Cezayir’den Fransa’nın Nijer’e askeri müdahale için hava sahasını açma talebine rethttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/4500931-cezayir%E2%80%99den-fransa%E2%80%99n%C4%B1n-nijer%E2%80%99e-askeri-m%C3%BCdahale-i%C3%A7in-hava-sahas%C4%B1n%C4%B1-a%C3%A7ma
Cezayir’den Fransa’nın Nijer’e askeri müdahale için hava sahasını açma talebine ret
AA
Cezayir’in, Fransa’nın Nijer’e askeri müdahale için hava sahasını açma talebini reddettiği bildirildi.
Devlet radyosunun haberine göre Cezayir, Fransa'nın Nijer'e askeri müdahale için hava sahasını kullanma talebine yanıt vermediği belirtildi.
Haberde, Cezayir’in güç kullanımına her zaman karşı olduğu vurgulanarak, Nijer’deki askeri darbeye ilişkin tavrının açık ve net olduğu kaydedildi.
Cezayir'in ret yanıtıyla karşı karşıya kalan Fransa’nın Fas’a yöneldiği belirtilen haberde, Fas makamlarının Fransa’nın askeri müdahale için hava sahasını Fransız savaş uçaklarını açma kararı aldığı iddia edildi.
Cezayir, Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğunun (ECOWAS) Nijer'e olası bir askeri müdahalesine tepki göstermişti.
ECOWAS ülkelerinin genelkurmay başkanlarının, cuma günü Gana'nın başkenti Akra'da düzenledikleri toplantıda Nijer'e askeri müdahalenin tarihinin belli olduğu duyurulmuştu.
ECOWAS, askerlerin emir gelir gelmez müdahaleye hazır olduğunu ilan etmiş ancak bu olası operasyonun hangi tarihte başlayacağı bilgisini paylaşmamıştı.
Nijer'deki darbe
Nijer'de Cumhurbaşkanı Muhammed Bazum, 26 Temmuz'da Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı unsurlarınca alıkonulmuş ve o akşam asker, yönetime el koyduğunu duyurmuştu.
Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı General Abdurrahmane Tchiani, 28 Temmuz'da CNSP isimli geçiş hükümetinin başına geçmişti.
CNSP, 7 Ağustos'ta Lamine Zeine'yi başbakan olarak atamış, 10 Ağustos'ta da asker ve sivillerden oluşan 21 üyeli kabineyi açıklamıştı.
Lübnanlı George Abdullah, 40 yıl sonra Fransa'daki hapishaneden çıktıhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5168428-l%C3%BCbnanl%C4%B1-george-abdullah-40-y%C4%B1l-sonra-fransadaki-hapishaneden-%C3%A7%C4%B1kt%C4%B1
Lübnanlı George Abdullah, 40 yıl sonra Fransa'daki hapishaneden çıktı
George İbrahim Abdullah, Fransa'nın Lannemezan hapishanesindeki hücresinde, 17 Temmuz 2025 (AFP)
Filistinlileri destekleyen Lübnanlı aktivist George İbrahim Abdullah, 1980'lerde bir ABD’li ve bir İsrailli diplomatın suikastında suç ortaklığıyla suçlanarak 41 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Bugün Fransa'daki hapishaneden serbest bırakılan Abdullah, ülkesine geri dönecek.
Fransız polisi George Abdullah'a eşlik ediyor. (AFP)
AFP ekibinin bildirdiğine göre, güneybatı Fransa'nın Hautes-Pyrenees bölgesindeki Lannemezan hapishanesinden iki minibüsün de aralarında bulunduğu altı araçlık bir konvoy yola çıktı, ancak sakallı aktivisti görmek mümkün olmadı.
74 yaşındaki George İbrahim Abdullah, Tarbes Havaalanı’na götürülecek. Güvenlik güçlerinden bir kaynak, Abdullah'ın buradan uçakla Paris'teki Roissy Havaalanı’na götürüleceğini ve buradan Beyrut'a giden bir uçağa bineceğini bildirdi.
Avukatı Jean-Louis Chalanset, konvoyun hareketinden sonra AFP’ye yaptığı açıklamada, “Bu hem sevinç hem de duygusal bir şok ve siyasi bir zafer kaynağı” dedi, ancak müvekkilinin konvoyda olup olmadığını doğrulamadı. Chalanset, “Çok uzun zaman önce serbest bırakılması gerekirdi” ifadesini kullandı.
Paris Temyiz Mahkemesi geçen hafta, Lübnanlı aktivistin 25 Temmuz'da serbest bırakılmasına karar verdi.
Şu anda 74 yaşında olan Abdullah, 1987 yılında 1982'de bir ABD’li ve bir İsrailli diplomatın öldürülmesine karıştığı suçlamasıyla ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştı. 25 yıldır şartlı tahliyeye hak kazanmış olmasına rağmen, serbest bırakılması için yapılan 12 başvuru reddedildi.
George İbrahim Abdullah, 41 yıl hapis yatarak Avrupa'nın en uzun süre hapis yatan siyasi tutuklusu oldu. (X)
Son günlerde Abdullah, Che Guevara'nın resminin bulunduğu kırmızı bayrakla süslenmiş hücresini boşaltmaya başladı ve içindeki birçok gazete ve kitabı, dün öğleden sonra hapishane önünde protesto gösterisi düzenleyen yaklaşık 200 kişilik destek komitesine teslim etti.
Avukatı, Abdullah'ın giysilerinin çoğunu birlikte tutuklu bulunan mahkumlara verdiğini ve yanında ‘küçük bir çanta’ taşıdığını söyledi.
AFP, serbest bırakılma kararının alındığı gün hücresinde onunla görüştü.
Görüşme sırasında, sakalı beyazlamış Abdullah, “Kırk yıl uzun bir süre, ama mücadele dinamik olduğunda bunu hissetmiyorsunuz” dedi.
Temyiz Mahkemesi hakimleri, tutukluluk süresinin işlenen suçlarla ve Lübnan Devrimci Silahlı Gruplar’ın eski liderinin yaşıyla ‘orantısız’ olduğunu değerlendirdi.
Fransa'nın başkenti Paris’te tutuklu George İbrahim Abdullah'ı desteklemek için düzenlenen gösteriden, 16 Temmuz 2025 (EPA)
Kararda, Abdullah'ın ‘Filistin mücadelesinin geçmişteki bir sembolü’ olduğu belirtildi. Abdullah'ın liderliğini yaptığı, Lübnanlı seküler Hıristiyanlar, Marksistler ve Filistin yanlısı aktivistlerden oluşan küçük grubun dağıldığı ve ‘1984'ten beri herhangi bir şiddet eylemi gerçekleştirmediği’ ifade edildi.
Abdullah, 1978'de İsrail'in Güney Lübnan'ı işgali sırasında yaralandı ve George Habaş'ın liderliğindeki solcu hareket olan Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'ne katıldı.
Daha sonra, ailesinin üyeleriyle birlikte, 1981 ve 1982 yılları arasında Filistin davasını desteklemek amacıyla Avrupa'da 5 saldırı düzenleyen, emperyalizme karşı Marksist bir örgüt olan Lübnan Devrimci Silahlı Grupları'nı kurdu. Bu saldırılardan 4'ü Fransa'da ölümlere neden oldu.
Abdullah, 1985 ile 1986 yılları arasında Paris'te 13 kişinin ölümüne yol açan ve Fransız başkentinde korku salan saldırı dalgasından uzun süre sorumlu tutuldu.
Lübnanlı George İbrahim Abdullah, 13 Temmuz 1986'da Özel Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada (AFP)
1986 yılında Lyon'da suç örgütü kurmak ve silah ve patlayıcı bulundurmak suçlarından dört yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ertesi yıl Paris Özel Ceza Mahkemesi'nde 1982'de ABD'li diplomat Charles Ray ve İsrailli diplomat Yakov Barsimentov'un öldürülmesinde suç ortaklığı ve 1984'te üçüncü bir suikast girişiminde bulunmak suçlamasıyla yargılandı.
Abdullah'ın ömür boyu hapis cezasına çarptırılmasından iki ay sonra, bu saldırıların gerçek sorumluları tespit edildi ve bunların İran ile bağlantılı olduğu ortaya çıktı.
Abdullah, Lübnan iç savaşı (1975-1990) ve 1978'de İsrail'in Güney Lübnan'ı işgali bağlamında ‘İsrail ve Amerikan baskısına karşı direniş’ olarak nitelendirdiği iki suikastta parmağı olduğunu kabul etmedi.
Abdullah'ın kaldığı hapishane önünde her yıl protesto gösterileri düzenleyen az sayıdaki destekçisi ve birkaç solcu milletvekili dışında, tutuklu yıllar içinde büyük ölçüde unutuldu; 1980'lerde Fransa'nın bir numaralı düşmanı ve en kötü şöhretli tutuklularından biriydi.