd, Pazartesi akşamı televizyonda verdiği bir röportajda, “Mısır her zaman kendi çıkarlarını ve halkının çıkarlarını savunabilen bir ülkedir. Su dosyası 24 saat doğru ve günlük takibe tabidir” ifadelerini kullandı.

13 Temmuz’da Mısır ve Etiyopya ortak açıklamalarında, Mısır, Etiyopya ve Sudan arasında Nahda Barajı'nın doldurulmasına ilişkin anlaşmanın ve işletme kurallarının sonuçlandırılması için acil müzakerelere başlama konusunda anlaştıklarını duyurdu. Dört ay içinde tamamlamak için gerekli tüm çabayı göstermeyi kabul ettiler.

Nil suları ile ilgili bir emrivakinin Mısır’a herhangi bir tarafça dayatılmayacağı konusunda güvence verilip verilemeyeceği sorusunu cevaplayan Ahmed Ebu Zeyd, “Dış politikada çıkarlarını koruyabilen bir devlete emrivaki dayatılamaz. Ancak, bu dosyayla ilgili gerçek zorluklar mevcut. Bunların üstesinden gelmek için tam bir ciddiyetle uğraşıyoruz” açıklamalarında bulundu. Yeni müzakerelerin seyrinin belirli bir zaman dilimine bağlı olduğunu açıkça belirten Ahmed Ebu Zeyd, “İstenilen anlaşmaya varmayı umuyoruz” ifadelerine başvurdu.

Şarku'l Avsat, Mısır Dışişleri Bakanlığı'ndan müzakerelerin başlama zamanı, temel belirleyicileri veya planlanan yeri hakkında bir açıklama alamadı.

Etiyopya'nın barajın dördüncü dolumu işlemine bu ay başlayacağı söyleniyor. Mısırlı su kaynakları uzmanı, Mısır Sulama Bakanı'nın eski danışmanı Dr. Ziyaeddin el-Gavsi, dördüncü dolum ile ilgili nedenlerle müzakerelerin hızlandırılması gerektiğine dikkat çekiyor. Şarku'l Avsat’a konuşan Gavsi, “Müzakereler için belirlenen dört aylık süreyi beklersek, Mavi Nil'den Mısır ve Sudan'a gelen 27 milyar metreküp su alıkonabilir. Bu rakam Nil'in iki eyaletine gelenin yarısından fazlası. Bu büyük miktardaki su barajın kendisinde inşaat sorunlarına yol açabilir. Tutulması Mısır ve Sudan kaynaklarında kesintiye sebep olabilir” ifadelerini kullandı.

Nahda Barajı’na dair teknik hususlara değinen Gavsi, “Bazıları bu yıl dördüncü dolum mekanizmasını, ardından ise diğerlerini ve hızını belirleyecek olan noktalar. Barajın kalıcı olarak işletimi ve yönetimine katılım ve gelecekteki anlaşmazlıkların çözümü için de bir mekanizma bulunmasıyla ilgili bir madde gündemde” ifadelerine başvurdu. Mavi Nil'den Mısır ve Sudan'a 50 milyar metreküp su akışının devamının sağlanması gerektiğini vurgulayan Gavsi, “Bu, iki ülkeye ciddi zarar vermemek anlamına geliyor” ifadelerini kullandı.

Mısır eski Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Raha Ahmed Hasan ise Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, “Nahda Barajı meselesi basit bir denklemdir. Baraj Etiyopya için bir kalkınma meselesiyse, Mısır için de hayati bir meseledir” vurgusunda bulundu. Mısır Dışişleri Konseyi üyesi Hasan, ortak bildiride öngörülen dört aylık sürenin nasıl hesaplanacağı hakkında ise “Bu sürenin geçerlilik süresi ilan edildiği tarihten itibaren başlar. Etiyopya'nın samimi bir niyeti varsa, müzakerecilerin bir anlaşmaya varması için dört aydan daha az bir süreye ihtiyacı olabilir” ifadelerini kullandı.



HTŞ, Halep’e doğru ilerliyor… Suriye ordusu Rusya'nın yardımıyla durdurmaya çalışıyor

TT

HTŞ, Halep’e doğru ilerliyor… Suriye ordusu Rusya'nın yardımıyla durdurmaya çalışıyor

HTŞ, Halep’e doğru ilerliyor… Suriye ordusu Rusya'nın yardımıyla durdurmaya çalışıyor

Heyetu Tahriru'ş Şam'ın (HTŞ) Halep'te Suriye ordusuna karşı yürüttüğü Saldırganlığı Caydırma Operasyonu (Rad'ul Udvan)  Suriye ve Rusya'nın HTŞ ve İdlib'deki silahlı muhalif gruplara yönelik bombardımanı eşliğinde dün (Perşembe) ikinci gününe girdi. Türkiye ise gelişmeleri takip ettiğini ve bölgedeki güçlerinin güvenliğini sağlamak için tüm önlemleri aldığını açıkladı.

HTŞ ve Fethu'l Mubin Operasyon Odası’na bağlı güçler, ülkenin kuzeybatısındaki Halep vilayetinde Suriye ordusunun kontrolünde bulunan 10 kasaba ve köyün kontrolünü ele geçirdi.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) tarafından yayınlanan ilk bilançoya göre 80 HTŞ mensubu, Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu'na bağlı 19 savaşçı ve aralarında farklı rütbelerden 4 subayın da bulunduğu 54 Suriye askeri öldü.

HTŞ ilerliyor

HTŞ dün rejim güçleriyle girdiği şiddetli çatışmaların ardından İdlib'in doğusunda Şabur, Dadih ve Keferbatih olmak üzere üç stratejik köyü, Halep'in batı kırsalında ise Keferbasin ve Arnaz köylerini ele geçirdi. HTŞ’nin bu çatışmalar sırasında 8 askeri esir alınırken, diğer iki askeri de Halep'in batı kırsalında esir alındı.

zxscdvf
HTŞ tarafından Halep ekseninde gerçekleştirilen bombardıman (AFP)

Şarku’l Avsat’ın SOHR’dan aktardığına göre Rus savaş uçakları hava saldırılarını yoğunlaştırarak Sermin kasabası çevresini hedef alan dört hava saldırısı, Mecdelya kasabası çevresini hedef alan dört hava saldırısı ve İdlib'in doğu kırsalındaki Neyrab kasabasının dış mahallelerine birkaç hava saldırısı düzenledi.

Suriye ordusu ve muhalif gruplardan kaynaklar, Rusya ve Suriye hava kuvvetlerinin HTŞ'nin Şubat 2020'de İdlib'e düzenlediği ve aynı yıl 5 Mart'ta imzalanan Türk-Rus anlaşmasıyla durdurulan saldırıdan bu yana en büyük saldırıyı püskürtmek için Suriye'nin kuzeybatısında Türkiye sınırına yakın muhaliflerin kontrolündeki bölgeleri bombaladığını bildirdi.

Söz konusu anlaşma kapsamında Türkiye, muhaliflerin saldırısı nedeniyle topraklarına yeni bir Suriyeli mülteci dalgasını önlemeyi amaçlayan ‘Bahar Kalkanı’ adlı askeri operasyonu durdurdu.

AFP'ye konuşan askeri bir kaynak HTŞ ve muhalif savaşçıların Halep kentinin dış mahallelerine yaklaşık 10 kilometre mesafede, İran destekli Hizbullah'ın güçlü olduğu Şii kasabaları Nubl ve ez-Zehra'ya birkaç kilometre mesafede ilerlediğini ve Halep'in doğusunda İran yanlısı grupların üslendiği Neyrab havaalanına saldırdığını söyledi.

thyjukı
Halep köylerinden iki genç adam, HTŞ ve Suriye ordusu arasındaki karşılıklı bombardımanı uzaktan izliyor. (AFP)

HTŞ, Türkiye'nin daha önce uyarıda bulunduğu operasyonun, son haftalarda İdlib'in güneyindeki bölgelerde Rusya ve Suriye hava kuvvetleri tarafından sivillere yönelik saldırıların artmasına bir yanıt olduğunu ve muhalif gruplarla cephe hattına yakın bölgelere yığınak yapan Suriye ordusunun saldırılarını beklediğini söyledi.

Şam'ın Türkiye sınırına yakın, 3 milyondan fazla insanın yaşadığı ve 2011'den bu yana iç savaştan kaçan milyonlarca insanın kamplarda barındığı İdlib'de muhaliflerin elindeki son bölgeyi de ele geçirme çabası çerçevesinde muhaliflerin elindeki köylere insansız hava araçlarıyla (İHA) düzenlenen saldırılarda yılbaşından bu yana çoğu sivil 80'den fazla kişi hayatını kaybetti.

Suriye ordusu karşılık veriyor

Suriye ordusu çarşamba günü şafak vakti aniden başlatılan Saldırganlığı Caydırma Operasyonu’ndan bu yana ilk kez dün bir açıklama yaptı. Açıklamada, “Silahlı kuvvetlerimiz halen devam etmekte olan terör saldırısına karşı koymuş, Rusya ve dost kuvvetlerle iş birliği içinde, bölgeyi geri almak ve durumu eski haline getirmek için saldırgan terör örgütlerine teçhizat ve can bakımından ağır kayıplar verdirmiştir” denildi.

jukı
Suriye ordusu topçuları HTŞ saldırılarına karşılık veriyor. (Suriye medyası)

Şam, HTŞ'ye (eski adıyla Nusra Cephesi) atıfta bulunarak El Kaide'den ilham alan militanlara karşı savaş yürüttüğünü söylüyor ve sivilleri ayrım gözetmeksizin hedef aldığını reddediyor.

HTŞ ve daha az etkili muhalif gruplar, İdlib ve çevresinin yaklaşık yarısının yanı sıra Rusya ve Türkiye arasında varılan ve ‘Putin-Erdoğan bölgesi’ olarak adlandırılan anlaşma kapsamında çatışmasızlık bölgesi ilan edilen komşu iller Halep, Lazkiye ve Hama'daki komşu bölgeleri de kontrol ediyor.

Türkiye gelişmeleri takip ediyor

Türkiye Savunma Bakanlığı'ndan resmi bir kaynağa göre, Suriye'nin kuzeyindeki Halep kırsalı bu çatışmalardan önce aylardır sessizdi. Bölge zaman zaman çeşitli tarafların karşılıklı bombardımanına ve Suriye ve Rus güçlerinin baskınlarına sahne oluyor, ancak Rusya-Türkiye arasındaki ateşkes anlaşması halen büyük ölçüde bozulmadı.

Basın brifinginde konuşan kaynak, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki muhalif grupların son hareketlerini yakından takip ettiğini ve buradaki Türk güçlerinin güvenliğini sağlamak için tüm önlemleri aldığını söyledi.

xcs
Saldırganlığı Caydırma Operasyonu’na katılan HTŞ mensupları (AFP)

Türkiye salı ve çarşamba günleri, Halep'teki Fırat Kalkanı harekât bölgesindeki güçlerine ve İdlib'deki askeri noktalarına büyük takviyeler gönderdi.

Öte yandan, Türk Hava Kuvvetleri'ne ait İHA’nın Rakka vilayetinin kuzeyindeki Ayn İsa kırsalında yer alan ed-Debs köyünde bir motosikleti vurması sonucu bir Suriye Demokratik Güçleri (SDG) militanı öldü.

Türk güçleri ve müttefik Suriyeli gruplar, Halep'in doğusundaki Münbiç kırsalında SDG'ye bağlı Münbiç Askeri Konseyi'nin kontrolündeki et-Tuhar, el-Cat, Arap Hasan, Cebel Sayyad ve Um Calud köylerini ağır toplarla bombaladı. Bombardımanda bir sivil yaralandı.